Suudi Arabistan adli mevzuatında büyük değişiklik: Medeni Muameleler Kanunu nedir?

Riyad'daki Genel Mahkeme... Yeni kanun, İslami hükümlere dayanan en iyi uluslararası yargı uygulamalarını dikkate alıyor (SPA)
Riyad'daki Genel Mahkeme... Yeni kanun, İslami hükümlere dayanan en iyi uluslararası yargı uygulamalarını dikkate alıyor (SPA)
TT

Suudi Arabistan adli mevzuatında büyük değişiklik: Medeni Muameleler Kanunu nedir?

Riyad'daki Genel Mahkeme... Yeni kanun, İslami hükümlere dayanan en iyi uluslararası yargı uygulamalarını dikkate alıyor (SPA)
Riyad'daki Genel Mahkeme... Yeni kanun, İslami hükümlere dayanan en iyi uluslararası yargı uygulamalarını dikkate alıyor (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Medeni Muameleler Kanunu’nun tüzüğe uygun bir şekilde Şura Meclisi’nde incelenerek yasal prosedürleri tamamladıktan sonra Bakanlar Kurulu'nda onaylandığını açıkladı. Veliaht Prens’in bu duyurusuyla Suudi Arabistan yargı reformları aşamasına girdi. Medeni Muameleler Kanunu özellikle özel mevzuat içinde büyük bir değişiklik olarak kabul ediliyor. Bu kanun ekonomik hareketin düzenlenmesine ve yatırım fırsatlarının geliştirilmesine katkıda bulunacak ve bireyler arasındaki sözleşmelerin ve finansal işlemlerin maddelerini düzenleyecek.

Yargı sisteminde köklü değişiklik

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Medeni Muameleler Kanunu’nun özel mevzuat sistemi içinde beklenen büyük bir değişimi temsil ettiğini belirtti.

Prens Muhammed bin Selman, “Kanun hazırlanırken, İslam hukukunun hükümleri ve amaçları çerçevesinde en son ve en iyi hukuki uluslararası yargı uygulamalarından yararlanılmış ve çağdaş yaşamdaki gelişmelere ayak uydurabilmek için Krallığın uluslararası yükümlülükleri ile uyumlu hale getirilmiştir” dedi.

Suudi Veliaht Prens, Kabine oturumuna başkanlık ediyor (SPA)
Suudi Veliaht Prens, Kabine oturumuna başkanlık ediyor (SPA)

‘Kanunun mülkiyetin korunması, sözleşmelerin istikrarı ve geçerliliği, hak ve yükümlülüklerin kaynaklarının ve bunların etkilerinin belirlenmesi ve yasal konumların netliği ile temsil edilen temellerden geldiğini’ söyleyen Veliaht Prens, “Bu kanun iş ortamına olumlu yansımış, aynı zamanda ekonomik hareketin düzenlenmesine, mali hakların istikrarına, şeffaflığı artırmaya, içtihattaki tutarsızlıkları azaltmaya ve yatırım alanında karar verme sürecini kolaylaştırmaya katkıda bulunmuştur. Böylece etkin adaletin sağlanmasının yanı sıra anlaşmazlıkların azalması hedeflenmiştir” dedi.

Veliaht Prens sözlerini şöyle sürdürdü:

Maslahat, Medeni Muameleler Kanunu'nun, maddelerin daha fazla incelenmesi, denetlenmesi ve gözden geçirilmesi için önceden belirlenen tarihten farklı bir tarihte (2022'nin dördüncü çeyreği) çıkarılmasını gerektirdi. Kanunun önemi ve hassasiyeti ve birçok kanunla, farklı alanla ve çeşitli faaliyetlerle olan bağlantısı göz önünde bulundurularak, üst düzeyde uzmanlardan oluşan komiteler oluşturuldu. Bundaki amaç kanunu iyileştirmek ve belirlenen hedeflere ulaşmada kanunun etkinliğini sağlamaktır.

Çıkarları dengeleyen ve sözleşme hükümlerini düzenleyen bir kanun

Medeni Muameleler Kanunu, sözleşmelere ilişkin ‘sözleşmenin unsurları, geçerliliği, taraflar arasındaki etkileri, geçersizliği, sona ermesi, zararlı fiil hükümler ve bunun tazmin kuralları’ gibi tüm hususları tanımlayan hükümler içermektedir. Kanun aynı zamanda maddi hasarların tazminine ilişkin hükümlere ve zarar gören tarafın hak kazandığı tazminat miktarına ek olarak satış, kiralama ve sözleşme gibi finansal işlemlerin maddelerinin düzenlenmesini de içermektedir.

Kanun ekonomik hareketi düzenlemeye ve yatırımcıları çekmeye yardımcı olacak – SPA
Kanun ekonomik hareketi düzenlemeye ve yatırımcıları çekmeye yardımcı olacak – SPA

Kanun, alacaklıların borçlulardan haklarını almalarını garanti altına alan ve menfaatlerini doğru bir şekilde dengeleyen kural ve hükümleri oluşturmuştur. Aynı zamanda mülkiyet hükümlerini düzenlemiş ve ayni haklara, adlandırılmış sözleşmelere, borçların kaynaklarına ve hükümlerine ilişkin her şeyi yorumlamıştır.

İslam hukukuna dayalı yargı ortamının geliştirilmesi

Suudi Arabistan Adalet Bakanı Dr. Velid es-Samani ise konu hakkında yaptığı açıklamada, "Bu mevzuatlar ile hukuk ortamının geliştirilmesi, etkinliğinin ve kalitesinin yukarı seviyeye çekilmesi, yargı reformu, hakların korunması ve yargı kararlarının öngörülebilirliğinin artırılması amaçlanmaktadır" ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan Başsavcısı Suud el-Mucib, “Medeni Muameleler Kanunu, sivil hayatın tüm meselelerini kapsayacak ve sistemli olacaktır. Vatandaşlar ve sakinler arasındaki sivil ilişkilerde istikrar sağlayacaktır. Kanun devletin hüküm, ilke ve değerlerine uygun, İslam hukukuna dayalı ve çağdaş gelişmelerle uyumlu hale getirilecektir” dedi.

Suudi avukat Hamud en-Nacim, “Kanun, bireyler arasında ortaya çıkan sivil mali işlemlerle ilgili, birçok sistemle bağlantılı ve tutarlı olması nedeniyle büyük önem taşıyor. Kanun avukatın savunma ve yargıcın metne bağlı kalma vazifesini kolaylaştıracaktır. Kanun ayrıca yargı sürecini de muhakkak daha hızlı hale getirecektir” dedi.

Gayrimenkul ile ilgili olarak Nacim, “Geçmişte, oturulamaz arazilere adli yollarla el koyanlar vardı. Bu durum geniş arazilerin ele geçirilmesine yol açan bir boşluğun oluşmasına katkıda bulundu. Bu yöntemi sınırlamak için Devlet Emlak Kurumu adımlar attı. Medeni Muameleler Kanunu, kurumun adımları ile uyumlu bir şekilde yargı sistemini büyük ölçüde meşgul eden bu davaların kabul edilmemesine yardımcı olacak” dedi.

Medeni Muameleler Kanunu, Suudi Arabistan'daki yasama ortamını geliştirmeye yönelik girişimler kapsamında yer alıyor ve dört kanundan biridir. Diğer kanunlar: “Ahval-i Şahsiye Kanunu ve İspat Kanunu (Bu kanunlar benimsenmiş ve üzerinde çalışılmıştır), Disiplin Cezaları Kanunu (yakında ilan edilmesi bekleniyor).”



Şiddetli İsrail saldırıları Beyrut'un güney banliyölerini hedef aldı

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyösüne düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyösüne düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (Reuters)
TT

Şiddetli İsrail saldırıları Beyrut'un güney banliyölerini hedef aldı

İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyösüne düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (Reuters)
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyösüne düzenlediği saldırının ardından yükselen dumanlar (Reuters)

İsrail ordusunun bölge sakinlerine 12 bölgeyi boşaltmaları yönünde yaptığı uyarıların ardından dün akşam Beyrut'un güney banliyösüne şiddetli İsrail saldırıları yeniden başladı.

İsrail ordusunun Arap medya sözcüsü Avichay Adraee, Gubeyri, Şuveyfat Amrusiye, Hadath, Haret Hreik ve Buc el-Baracine sakinlerine haritalarla birlikte bir tahliye duyurusu yayınladı.

Adraee, Gubeyri bölgesine yapılacak saldırılar konusunda uyarıda bulunarak, "Hizbullah'a ait tesislerin ve çıkarların yakınında bulunuyorsunuz" dedi.

Adraee dün akşam ordunun Beyrut'un güney banliyösünde 12 Hizbullah askeri karargâhını hedef alan bir dizi baskın düzenlediğini belirtti.

İsrail saldırılarının "Hizbullah istihbarat karargahını, deniz füze birimini ve İran'dan Suriye üzerinden Hizbullah'a silah nakletmekten sorumlu Birim 4400'ü" hedef aldığını duyurdu.

Adraee, günün erken saatlerinde İsrail'in kendisine herhangi bir denklem dayatılmasına izin vermeyeceğini belirterek, “Hizbullah'ın medya sözcülerinden” uzak durulması çağrısında bulundu.

X platformunda hiçbir açıklama yapmadan "Denklem empoze etmeye çalışan herkes Beyrut'un güney banliyölerini gezmeli, bunu özellikle bu gece anlayacaktır" ifadelerini kullandı.

İsrail'in Lübnan'daki birçok bölgeye düzenlediği saldırıların hızı, Amerikan elçisi Amos Hockstein'ın Hizbullah ile İsrail arasında ateşkes sağlanması amacıyla üstlendiği arabuluculuk kapsamında Beyrut ziyaretini geçtiğimiz çarşamba günü sonlandırmasından bu yana arttı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre yaklaşık bir yıl boyunca Hizbullah'la gerçekleşen karşılıklı bombardımanın ardından İsrail, 23 Eylül'de, özellikle grubun Beyrut'un güney banliyölerindeki ve ülkenin güney ve doğusundaki kalelerini hedef alan büyük bir hava saldırıları başlattı.

Eylül ayının sonundan itibaren güney Lübnan'a kara harekâtlarının başladığını duyurdu. Lübnan, Hizbullah ve İsrail'in karşılıklı bombalamaya başlamasından beri İsrail saldırılarında en az 3bin 583 kişinin öldürüldüğünü açıkladı.