Mısır, üniversiteleri dijitalleşmeye teşvik edecek

Kahire Üniversitesi (Üniversitenin Facebook sayfası)
Kahire Üniversitesi (Üniversitenin Facebook sayfası)
TT

Mısır, üniversiteleri dijitalleşmeye teşvik edecek

Kahire Üniversitesi (Üniversitenin Facebook sayfası)
Kahire Üniversitesi (Üniversitenin Facebook sayfası)

Mısır hükümetinin özellikle eğitim alanında bir “dijital dönüşüm” planı uygulama sözü verdiği bir dönemde, parlamento eğitim geliştirme prosedürlerinin etkinleştirilmesi ve bilimsel araştırmaların geliştirilmesinde dijital dönüşümden faydalanma yollarını ele aldı.

Senato (Parlamentonun ikinci meclisi) genel kurulunda, Yüksek Öğretim Bakanı Dr. Eymen Aşur'un katılımıyla, hükümetin “elektronik üniversite kitabı için yüksek öğretim ve bilimsel araştırma ulusal stratejisinin hedeflerine ulaşılmasını harekete geçirme mekanizmaları” ile ilgili politikası tartışıldı.

Oturum sırasında milletvekilleri, bakandan, ulusal yüksek öğretim ve bilimsel araştırma stratejisini harekete geçirme mekanizmalarını, bakanlığın bu stratejiyi harekete geçirmek için benimsediği eylem planını, bunun için öngörülen zaman dilimini ve öğrenim hedeflerine ne ölçüde ulaştığı konusunda pek çok tartışmaya yol açan “üniversite ders kitabı” konusunda yüksek öğretim bakanlığının vizyonunu açıklamasını istedi. Milletvekillerine göre, üniversite eğitiminin, araştırma için çeşitli referanslara dayanması, öğrenciyi kütüphaneye gitmeye, bireyselliği ve yenilikçiliğini geliştirecek bilimsel araştırmalar yapmaya teşvik etmesi gerekiyor.

Geçtiğimiz Kasım ayında Dünya Bankası, Mısır'ı, dijital devlet hizmetlerinin sağlanması, temel devlet sistemlerinin desteklenmesi (otomasyon), dijital katılım, vatandaşla iletişim ve dijital devlet olmak üzere dijital devletin dört ana eksenini ölçen endekste en yüksek kategori olan (A) derecesiyle dijital devlette önde gelen ülkeler grubu arasında sınıflandırdı.

Parlamento oturumunda, Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'nin hükümete, devletin dijital dönüşümü teşvik etme çabalarını sürdürmesi ve Mısırlı gençlerin yeteneklerini inşa etmek ve geliştirmek için gerekli tüm desteği sağlaması talimatını vermesinden birkaç hafta sonra gerçekleşti.

Aşur, Mısır'daki Vakıf ve Özel Üniversiteler Konseylerinde başkanlığını yaptığı ortak toplantıda: “2023-2024 akademik yılının ilk dönemi için, Arap ve yabancı öğrencilerin özel ve vakıf üniversitelerine kayıt yaptırabilmelerini, üniversitenin, başvuru şartlarını taşıyan öğrencilerin belgelerini online olarak kabul etmesi şartıyla” kararlaştırıldığını duyurdu.

Eğitim uzmanı Hasan Şehata Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte “Mısır'da üniversite eğitiminin son yıllardaki gelişimi, dijitalliğe geçmek de dahil olmak üzere daha iyi bir üniversite eğitimi elde etmek için birçok fikrin ortaya atılmasına tanık oldu ve öğrenciler, elektronik cihazların yeteneklerini kullandıkça artık kağıt kitaplar veya notlar diye bir şey kalmadı, böylece yüksek öğrenim, tek bir kitap kültüründen, öğrencilerin düşüncelerini zenginleştirmek ve daha yüksek zihinsel beceriler konusunda eğitmek için çalışan çoğulculuk ve çeşitlilik kültürüne geçti” dedi.

Şehata, “üniversitelerin ister lisans ister lisansüstü eğitimde olsun, e-kitap karşılığında öğretim üyelerine ücret ödediğini, böylece öğrencilerin dijital kütüphaneyi görüntülemesine ve bunlarla ilgilenmesine olanak sağladığını” ifade etti.

Şehata, fikri mülkiyet hakları konusunda herhangi bir sorun çıkarmak için hiçbir neden olmadığına inanıyor ve tek bir kitap ve tek bir not satma sürecinin geçmişte kaldığına ve Mısır eğitiminin öğrencilere üniversite kitabı dayatmayı artık suç saydığına işaret ediyor.

Eğitim uzmanı, öğrenciler ve profesörler arasındaki etkileşimin artık amfilerle sınırlı olmadığını, sürekli elektronik olarak iletişimde olduklarını, uluslararası üniversitelerle de iletişim kurduklarını, bu nedenle bilginin yerelleştirilmesi ve üretilmesi için teşvik edici bir iklim olduğunu ve bunların da yüksek öğrenim ve bilimsel araştırma için ulusal stratejiyle uyumlu olduğunu belirtiyor.



Netanyahu’dan Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etme tehdidi... ‘Stratejik tuzak’ uyarıları arasında yeni bir iddia

Gazze Şeridi sınırındaki İsrail tankları (AFP)
Gazze Şeridi sınırındaki İsrail tankları (AFP)
TT

Netanyahu’dan Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etme tehdidi... ‘Stratejik tuzak’ uyarıları arasında yeni bir iddia

Gazze Şeridi sınırındaki İsrail tankları (AFP)
Gazze Şeridi sınırındaki İsrail tankları (AFP)

Gazze Şeridi'ne karadan ve havadan yardım girişine izin verilmesine yönelik ani kararın ardındaki nedenlere ilişkin açıklamalar farklılık gösterse de, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu kararını verdi. Netanyahu, yaklaşık iki milyon Filistinlinin hayatını tehdit eden kıtlık uyarıları üzerine, savaşı durdurmak ve daha fazla yardımın girmesine izin vermek için, Gazze Şeridi'nin tamamını işgal etmeyi hedefleyen bir plan benimsedi.

İsrail medyası, Netanyahu'nun konuyla ilgili bir karar almak üzere bugün hükümetiyle bir toplantı yapacağını ve ayrıca ‘savaşın üç hedefini nasıl gerçekleştireceği’ konusunda orduya talimat vermek üzere güvenlik kabinesini toplayacağını bildirdi.

İsrail Başbakanı, ‘birlikte durmaya ve birlikte savaşmaya devam ederek savaşın tüm hedeflerini gerçekleştirmenin... düşmanı yenmenin, esirleri kurtarmanın ve Gazze Şeridi'nin bundan sonra İsrail için herhangi bir tehdit oluşturmamasını sağlamanın’ gerekliliğini vurguladı.

Netanyahu üzerindeki baskı artıyor

Analistler, Netanyahu'nun askeri gerginliği artırma eğiliminin, savaşın ilan edilen hedeflerine ulaşmak için belirli bir vizyonun olmadığına ve kararsızlığa işaret ettiğini düşünüyor. Bazı analistler ise Filistinli grupların son günlerde Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli esirlerin görüntülerini yayınlamasının ve bu esirlerden birinin kendi mezarını kazdığını söylemesinin, özellikle de aşırı sağcı bazı bakanların Gazze Şeridi'ne yardım girişine izin verdiği için onu eleştirmelerinin ardından, Başbakan üzerindeki baskıyı artırmış olabileceğini düşünüyor. Bunların başında elbette Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich geliyor. Onlar söz konusu kararı Hamas’a bir hediye olarak nitelendirdiler ve böyle bir karar alınmaması gerektiğini ifade ettiler.

Ancak askeri gerilimin ardındaki gerçek neden ne olursa olsun, yerel medya İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in bu öneriye karşı çıktığını bildirdi. Yisrael Hayom gazetesi, ordudaki önemli bir kaynaktan, Genelkurmay Başkanı'nın Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesine karşı çıktığını ve bunu ‘stratejik bir tuzak’ olarak gördüğünü aktardı.

İsrail Yayın Kurumu da güvenlik güçlerinin, esirlerin zarar görmesinden endişe duydukları için ordunun daha önce faaliyet göstermediği bölgelerde çatışmanın genişlemesine karşı çıktıklarını belirtti. Ancak Netanyahu'nun isteği tartışmaya açık olmayan bir şekilde kesin görünüyor. Yerel basında yer alan haberlere göre Netanyahu, Zamir'e “Eğer bu sana uymuyorsa, görevinden istifa etmelisin” şeklinde kesin bir mesaj gönderdi. Bu durum, birkaç saat içinde yapılacak toplantı öncesinde siyasi ve güvenlik düzeylerinde derin anlaşmazlıklar ve bölünmeler olduğunu gösteriyor.

İsrail'in en etkili gazetecilerinden ve karar alma çevrelerine yakın isimlerden Amit Segal, Başbakanlık Ofisi’nden bir kaynağın “Karar verildi... Gazze Şeridi'ni işgal edeceğiz” dediğini aktardı.

dfrgty
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırıları sonucu yükselen dumanlar (Reuters)

Segal'ın aktardığına göre yetkili, “Hamas, tam bir teslimiyet olmadan esirleri serbest bırakmayacak. Şimdi harekete geçmezsek esirler açlıktan ölecek ve Gazze Şeridi Hamas’ın kontrolü altında kalacak” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Jerusalem Post’tan aktardığına göre, savaşın genişlemesi, halihazırda Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 75'ini kontrol eden ordunun geri kalan bölgeleri de kontrol altına almasına ve esirlerin tutulduğu düşünülen yerlerde operasyonlar düzenlemesine yol açacak.

İsrail ordusu uyarıyor

New York Post gazetesine göre İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesinin, yoğun nüfuslu sivil bölgelerde ve çatışmalardan etkilenmemiş az sayıdaki şehirde askeri varlığın sürdürülmesinin, Hamas hareketinin kalan hücrelerini aramak ve yerlerini belirlemek için yıllar alacağı konusunda uyarıda bulundu.

Böyle bir adım, esirlerin hayatını tehlikeye atabilir. Çünkü son zamanlarda Hamas'ın üyelerine, ellerinde bulunan esirleri İsrail askerleri yaklaşırsa öldürme emri verdiği yönünde haberler çıktı.

Bu gelişmeler ve görüş ayrılıkları, Netanyahu'yu sert bir şekilde eleştirmesiyle tanınan Başsavcı Gali Baharav-Miara'nın görevden alınması için oybirliğiyle alınan kararın ve İsrail Yüksek Mahkemesi'nin bu kararı daha sonra dondurmasının ardından, siyasi ve hukuki bir krizin ortasında geliyor.

sdfrgty
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırıları sonucu meydana gelen yıkımdan (AP)

Diğer yandan Knesset Dışişleri ve Savunma Komitesi, Komite Başkanı Yuli Edelstein'in görevden alınmasına ilişkin kararı onayladı. Bu karar, Netanyahu'nun hükümette kalması için bunu şart koşan Haredi (Ultra-Ortodoks Yahudi) partilerinin talebine yanıt olarak alındı. Edelstein, zorunlu askerlikle ilgili bir yasa tasarısı sunmakta ısrarcıydı ve bu partiler bunu şiddetle reddediyordu.

Netanyahu’nun son açıklamalarının, Hamas’a baskıyı artırarak hareketi yeniden müzakere sürecine çekmeye ve bazı taleplerinden vazgeçirmeye yönelik bir hamle olabileceği yorumları yapılırken, çok sayıda uzman İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde askeri operasyonlarını daha da yoğunlaştırma kapasitesini sorguluyor. Savaşın 23’üncü ayına yaklaşılmasına rağmen Netanyahu’nun hedeflerinin hâlâ hayata geçirilememiş olması, bu kapasiteye dair soru işaretlerini artırıyor.