Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İsrailli mevkidaşı Yair Lapid ile dün bir araya geldi. Bu, Lapid’in görevini devraldığından beri Moskova’ya gerçekleştirdiği ilk ziyaret oldu. Görüşme, son haftalarda Moskova ile Tel Aviv arasında İran'ın Suriye'deki varlığı ve İsrail'in Suriye topraklarına yönelik tekrar eden hava saldırılarına ilişkin gerilimin tırmanmasının akabinde gerçekleşti.
Görünen o ki, iki bakan arasındaki görüşmenin düzenlenmesi ve görüşmenin büyük bir kısmında Suriye’deki duruma odaklanılması, iki tarafın ihtilaflı konulardaki tartışmaları askeri düzeyden diplomatik düzeye taşıma arzusunu yansıtıyor. Zira Rusya Savunma Bakanlığı, geçtiğimiz haftalarda Rus ordusu tarafından desteklenen Suriye güçlerinin İsrail’in Suriye'deki bölgelere yönelik füze saldırılarını püskürtmedeki başarısından söz eden birkaç açıklama yaparken, Rusya’daki siyasi tabaka bu konuda sessiz kalmıştı.
Lavrov görüşmenin basına açık kısmında Rusya ve İsrail arasındaki ilişkilerin derinliği hakkında protokole uygun ifadeler ile sözlerine başlarken, Lapid ihtilaflı noktalara değinerek diyaloğa başladı. Lapid’in bahsettiği noktalardan en önemlisi İran’ın sınırın yakınında mevzilenme çabaları ve askeri nükleer güç elde etme girişimleriydi. Toplantılar kapalı kapılar ardında gerçekleşmesine rağmen, iki bakanın toplantıların ardından düzenlenen ortak basın açıklamasında yaptıkları konuşmalar, içerideki diyalogların yapısını yansıtıyordu. Zira Lavrov, ülkesinin İsrail'in "güvenliğini sağlamaya" bağlılığına odaklanarak bunun Moskova’nın Suriye’deki önceliklerinden biri olduğunu söyledi. Ayrıca İsrail ve İran’a işaret ederek Moskova’nın, Suriye'nin diğer ülkeler arasında bir hesaplaşma arenasına dönüştürülmesine şiddetle karşı çıktığını da sözlerine ekledi. Lavrov açıklamasının devamında “Moskova Suriye topraklarının İsrail'in güvenliğini tehdit etmek için bir platform olarak kullanılmasını ve İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını kabul etmiyor. Suriye'nin diğer ülkeler arasında bir çatışma arenasına dönüştürülmesine karşıyız ve Suriye topraklarının İsrail'e veya başka bir ülkeye saldırmak için kullanılmasını istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
Görüşmelerde Suriye'deki Rus-İsrail koordinasyon kanallarını canlandırma hususunda ilerleme kaydedildiğini ima eden Lavrov “Rus ve İsrail askerleri kesintisiz bir şekilde her gün bu konuyla ilgili teknik konuları tartışıyor. Bu temaslar, etkili olduklarını kanıtladılar. Zira iki taraf bugün birçok alanda işbirliği yolları üzerinde uzlaşma sağladı. Suriye’deki durum hala karışık. Suriye uzlaşmasında kendince çıkarları olan dış oyuncuların sayısının çok olmasından ötürü ekstra karışıklıklar da var” dedi.
Lavrov sözlerini şöyle sürdürdü:
“İsrail'in güvenlik çıkarları gibi meşru çıkarlar var. Biz bunun (İsrail’in güvenliği) Suriye meselesindeki en önemli önceliklerimizden biri olduğunu her zaman vurguluyoruz. Bunun dışında anlaşmazlıklar ve karışıklıklar var. Ancak buna karşılık tamamen gayrimeşru olarak nitelendirilebilecek çıkarlar da söz konusu. Bununla kastettiğim şey her şeyden önce, ABD'nin Suriye topraklarının değer taşıyan kısımlarını yasadışı bir şekilde işgal etmesi ve Suriye halkına ait doğal, tarımsal, su ve petrokimya kaynaklarını istismar etmesi. ABD’nin Kürt ayrılıkçılığı çatışmalarını körükleme amacı taşıyan faaliyetleri de cabası, ki bu bilindiği üzere Türkiye tarafından tepkilerin gelmesine yol açıyor. Bu yüzden Suriye’de çok sayıda çıkar çatışıyor.”
Lavrov bu bağlamda Lapid ile toplantıda İran’ın Suriye’deki varlığını tartıştıklarını vurgulayarak “İran, sahadaki tüm gerçekler göz önünde bulundurularak Suriye'nin toprak bütünlüğünün yeniden sağlanmasını, egemenliğine saygı duyulmasını, bu topraklarda herhangi bir ayrılıkçı planın engellenmesini ve kapsamlı bir ulusal diyalog başlatılmasını içeren Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararını uygulama hususunda ilerleme kaydetmeyi hedefleyen Astana platformunun bir üyesidir” dedi.
İdlib konusunda Lavrov "Ankara'nın İdlib'de ılımlı muhalefetin teröristlerden ayrılmasına ilişkin anlaşmaların yürürlüğe konmasını henüz tamamlayamamasından" ötürü "üzüntüsünü" dile getirdi. Lavrov “BM’nin 2254 sayılı kararına göre bu durumu çözmenin tek yolu, Türk meslektaşlarımızın Recep Tayyip Erdoğan ve Putin arasında iki sene önce varılan anlaşmaların uygulanmasını tamamlamasıdır. Bu anlaşma şartları ılımlı muhaliflerin teröristlerden, özellikle de Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) teröristlerinden ayrılmasını içeriyor. İşlemler başladı ancak tamamlanmadı ve yapılması gereken daha çok şey var” dedi.
Ülkesinin Türk tarafıyla bu sorun hakkında görüşmeye devam edeceğini ifade eden Lavrov, "Rus askeri tabakası, iki devlet başkanının vardığı anlaşmaların uygulanmasında Türk ortaklarımızı destekleyecek bazı teklifler sundu. Çalışmalarımız devam ediyor. Ancak ne yazık ki, hedeften çok uzağız" açıklamasında bulundu.
Diğer taraftan var gücüyle İran’a yüklenen İsrailli bakan, İran’ın terörü destekleyici politikalarını sürdürdüğü müddetçe Ortadoğu’nun istikrar ve güvenliğin tadına varamayacağını söyledi. Bakan İsrail'in güvenliğini her türlü tehdide karşı korumak için bir mekanizma kurulduğunu da sözlerine ekledi. Ancak bu mekanizmayı dün Rus mevkidaşı ile tartışıp tartışmadığını belirtmedi. Lapid “Silahlı grupların Suriye'nin geniş alanlarını kontrol etmesine izin verilmesi mümkün olmadığı gibi İran üslerinin sınırın yakınında mevzilendirilmesine izin verilmesi de mümkün değil” dedi.
Lapid Golan Tepeleri’nin geleceği hakkında Şam ile diyalog kanallarının açılma ihtimaline ilişkin bir soruya şöyle yanıt verdi:
“Suriye ile şu anda herhangi bir müzakere yapmıyoruz. Onlarla müzakere edeceğimiz bir şey de yok. Elimizde sadece İsrail’in güvenlik meselesi var ve şu anda masaya yatırılmış durumda. Golan Tepeleri konusuna gelirsek, İsrail bu konuda herhangi bir müzakere yapmayı düşünmüyor ve bizim bu konuda konuşacak bir şeyimiz yok.”
Buna ilaveten Filistin-İsrail dosyası da Rusya'nın daha önce sunduğu bir öneriye göre Ortadoğu Dörtlüsü grubunun bakanlar düzeyinde bir toplantı düzenlenmesine yönelik çabalar açısından görüşme sırasında masadaydı. Bu konuda görüş ayrılıkları var. Zira Moskova daha önce toplantının önümüzdeki BM Genel Kurulu toplantılarının oturum aralarında yapılmasını önermiş ancak İsrail tarafı bu öneriye şiddetle karşı çıkmıştı.
Lavrov Moskova'nın İsrail ile Arap komşuları arasındaki ilişkileri normalleştirme sürecinin devam ettirilmesini desteklediğini belirterek, İsrail ile Filistinliler arasında doğrudan diyaloğun yeniden başlaması çağrısında bulundu.
Lavrov Orta Doğu Dörtlüsü'nün bir üyesi olarak Rusya'nın, ikili kanallar aracılığıyla İsrailliler ve Filistinliler arasında doğrudan bir diyalogun başlatılmasına katkıda bulunmaya devam etmeye hazır olduğunun altını bir kez daha çizdi. Ayrıca Moskova'nın, hazır olduklarında iki taraf arasındaki müzakerelere ev sahipliği yapmaya da hazır olduğunu vurguladı.
Lavrov ile Lapid’in ana gündemi Suriye
Rusya Dışişleri Bakanı, İsrail'in "güvenliğini sağlamanın" ülkesinin "önceliklerinden" biri olduğunu vurguladı
Lavrov ile Lapid’in ana gündemi Suriye
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة