İran’da alıkonan aktivistin kızı Londra hükümetini suçladı

Tahran rejimi tarafından alıkonan çevre aktivistinin kızı, İngiliz hükümetini babasını yalnız bırakmakla suçladı

Murad Tahbaz’ın kızı Roxanne dün Londra’dki İngilte Dışişleri Bakanlığı önünde gösteri düzenledi (AFP)
Murad Tahbaz’ın kızı Roxanne dün Londra’dki İngilte Dışişleri Bakanlığı önünde gösteri düzenledi (AFP)
TT

İran’da alıkonan aktivistin kızı Londra hükümetini suçladı

Murad Tahbaz’ın kızı Roxanne dün Londra’dki İngilte Dışişleri Bakanlığı önünde gösteri düzenledi (AFP)
Murad Tahbaz’ın kızı Roxanne dün Londra’dki İngilte Dışişleri Bakanlığı önünde gösteri düzenledi (AFP)

İngiltere ve ABD vatandaşı İran asıllı çevre aktivisti Murad Tahbaz’ın kızı, geçtiğimiz ay iki İran asıllı İngiliz vatandaşının serbest bırakılmasının  ardından Londra hükümetini, babasını “yalnız bırakmakla” suçladı.
İran Devrim Muhafızları tarafından Ocak 2018’de tutuklanan 69 yaşındaki Tahbaz, “ABD hesabına İran’a komplo kurmak” suçlamasıyla 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 43 yaşındaki Nazanin Zaghari-Ratcliffe ve 67 yaşındaki Anoosheh Ashoori (Anuşe Aşuri) 17 Mart’ta serbest bırakılırken, Tahbaz ise hala hapishanede.
Aktivistin kızı Roxanne Tahbaz dün İngiltere Dışişleri Bakanlığı önünde düzenlediği gösteri sırasında AFP’ye yaptığı açıklamada, İngiliz hükümetinin bunca zaman kendilerini babası ve bahsi geçen diğer iki kişi için yapılan anlaşmanın bir parçası olduğuna inandırdığını söyledi. Elinde babamı geri getirin yazılı pankart bulunan Roxanne, babasının halen hapiste olduğunu ve İngiliz hükümetinin onu yalnız bıraktığını ifade etti. İngiliz yetkililer ise Tahbaz’ın ailesine, Tahbaz, Ratchliff ve Ashoori ile şartlı olarak tahliye edildiğini bildirdi. Roxanne, kanser hastası babasının serbest bırakıldıktan 24 saat sonra yeniden cezaevine gönderildiğini kaydetti.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Tahbaz'ın davasının daha karmaşık olduğunu çünkü İran'ın onu ABD vatandaşı olarak kabul ettiğini açıkladı. Roxanne açıklamasında, İngiliz hükümetinin mücadeleye devam etmesi gerektiğini çünkü babasının İngiliz vatandaşı olduğunu, orada doğduğunu ve daha fazla bekleyemeyeceklerini ifade etti.
Bu bağlamda dün protesto yapan göstericiler, Ekim 2020'de tutuklanan ve Ağustos 2021'de 10 yıl sekiz ay hapis cezasına çarptırılan İran ve İngiliz çifte vatandaşlığına sahip işçi hakları aktivisti Mehran Rauf'un serbest bırakılmasını talep etti.
Öte yandan Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) Birleşik Krallık Direktörü Sacha Deshmukh ajansa verdiği demeçte, “Tahbaz ve Rauf’un siyaset veya hükümetle hiçbir ilgisi yok. Onlar sıradan insanlar. Gözaltında tutulan iki İngiliz vatandaşı için hükümetimiz onların serbest bırakılmasına odaklanmalı” şeklinde konuştu.



İran Cumhurbaşkanı'nın yokluğunda süreç nasıl işleyecek?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
TT

İran Cumhurbaşkanı'nın yokluğunda süreç nasıl işleyecek?

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve yardımcısı Muhammed Muhbir (Tesnim)

İran anayasası, İran cumhurbaşkanının herhangi bir nedenle iki ay süreyle yetkilerini kullanamaması durumunda, İran cumhurbaşkanlığının görevlerini geçici bir komitenin üstlenmesini öngörüyor.

131. maddeye göre başkanın ölümü, yokluğu, iki ayı aşan hastalık veya görev süresinin dolması ve yeni cumhurbaşkanının seçilmemesi halinde, cumhurbaşkanının görevlerini bir komisyon üstlenecek.

İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Rehber'in onayıyla, Meclis Başkanı ve Yargı Başkanının da yer aldığı bir komiteye başkanlık ediyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, 50 gün içinde başkanlık seçimlerini düzenlemekle yükümlü olacak.

131. maddeye göre Rehber, cumhurbaşkanı yardımcısının yetkilerini gerektiği gibi kullanamaması halinde cumhurbaşkanının tüm yetkilerini doğrudan şahsen üstlenebilir veya yeni bir yetkili atayabilir.

İran Anayasası'nın 113. Maddesine göre İran Cumhurbaşkanı'nın, Rehber'den sonra ülkede en yüksek yetkili olduğunu ve Rehber ile ilgili konular hariç, Anayasa'nın uygulanmasından ve yürütme organını (hükümeti) yönetmekten sorumludur.

Bu, İran'ın başbakanlık görevini devralmak üzere geçici bir komite kurma durumu ile üçüncü kez karşı karşıya kalmasıdır.

İlki, İran devriminin ilkelerine ihanet ettiği gerekçesiyle Rehber Humeyni tarafından görevden alınan eski Cumhurbaşkanı Ebu'l Hasan Beni Sadr’ın görevden alınmasının ardından gerçekleşti. Beni Sadr 1979 devriminden sonra İran'ın ilk seçilmiş cumhurbaşkanıydı. Paris'te sürgünde iken Ekim 2021'de öldüğünde 88 yaşındaydı. Komitenin çalışmaları 22 Haziran 1980'den aynı yılın 2 Ağustos'una kadar yaklaşık iki ay sürdü.

İkincisi, 30 Ağustos 1981 tarihinde İran Başbakanı Muhammed Ali Recai'nin suikasta uğramasının ardından kurulmuştur. Komisyon, Başbakanlık binasının bombalanmasından birkaç saat sonra çalışmalarına başladı ve 9 Ekim 1981 tarihine kadar devam etmiştir.