İran, Recai Limanı’ndaki patlamayla ‘askeri bağlantı olmadığını’ belirtti

Savunma Bakanlığı önemli bir ticari liman olan Bender Abbas'ta askeri yük bulunduğunu yalanladı
Savunma Bakanlığı önemli bir ticari liman olan Bender Abbas'ta askeri yük bulunduğunu yalanladı
TT

İran, Recai Limanı’ndaki patlamayla ‘askeri bağlantı olmadığını’ belirtti

Savunma Bakanlığı önemli bir ticari liman olan Bender Abbas'ta askeri yük bulunduğunu yalanladı
Savunma Bakanlığı önemli bir ticari liman olan Bender Abbas'ta askeri yük bulunduğunu yalanladı

İran Savunma Bakanlığı Sözcüsü bugün yaptığı açıklamada, İran'ın güneyinde meydana gelen patlamanın vurduğu Recai Limanı’nda askeri kargo bulunmadığını söyledi.

Sözcü Rıza Talai Nik devlet televizyonunda yayınlanan konuşmasında, “Yapılan incelemelere ve belgelere göre Recai Limanı’ndaki yangının meydana geldiği bölgede askeri amaçlı ithal ya da ihraç edilen herhangi bir yük bulunmamaktadır” dedi.

Diğer yandan İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı Tesnim haber ajansı bugün parlamentonun Ulusal Güvenlik Komisyonu Sözcüsü’nün Bender Abbas'taki Recai Limanı’nda meydana gelen patlamayla askeri bir bağlantı olmadığını söylediğini aktardı.

Ajans, limanda meydan gelen patlamada ölü sayısının 28'e, yaralı sayısının ise 800'e ulaştığını bildirdi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Sputnik haber ağına yaptığı açıklamada, ülkesinin patlama konusunda İran'a yardım etmeye hazır olduğunu ifade etti.

Patlama dün İran'ın güneyindeki Bender Abbas kentinde bulunan Recai Limanı’nda meydana geldi. Videolarda olay yerinden dumanların yükseldiği görüldü.

Hürmüzgan eyaletindeki Kızılay departmanından bir yetkili, “Patlamanın nedeni henüz belirlenemedi. Değerlendirme sürecindeyiz. Recai Limanı’na acil müdahale ekipleri gönderildi” ifadelerini kullandı.

İran Hükümet Sözcüsü Fatma Muhacerani, ülkenin güneyindeki Recai Limanı’nda meydana gelen patlamanın ardından basın ve medyada çıkan spekülasyonlara karşı uyarıda bulundu. “Resmi bilgilere bağlı kalmalı ve spekülatif haberler yayınlamamalıyız” diyen Muhacerani, patlamanın nedeni ile ölü ve yaralı sayısına ilişkin kapsamlı bir soruşturmanın sonuçlarının beklenmesinin önemli olduğunu kaydetti.



Kremlin, Noel ateşkesini Ukrayna ile yapılacak barış anlaşmasına bağlıyor

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (AFP)
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (AFP)
TT

Kremlin, Noel ateşkesini Ukrayna ile yapılacak barış anlaşmasına bağlıyor

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (AFP)
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (AFP)

Kremlin bugün yaptığı açıklamada, Ukrayna’nın önerdiği Noel ateşkesinin bir barış anlaşmasına varılıp varılamayacağına bağlı olacağını belirtti. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, konuya ilişkin olarak, “Şu anda soru, ABD Başkanı Donald Trump’ın da söylediği gibi bir anlaşmaya varıp varamayacağımızdır” dedi.

Peskov, Ukrayna’nın ‘kısa vadeli ve sürdürülemez çözümlere’ odaklanması durumunda Rusya’nın bu ateşkese katılmasının söz konusu olmadığını ifade etti. Peskov, “Biz barış istiyoruz, Ukrayna’ya nefes alma ve savaşa devam hazırlığı yapma fırsatı tanıyan bir ateşkes değil… Bu savaşı sona erdirmek, hedeflerimizi gerçekleştirmek, çıkarlarımızı güvence altına almak ve gelecekte Avrupa’da barışı sağlamak istiyoruz. İşte buna odaklanıyoruz” ifadelerini kullandı.

Peskov ayrıca, Moskova’nın henüz ABD ve Avrupa yetkililerinin Ukrayna’ya sunduğu NATO benzeri güvenlik garantilerine ilişkin detayları görmediğini söyledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise dün yaptığı açıklamada, özellikle enerji altyapısına yönelik saldırıların Noel döneminde durdurulmasını öngören ateşkes fikrini desteklediklerini bildirdi.

Diğer yandan Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov bugün yaptığı açıklamada, Ukrayna savaşıyla ilgili görüşmelerde toprakla ilgili herhangi bir taviz vermeyeceklerini belirtti. Şarku’l Avsat’ın Rusya’nın resmi haber ajansı TASS’tan aktardığına göre Ryabkov, Donbas, Kırım ve Moskova’nın Novorossiya olarak adlandırdığı bölgelerden söz etti.

Ryabkov ayrıca, Moskova’nın henüz ABD, Ukrayna ve Avrupa Birliği’nin (AB) Berlin’de vardığı anlaşmalardan haberdar olmadığını ifade etti.

Almanya’nın başkenti Berlin’de dün, 10 Avrupa ülkesinin liderleri ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD ve Ukrayna arasındaki görüşmeleri desteklemek amacıyla bir araya geldi.


Sel, soğuk ve abluka: Gazze’de insani felaket derinleşiyor

Şiddetli yağışlar nedeniyle meydana gelen sel sularının içinde kalmış bir arabayı iten yerlerinden edilmiş Filistinliler (AFP)
Şiddetli yağışlar nedeniyle meydana gelen sel sularının içinde kalmış bir arabayı iten yerlerinden edilmiş Filistinliler (AFP)
TT

Sel, soğuk ve abluka: Gazze’de insani felaket derinleşiyor

Şiddetli yağışlar nedeniyle meydana gelen sel sularının içinde kalmış bir arabayı iten yerlerinden edilmiş Filistinliler (AFP)
Şiddetli yağışlar nedeniyle meydana gelen sel sularının içinde kalmış bir arabayı iten yerlerinden edilmiş Filistinliler (AFP)

Gazze Şeridi bugün yerinden edilmiş halkın acılarını daha da artıran yeni bir felaket yaşadı. Şiddetli yağışlar, bölgedeki en büyük hastaneyi ve binlerce Filistinlinin kaldığı çadırları sular altında bırakırken, dün akşam saatlerinden bu yana etkili olan fırtına nedeniyle yüzlerce çadır da yerinden sökülerek savruldu.

6ju
Şiddetli yağmurların ardından Gazze şehrinde sel suları içinde yürüyen yerlerinden edilmiş Filistinliler (AFP)

Sel felaketi, Gazze’nin yalnızca birkaç gün önce, 14 Filistinlinin hayatını kaybetmesine ve yaklaşık 53 bin çadırın zarar görüp sular altında kalmasına yol açan Byron adlı kutup kökenli alçak basınç sisteminin etkisinden çıkmasının ardından yaşandı. Gelişmeler, zaten ağır olan insani krizi daha da derinleştirirken, milyonlarca sivili yeni risklerle karşı karşıya bırakıyor.

En büyük hastane sular altında kaldı ve sağlık hizmetleri aksadı

Medya organlarının aktardığına göre, yağmur suları Gazze kentindeki Şifa Tıp Kompleksi’nin bazı bölümlerine, özellikle de acil servis bölümüne sızdı. Bu durum, devam eden saldırılar ve sağlık koşullarındaki ciddi bozulma ortamında yaralı ve hastaların kurtarılması açısından hayati öneme sahip olan bu birimde faaliyetlerin neredeyse tamamen durmasına yol açtı.

cdfgrth
Gazze şehrindeki şiddetli yağmurların ardından sel sularının içinden geçmeye çalışan bir araç (AFP)

Şihab Haber Ajansı’na konuşan görgü tanıkları, suların hastanenin koridorlarına ve muayene odalarına dolduğunu, tıbbi personelin ise elektrik kesintileri ve felaketle başa çıkmak için gerekli imkânlardaki ciddi yetersizlikler nedeniyle hastaları daha güvenli alanlara taşımaya çalıştığını aktardı.

sa
Gazze şehrinde bir aracın kasasında seyahat eden Filistinli bir aile (AP)

Şifa Tıp Kompleksi, Gazze Şeridi’nin en büyük hastanesi konumunda bulunuyor. İsrail’in yürüttüğü imha savaşı sırasında ağır yıkıma uğrayan hastanenin bazı binaları, Sağlık Bakanlığı tarafından son iki ayda onarılmaya çalışıldı. Ancak hasarın büyüklüğü ve imkân yetersizliği, özellikle işgalin tıbbi malzeme ve ilaç girişini engellemesi nedeniyle, hastanenin normal şekilde yeniden faaliyete geçmesini zorlaştırıyor.

defrgt
Gazze şehrindeki bir çadır kampının önünde yağan yağmur altında koşturan çocuklar (AP)

Yerinden edilmiş insanların çadırlarındaki trajedi tekrarlanıyor

Yerinden edilmiş kişilerin durumu iyi değil. Şiddetli yağışlar, Gazze’nin farklı bölgelerinde yüzlerce çadırın sular altında kalmasına, bazılarının ise savrulmasına yol açtı. Özellikle alçak kesimler, geniş su ve çamur birikintilerine dönüşerek yaşam koşullarını daha da zorlaştırdı.

dfe
Gazze şehrinde su basmış bir çadırda bulunan yerinden edilmiş bir Filistinli kadın (Reuters)

Gazze’de yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının sular altında kalmasıyla yaşanan trajedi yeniden tekrarlandı. Yağmur suları, kentin farklı noktalarında çadırları ve sokakları kapladı.

Yüz binlerce yerinden edilmiş kişi, soğuktan ve sel sularından koruma sağlamayan yıpranmış çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor. Kışlık malzemeler ve ısınma imkânlarının neredeyse tamamen yokluğu, insani krizi daha da ağırlaştırıyor.

sdefr
Gazze şehrinde sular altında kalmış bir sokakta yürüyen yerinden edilmiş bir Filistinli (Reuters)

Gazze kentindeki Şeyh Rıdvan Mahallesi’nde, Ebu’l Kumsan ailesine ait bir ev, daha önceki bombardımanlarda zarar gören temellerinin şiddetli yağışlarla su altında kalması sonucu çöktü. Kentin güneybatısındaki Tel el-Heva Mahallesi’nde ise alçak basınç sistemine eşlik eden şiddetli rüzgârlar nedeniyle bir duvarın bir çadırın üzerine yıkılması sonucu çok sayıda yerinden edilmiş kişi yaralandı.

sxadfr
Gazze şehrinde yerinden edilmiş Filistinlilerin kaldığı bir çadır kampından (AFP)

Hamas ve uluslararası toplumdan uyarılar

Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, yeni bir alçak basınç sisteminin gelmesiyle insani felaketin daha da kötüleştiğini belirterek, yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının hava koşullarından koruma sağlamadığını vurguladı.

sdfrgt
Gazze şehrindeki bir hırdavatçı dükkanında yağmurdan korunurken yemek ısıtan Filistinliler (AP)

Kasım, barınmaya uygun malzemelerin Gazze’ye sokulması yönündeki önceki uyarıların uluslararası toplumdan hiçbir karşılık bulmadığını ve İsrail’in uyguladığı ablukayı kırmakta aciz kalındığını söyledi. Ayrıca, savaşın durdurulmasına ilişkin anlaşmanın arabulucuları ve garantör ülkelerinin yanı sıra Arap Birliği ile İslam İşbirliği Teşkilatı’na (İİT), Gazze halkını kaçınılmaz bir felaketten kurtarmak için acilen harekete geçme çağrısında bulundu.

xcdf
Gazze şehrindeki bir sokakta yürüyen Filistinliler (AP)

Sağlık Bakanlığı yetkilileri, şiddetli yağışların bir bebeğin dondurucu soğuk nedeniyle hayatını kaybetmesine yol açtığını, ayrıca yerinden edilmiş ailelerin barındığı yüzlerce çadırın sular altında kaldığını bildirdi.

Gazze Şeridi'ndeki hükümet medya ofisi, 12 kişinin öldüğünü veya kaybolduğunu, en az 13 binanın çöktüğünü ve 27 bin çadırın sular altında kaldığını bildirdi.

asd
Gazze şehrinde savaşta hasar görmüş binalarla dolu bir sokakta yürüyen Filistinliler (AP)

Yerinden edilmiş insanlar ve yeni çadırlara duyulan ihtiyaç

Birleşmiş Milletler (BM) ve Filistinli yetkililer, Gazze’de yaklaşık 1,5 milyon yerinden edilmiş kişi için en az 300 bin yeni çadıra ihtiyaç bulunduğunu bildirdi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise 4 binden fazla kişinin yüksek risk taşıyan kıyı bölgelerinde yaşadığını, bunlardan bininin denizden gelen şiddetli dalgalardan doğrudan etkilendiğini açıkladı.

Uluslararası Göç Örgütü (IOM), inşaat ve barınma malzemelerinin girişinin engellenmesi nedeniyle yüz binlerce yerinden edilmiş kişinin boğulma riskiyle karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu. Örgüt ayrıca, özellikle molozlarla dolu alçak bölgelerde, kanalizasyon ve atık yönetiminin yokluğu nedeniyle hastalıkların yayılma tehlikesine dikkat çekti. Bu alanlarda yaklaşık 795 bin kişinin sel riski altında yaşadığı belirtildi.


Sidney saldırısının faillerinden biri Hindistan uyruklu

TT

Sidney saldırısının faillerinden biri Hindistan uyruklu

Adli tıp uzmanları, Sydney'deki Bondi Plajı'nda silahlı saldırganların ateş açtığı köprüde duruyor (EPA)
Adli tıp uzmanları, Sydney'deki Bondi Plajı'nda silahlı saldırganların ateş açtığı köprüde duruyor (EPA)

Hindistan yetkilileri, Sidney'deki Bondi Plajı'nda düzenlenen Yahudi etkinliğinde 15 kişinin ölümüne yol açan toplu katliamın faillerinden biri olan 50 yaşındaki Sajid Akram'ın aslen Haydarabadlı olduğunu doğruladı.

Hindistan'ın güneyindeki Telangana eyalet polisi yaptığı açıklamada, "Sajid Akram aslen Hindistan'ın Haydarabad şehrindendir. 1998 Kasım ayında, yaklaşık 27 yıl önce iş aramak için Avustralya'ya göç etti" denildi.

Hindu gazetesi, yetkililerin Akram'ın Hindistan'ı en son 2022'de ziyaret ettiğini ve ilk soruşturmaların ülke içinde herhangi bir yerel bağlantı tespit edemediğini söylediğini belirtti. Yetkililer ayrıca Akram'ın 1998'de öğrenci vizesiyle Avustralya'ya göç ettiğini ve o zamandan beri Hindistan'a nadiren geldiğini ifade etti.

Sajid Akram ve oğlu Naveed, Yahudi Hanuka kutlamasını hedef alan toplu bir silahlı saldırıda 15 kişiyi öldürdü. Yetkililer saldırıyı Yahudi karşıtı bir terör eylemi olarak nitelendirdi, ancak saldırganın daha derin motivasyonları hakkında şimdiye kadar çok az ayrıntı verdi.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, Sydney'deki saldırganla yüzleşen kahraman Ahmad el-Ahmed ile görüşmek üzere bugün Sydney'in güneyindeki St. George Hastanesi'ni ziyaret etti; bu arada kahramanın ilk video mesajı internette dolaşmaya başladı.

Ziyaretin ardından gazetecilere konuşan Avustralya Başbakanı, el-Ahmed ile görüşmenin "büyük bir onur" olduğunu söyledi. Sözlerine şöyle devam etti: "O gerçek bir Avustralya kahramanı, büyük bir alçakgönüllülük sahibi insan ve bana, gözlerinin önünde yaşanan vahşetleri izlerken aklından geçenleri anlattı."

Başbakan sözlerine şöyle devam etti: "Harekete geçme kararı aldı ve cesareti, tüm Avustralyalılar için bir ilham kaynağı."

Başbakan ayrıca, Suriye'den Avustralya'yı ziyaret eden dükkan sahibinin anne ve babasıyla görüştüğünü belirterek, "Onlar gururlu anne babalar" dedi.

Bu sabah erken saatlerde, Ahmed el-Ahmed'in hastane yatağından Arapça konuşurken çekilmiş bir videosu sosyal medyada yayılmaya başladı.

Videoda, "herkesin çabalarını takdir ettiğini" söyledi.

Avustralya polisi dün yaptığı açıklamada, Bondi Plajı'ndaki saldırıyı gerçekleştirdiğinden şüphelenilen iki silahlı saldırganın (baba ve oğlu) kullandığı araçta iki DEAŞ bayrağı ve bombalar bulunduğunu açıkladı.