Trump küresel krizlerle nasıl başa çıkacak?

47. ABD Başkanı Donald Trump'ın izleyeceği dış politika birçok önemli krizin gidişatını değiştirebilir.

Trump liderliğindeki Cumhuriyetçi Parti, Kongre seçimlerine de damgasını vurdu (Reuters)
Trump liderliğindeki Cumhuriyetçi Parti, Kongre seçimlerine de damgasını vurdu (Reuters)
TT

Trump küresel krizlerle nasıl başa çıkacak?

Trump liderliğindeki Cumhuriyetçi Parti, Kongre seçimlerine de damgasını vurdu (Reuters)
Trump liderliğindeki Cumhuriyetçi Parti, Kongre seçimlerine de damgasını vurdu (Reuters)

ABD'de 5 Kasım'da yapılan başkanlık seçimlerini Cumhuriyetçi lider Donald Trump'ın kazanmasıyla Washington'ın nasıl bir dış politika izleyeceği merak konusu oldu. 

78 yaşındaki Trump, 2017-2021'de görev yaptıktan sonra girdiği seçimleri ABD Başkanı Joe Biden karşısında kaybetmişti. Cumhuriyetçi lider, Biden'ın temmuzda yarıştan çekilmesiyle Demokratlar adına dümene geçen Başkan Yardımcısı Kamala Harris'e karşı net bir zafer kazandı.

Henüz oy sayımları tamamlanmadı fakat son verilere göre Trump ülke genelinde 73 milyon oy alırken, Harris 68 milyon oyda kaldı. Böylelikle Cumhuriyetçi Parti, 20 yılın ardından ilk kez ülke genelindeki oy oranı bakımından yarışı önde bitirdi. Diğer yandan Harris, Biden'ın 2020'deki seçimlerde kazandığı 81 milyon oyun çok altında kaldı. Trump, delege oylarının 295'ini, Harris ise 226'sını almayı başardı. 

Peki 47. ABD Başkanı Trump'ın ikinci döneminde Washington, küresel krizlerle ve yabancı ülkelerle ilgili nasıl bir dış politika izleyecek?

Rusya-Ukrayna savaşı

Amerikan medya kuruluşu CNN, 2016'daki seçimlerde Trump'ın Demokrat rakibi Hillary Clinton'ı mağlup etmesinin Moskova'da olumlu yankılandığını fakat bu sefer işlerin değiştiğini yazıyor. 

Birçok dünya lideri Trump'ın zaferini kutlarken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin resmi bir açıklama yayımlamadı. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, dünkü basın toplantısında ABD'nin Rusya'ya karşı "doğrudan ve dolaylı olarak savaşta bulunduğunu" belirtmiş, Washington-Kremlin ilişkilerinin "tarihi bir dip noktasında" olduğunu söylemişti. Sözcü, Putin'in diyaloğa açık olduğunu vurgulayarak "Gelecekte yaşananları ABD yönetiminin adımları belirleyecek" demişti. 

CNN'in analizinde, Kremlin için Trump'ın "öngörülemez" bir lider olduğu, bunun da Rusya'nın Ukrayna'daki hesaplarını karıştırabileceği yorumu paylaşılıyor. 

Rusya'nın eski Birleşmiş Milletler Cenevre Daimi Temsilciliği müsteşarı Boris Bondarev, Moskova'nın tutumuna yönelik şu değerlendirmeyi yapıyor: 

Beyaz Saray'ı kimin kazandığına aldırmayacak kadar güçlü olduklarını göstermek istiyorlar.

Bondarev, Rusya'nın Trump'ın ABD'deki siyasi dengeleri değiştirerek iç huzursuzluğa yol açacağını, bu nedenle dış politikaya yoğunlaşamayacağını düşündüğünü de ileri sürüyor.  

Diğer yandan Trump, seçim kampanyası döneminde göreve gelmesi halinde Ukrayna savaşını "24 saat içinde bitirebileceğini" ileri sürmüştü. Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters'a konuşan Ukraynalı siyasi analist Volodimir Fesenko, Trump yönetiminin Moskova'nın tüm taleplerini kabul etmek yerine orta bir yol bularak savaşı sonlandırmaya çalışacağını savunuyor:  

Trump'ın sadece Rusya'nın şartlarıyla barışı kabul edeceğini sanmıyorum çünkü bu ABD için bir yenilgi gibi görünür ve danışmanları da bunu anlıyor.

Gazze savaşı ve Lübnan cephesi 

Trump'ın zaferini ilk kutlayan liderlerden biri İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu olmuştu. Netanyahu, "Tarihin en büyük geri dönüşünü kutluyoruz" diyerek Trump'ın yeniden seçilmesinin ABD-İsrail ittifakını güçlendireceğini vurgulamıştı. 

CNN analizinde, Trump'ın ilk döneminde Tel Aviv yanlısı hamleler yaptığı hatırlatılıyor. Cumhuriyetçi lider, 6 Aralık 2017'de Kudüs'ü İsrail'in "başkenti" olarak tanımış, ülkesinin Tel Aviv'deki büyükelçiliğini 14 Mayıs 2018'de buraya taşımıştı. 

Trump ayrıca 2019'da imzaladığı kararnameyle "İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini" de resmen tanımıştı. İsrail, Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ni 1967'den bu yana işgal altında tutuyor. Buna ek olarak İran'a karşı katı tavrı Tel Aviv yönetiminden takdir toplamıştı. 

CNN, İsrail'in Trump'tan Gazze ve Lübnan'daki askeri operasyonlarına daha fazla destek isteyebileceğini yazıyor. 

Diğer yandan İsrail'in sağcı gazetelerinden Jerusalem Post, Trump'ın zaferini "diplomatik bomba" diye niteliyor. Analizde Trump'ın, 2020'de Biden'ı zaferi için kutlaması nedeniyle Netanyahu'yu ihanetle suçladığı hatırlatılıyor. Trump ayrıca Florida'daki Mar-a-Lago'da yer alan malikanesinde Netanyahu'yu temmuzda ağırladığında, İsrail liderine "Ben göreve gelene kadar savaşı bitir" mesajı vermişti.

Jerusalem Post, Cumhuriyetçi liderle Netanyahu'nun arasının eskisi gibi iyi olmadığını vurguluyor. Analizde, Biden yönetiminin ateşkes için diplomasi yürüttüğü ve İran'ın saldırılarına karşı İsrail'i korumak için uluslararası bir koalisyon oluşturduğu anımsatılıyor. Trump'ın ise Gazze savaşını bitirmesi ve Lübnan cephesini kapatması için Netanyahu'ya baskı yapmasının beklendiğine dikkat çekiliyor. 

Çin'le ilişkiler ve Tayvan meselesi

Biden seçildiğinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, tebrik mesajını ancak iki hafta sonra iletmişti. Ancak bu sefer Trump zafer kazandıktan sonraki gün yayımladığı mesajda Şi, "Washington ve Pekin'in karşılıklı ilişkileri geliştirmesi gerektiğini" vurguladı.

CNN analizine göre, Trump'ın izleyeceği öngörülen "Her şeyden önce Amerika" mottolu izolasyonist dış politika, Washington'ın Tayvan ve Güney Çin Denizi'ndeki meselelere odaklanmasını engelleyerek Pekin'in avantajına olabilir. Ancak Trump'ın "öngörülemezliği" Rusya için olduğu gibi Çin açısından da sorun yaratıyor. Trump'ın yeni vergi reformları ve göçmenlik karşıtı tutumunun da Çin'le ekonomik ve ticari problemlere sebebiyet verebileceğine işaret ediliyor. 

Cumhuriyetçi lider, seçim kampanyasında "Çin'e karşı koruma için Tayvan'ın ABD'ye ödeme yapması gerektiğini" savunmuştu. Tayvan lideri Lai Ching-te, Trump'ı kutlarken, Taipei-Washington ilişkilerinin güçlendirilmesi çağrısı yaptı. Trump'ın Biden gibi Tayvan'a silah ve mali destek sağlayıp sağlamayacağı önümüzdeki dönemde belirginleşecek.

Independent Türkçe, CNN, France24, Reuters, Jerusalem Post, Times of Israel



Elon Musk: Trump normal olduğu için kazandı

Elon Musk, 6 Kasım'da Mar-a-Lago'da yapılan canlı yayında Tucker Carlson'la konuştu (Tucker Carlson/YouTube)
Elon Musk, 6 Kasım'da Mar-a-Lago'da yapılan canlı yayında Tucker Carlson'la konuştu (Tucker Carlson/YouTube)
TT

Elon Musk: Trump normal olduğu için kazandı

Elon Musk, 6 Kasım'da Mar-a-Lago'da yapılan canlı yayında Tucker Carlson'la konuştu (Tucker Carlson/YouTube)
Elon Musk, 6 Kasım'da Mar-a-Lago'da yapılan canlı yayında Tucker Carlson'la konuştu (Tucker Carlson/YouTube)

Elon Musk, Donald Trump'ın başkanlık seçimini Joe Rogan'ın podcast'ine çıktığı ve "normal bir insan" olduğu için kazandığını ileri sürdü.

Trump'ın milyarder destekçisi, sağcı yorumcu Tucker Carlson'a, eğer Harris de Rogan'ın programına çıkmış olsaydı "işinin biteceğini" söyledi.

Musk, 6 Kasım'da Mar-a-Lago'dan yapılan canlı yayında "Kamala'nın kampanyasına hiçbir şey Joe Rogan'ın programına çıkmaktan daha fazla zarar vermezdi çünkü 45 dakikada tüm safsatasını tüketirdi" dedi.

İkinci ve üçüncü saat tamamıyla saçmalık olurdu ve işi kesinlikle biterdi. Öte yandan Trump… Trump orada ve konuşma başlıkları yok, yalnızca normal bir insan gibi davranıyor ve sohbet ediyor.

Kampanya sürecinde cumhuriyetçi adayı, MAGA hareketine sempati duyan YouTuber ve podcast sunucularıyla iletişime geçerek yeni bir kitleyi hedeflemeye teşvik edenin Trump'ın 18 yaşındaki oğlu Baron olduğu söyleniyor.

Trump'ın seçim kampanyasının sona ermesinden önceki hafta yayımlanan ve üç saat süren The Joe Rogan Experience, 46 milyondan fazla kişi tarafından izlenmişti.

Musk, Rogan röportajının "gerçekten fark yarattığı" sonucuna vardı.

Rogan, podcast'ine Musk'ın da konuk olmasından sonra, seçim arifesinde Trump'ı desteklediğini açıklamıştı.

Dünyanın en zengin kişisi, eski Fox News sunucusuna "İnsanlar, Joe Rogan'ın podcast'ine bakıyor ki bu harika, Lex Friedman ve All-In podcasti'ine bakıyor ve anlıyorsunuz, herhangi bir şekilde aşırı uçta durmayan, mantıklı, akıllı birini görüyor" dedi.

Birkaç saat boyunca birini konuşurken dinliyorlar ve böylelikle iyi bir insan olup olmadığına, sizi sevip sevmediklerine karar veriyorlar.

SpaceX'in CEO'su, seçim kampanyasında Trump'a ekonomik olarak ve kamu önünde destek vererek başkanlığının ikinci döneminde rol almak üzere seçildi.

Trump'ın seçim sürecinde konuk olduğu podcast'ler, "manosphere" (maskülenlik, erkek sorunları, cinsiyetçilik, feminizm karşıtlığı gibi konulara odaklanan blog, forum ve internet sitelerinin bütünü -çn.) denen ağa dahil ve bu ağ, seçimi kazanmasını sağlamış olabilir. Amerika'nın en zenginleri arasında yer alan multimilyarder Trump, 2004'te George W. Bush'tan bu yana Seçiciler Kurulu'yla birlikte halk oylamasını da kazanan ilk Cumhuriyetçi oldu.

Associated Press'in seçmenlerle oy verdikten hemen sonra yaptığı ankette, Trump'ın erkeklerin oyunu açık arayla kazandığı, 18 ila 44 yaşındaki erkeklerde yüzde 52, 45 yaşın üzerindeki erkeklerde de yüzde 56 oranında destek aldığını gösteriyor.
 

XSDCFERGTHYJU
Elon Musk, 5 Ekim'de Pensilvanya'nın Butler kentindeki bir mitingde, eski ABD Başkanı ve hüküm giymiş suçlu Donald Trump'a eşlik ettiği sahnede zıplıyor (AFP)

Bu durum 2020'den bu yana büyük bir dönüşüm yaşandığına işaret ediyor. ABD Başkanı Joe Biden, en azından Demokratların genelde genç seçmenler arasında sahip olduğu popülerlik sayesinde genç ve erken orta yaş erkeklerde küçük bir farkla çoğunluğu kazanmayı başarmıştı.

The Washington Post, Trump'ın üniversite mezunu olmayan erkeklerde daha da büyük bir zafer elde ederek oylarının üçte ikisini kazandığını aktardı.

Trump ayrıca Latin Amerikalı erkekler arasında da büyük bir başarı kazanarak, göçmen toplulukları tekrar tekrar kötüleyen söylemlerinin onların desteğini engelleyebileceğine inanan Demokrat liderleri şaşırttı.
Independent Türkçe