Endonezya'da 1,5 milyon yıllık taş aletler bulundu

Taş aletlerin bir şeyleri kesme veya sıyırma gibi işlerde kullanıldığı tahmin ediliyor (M.W. Moore)
Taş aletlerin bir şeyleri kesme veya sıyırma gibi işlerde kullanıldığı tahmin ediliyor (M.W. Moore)
TT

Endonezya'da 1,5 milyon yıllık taş aletler bulundu

Taş aletlerin bir şeyleri kesme veya sıyırma gibi işlerde kullanıldığı tahmin ediliyor (M.W. Moore)
Taş aletlerin bir şeyleri kesme veya sıyırma gibi işlerde kullanıldığı tahmin ediliyor (M.W. Moore)

Endonezya'nın Sulawesi adasında yaklaşık 1,5 milyon yıllık taş aletler keşfedildi. Bulgular, insanların atalarının bölgede yaşadığına dair en eski kanıtı sunarken, oraya nasıl ulaştıkları hakkında sorulara da yol açıyor.

Daha önce yapılan çalışmalarda Sulawesi'nin yakınlarındaki diğer adalarda çeşitli hominin türlerinin izlerine rastlanmıştı. Örneğin Luzon'da Homo luzonensis'e ait 500 bin yıllık kemikler ve 700 bin yıllık taş aletler bulunmuştu.

Flores'teyse "hobbit" diye bilinen insan türü Homo floresiensis'e ait kanıtlar ortaya çıkmıştı. Ayrıca bu adada bulunan 1,02 milyon yılık taş aletler, Asya'yla Avustralya'yı ayıran Wallacea adaları arasında en eski olanlardı. 

Endonezya ve Avustralya'dan bir araştırma ekibi Sulawesi'de bunlardan çok daha eski taş aletler keşfetti. 

2019 ila 2022'de yapılan kazılar sırasında yerin altında, çört diye bir kaya türünden yapılmış 7 alet ortaya çıkarıldı. Bilim insanları bulundukları toprağı ve yakınlardaki domuz fosillerini analiz ederek taş aletleri 1,04 milyon ila 1,48 milyon yıl önceye tarihledi.

Daha önce bu adada bulunan en eski taş aletler 194 bin yıllıktı. Ayrıca Homo sapiens'e (modern insanlar) ait, 16 bin ila 25 bin yıllık bir çene kemiği de keşfedilmişti. 

Bulguları hakemli dergi Nature'da dün (6 Ağustos) yayımlanan çalışmanın yazarlarından Adam Brumm "Homininlerin Sulawesi'de çok uzun süre yaşadığından hep şüphelensek de şimdiye kadar net bir kanıt bulamamıştık" diyor.

Yeni kanıtlar insanların atalarının, Luzon ve Flores'ten önce Sulawesi'ye ulaşıp orada yaşadığına işaret ediyor. Bu nedenle aletleri yapanların Homo luzonensis veya Homo floresiensis'in ataları olması mümkün ancak araştırmacılar bunların kimin elinden çıktığını henüz bilmiyor.

Brumm'a göre en muhtemel senaryo Homo erectus veya Homo floresiensis'e benzeyen bir türün bunları yapmış olması. Ancak doğrudan fosil kanıtları ortaya çıkmadan kesin bir şey söylenemiyor.

Bilim insanları aletlerin tam olarak ne için kullanıldığından da emin değil. Yiyecekleri kesme veya ağaç gibi malzemelerden aletler yapmak için kullanılmış olmaları muhtemel. Öte yandan bölgede bulunan hayvan kemiklerinde kesme izine rastlanmadı.

Son keşifle birlikte cevap bekleyen sorulardan bir diğeri de homininlerin Sulawesi'ye nasıl ulaştığı. Uzmanlar, insanların atalarının bu dönemde deniz yolculuğu yapmış olması gerektiğini söylüyor.

Çalışmada yer almayan arkeolog Debbie Argue şöyle diyor:

Anakaraya hiçbir zaman bağlı olmayan üç adada (Flores, Luzon ve şimdi de Sulawesi) homininlere dair kanıtlar bulunması, Güneydoğu Asya adalarını insan evriminin olağanüstü bir sınırı haline getiriyor.

Araştırmacılar bu dönemdeki homininlerin tekne yapacak bilişsel kapasiteye sahip olmadığını düşünüyor. Brumm "Homininlerin Sulawesi'ye kazara, büyük olasılıkla doğal bitki örtüsü üzerinde ulaşmış olması daha muhtemel" ifadelerini kullanıyor. 

Bilim insanları Sulawesi'deki çalışmalarına devam ederek gizemli taş aletleri kimin yaptığına dair kanıtlar bulmayı amaçlıyor.

Independent Türkçe, Live Science, Science Alert, ABC, Nature



İsrail güvenlik kabinesi Netanyahu'nun Gazze'yi işgal önerisini onayladı

Gazze Şeridi sınırına yakın güney İsrail'de askerler ve tanklar- 5 Ağustos 2025 (AFP)
Gazze Şeridi sınırına yakın güney İsrail'de askerler ve tanklar- 5 Ağustos 2025 (AFP)
TT

İsrail güvenlik kabinesi Netanyahu'nun Gazze'yi işgal önerisini onayladı

Gazze Şeridi sınırına yakın güney İsrail'de askerler ve tanklar- 5 Ağustos 2025 (AFP)
Gazze Şeridi sınırına yakın güney İsrail'de askerler ve tanklar- 5 Ağustos 2025 (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi, bugün erken saatlerde, “Kabine, Başbakan'ın Gazze Şeridi'nin tamamını kontrol altına alma önerisini onayladı” açıklamasını yaptı.

Ofis açıklamasında, bu plana göre İsrail ordusunun “Gazze şehrini kontrol altına almaya ve savaş bölgeleri dışındaki sivil halka insani yardım dağıtmaya hazırlandığını” belirtti.

Açıklamada, “Güvenlik Konseyi, çoğunluk oyuyla savaşı sona erdirmek için beş ilke kabul etti: Hamas'ın silahsızlandırılması, tüm esirlerin- ölü ve diri- iadesi, Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılması, Gazze Şeridi'nin İsrail'in güvenlik kontrolü altına alınması; ne Hamas'a ne de Filistin Yönetimi'ne bağlı olmayan alternatif bir sivil yönetim kurulması” denildi.

Açıklamada, "hükümet bakanlarının büyük çoğunluğunun, kabineye sunulan alternatif planın ne Hamas'ı yeneceğine ne de tutukluları geri getireceğine inandığı" doğrulanırken, daha fazla ayrıntı verilmedi.

Bu karar, Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısının ardından başlayan 22 aylık İsrail saldırısının daha da tırmanmasını temsil ediyor.

Gazze'deki askeri operasyonların genişletilmesi, sayısız Filistinlinin ve kalan yaklaşık 20 İsrailli rehinenin hayatını tehlikeye atarken, İsrail'in uluslararası izolasyonunu da artıracaktır.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İsrail, halihazırda harap olmuş Şeridin yaklaşık dörtte üçünü kontrol ediyor.

Gazze'de rehin tutulanların aileleri, gerilimin artmasının sevdiklerinin ölümüne yol açabileceğinden endişe ediyor. Bazıları Kudüs'teki güvenlik kabinesi toplantısının dışında protesto gösterisinde bulundu. Eski üst düzey İsrailli güvenlik yetkilileri de plana karşı çıkarak, askeri açıdan çok az fayda sağlayacak bir askeri çıkmaza girileceği uyarısında bulundu.