Trump, bronzlaştırıcısı fark ediliyor diye pandemide maske takmamış

Trump pandemi boyunca maske takmayı defalarca reddetmiş ve virüsün tehlikeli etkilerini küçümsemişti

(Reuters)
(Reuters)
TT

Trump, bronzlaştırıcısı fark ediliyor diye pandemide maske takmamış

(Reuters)
(Reuters)

Mark Meadows'un eski yardımcısı Cassidy Hutchinson, yeni kitabında eski ABD Başkanı Donald Trump'ın maske kayışlarında bronzlaştırıcısı fark edildiği için Kovid-19 ağız maskesi takmayı reddettiğini öne sürüyor.

The Guardian'a göre Hutchinson, Mayıs 2020'de, Dünya Sağlık Örgütü'nün Kovid-19 pandemisi ilanından sadece iki ay sonra, eski başkanın maske üreten bir Honeywell fabrikası ziyaretinde yaşanan olayı anlattı.

Şirketin Paul McCartney'in Live and Let Die şarkısının bir cover'ını çaldığı bu ziyarette Trump, tesisteyken maske takmamıştı.

Dönemin ABD Başkanı "bir süreliğine maske taktığını" ancak kendisine maskeye ihtiyacı olmadığını söyleyen "Honeywell'in başındaki kişiyle" konuştuktan sonra maske takmadığını söyledi.

Ancak Hutchinson hikayenin farklı bir versiyonunu anlattı. Trump "beyaz bir maskede karar kıldı" ve sonra çalışanlara bu konuda ne düşündüklerini sordu.

Hutchinson "Başımı yavaşça salladım" diye hatırlıyor.

Başkan maskeyi çıkardı ve neden takmaması gerektiğini düşündüğümü sordu.

Hutchinson, N95 maskesinin kayışlarını göstererek, Trump'tan da kendi kayışlarına bakmasını istemiş. Böylece Trump, kayışların "bronzlaştırıcıyla kaplı olduğunu görmüş".

"Neden kimse bana bunu söylemedi?" diye sormuş.

Bunu takmayacağım.

"Basın onu maske takmadığı için eleştiriyordu" yazan eski yardımcı, "kibrinin derinliğinin maskeleri reddetmesine neden olduğunu bilmiyorlardı ve sonrasında milyonlarca destekçisi de aynı şeyi yaptı" diye belirtti.

Trump pandemi boyunca maske takmayı defalarca reddetmiş ve virüsün tehlikeli etkilerini küçümsemişti.

Eski başkan ayrıca dezenfektanların koronavirüsü tedavi edebileceğini öne sürmek gibi virüsle ilgili birçok komplo teorisi de ortaya atmıştı.

Trump, virüse yakalanıp iyileştikten sonra "İyileştiğinizde bağışıklık kazanıyorsunuz" demiş ve bağışıklığının "koruyucu parıltısıyla" övünmüştü.

Independent Türkçe



Washington Enstitüsü'nden araştırmacı Ghaith al-Omari: İsrail, çağrı cihazlarını satmak için paravan şirketler kurdu

Washington Enstitüsü Araştırmacısı Ghaith al-Omari: "Çağrı cihazları operasyonu" İsrail veya Hamas'ın ateşkese ilişkin hesaplarını değiştirmiyor (Independent Arabia)
Washington Enstitüsü Araştırmacısı Ghaith al-Omari: "Çağrı cihazları operasyonu" İsrail veya Hamas'ın ateşkese ilişkin hesaplarını değiştirmiyor (Independent Arabia)
TT

Washington Enstitüsü'nden araştırmacı Ghaith al-Omari: İsrail, çağrı cihazlarını satmak için paravan şirketler kurdu

Washington Enstitüsü Araştırmacısı Ghaith al-Omari: "Çağrı cihazları operasyonu" İsrail veya Hamas'ın ateşkese ilişkin hesaplarını değiştirmiyor (Independent Arabia)
Washington Enstitüsü Araştırmacısı Ghaith al-Omari: "Çağrı cihazları operasyonu" İsrail veya Hamas'ın ateşkese ilişkin hesaplarını değiştirmiyor (Independent Arabia)

İsa El Nahari

Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü'nde araştırmacı olan Ghaith al-Omari, Lübnan'daki “çağrı cihazı saldırısı‘nın ’İsrail'in istihbarat ve operasyonel üstünlüğünü gösteren karmaşık bir istihbarat operasyonu” olduğunu belirterek, bu tür bir operasyonun Hizbullah'ın niyetlerini bilmek ve ona nüfuz etmek için gelişmiş beceri ve yetenekler gerektirdiğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Indepenedent Arabia’dan aktardığına göre araştırmacı, İsrail'in, Hizbullah'ın çağrı cihazı satın alma ihtiyacından yararlanarak "sahte şirketlerden" oluşan bir ağ oluşturduğunu ve patlatılabilen "elektronik düzenlemeler" tasarlamayı başardığını, bunun da Hizbullah’ın iletişim sisteminin bozulmasına yol açtığını belirtti.

Daha önce " Filistin’deki Amerikan Görev Gücü"ne liderlik eden al-Omari, operasyonun Gazze'deki durumu etkilemeyeceğini, ancak "İsrail'in ağırlık merkezini Gazze'den Lübnan'a taşımak istediğini" belirtti. Operasyon "tüm İran eksenine bir mesajdır" çünkü Hizbullah savaşçılarının kayıpları sınırlı değildi, hatta Suriye'ye de ulaştı ve Irak'ta da kayıplar olduğu yönünde haberler var.

Araştırmacıya göre operasyon, İsrail'e üstünlüğünü ve Hizbullah'ın, son zamanlarda yürüyüşleri ve diğer gösterileri filme alarak aksi yönde bir söylem yaratma çabalarına rağmen, rakibi olmadığını hatırlatmayı başardı.

Saldırının kısa vadede en önemli sonucu, operasyonun Hizbullah üyeleri ve liderleri üzerinde yaratacağı psikolojik etkidir; zira her bir üyenin istihbaratın sızma aracı olduğundan şüphelenilmekte ve savaşçılar artık Hizbullah'ın kendilerini koruma kabiliyetine güvenmemektedir.