İran’da tutuklu 3 Avrupa vatandaşı, Umman'ın arabuluculuğunda serbest bırakıldı

Belçikalı yardım görevlisi Olivier Vandecastel, 26 Mayıs'ta serbest bırakıldıktan sonra ailesiyle birlikte (Reuters)
Belçikalı yardım görevlisi Olivier Vandecastel, 26 Mayıs'ta serbest bırakıldıktan sonra ailesiyle birlikte (Reuters)
TT

İran’da tutuklu 3 Avrupa vatandaşı, Umman'ın arabuluculuğunda serbest bırakıldı

Belçikalı yardım görevlisi Olivier Vandecastel, 26 Mayıs'ta serbest bırakıldıktan sonra ailesiyle birlikte (Reuters)
Belçikalı yardım görevlisi Olivier Vandecastel, 26 Mayıs'ta serbest bırakıldıktan sonra ailesiyle birlikte (Reuters)

İran'da tutuklu iki Avusturya ve bir Danimarka vatandaşının, Umman'ın arabuluculuğunda serbest bırakıldığı belirtildi.

Umman Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İran'da tutuklu bulunan 3 Avrupa vatandaşının Umman'ın söz konusu ülkeler arasında yaptığı arabuluculuğunun ardından, ülkelerine gönderilmek üzere Umman Kraliyet Hava Kuvvetlerine ait bir uçakla Tahran'dan Muskat'a getirildikleri kaydedildi.

Serbest bırakılanlardan birinin Danimarka vatandaşı diğer 2 kişinin ise Avusturya vatandaşı olduğu aktarılan açıklamada, İranlı yetkililerin Umman'ın çabalarına verdiği olumlu yanıt takdir edildi.

Bakanlığın açıklamasında söz konusu 3 kişinin neden ve ne zaman tutuklandığına ilişkin bilgi verilmedi.

Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg de bugün Twitter’dan yaptığı yazılı açıklamada, İran’da tutuklu Kamran Ghaderi ve Massud Mossaheb isimli İran asıllı iki Avusturya vatandaşının serbest bırakıldığını açıklamıştı.

Schallenberg, "İran'da yıllarca süren zorlu hapis cezasının ardından Ghaderi ve Mossaheb’iyi sonunda eve getiriyor olmak beni çok rahatlattı" ifadesini kullanmıştı.

Schallenberg, iki kişinin serbest bırakılmasında katkı sağlayan Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib ve Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamed el-Busaidi’ye teşekkür etmişti.

Belçika Başbakanı Alexander De Croo da mahkum takası konusunda arabuluculuk yapan Umman yönetimine teşekkür etti.

İran-Belçika arasında tutuklu takası anlaşması yapılmıştı

Belçikalı Olivier Vandecasteele de İran'da casusluk suçlamasıyla 40 yıl hapse mahkum edilmesinin ardından tutuklu takasıyla 26 Mayıs'ta serbest kalarak ülkesine dönmüştü.

İran'da "casusluk, kara para aklama ve döviz kaçakçılığı" suçlamasıyla yargılanıp, 40 yıl hapse mahkum edilen ve yaklaşık 15 ay cezaevinde tutulan insani yardım çalışanı Vandecasteele'nin durumu ülkesinde büyük tepki çekmiş, Uluslararası Af Örgütü serbest bırakılması için imza kampanyası düzenlemişti.

Belçika hükümeti geçen yıl İran ile tutuklu takasının yolunu açan anlaşma imzalamış, anlaşma uzun tartışmalardan sonra geçen nisan ayında yürürlüğe girmişti.

Bunun ardından Haziran 2018'de İran'da terör örgütü kabul edilen Halkın Mücahitleri Örgütünün Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlediği bir etkinliğe saldırı planladığı iddiasıyla Almanya'da tutuklanan ve Belçika'da 2021'de yargılanarak 21 yıl hapse mahkum edilen İranlı diplomat Esedullah Esedi ile Vandecasteele'nin takası gerçekleşmişti.



Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
TT

Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)

Sudan'ın batısında bulunan Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki sivillerin durumu, gıda, su ve tıbbi tedaviye erişimin giderek zorlaşmasıyla daha da kötüleşiyor. Açlık ve devam eden çatışmalar, Nisan 2024'ten bu yana şehirde mahsur kalan on binlerce insanın kaderini tehdit ediyor. Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) her geçen gün kötüleşen insani durumun ortasında, gıda maddelerinin şehre girdiği tüm geçitleri ve yolları kapatıyor; temel gıda maddeleri ve yakıt tedarik etme girişimlerini engelliyor.

El-Faşir'deki kaynaklar, HDK’nin her gün pazarları ve hayati tesisleri ağır topçu ateşine tutması nedeniyle büyük marketlerin kapılarını kapatmasının ardından sivillerin büyük zorluklarla gıda temin ettiğini söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Siviller, mısır unu, şeker, yağ ve sabun gibi temel gıda maddelerini satın almak için meskûn mahallelerdeki küçük marketlere güveniyor” dedi.

Devam eden kuşatmanın bir sonucu olarak, bölge sakinlerinin alım gücü azaldı ve yüksek fiyatlar nedeniyle az miktarda yiyecek bile alamaz hale geldiler.

Bir bölge sakini, banka yoluyla ödeme yapıldığında fiyatların iki katına çıktığını, nakit ödeme yapıldığında ise fiyatların düştüğünü ve çok sayıda bölge sakininin yüksek fiyatlar nedeniyle el-Faşir'den kaçtığını belirtti. Birçok sebze ve meyve türü bir yılı aşkın süredir şehrin pazarlarında bulunmuyor.

Gıda kaçakçılığı

Bazı kent sakinlerine göre, el-Faşir'e mal ve eşya sokmanın tek yolu eşek ve deve gibi hayvanları kullanarak kaçakçılık yapmak, ancak bu da riskli. Çünkü HDK militanları tarafından durduruluyorlar ve çoğu zaman mallara el konuluyor.

VFGHY
Sudanlılar savaştan kaçmak için Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’in eteklerinde bulunan Ebu Şuk Mülteci Kampı’na sığınıyor. (AP)

Şehir sakinlerinin çoğunluğu, günde darı unu ve mısırdan yapılan tek bir ana öğünle yetiniyor ve ellerinde başka bir şey olmayabiliyor.

Geleneksel yeraltı kuyularından yeterli miktarda içme suyu temin edilse de, bir varilin fiyatının 8 bin Sudan cüneyhini aşması vatandaşların sıkıntılarını artırıyor.

Günde bir öğün ücretsiz yemek sağlayan aşevlerine bağımlı hale gelen ailelerin sayısı her geçen gün artıyor; bazen bu yemekler ihtiyaç sahibi ailelerin sayısına yetmiyor. El-Faşir'deki bazı vatandaşlar, kuşatma altında bulunan kentteki insani durumun özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar için ciddi bir zorluk derecesine ulaştığını, yetersiz beslenme nedeniyle zayıf vücutlarının bunu kanıtladığını bildirdi.

Yerlerinden edilen insanlar HDK ve müttefikleri tarafından öldürmeye varan ciddi ihlallere maruz kaldıkları için el-Faşir'den kaçmak da güvenli değil. Bölge sakinleri, kuşatmanın devam etmesi ve el-Faşir'e insani erişimin açılmaması halinde, sonbahar mevsimine girilmesi ve vatandaşların tarım yapamaması nedeniyle durumun daha da kötüleşeceğinden korkuyor.

Saha durumu

El-Faşir'deki geniş alanlar, son birkaç gün içinde siviller arasında onlarca ölüm ve yaralanmaya neden olan, bazıları konutları hedef alan yoğun topçu bombardımanına ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarına tanık oluyor.

Yerel kaynaklar, ordunun geçtiğimiz aylarda HDK tarafından el-Faşir'e düzenlenen onlarca saldırıyı püskürtmeyi başardığını bildirdi. El-Faşir sakinleri, Birleşmiş Milletler (BM) ve yardım kuruluşlarının insani yardımın ihtiyaç sahibi sivillere ulaşmasına izin vermesi için HDK üzerinde daha fazla baskı kurmasını bekliyor.

Yerel bir gönüllü grubu olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, çatışmaların ortasında kalan on binlerce masum insanın çektiği acılara son vermek için orduyu şehir üzerindeki kuşatmayı kaldırmaya çağırıyor.

CDFG
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri mensupları (Arşiv - Telegram)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan kısa bir süre önce BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkes yapılmasını kabul etti, ancak HDK bu konuda kendileriyle herhangi bir temas kurulmadığını belirtti.

HDK'ye göre el-Faşir kentinde şu anda siviller bulunmuyor; kentte bulunanlar ordu ve müttefik silahlı gruplara mensup savaşçılar.

Geçtiğimiz haziran ayında BM Güvenlik Konseyi, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan ve ordunun geniş ve yoğun nüfuslu Darfur bölgesindeki son kalesi olan el-Faşir üzerindeki kuşatmanın kaldırılması için bir karar almıştı.