Saudi Aramco Başkanı enerji güvenliğini sağlamaya yönelik çabaların güçlendirilmesi ihtiyacını vurguladı

Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Emin en-Nasır, Rotterdam'daki Dünya Enerji Kongresi oturumunda (Şarku’l Avsat)
Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Emin en-Nasır, Rotterdam'daki Dünya Enerji Kongresi oturumunda (Şarku’l Avsat)
TT

Saudi Aramco Başkanı enerji güvenliğini sağlamaya yönelik çabaların güçlendirilmesi ihtiyacını vurguladı

Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Emin en-Nasır, Rotterdam'daki Dünya Enerji Kongresi oturumunda (Şarku’l Avsat)
Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Emin en-Nasır, Rotterdam'daki Dünya Enerji Kongresi oturumunda (Şarku’l Avsat)

Saudi Aramco Başkanı ve CEO’su Emin en-Nasır, Rotterdam'da düzenlenen 26. Dünya Enerji Kongresi'ndeki (WEC) oturumda enerji güvenliğinin sağlanmasına yönelik çabaların güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Nasır, enerji dönüşümü konusunda iyimser olmakla birlikte ham petrole olan talebin güçlü kalmaya devam ettiğini söyledi. Nasır ayrıca, küresel enerji talebinin yüzde 80'inin 2050 yılına kadar Küresel Güney'den geleceği öngörüsünde bulundu.

Saudi Aramco Başkanı, “Yenilenebilir enerji kaynaklarını teşvik etmek için trilyonlarca dolar harcadık, ancak elimize geçen daha yüksek emisyonlar oldu. Yükselen petrol ve gaz fiyatları kömüre olan talebi arttırıyor. Satın alınabilirlik kritik hale geldi” değerlendirmesinde bulundu.

Emisyonların azaltılması için daha fazla destek sağlanması gerektiğinin altını çizen Nasır, emisyonların mali teşviklerle azaltılabileceğini belirterek, emisyon azaltımı için ülkeler arasında mali destek konusunda bir eşitsizlik olduğunu ifade etti



Zayıflama iğnelerinin meme kanserine karşı gizli faydası keşfedildi

Menopoza giren obez kadınlarda meme kanserinin başlıca tetikleyicilerinden birinin estron hormonu olduğu tespit edildi (AFP)
Menopoza giren obez kadınlarda meme kanserinin başlıca tetikleyicilerinden birinin estron hormonu olduğu tespit edildi (AFP)
TT

Zayıflama iğnelerinin meme kanserine karşı gizli faydası keşfedildi

Menopoza giren obez kadınlarda meme kanserinin başlıca tetikleyicilerinden birinin estron hormonu olduğu tespit edildi (AFP)
Menopoza giren obez kadınlarda meme kanserinin başlıca tetikleyicilerinden birinin estron hormonu olduğu tespit edildi (AFP)

Yeni bir araştırmada zayıflama iğnelerinin, belirli bir meme kanseri hastası grubuna gizli bir fayda sağlayabileceği bulundu.

Yağ dokusunda üretilen ve "göz ardı edilen" estron hormonu üzerine çalışan bilim insanları, bu hormonun menopoza giren obez kadınlarda meme kanserinden ölüm riskinin artmasıyla bağlantılı olabileceğini söylüyor.

Georgetown Üniversitesi'nden Dr. Joyce Slingerland'ın araştırması, Ozempic ve Mounjaro gibi popüler zayıflama ilaçları grubu GLP-1 ilaçlarının bu kadınlara fayda sunabileceğini öne sürüyor.

Dr. Slingerland, östrojen reseptörü pozitif (ER+) meme kanseri teşhisi konmuş kadınlara ait verileri analiz etti. Bu hastalık, menopoza giren kadınlarda görülen en yaygın ve ölümcül meme kanseri türü.

Araştırmacı, menopoza giren obez kadınlarda meme kanserinin başlıca tetikleyicisinin estron olduğunu tespit etti. Bu durum, östrojenin temel formu 17β-estradiol olan menopoz öncesi kadınlardan farklılık gösteriyor.

Yağ dokusunda üretilen estron, bazı proteinlerle birleşerek iltihabı tetikleyen genleri aktive edebiliyor.

Dr. Slingerland'ın araştırması, yüksek estron seviyelerinin yoğun bir iltihaplanmayı tetiklediğini, kanser öncesi değişikliklere yol açan ve kanseri besleyen genleri aktive eden bir zincirleme reaksiyon başlattığını gösterdi.

Bilim insanı ayrıca estron ve neden olduğu iltihabın, bağışıklık sisteminin kanser hücrelerini tespit edip öldürme yeteneğine zarar verebileceğini gösteren kanıtlar da olduğunu belirtiyor.

ER-pozitif meme kanseri olan obez kadınlarda GLP-1 ilaçlarını analiz eden çalışmaların "mantıklı ve gerekli bir sonraki adım" olduğuna inanıyor.

Dr. Slingerland, "GLP-1 ilaçları kilo vermede devrim yaptı" diyor. 

Estronun yağ dokusundaki güçlü iltihaplanma etkileri nedeniyle, GLP-1 ilaçlarının zayıflamayı tetikleyerek estronun kanseri besleyen davranışını yavaşlatma potansiyeli gerçekten var.

Breast Cancer Now adlı hayır kuruluşunda kıdemli araştırma ve etki iletişimi sorumlusu Dr. Kotryna Temcinaite, Birleşik Krallık'taki meme kanserlerinin yaklaşık yüzde 8'inin, aşırı kilo veya obeziteyle bağlantılı olduğunun tahmin edildiğini söylüyor.

The Independent'a konuşan Temcinaite "Araştırmacılar burada, östrojen hormonunun menopoz öncesi ve sonrasındaki farklı formlarının buna yol açabileceğini vurguluyor" diyor.

En yaygın meme kanseri türü ER-pozitif, büyümek için östrojene ihtiyaç duyar. Ve obeziteyle yaşayan kişilerin östrojen seviyeleri çok daha yüksek. Şimdi farklı kilo verme yaklaşımlarının (zayıflama ilaçları, fiziksel aktivite ve beslenme değişiklikleri dahil) östrojen seviyelerini düşürmeye nasıl katkı sağlayabileceğini daha iyi anlamamız gerekiyor. Bunlar ya meme kanseri tedavisiyle birlikte ya da hastalığı önlemek için uygulanabilir. Zayıflama ilaçlarına gelince; meme kanserinden muzdarip kişilere nasıl fayda sağlayabileceklerini (uzun süreli bir etki yaratıp yaratmadıklarını ve meme kanseri kaynaklı ölümleri azaltıp azaltamayacaklarını) anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.

Independent Türkçe


Çin, SpaceX'in fırlatma rekorunu kırdı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Çin, SpaceX'in fırlatma rekorunu kırdı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Tek bir günde üç Uzun Yürüyüş roketi fırlatan Çin, SpaceX'in elindeki fırlatma sıklığı rekorunu kırdı.

Üç roketin salı günü 19 saat içinde fırlatılmasıyla Çin'in bu yıl yörüngeye gerçekleştirdiği fırlatma sayısı 83'e ulaştı.

Çin Uzay Bilimi ve Teknolojisi Şirketi yaptığı açıklamada, "Fırlatma görevi tamamen başarılıydı" dedi.

Bu, Çin'in Uzun Yürüyüş roketlerinin bugün gerçekleştirdiği üçüncü başarılı fırlatma oldu ve bir günde üç fırlatmayla rekor kırdı.

Daha önceki en hızlı fırlatma serisi, SpaceX'in 20 saat 3 dakika içinde üç Falcon roketini fırlattığı Mart 2024'te kaydedilmişti.

Geçen yılki 134 fırlatma rekorunu çoktan aşan SpaceX, bir yılda yörüngeye en fazla fırlatma gerçekleştirme rekorunu hâlâ elinde tutuyor. Elon Musk'ın şirketi, bu yılın sonuna kadar yörüngeye 178 fırlatma gerçekleştirmeyi hedefliyor.

Çin'in rekor kıran fırlatma temposu, uzayda süper güç olmak isteyen ülkenin uzay ajansının yörünge altyapısını hızla genişletme çabalarının bir parçası.

Salı günü yapılan üç fırlatmadan biri, Guowang uydu takımına katılmak üzere alçak Dünya yörüngesine bir grup internet uydusu yerleştirdi. Diğer iki fırlatmaysa Çin ordusu tarafından kullanılacak gizli uydular içindi.

Yörüngede 100'den fazla faal Guowang uydusu var ve devlet şirketi China SatNet, gelecek yıllarda takımyıldızı 13 bin uyduya çıkarmayı planlıyor.

Bu, halihazırda yaklaşık 9 bin uydusu faaliyette olan SpaceX'in Starlink ağına benzer bir büyüklüğe ulaşacak.

Çin ayrıca, ABD'nin ulusal güvenlik endişeleri nedeniyle Uluslararası Uzay İstasyonu'ndan çıkarıldıktan sonra kendi uzay istasyonunu da inşa etmişti.

Tiangong uzay istasyonu, 2021'de ilk mürettebatını ağırladı ve halihazırda üç mürettebat üyesine ev sahipliği yapıyor.

Geçen ay Çin, asıl uzay aracının penceresinin uzay enkazı olduğu düşünülen nesneden hasar görmesinin ardından astronotları geri getirme görevinin ikinci aşamasında Tiangong'a insansız bir uzay aracı fırlatmıştı.

Independent Türkçe


"Hayalet parçacık" arayışında büyük atılım

Sudbury Nötrino Gözlemevi ve SNO+ deneylerinin kalbinde yer alan, 9 bin fotomultiper tüple çevrili 12 metre çapındaki akrilik hazne (SNOLAB)
Sudbury Nötrino Gözlemevi ve SNO+ deneylerinin kalbinde yer alan, 9 bin fotomultiper tüple çevrili 12 metre çapındaki akrilik hazne (SNOLAB)
TT

"Hayalet parçacık" arayışında büyük atılım

Sudbury Nötrino Gözlemevi ve SNO+ deneylerinin kalbinde yer alan, 9 bin fotomultiper tüple çevrili 12 metre çapındaki akrilik hazne (SNOLAB)
Sudbury Nötrino Gözlemevi ve SNO+ deneylerinin kalbinde yer alan, 9 bin fotomultiper tüple çevrili 12 metre çapındaki akrilik hazne (SNOLAB)

Bilim insanları, "hayalet parçacıklar"ı tespit etmede büyük bir atılım gerçekleştirdiklerini söylüyor.

Bu isim, evrendeki en gizemli parçacıklardan biri olan ve başka şeylerle çok nadir etkileşime girdikleri için haklarında pek bir şey bilinmeyen nötrinolara veriliyor.

Güneş'tekiler gibi nükleer reaksiyonlarla ortaya çıkıyorlar. Sürekli etrafımızda olan bu parçacıkların trilyonlarcası her saniye vücudumuzdan geçiyor.

Ancak hiçbir iz bırakmadıkları için bunları gerçekten saptamak zor oldu. Bunları tespit etmek, Güneş'in ardındaki süreçler ve evrenin nasıl evrimleştiği hakkındaki soruları yanıtlamaya katkı sağlayabilir ancak bunu yapmak zorlu bir işti.

Ancak bilim insanları, karbon atomlarını nitrojene dönüştürdüklerini gözlemlediklerini söylüyor. Bunu yapmak için yer altında devasa bir dedektör inşa etmeleri gerekti.

Kanada'da faaliyetteki bir maden ocağında yer alan SNOLAB tesisindeki bu ekipman sayesinde araştırmacılar, nötrinoların çok zayıf sinyallerini bastırabilecek kozmik ışınlardan ve arka plan radyasyonundan dedektörlerini koruyabiliyor.

Oxford Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Gulliver Milton, "Bu etkileşimi yakalamak olağanüstü bir başarı" diyor. 

Karbon izotopunun nadirliğine rağmen, Güneş'in çekirdeğinde doğan ve çok büyük mesafeler katederek dedektörümüze ulaşan nötrinolarla etkileşimini gözlemleyebildik.

Araştırmacılar yeni çalışmada, karbon-13 çekirdeklerinin yüksek enerjili nötrinolar tarafından vurulmasını, ardından radyoaktif nitrojen-13'e dönüşmesini ve sonra bozunmasını izledi. Bu süreç, ilk çarpışmadan kaynaklanan parlamayla ve ardından radyoaktif bozunmayla ortaya çıkan ikinci parlamayla gözlemlenebildi.

Araştırmacılar, 2022 ve 2023'te yürüttükleri ve dün çıkan yeni makalede duyurdukları araştırmaları sırasında, bu olayın birden fazla kez gerçekleştiğini gözlemledi.

"First Evidence of Solar Neutrino Interactions on 13C" (13C'de Güneş Nötrino Etkileşimlerinin İlk Kanıtı) başlıklı bu çalışma, hakemli dergi Physical Review Letters'ta yayımlandı.

Independent Türkçe