Putin: Ukrayna’daki savaşın gidişatı Rusya için bir ölüm kalım meselesi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AFP)
TT

Putin: Ukrayna’daki savaşın gidişatı Rusya için bir ölüm kalım meselesi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AFP)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’daki savaş cephesinde yaşanan gelişmelerin, Rusya için bir kader ve bir ölüm kalım meselesi olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre, Kremlin, 24 Şubat 2022’de Ukrayna işgalinin başlamasından bu yana, çoğu işgale kayıtsız kalan halk arasında vatansever duyguları harekete geçirmek amacıyla, söz konusu askeri operasyonu ‘Rusya’nın hayatta kalması için gerekli bir savaş’ olarak nitelendirdi.

Putin, Rus devlet kanalı Rossiya-1’de program sunucusu Pavel Zarubin’a yaptığı açıklamada, geçtiğimiz günlerde ABD’li televizyoncu Tucker Carlson’a verdiği röportajla değinerek iunları söyledi;

“Bizim ve yurt dışındaki izleyicilerin, Ukrayna’da olup biten her şeyin ülkemiz için ne kadar hassas ve önemli olduğunu, düşünce şeklimizi, devletimizi anlamaları önemli. Onlar için bu taktiksel konumlarına yönelik bir gelişmeyken, bizim için bu bir kader, bir ölüm kalım meselesi.”

Putin’in Carlson’a verdiği röportajda, Rusya’nın tarihi hakkında uzun uzun konuşması ve sürekli olarak Ukrayna devletinin statüsünü sorgulaması Kiev’i ve Batı’yı kızdırdı.

Röportajda Rus tarihiyle ilgili kapsamlı konuşması sorulduğunda ise Putin şunları söyledi;

“Batılı izleyici için bu kolay olmadı, hatta ABD’liler için hiç kolay olmadı. ABD’nin tarihi 300 yıldan fazla bir süre önce başladı, ancak ben konuşmama 862 yılından başladım. Bu yüzden ABD’li izleyicilerin bunu anlaması kolay olmadı.”



Fransa'dan İsrail'e Kudüs konusunda sert uyarı

Kudüs'teki Fransa Başkonsolosluğu, 20 Mart 2018. (AFP)
Kudüs'teki Fransa Başkonsolosluğu, 20 Mart 2018. (AFP)
TT

Fransa'dan İsrail'e Kudüs konusunda sert uyarı

Kudüs'teki Fransa Başkonsolosluğu, 20 Mart 2018. (AFP)
Kudüs'teki Fransa Başkonsolosluğu, 20 Mart 2018. (AFP)

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot bugün (Salı) yaptığı açıklamada, İsrail büyükelçisinin geri çağrılması öncesinde sert bir uyarıda bulunarak, İsrail güvenlik güçlerinin Fransa’ya ait alana girdiği olayın bir daha asla yaşanmaması gerektiğini söyledi.

Diplomatik statüye sahip iki Fransız güvenlik görevlisi 7 Kasım'da Barrot'un Zeytin Dağı'ndaki Eleona Kilisesi’ni ziyaret edeceği sırada kısa süreliğine gözaltına alınmıştı.

Kudüs'te Paris'in mülkiyetinde ve yönetiminde bulunan dört alandan biri olan Eleona Kilisesi’nde meydana gelen hadise, kutsal şehirdeki Fransız tarihi mülkleri konusunda ortaya çıkan ilk sorun değil.

Şarku’l Avsat’ın France 24'ten aktardığına göre Barrot, büyükelçiye ne söyleneceğine ilişkin bir soruya cevaben şu yanıtı verdi: “Bu, Fransa'nın sorumlu olduğu ve korunmasını garanti ettiği bölgelere İsrail silahlı kuvvetlerinin girmesine müsamaha göstermeyeceğini yeniden teyit etmesi için bir fırsattır.”

sxcd
İsrail polisleri perşembe günü Kudüs'teki Eleona Kilisesi’nin girişinde bir Fransız güvenlik görevlisine saldırdı. (AFP)

Barrot görüşmede, ‘bu olayın bir daha yaşanmaması gerektiğinin, yani İsrail güçlerinin silahlı ve izinsiz olarak Fransa’ya ait mülklere girmesinin doğru olmadığının bir kez daha vurgulanacağını’ belirtti.

İsrail Büyükelçisi’nin bugün Fransa Dışişleri Bakanlığı’nda Barrot'un özel kalem müdürüyle bir araya gelmesi planlanıyor.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, İsrail'i ziyaret eden her yabancı lidere güvenlik personelinin eşlik ettiğini ve bu konunun ‘İsrail'deki Fransız Büyükelçiliği ile yapılan hazırlık diyaloğunda önceden açıklığa kavuşturulduğunu’ söyledi.

Fransa ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkiler, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İsrail'in Gazze Şeridi'nde kullandığı saldırı silahlarının tedarikinin durdurulması çağrısında bulunmasından bu yana kötüleşti.

İsrailli silah şirketlerinin Paris'teki bir ticaret fuarına katılmasını engellemeye çalışan Fransız hükümeti ayrıca, İsrail'in Gazze Şeridi ve Lübnan savaşlarındaki tutumundan giderek daha fazla endişe duymaya başladı.