Dünya Bankası, Ukrayna özel sektörünü desteklemek için 2 milyar dolar ayırdı

Dünya Bankası genel merkezi (Reuters)
Dünya Bankası genel merkezi (Reuters)
TT

Dünya Bankası, Ukrayna özel sektörünü desteklemek için 2 milyar dolar ayırdı

Dünya Bankası genel merkezi (Reuters)
Dünya Bankası genel merkezi (Reuters)

Dünya Bankası’nın özel yatırımcıları desteklemeye adanmış bir yan kuruluşu olan Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Ukrayna özel sektörü için 2 milyar dolarlık bir yardım paketi açıkladı.
IFC’den yapılan açıklamada, bu yardımın ‘savaşın harap ettiği özel sektörün acil ihtiyaçlarını karşılaması ve yeniden yapılanmaya hazırlanmasına yardımcı olması bekleniyor’ denildi.
Yardım paketinin yarısını IFC finanse edecek, diğer yarısı ise bağışçı hükümetlerin verdiği garantilere bağlı olacak.
Ukrayna Merkez Bankası verilerine göre, Rus işgalinin başlamasından bu yana Ukraynalı işletmelerin yüzde 11'i kapanmak zorunda kaldı. Ukrayna Maliye Bakanlığı’na göre, çatışmanın başlamasından bu yana beş milyondan fazla sektör iş kaybı yaşadı.
IFC, “Birçok şirket, istihdamın yanı sıra hizmetler ve temel malları da elinde tutuyor, ancak faaliyetlerini sürdürmek için finansmana ihtiyaçları var” açıklaması yaptı. Ayrıca, hafta başında, ekonomisini yeniden inşa etmek ve bankacılık sektöründe reformları uygulamak amacıyla Ukrayna hükümetine stratejik tavsiyeler vermek için bir anlaşma imzaladığı bildirildi.
Çatışmanın başlangıcından bu yana Ukrayna başta ABD olmak üzere uluslararası toplumdan askeri ve mali düzeyde önemli destek aldı.
Dünya Bankası ise, savaşın başlamasından bu yana temel kamu hizmetlerin sürdürülmesine izin vermek amacıyla 18 milyar dolar sağladı.



Dünya Bankası: Düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarında toparlanma sürüyor

AA
AA
TT

Dünya Bankası: Düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarında toparlanma sürüyor

AA
AA

Banka, altyapı yatırımlarına özel sektör katılımına ilişkin 2022 yıllık raporunu yayımladı.
Raporda, altyapı yatırımlarına özel sektör katılım taahhütlerinin, 2022'de, bir önceki yıla kıyasla yüzde 23 artarak 263 projeyle 91,7 milyar dolara ulaştığı bildirildi.
Toplam proje sayısının hala pandemi öncesi seviyelerin altında olduğuna dikkat çekilen raporda, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarının 2022'de toparlanmaya devam ettiği kaydedildi.
Raporda, eğilimler genel bir toparlanmaya işaret ederken yatırımların 5 ülkede yoğunlaştığı, Çin, Brezilya, Hindistan, Endonezya ve Vietnam'ın 68,3 milyar dolarlık yatırım aldığı ve bunun küresel toplamın yüzde 75'ine denk olduğu aktarıldı.

Avrupa ve Orta Asya'da özel altyapı yatırımları son 10 yılın en düşük seviyesinde
Yatırımların da bölgeler arasında dengesiz olduğuna işaret edilen raporda, altyapı yatırımlarına özel sektör katılım taahhütlerinin son beş yıllık ortalamaya göre Latin Amerika ve Karayipler'de yüzde 16, Doğu Asya ve Pasifik'te ise yüzde 17 arttığı belirtildi.
Raporda, Güney Asya'nın da 2022'de 13,9 milyar dolarlık özel sektör yatırımı aldığı, bunun son 10 yılın en yüksek seviyesi ve toplam taahhütlerin yüzde 15'inden fazlası olduğu kaydedildi.
Avrupa ve Orta Asya'da ise son 10 yılın en düşük özel yatırım taahhütlerinin görüldüğü belirtilen raporda, bunun temel olarak Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaştan kaynaklandığı aktarıldı.
Raporda, Sahra Altı Afrika'da da yatırımlarda son 5 yıllık ortalamaya göre yüzde 15'lik düşüş görüldüğü, bununla birlikte bölgede özel altyapı yatırımı olan proje ve ülke sayısının son 10 yılın en yüksek seviyesinde gerçekleştiği bildirildi.

Ulaşım sektörü toparlanmaya öncülük etmeye devam etti
Dünya Bankasının raporunda, ulaşım sektörünün diğer sektörleri önemli ölçüde geride bırakarak 2022'de sürdürülebilir toparlanmaya öncülük etmeyi sürdürdüğü aktarıldı.
Raporda, 85 projede 66,2 milyar dolarlık yatırımla ulaşım sektörünün, toplam özel altyapı yatırımlarının yüzde 68'ini oluşturduğu kaydedildi.
Enerji sektörünün de 2022'de yüzde 21 artışla 25,9 milyar dolara ulaşan özel altyapı yatırımlarıyla önemli bir pay elde ettiği belirtilen raporda, yatırımların giderek daha fazla çevresel olarak sürdürülebilir seçeneklere odaklandığı, yeni enerji projelerinin yüzde 85'inin yenilenebilir enerjiye yönelik olduğu belirtildi.