Fas'taki kumarhanelerin hazin hikayeleri

Kumarbaz kişi, yüksek meblağlar harcadığı taktirde cezaya tabi tutuluyor

Fas'ta kumarhaneler, yetkililerden lisans alındığı sürece yasal / Fotoğraf: Sosyal medya
Fas'ta kumarhaneler, yetkililerden lisans alındığı sürece yasal / Fotoğraf: Sosyal medya
TT

Fas'taki kumarhanelerin hazin hikayeleri

Fas'ta kumarhaneler, yetkililerden lisans alındığı sürece yasal / Fotoğraf: Sosyal medya
Fas'ta kumarhaneler, yetkililerden lisans alındığı sürece yasal / Fotoğraf: Sosyal medya

Hasan el-Eşref 

Fas'ta çalışmaları ve burada yürütülen faaliyetleri düzenleyen yasalara tabi tutulan kumarhaneler, devlet hazinesine kâr sağlıyor.

Ancak kumar bağımlılarının sonunun genellikle iflas ile bittiği, hatta bazen kişilerin intihara sürüklendiği trajik hikayelere sahne oluyor.  

Fas'ta kumarın yanı sıra, diğer çeşitli oyunların oynandığı 8 kumarhane bulunuyor.

Bunlardan üçünün Agadir şehrinde, ikisinin Marakeş'te, birinin Ouarzazate'de, birinin Tanca'da, diğerinin ise Mazagan'da olduğu biliniyor. 

Mazagan'daki kumarhanenin Fas'taki en büyük kumarhane olduğu biliniyor. Burada 46 oyun masası, 410 slot makinesi ve 467 farklı oyun bulunuyor. 

Marakeş'teki kumarhane ise üç bölüme ayrılıyor: İlk bölümde slot makinesi oyunları, ikinci bölümde rulet, blackjack ve poker masaları,  sonuncu bölümde ise diğer oyunlar yer alıyor. 

Tanca'daki gazino ise lüks Mövenpick otelde yer alıyor. 7/24 açık oluşu ile diğerlerinden ayrılan bu kumarhanede en az 200 slot makinesi ve diğer oyunlar bulunuyor. 

Bazı kaynaklar, Fas'taki en eski kumarhanenin Marakeş'teki Saadi kumarhanesi olduğunu, tarihinin 1952'ye uzandığını söylüyor.

Diğer kaynaklar ise 1940'larda ABD kuvvetleri Kuneytira'da bulunduğu sırada burada kurulan bir başka kumarhaneden bahsediyor.

Sosyal ve Ekonomik Konsey'in son istatistiklerine göre, Fas'ta en az 3,3 milyon kişi kumar oyunları oynuyor. Konsey, birkaç ay önce yayınlanan raporunda, kumarhane faaliyetlerinin teknik ve etik açıdan düzenlemesi ve izlenmesi için ulusal bir otorite oluşturulması çağrısında bulunmuştu. 

Yasal düzenleme

Fas'taki kumarhanelere ilişkin yasal düzenlemelerden bahseden avukat Vehabi Reşid, kumarhanelerin alkol veya alkollü içecek satışının düzenlenmesine ilişkin Kraliyet Mahkemesi Genel Müdürünün 17 Temmuz 1967 tarih ve 3.177.66 sayılı kararıyla düzenlendiğini söylüyor.

Fas'ta kumar oynamanın yetkililerden lisans alındığı taktirde yasal olduğunu, Borçlar ve Sözleşmeler Kanunu'nun 1092 ile 1097. bölümleri mucibince, kanun hükmünce geçersiz sayılan aldatıcı sözleşmelerinden biri olarak kabul edildiğini de ekliyor. 

Aynı zamanda, "Bir kumarhaneyi lisans olmadan işleten ya da lisanssız piyango satan veya teşvik eden herkes, Ceza Kanunu'nun 282 ila 286. maddelerinde kabahatli sayılır. İhlalde bulunan kişi, üç ay ila bir yıl arasında hapis cezası veya 100 bin dirheme kadar para cezası ile cezalandırılabilir. Yahut Ceza Kanunu'nun 609. bölümünce yalnızca para cezasına çarptırılabilir. Kumar yahut piyango oynayanlar değil, ancak kumar veya bahiste fahiş harcamada bulunanlar cezalandırılır. Ceza Kanunu'nun 557. maddesi uyarınca iflasının ilan edilmesine neden olur" açıklamalarında bulundu. 

Yoksulların avuntusu yok

Kumarhanelerdeki oyunlarda ciddi miktarda paraların dönmesi dolayısıyla, dar gelirli kimseler genellikle kumarhaneleri tercih etmiyor. Bu sebeple kumarhaneler belli sınıflara özel hizmet veriyor. 

Fas'taki bir kumarhanede güvenlik görevlisi olarak çalışan bir kişi, meraklı ve davetsiz misafirlerin buraya girmemesi için buradaki ziyaretçilerin güvenliğini sağlamakla görevli olduğunu söylüyor.

Oynanan oyunlarda ortaya belli bir paranın konması gerektiği için ve kâr beklentisinin olması dolayısıyla buralarda yalnızca zengin kimselerin girebildiğini söyleyen şahıs, restoran ve barlarda da hizmet verildiğini, ön kayıt ve giriş ücreti gibi koşulların geçerli olduğunu da ekliyor. 

Yoksul kimselerin ise kahvehaneler gibi daha sınırlı meblağların döndüğü oyun mekanlarında kumar oynadığını veya at yarışları üzerine bahis oynadıklarını söylüyor.

Trajediler

Kumarhaneler, birçok varlıklı insanın bir heves uğruna iflasına, birçok ailenin dağılmasına, hatta intiharlara sahne oluyor.

Fas medyasında yer aldığına göre, bir Körfez ülkesinden gelerek Tanca'da kumar oynayan bir adam, uğradığı ciddi maddi kayıp neticesinde kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. 

Bir şirkette kıdemli bir çalışanın bir arkadaşı vesilesiyle kumar bağımlısı olduğu, ardından ise iflas edip borç batağına düşerek hapse girdiği anlatılıyor.

Ailesi ve çocuklarının ısrarına rağmen kumarhanelere giderek bağımlı hale gelen bir mühendisin ise gece eve başkalarının omuzlarında gelecek derecede alkol kullandığı, bu sebeple yuvasının dağıldığı ve neticede evsiz kaldığı söyleniyor. 

Kumarhane dünyasının gece geç saatlerde de aydınlık olduğunu söyleyen sosyolojik araştırmacı İbtisam eş-Avfir ise "Kumarhane dünyasına giren bir kişinin sonu meçhuldür. Zirâ buralar sınırlara veya kısıtlamalara tabi tutulmayan göz alıcı yerlerdir. Geç saatlere kadar ayakta kalmayı ve eğlenmeyi seven bazı kişiler bu mekanlara bağımlı olabilir. Bu mekanlara veya kumara bağımlılık; iflas, akıl kaybı, boşanma, kişilik bozukluğu ve intihar gibi trajedilere yol açabilir" ifadelerini kullanıyor. 

Independent Arabia



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.