Moritanya’da muhalefetten vatandaşların öldürülmesinden sorumlu olanların cezalandırılması çağrısı

Kamu ve özel mülkiyete yönelik saldırı ve tahribatın soruşturlması talep edildi.

Moritanya muhalefeti protestolarını sürdürüyor. (Şarku’l Avsat)
Moritanya muhalefeti protestolarını sürdürüyor. (Şarku’l Avsat)
TT

Moritanya’da muhalefetten vatandaşların öldürülmesinden sorumlu olanların cezalandırılması çağrısı

Moritanya muhalefeti protestolarını sürdürüyor. (Şarku’l Avsat)
Moritanya muhalefeti protestolarını sürdürüyor. (Şarku’l Avsat)

Moritanya'nın önde gelen muhalefet partileri yaptıkları açıklamada, ‘vatandaşlara işkence uygulayanların ve öldürenlerin en ağır cezalara çarptırılması çağrısı yaptılar. Şarku’l Avsat’ın DPA'dan aktardığı habere göre bu konuda sorumluluğu bulunan güvenlik görevlilerine yaptırım uygulanması talep edildi. İlerleme için Güçler Birliği, Reform ve Kalkınma için Ulusal Meclis (Tevasul), İlerici Halk İttifakı, Birlik ve Demokrasi için Cumhuriyetçi Cephe partilerinin yanı sıra Demokratik Güçler Bloğu ve Sağ Parti tarafından ortak bildiri yayınladı.

Sz konusu partiler ayrıca ‘kamu ve özel mülkiyete yönelik saldırı ve tahribatla yüzleşme’ çağrısında bulundu.

Başkent Nuokşot polis tarafından tutuklandıktan sonra halen ‘bilinmeyen’ koşullar altında ölen bir vatandaşın ailesi, kurbanın ölüm nedenlerini belirlemek üzere ülkeye getirilen Faslı doktorunnihai adli tıp raporunu almadan defin işlemlerini gerçekleştirmeyeceklerini bildirdi.

Şarku’L Avsat’ın edindiği bilgilere göre lümü protestolara ve ayaklanmalara yol açan Moritanyalı genç Ömer Job’un ailesi cuma günü yaptığı açıklamada ‘gerçeğin ortaya çıkarılması ve adaletin sağlanması’ konusundan vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

Nuakşot Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı yaptığı açıklamada ‘Ömer Job adlı gencin cesedinin muhafaza edilmesine ilişkin yasal sürecin sona erdiğini ve ailesinin gerekli düzenlemeleri yaparak oğullarını defnedebileceğini’ bidirmişti.

Ömer Job’ın ölümünün soruşturulması talebiyle düzenlenen protestolar sırasında, ülkenin güneyindeki Buki kentinde bir gösterici polisin açtığı ateş sonucu ölmüştü. İçişleri Bakanı, göstericinin kentteki polis karakolunu basmaya çalışırken öldüğünü açıklamıştı.

Öldürülen gösterici Muhammed Amine’nin ailesi, çocuklarının ölüm nedenini ve koşullarını belirten resmi bir rapor talep ediyor.

Muhalefet partileri ayrıca yetkililere ülkenin içinde bulunduğu krizin ciddiyetini değerlendirilmesi çağrısında bulundu. Bu bağlamda siyasi partiler arasında güvenin yeniden tesis edilmesi ve kurumların düzgün işleyişinin sağlanması amacıyla seçimlerin uzlaşıya dayalı bir şekilde tekrarlanması talepleri yinelendi.

Partiler Seçim Komisyonunun feshedilmesini ve seçim sisteminin kabul edilebilir bir zeminde kapsamlı bir reforma tabi tutulmasını isteyerek seçim sürecinin başından sonuna kadar hile ve yolsuzluklarla dolu olduğunu hatırlattılar. Söz konusu partiler daha önce yaptıkları açıklamalarda son yasama, bölgesel ve belediye seçimlerini hileli olarak nitelendirerek sonuçları kabul etmemişti.



Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
TT

Yaser Ebu Şebab İsrail ordusuyla iş birliği yaptığını açıkladı

Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)
Ebu Şebab ve bir grup silahlı kişi, Refah'ın doğusunda görüldü (Yaser Ebu Şebab adlı Facebook hesabı)

Gazze'de Hamas hareketine karşı çıkan Halk Güçleri’nin lideri Yaser Ebu Şebab, İsrail'in Arapça yayın yapan resmi radyo kanalı Makan'a verdiği röportajda, İsrail ordusuyla Gazze'nin güneyinde iş birliği yaptığını teyit etti.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusunun kontrolündeki bölgelerde rahatlıkla hareket ettiğini belirten Ebu Şebab, iki taraf arasında koordinasyon olduğunu vurguladı.

Halk Güçleri’nin İsrail ordusuna, tek başına gerçekleştirdiği askeri faaliyetleri bildirdiğini açıklayan Ebu Şebab, herhangi bir ayrıntıya girmeden ‘dışarıdan destek aldıklarını’ belirtti. Ebu Şebab, bazı konuların açıkça konuşulamayacağını ifade etti.

İsrailli yetkililer, geçtiğimiz haziran ayında Hamas'a muhalif bir Filistinli grubu desteklediğini ve silahlandırdığını kabul etmiş, ancak bu grubun Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri olduğunu açıklamamıştı.

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin, konuyla ilgili bir soruya “Hamas yönetimi karşısında farklı yöntemler kullandığımızı söyleyebilirim” yanıtını verdi, ancak ayrıntılara girmedi.

Bir araştırma merkezi olan Avrupa Dış İlişkiler Konseyi, Ebu Şebab’ı ‘Refah bölgesinde faaliyet gösteren ve yardım tırlarını yağmalamakla suçlanan bir suç çetesinin lideri’ olarak tanımladı.

Röportajda, Halk Güçleri’nin herhangi bir ideoloji veya siyasi örgüte bağlı olmadığını belirten Ebu Şebab, lideri olduğu grubun 2007 yılında Gazze'de iktidara gelen Hamas'a atıfla ‘adaletsizlik ve yolsuzlukla mücadele ettiğini’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Independnet Arabia’dan aktardığı habere göre Halk Güçleri’nin ne kadar büyük fedakarlıklar yaparsa yapsın mücadelesine devam edeceğini vurgulayan Ebu Şebab, Hamas’ın şu anda iç çatışmalar yaşadığını ve sonunun yaklaştığını bildiğini söyledi.

Hamas'ın askeri yargı organı geçtiğimiz çarşamba günü, Ebu Şebab’a silahlı çete kurmak ve İsrail ile iş birliği yapmakla suçlandığı gerekçesiyle 10 gün içinde teslim olması için süre tanıdığını açıkladı.

Filistinli birçok grubu bir araya getiren ‘Filistinli Gruplar Ortak Odası’ pazar günü, Halk Güçleri'ni ‘işgalci İsrail’in maşası olmakla’ suçladı. Filistinli Gruplar Ortak Odası tarafından yapılan açıklamada, “Ebu Şebab ve onunla birlikte olanlar ulusal kimliklerinden mahrumdurlar, Filistin ulusal saflarının dışındadırlar ve direniş gruplarının oybirliği ile kanları dökülmüştür” denildi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta yaşayan 1990 doğumlu Yaser Ebu Şebab, İsrail ordusunun kontrolü altındaki Refah'ın güneydoğu bölgesinde faaliyet gösteren Halk Güçleri adında bir silahlı grup kurdu.

Ebu Şebab liderliğindeki Halk Güçleri’nin silahlı üyeleri geçtiğimiz haftalarda, Refah'taki bir yardım merkezinin yakınlarında hafif makineli tüfeklerle görüldüler.