Eski Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora, deniz sınırlarını çizme çabalarındaki tıkanıklığa işaret ederek Lübnan’ın İsrail ile deniz sınırlarının çizilmesi meselesinin “başka bir Şeba Çiftlikleri” meselesine dönüşmesinden endişe ettiğini dile getirdi. Sinyora Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte “Yeni Lübnan talepleri için sağlam bir dayanağımız olursa, tüm Lübnanlılar müzakere ekibini destekleyecektir. Ancak yeni talepler yasal olarak ortaya konulmazsa, müzakereler yıllarca uzayabilir ve servetimizi kullanmakta geç kalabiliriz” ifadelerini kullandı.
İsrail ile ABD gözetimi ve arabuluculuğunda Birleşmiş Milletler (BM) bayrağı altında dolaylı yoldan yapılan müzakereler Lübnan'ın en güneybatısında kalan Ra's en-Nakura'daki BM merkezinde düzenlenen dört oturumun ardından Lübnan tarafının şartlarının çıtasını yükseltmesiyle askıya alınmıştı. Lübnan tarafı tartışmalı 860 kilometrekarelik deniz sahası ile sınırlı ilk taleplerinin yanına ek 1430 kilometrekarelik bir deniz sahası talebinde bulunmuştu. Lübnan müzakere heyeti haftalar önce, Lübnan hükümetinin BM’ye 2010 yılında verdiği kararnameyi değiştirmeden müzakerelere devam etmeyeceğini söyleyerek bu değiştirilmiş kararnamenin “müzakereleri kazanmak için silahları” olduğunu ifade etmişti.
Sinyora, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte 2007 yılından beri sınırların çizilmesine ilişkin gidişatı açıkladı. Sinyora Lübnan’ın, güneyde İsrail ile husumet olduğu ve kuzeyde Şam’ın ortak bir sınır çizilmesini reddetmesi nedeniyle kuzey ve güneydeki üçlü noktaları belirlemeden 17 Ocak 2007 tarihinde (Güney) Kıbrıs ile “Orta Hat” Anlaşması imzaladığını söyledi. Sinyora anlaşmada hiçbir tarafın üçüncü tarafın onayı olmadan ekstra bir adım atmasının mümkün olmadığının ifade edildiğini ve dolayısıyla da Lübnan tarafının tek taraflı olarak sınırları çizdiğini söyledi. Sinyora “Yaptıklarımızın hukuki bir geçerliliği yok çünkü tek taraflı atılmış bir adım” dedi.
Sinyora “30 Aralık 2008 tarihinde ikinci yönetimimde bir komite kurduk. Bu komite raporunu 29 Nisan 2009 tarihinde yayınladı ve sınır noktalarının koordinat haritasını ayrı ayrı çıkardı. Bu, ordu komutanlığını temsil eden dört subay ve diğer bakanlıkların temsilcileri de dahil olmak üzere 10 kişi tarafından imzalandı” dedi.
Sinyora hükümetinin 13 Mayıs 2009’da raporu onaylarken Başbakan Saad Hariri’nin ilk hükümetinin 14 Temmuz 2010’da orta hat ve Nokta 23 (güney) ile Nokta 7 (kuzey) koordinatlarını BM’ye teslim ettiğine dikkat çekti. Sinyora “şu anda değişiklik alanını Nokta 29’a taşıyanlar” da dahil olmak üzere tüm siyasi güçlerin bu noktaları tanıdığını söyledi. Müzakere heyetinin şu anda Nokta 29’u talep etmesiyle sınır anlaşmazlığı 2 bin 290 kilometrekareye çıktı.
Lübnan ile yapılan anlaşmanın aksine (Güney) Kıbrıs, 17 Aralık 2010 yılında Lübnan ile istişare yapmadan İsrail ile anlaşma imzalayarak tek taraflı bir adım atmış oldu. Bu da anlaşmanın ihlali anlamına geliyordu. Tel Aviv, (Güney) Kıbrıs ile üçlü noktada uygun gördüğü şekilde sınırlarını BM’ye bildirdi. Başbakan Necip Mikati hükümeti, ikinci Sinyora hükümetinin 2008 yılında belirlediği Nokta 23’e aykırı olduğu gerekçesiyle 20 Haziran 2011'de bu anlaşmaya itiraz etti.
18 Ağustos 2011 tarihinde Lübnan’ın deniz sahalarını belirlemek ve duyurmak üzere 163 sayılı kanun çıkarıldı ve hükümete, bunları belirlemek için bir kararname çıkarma yetkisi verildi. Lübnan hükümeti, 2008 yılında kurulan komitenin 2009 yılında yayınladığı rapor içinde uzlaşılan noktaları korumaya karar verdi. Mikati hükümeti, Bakanlar Kurulu’nun 2009 yılında çıkardığı kararı 1 Ekim 2011’de onayladı.
Çerçeve Anlaşması'nın duyurulması ve 14 Ekim 2020'de müzakerelerin başlamasının ardından talepler değişti. Sinyora “Sebepler ikna edici ve siyasi amaçlar için uydurulmadığı takdirde değişiklik yapılmasına bir engel yok. Şeba Çiftlikleri dosyası hala çözülmüş değil. Zira Lübnan güneydoğusunda Suriye sınırındaki Şeba Çiftlikleri’nin kendisine ait olduğunu savunuyor. Ancak buranın Lübnan’a ait olduğu konusunda Şam ile uzlaşılmış bir şey yok” dedi.
Sinyora “Deniz sınırı konusunun da başka bir Şeba Çiflikleri olmasından korkuyorum. Taleplerin doğru ya da yanlış olduğunu söylemiyorum ancak ne oldu da daha önce anlaşılan şeyler şimdi değiştirilmek isteniyor? Lübnan, dış politikasında ve dünya ile ilişkilerinde her zaman sakin ve abartılardan uzak durmaya özen göstermiştir ve bu çizgiyi korumamız gerekiyor. Eğer bu değişikliği gerektiren yasal ya da teknik bir dayanak varsa o zaman yeniden gözden geçirmeliyiz. Bunda bir sakınca görmüyoruz. Ancak ortada güçlü bir dayanak yoksa, neden Lübnan'ın servetini kullanmasını geciktiren abartılara yer veriliyor?” ifadelerini kullanarak düşüncesiz adımlar atılmasını reddettiğinin altını çizdi.
Sinyora “Taleplerimizde sağlam bir temele dayanmadığımızdan endişe duyuyorum. Çünkü bu sorunların çözülmesine yardımcı olmayacak” dedi. Lübnan ekonomik bölgesinde doğalgaz ve petrol olduğuna ilişkin “iyi olasılıkların” olduğuna dikkat çeken ancak “kesin rezervlerin olduğuna ilişkin herhangi bir delil olmadığını” belirten Sinyora “Lübnanlılarda abartılı beklentiler uyandırmak onlara fayda sağlamaz, aksine onları uyutmuş olur” dedi.
Sinyora “deniz sahası anlaşmazlığı ile ilgili meselelerin popülist bir yaklaşımla ele alınmaması” çağrısında bulunarak “Haklarımız yasal olarak kanıtlandığında ve bunları ispatlamak için sağlam bir dayanağa sahip olduğumuzda, müzakere heyetinin talep ettiği kararnamenin değiştirilmesine hepimiz destek vermeliyiz” dedi.
Lübnan eski Başbakanı Fuad Sinyora: Lübnan deniz sınırı yeni Şeba Çiftliği olabilir
Sinyora Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte yasal bir dayanağın olmamasının müzakereleri zorlaştıracağını söyledi
Lübnan eski Başbakanı Fuad Sinyora: Lübnan deniz sınırı yeni Şeba Çiftliği olabilir
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة