Karabağ'ın kaybı Ermenistan'ın Rusya'dan uzaklaşmasını hızlandırıyor

Nikol Paşinyan, bölgenin kontrolünü Azerbaycan'ın ele geçirmesinin ardından ittifaklarını değiştirip Moskova'dan uzaklaşacağını duyurdu

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesi üzerindeki kontrolü, Kafkasya'daki Rus nüfuzunun kartlarını yeniden dağıttı ( AFP)
Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesi üzerindeki kontrolü, Kafkasya'daki Rus nüfuzunun kartlarını yeniden dağıttı ( AFP)
TT

Karabağ'ın kaybı Ermenistan'ın Rusya'dan uzaklaşmasını hızlandırıyor

Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesi üzerindeki kontrolü, Kafkasya'daki Rus nüfuzunun kartlarını yeniden dağıttı ( AFP)
Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesi üzerindeki kontrolü, Kafkasya'daki Rus nüfuzunun kartlarını yeniden dağıttı ( AFP)

AFP

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan dün (Pazar) yaptığı açıklamada, Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesinin kontrolünü ele geçirmesi ve Rusya'nın Kafkasya'daki nüfuz kartlarını yeniden dağıtmasının ardından, ittifaklarını değiştireceğini ve Moskova'dan uzaklaşacağını duyurdu.

Paşinyan, televizyonda yayınlanan konuşmasında Moskova ile Ermenistan'ın Sovyetler Birliği'nin bir parçası olduğu dönemden miras kalan uzun vadeli ilişkilerine üstü kapalı gönderme yaparak, ülkesinin mevcut ittifaklarını "işe yaramaz" olarak nitelendirdi.

Paşinyan "Ermenistan'ın parçası olduğu dış güvenlik sistemlerinin, kendi güvenliğini ve çıkarlarını korumada etkisiz olduğu kanıtlanmıştır." dedi.

Erivan, Azerbaycan saldırısına karşı koymak için Ermeni ordusunu Karabağ'a göndermedi ve Ermenilerin çoğunlukta olduğu bu bölgedeki ayrılıkçıları Bakü'nün ateşiyle karşı karşıya bıraktı.

Paşinyan, "Ermenistan hiçbir zaman yükümlülüklerinden vazgeçmedi ve müttefiklerine ihanet etmedi. Ancak mevcut durum, uzun süredir güvendiğimiz güvenlik rejimlerinin ve müttefiklerinin, bizim zayıflığımızı ve Ermeni halkının bağımsız bir devlete sahip olma konusunda aciz olduğunu göstermeyi kendilerine görev edindiklerini gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

Ermenistan, Rusya'nın başkanlığını yaptığı askeri ittifak olan Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün üyesi olmaya devam ediyor. Ancak Azerbaycan ordusunun bu hafta Dağlık Karabağ'a yönelik saldırısı, Rusya'nın nüfuz alanından çıkışını hızlandırıyor.

Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü, Orta Asya'daki Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan'ın yanı sıra, Rusya çevresindeki eski Sovyet cumhuriyetleri Ermenistan ve Belarus'u da kapsayan, 2002 yılında kurulan bir askeri ittifak.

Ermenistan'ın Gümrü şehrinde binlerce askerin bulunduğu bir Rus üssü bulunuyor.

Ermeni meseleleri üzerine bağımsız araştırmacı Benjamin Matevosyan, Fransız Haber Ajansı- AFP’ye verdiği röportajda, Paşinyan'ın dün televizyonda yayınlanan açıklamasında "Rusya ile kasıtlı olarak gerilimi tırmandırdığını" söyledi. Matevosyan, "Bu, dış politika çizgisi değişikliğinden ziyade şantaj. Rusya'ya açıkça, ‘Eğer Ermenileri Karabağ'da tutmazsanız, KGAÖ'den çekilirim’ diyor" değerlendirmesinde bulundu.

Matevosyan ayrıca Ermenistan Başbakanı'nın konuşmasıyla suçu Moskova'ya atmak istediğini belirtti. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre dün öğleden sonra Ermenistan'ın başkenti Erivan'da, Rusya’nın krizi yönetme ve askeri müdahale politikasını protesto etmek için yeni bir gösteri duyurusu yapıldı.

Bağımsız araştırmacı Hagop Badalyan protestolara karşı çıkarken, "Paşinyan'ın konuşmasının her şeyden önce siyasi müttefiklerini, partisini ve geniş bir yurttaş çevresini kendi etrafında toplamayı amaçladığını" söyledi.

Rusya, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki çatışmada çok önemli bir rol oynuyor ve 2020'de iki taraf arasındaki çatışmayı sona erdiren, bölgesel bir güç olarak rolünü teyit eden ateşkes anlaşmasına garantör oldu. Moskova'nın bölgeye barış gücü konuşlandırması, bu hafta Azerbaycan güçlerinin saldırısını engelleyemedi.

Carnegie Avrupa Merkezi'nden Thomas de Waal, bu hafta yayınlanan bir analizde “jeopolitik bir oyun var. Her iki tarafı da uzun süre bocalayan ve manipüle eden Rusya tarafından 2020 yılında Karabağ'da küçük bir Rus barışı koruma gücü kuruldu.” dedi.

Waal, “Azerbaycan'ın başlattığı saldırının, Moskova ile Bakü arasında anlaşma olduğu izlenimini güçlendirdiğini” belirtti. Waal, “Rusya'nın Paşinyan'ı, giderek daha fazla ortaya çıkan Batı yanlısı eğilimleri nedeniyle cezalandırdığına” dikkat çekti.

Paşinyan'ın dünkü açıklaması, Erivan ile Moskova arasındaki mesafenin giderek arttığını gösteriyor. Geçtiğimiz ocak ayında Ermenistan Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü tatbikatlarına ev sahipliği yapmayı reddetti. Bu ay ise ABD ile askeri tatbikatlar düzenleyerek,

Moskova'yı dehşete düşürdü.



Hamas'ın ikili ajanları 7 Ekim öncesinde İsrail istihbaratını nasıl kandırdı?

 İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet Direktörü Ronen Bar (Şin-Bet LinkedIn hesabı)
İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet Direktörü Ronen Bar (Şin-Bet LinkedIn hesabı)
TT

Hamas'ın ikili ajanları 7 Ekim öncesinde İsrail istihbaratını nasıl kandırdı?

 İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet Direktörü Ronen Bar (Şin-Bet LinkedIn hesabı)
İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet Direktörü Ronen Bar (Şin-Bet LinkedIn hesabı)

Gazze Şeridi'nde, 7 Ekim 2023 saldırısından yıllar önce İsrail ile Hamas arasında gizli bir istihbarat savaşı yaşanıyordu. Bu savaşta Hamas, İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet'e yanıltıcı bilgiler aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Maariv'den aktardığına göre, Kudüs Güvenlik ve Dış İlişkiler Merkezi'nde Ortadoğu ve İslami gruplar üzerine kıdemli bir araştırmacı olan Yarbay Yonatan Halevi, Hamas'ın saldırı hazırlıklarının bir parçası olarak Şin-Bet'e yanıltıcı bilgiler aktaran çifte ajanlar görevlendirdiğini ve bunun ‘İsrail'in istihbarat başarısızlığı’ olarak tanımlanan duruma önemli ölçüde katkıda bulunduğunu söyledi.

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın üst düzey bir üyesi olan Caser Bergusi'nin ifadesine göre dönüm noktası, 2017 yılında Meron Kavşağı'nda dokuz İsraillinin öldürüldüğü saldırıdan sorumlu olan Hamas üyesi Mazen Fakha'nın öldürülmesi oldu. Hamas'ın tepkisi gecikmedi; İsrail istihbaratına çalışan 45 ajanın yakalanmasını sağlayan geniş çaplı bir gözaltı operasyonu başlatıldı.

Yine üst düzey bir Hamas yetkilisi olan Mahmud el-Merdavi bir röportajında bu ajanların gözaltına alınmasının, ‘düşmanın 7 Ekim'de Hamas ajanlarının hareketleri hakkında istihbarat elde etme kabiliyetini baltaladığını’ açıkladı. Ancak Hamas, İsrail'in istihbarat toplama kapasitesini engellemekle yetinmedi.

Maariv, Hamas'ın ele geçirdiği bazı ajanları, görevleri Şin-Bet'in yöntemlerini ifşa etmek ve İsrail istihbaratına yanlış bilgi sağlamak olan ikili ajanlara dönüştürdüğünü belirtti.

Görsel kaldırıldı.İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (DPA)

Hamas'ın ikili ajan kullanma becerisi, örgütün ‘Mirage’ kod adlı bir istihbarat operasyonu başlattığı 2016-2018 yılları arasında zaten belliydi. Bu operasyon kapsamında, İsrail istihbaratına Hamas füzeleri hakkında yanıltıcı bilgiler veren bir ikili ajan görevlendirildi ve bu sayede Gazze Şeridi'nden sorumlu Şin-Bet yetkililerinin isimleri ifşa edildi.

İsrail ordusu ve Şin-Bet tarafından yürütülen soruşturmalar, 7 Ekim saldırısından önceki gece boyunca İsrail güvenlik servislerinin çelişkili sinyaller aldığını ortaya çıkardı; Saldırıya işaret eden sinyallerin yanı sıra güven verici sinyaller de vardı.

Maariv, Şin-Bet soruşturmasının ‘güven verici sinyallerin’ ‘Hamas'ın rutini hakkında istihbarat kaynaklarından gelen raporları’ içerdiğini ortaya çıkardığında, gizemi kısmen çözdüğünü belirtti. Başka bir deyişle, Şin-Bet tarafından istihdam edilen istihbarat ajanları Gazze Şeridi'ndeki rutin durumu, tam da Hamas'ın istediği gibi rapor ettiler. Alışılmadık referanslara rağmen Şin-Bet soruşturması, ‘toplanan bilgilerin yanlış analiz edildiğini’ kabul ediyor.

Görsel kaldırıldı.Hamas" hareketinin askeri kolu olan "El Kassam Tugayları" savaşçıları, 7 Ekim 2023'ten önce Gazze'de eğitim alırken ("El Kassam Tugayları")

Maariv, İsrail ordusunun yürüttüğü soruşturmada ortaya çıkan ‘Hamas roket rampalarının görsel olarak takip edilmemesi ve potansiyel saldırı alanlarının istihbari olarak izlenmemesi’ gibi başka hatalara da dikkat çekti. Soruşturma ayrıca, ‘istihbarat durumunun sistematik bir değerlendirmesinin yapılmadığına’ da işaret etti. Başka bir deyişle İsrail istihbarat sistemi, ikili ajanlar tarafından yanlış yönlendirilmekle kalmadı, aynı zamanda alınan bilgileri doğrulamak ya da çürütmek için elindeki bilgi toplama araçlarını da harekete geçiremedi.

Maariv raporu şu sonuca vardı: “7 Ekim gecesi ikili ajanların Hamas için faaliyet gösterdiğinin ortaya çıkması, terör örgütünün istihbarat başarısını ve İsrail istihbarat sisteminin endişe verici ihmalini yansıtmaktadır. Şimdi İsrail'in önündeki zorluk, istihbarat toplama kabiliyetlerini yeniden inşa etmek ve aldatma ve dezenformasyonu tespit etmek için yeni mekanizmalar geliştirmektir.”