Tunus Yüksek Seçim Kurulu: Seçimler belirlenen tarihlerde yapılacak

Tunus Yüksek Seçim Kurulu: Seçimler belirlenen tarihlerde yapılacak
TT

Tunus Yüksek Seçim Kurulu: Seçimler belirlenen tarihlerde yapılacak

Tunus Yüksek Seçim Kurulu: Seçimler belirlenen tarihlerde yapılacak

Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu Üyesi Adil el-Berinsi, 6 Ekim ve 17 Kasım’da yapılacak parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tarihlerinde herhangi bir değişiklik olmadığını açıkladı. Berinsi ayrıca bazı taraflarca dile getirilen seçimlerin erteleneceği yönündeki söylentilere kulak verilmemesi gerektiğini belirtti.
Şarku’l Avsat’a konuşan Berinsi, Yüksek Seçim Kurulu’nun seçimlerin zamanına ilişkin anayasada belirtilen sürelere saygı duyduğunu ve aslında 10 Kasım’da gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Mevlid Kandili’ne denk gelmesi dolayısıyla halkın talebi doğrultusunda 17 Kasım’a ertelendiğini belirtti. Yüksek Seçim Kurulu’nun şu anda belirlenen son sürelere bağlı kalmaya çalıştığını belirten Berinsi, partilerin siyasi hesapları doğrultusunda hareket etmediklerini dile getirdi.
Berinsi, belediye seçimlerinin genel seçimler üzerindeki etkisi ve seçimlerin maliyeti konusunda da şunları söyledi:
“Belediye seçimlerinden her birinin yaklaşık 50 bin dinar (17 bin dolar) kadar maliyeti var. Bu miktarlar cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri bütçesi dahilinde düzenlenmiyor. Kurul, süreci etkilemesi durumunda belediye seçimlerinin cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinden sonraya ertelenmesi yönünde bir karar alabilir.”
Berinsi, seçim kanununun değiştirilmesi, yüzde 5 seçim barajının kabul edilmesi ve medya kurumları ile STK başkanlarının hariç tutulmasıyla ilgili parlamentodaki tartışmalar hakkında da “Belirlenen zamana ilişkin bir değişikliğe gidilmesi ahlaki ve siyasi olarak uygun değil” değerlendirmesinde bulundu.
Tunus'taki sol eğilimli muhalif Halk Cephesi Koalisyonu Mütevelli Heyeti, Demokratik Ulusal Birlik Partisi’ni ve İşçilerin Sol Birliği Partisi’ni parlamentoda ‘halk cephesi’ adı altında bir blok oluşturarak komplo yapmakla itham etti. Ayrıca Birleşik Demokratik Yurtseverler Partisi liderlerini iftira ve yalan beyanda bulunmakla suçladı.
Halk Cephesi’ni temsil eden 15 milletvekilinden 9’unun mecliste Halk Cephesi Bloğu oluşturmak için 28 Mayıs’ta toplu olarak istifa sunması kamuoyunda dikkat çekti. Nitekim parlamento iç düzenlemelerine göre bir meclis bloğunun en az 7 milletvekilinden oluşması gerekiyor. Gözlemciler, Halk Cephesi içerisindeki anlaşmazlığın ayrılma aşamasından siyasi çatışmaların yaşandığı bir aşamaya evrilebileceği görüşünde.



Sudanlı Doktorlar: Hızlı Destek Kuvvetleri Kuzey Darfur'da etnik kökene dayalı olarak 200 kişiyi öldürdü

 Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)
Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)
TT

Sudanlı Doktorlar: Hızlı Destek Kuvvetleri Kuzey Darfur'da etnik kökene dayalı olarak 200 kişiyi öldürdü

 Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)
Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)

Sudan Doktorlar Ağı bugün yaptığı açıklamada, Batı Sudan'ın Kuzey Darfur Eyaleti'ndeki Ambro, Sarba ve Ebu Kumra bölgelerinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından etnik kökenleri nedeniyle aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 200'den fazla kişinin öldürüldüğünü duyurdu.

Ağ’ın yayınladığı basın açıklamasında, "Çad'ın El-Tina bölgesindeki mülteci kamplarına ulaşan hayatta kalanların ifadeleri, HDK'nin saldırıları sonucunda Ambro, Sarba ve Ebu Kumra bölgelerinde aralarında çocuk, kadın ve erkeklerin de bulunduğu 200'den fazla kişinin etnik kökenleri nedeniyle öldürüldüğünü ortaya koymuştur; bu, tüm insani ve uluslararası hukuk kurallarının açık bir ihlalidir" denildi.

Ağ, "bu suçların, silahlı saldırılardan kaçan ve Çad devletine doğru yaygın göç dalgalarına neden olduğunu, yerinden edilmiş kişilerin ve mültecilerin son derece karmaşık insani koşullar altında yaşadığını, bu koşulların ciddi gıda ve içme suyu kıtlığı, kötüleşen sağlık hizmetleri ve güvenli barınak eksikliği ile karakterize olduğunu, özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar olmak üzere binlerce kişinin hayatını tehdit ettiğini" vurguladı.

"Bu ihlallerin devam etmesi, binlerce sivili Çad'a doğru itecek ve bu, bu bölgelerin tanık olacağı en büyük mülteci operasyonu olacak" denilen açıklamada, "uluslararası sessizliğin ve caydırıcı önlemler alma konusundaki eylemsizliğin, bu insani trajedilere dolaylı olarak ortak olmak anlamına geldiği" belirtildi.

Sudanlı Doktorlar Ağı, bu bölgelerde kitlesel katliamlar sonucu başlayan yerinden edilmeyi sonlandırmak için saldırıların derhal durdurulması çağrısında bulundu ve yerinden edilmiş kişiler ile mültecilere acil destek sağlanarak, tıbbi ve insani yardım için güvenli ve kısıtlamasız insani erişimin sağlanmasını istedi.


Suriye'nin Hama kentinde bir adam karısını ve üç kızını öldürdükten sonra intihar etti

Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)
Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)
TT

Suriye'nin Hama kentinde bir adam karısını ve üç kızını öldürdükten sonra intihar etti

Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)
Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)

Suriye'nin Hama şehrinin el-Beyad mahallesinde, dün akşam bir ailenin beş üyesi evlerinde gizemli koşullar altında öldürüldü.

İçişleri Bakanlığı'na göre, ilk incelemeler kocanın önce karısını ve üç kızını öldürdükten sonra intihar ettiğini ortaya koydu.

Suriye'nin "Al Ekhbariya " kanalında bugün yer alan habere göre, suçun nedenleri ve tüm ayrıntılarını belirlemek için soruşturmalar devam ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Yerel medyadan aktardığına göre cinayette kullanılan silah Kalaşnikov tipi bir saldırı tüfeği.


İsrail Ramallah'ın kuzeyindeki askeri kontrol noktasını kapattı

İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)
İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)
TT

İsrail Ramallah'ın kuzeyindeki askeri kontrol noktasını kapattı

İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)
İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)

İsrail güçleri, bu sabah Batı Şeria'daki Ramallah'ın kuzeyinde bulunan Atara askeri kontrol noktasını kapattı. Filistin Haber Ajansı (WAFA) haberinde, "işgal güçleri kontrol noktasını sabahın erken saatlerinde kapatarak, özellikle Ramallah'ın kuzeybatı ve batısındaki köylerden ve kasabalardan ve kuzeydeki vilayetlerden gelen ve giden vatandaşların hareketini aksattı" ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Duvar ve Yerleşim Direnişi Komisyonu’nun ekim ayında yayınladığı rapordan aktardığına göre, Filistin topraklarını bölen kalıcı ve geçici engellerin toplam sayısı, askeri kontrol noktaları ve kapılar da dahil olmak üzere 916'ya ulaştı.