SDG, rejim güçlerini çatışmayı alevlendirmek için aşiretlere silah sağlamakla suçladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

SDG, rejim güçlerini çatışmayı alevlendirmek için aşiretlere silah sağlamakla suçladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Suriye’nin doğusunda Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile silahlı Arap aşiretleri arasında yaşanan çatışmalar, gerilimi artırabilecek yeni bir döneme girdi.

SDG’den üst düzey bir yetkiliye göre, SDG, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed hükümetine bağlı güçleri, bölgenin ileri gelenlerine yönelik baskı ve tehditler de dahil olmak üzere kendi gündemlerine hizmet edecek iç çatışmalara yol açmak amacıyla aşiret militanlarına silah sağlamakla suçladı.

Biri SDG’de askeri yetkili, diğeri Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nde görevli iki önde gelen yetkiliye göre, rejim güçleri, teçhizat ve silahlı adamların desteğiyle silahlı aşiretlerin çatışma hattına girdi.

Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü’nden bir araştırmacı, sahadaki en önemli ortakları (SDG) baskı altında olmasına ve imajının sistematik olarak çarpıtılmasına rağmen, ABD kuvvetlerinin olayları durup izlemesinin şüpheli olduğunu söyledi.

Bu arada, Deyr-i Zor’un doğu kırsalındaki önde gelen bir aşiret şeyhi, garantör ve arabulucunun ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri olması ve Koalisyon’un aşiretlere karşı sorumluluklarını üstlenmesi şartıyla, SDG kuvvetleri Genel Komutanlığı’nı acil toplantıya çağırdı.

Söz konusu çatışmalar, SDG’nin Arap aşiretlerinin oluşturduğu Deyr-i Zor Askeri Konseyi’ne başkanlık eden ‘Ebu Havle’ lakaplı Ahmed el Habil’i gözaltına almasının ardından patlak verdi.

Öte yandan, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) tarafından bugün yapılan açıklamaya göre, Pazar günü başlayan çatışmalarda ölü sayısı 45’e yükseldi.

Hayatını kaybedenler arasında, ikisi çocuk ve biri kadın olmak üzere beş sivil, 25 aşiret militanı, 11 SDG unsuru yer alıyor.

Ayrıca, Deyr-i Zor Askeri Konseyi’ne bağlı silahlı kişilerin, Daman kasabası eteklerinde SDG’ye ait iki askeri araca saldırısı sırasında 4 kişi öldürüldü.

Çatışmalarda Deyr-i Zor Askeri Meclisi komutanına bağlı 28 aşiret militanı ve SDG’den 17 unsur olmak üzere en az 45 kişi yaralandı.

SOHR, rejim yanlılarından oluşan Ulusal Savunma Kuvvetleri ve İran yanlısı milisleri içeren grupların, Deyr-i Zor kırsalındaki sıcak bölgelere doğru sızdığına dair teyit edilmiş bilgilere sahip olduğunu bildirdi.

SOHR’a göre, Suriye rejimi ve İranlı milisler, Deyr-i Zor kırsalındaki kaosu kullanarak SDG’ye saldırıyor ve bölgedeki toplumsal dokuya zarar vermek için bileşenler arasında çekişmeye neden olmayı hedefliyor.



İran Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşmasına bağlıdır

PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.
PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.
TT

İran Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşmasına bağlıdır

PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.
PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.

İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile iş birliğini askıya alma kararını onaylamasına rağmen dün, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) ve Güvenlik Tedbirleri Anlaşmasına bağlılığını ifade etti.

Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, güvenlik nedeniyle iş birliğinin Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi aracılığıyla devam edeceğini söylerken, sertlik yanlısı Milletvekili Emir Hüseyin Sabeti Tahran'ın yakında UAEK denetçilerini sınır dışı edeceğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, UAEA ile iş birliğini askıya alan ve Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nin herhangi bir nükleer denetimi onaylamasını gerektiren bir yasayı onaylayarak Washington'un “kabul edilemez” olarak nitelendirdiği bir adım attı.

Fransa, İran'ın üç yılı aşkın bir süredir rehin tuttuğu iki vatandaşına yönelik “Mossad adına casusluk” suçlamalarını düşürmemesi halinde, Snapback mekanizmasını devreye sokmakla tehdit etti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İranlı mevkidaşına ulaşacağını söyledi ve karşı önlemler almakla tehdit ederek bu hareketi “kabul edilemez bir provokasyon ve saldırganlık” olarak niteledi.