Netanyahu’dan ‘Celile’yi Yahudileştirme Planı’

İsrail Başbakanı Netanyahu, Arapların çoğunluk olmaması için Celile'yi Yahudileştirecek

Araplar 15 Nisan 2021’de Celile'deki Hittin köyünde, kasaba sakinlerinin 1948'de sınır dışı edilmesinin yıldönümünde protesto düzenledi (Getty Images)
Araplar 15 Nisan 2021’de Celile'deki Hittin köyünde, kasaba sakinlerinin 1948'de sınır dışı edilmesinin yıldönümünde protesto düzenledi (Getty Images)
TT

Netanyahu’dan ‘Celile’yi Yahudileştirme Planı’

Araplar 15 Nisan 2021’de Celile'deki Hittin köyünde, kasaba sakinlerinin 1948'de sınır dışı edilmesinin yıldönümünde protesto düzenledi (Getty Images)
Araplar 15 Nisan 2021’de Celile'deki Hittin köyünde, kasaba sakinlerinin 1948'de sınır dışı edilmesinin yıldönümünde protesto düzenledi (Getty Images)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkenin kuzeyinde yer alan Celile bölgesini Yahudileştirmek ve buradaki Arap çoğunluğun nüfus artışını engellemek amacıyla bir plan hazırlamak üzerine kendi başkanlığında bakanlar komitesi kurdu. Komitenin demografik ve güvenlik düzeyinde sıkıntılı kasabalarda arazi fiyatını ve inşaat maliyetini düşüreceği belirtilirken bir üyesi ise asıl hedefleri açıkladı.

Dindar Siyonist Parti’den İskan Bakanı Orit Strook, “Toprağı ele almak ve Celile'yi Yahudileştirmek amacıyla yürütülen kırsal yerleşim, toprak fiyatlarının yüksekliği nedeniyle gerçekleşemiyor. Kasabaları genç Yahudi nüfus ile doldurmak için arazi fiyatlarını büyük ölçüde düşürmemiz gerekiyor. Bu yerleşim, Celile'deki Yahudi yerleşimini kurtarma girişimi niteliğinde” açıklamalarında bulundu.

Foto: Celile'deki Alon HaGalil yerleşim yeri (web sitesi)
Celile'deki Alon HaGalil yerleşim yeri (web sitesi)

Şarku’l Avsat’ın Haaretz gazetesinden aktardığı habere göre, Strook’un partisi bu plan dahilinde Netanyahu ile yapılan koalisyon anlaşmasında yer alan bir dizi fikri bakanlar komitesine sundu. Bunlar arasında, İsrail Meclisi Knesset'in 2010'da yürürlüğe koyduğu ırkçı kabul komiteleri yasasının daha kapsamlı hale getirilmesi yer alıyor. Bu yasa kapsamında, Arap ailelerin Yahudi kasabalarına taşınması olgusuyla mücadele etmek isteniyor.

Hükümet, İsrail vatandaşı Filistinlilerin Yahudi şehirlerinde yaşamasını yasaklayan açık bir yasa çıkarmayı zor bulduğu için bu yasa en fazla 400 ailenin yaşadığı küçük kasabalarda kabul komitelerinin oluşturulmasını sağlıyor. Çoğunluğun onayı ile yeni ailelerin yaşamasına izin verilip verilmeyeceğine bu yasa mucibince karar veriliyor. Yasa, bu ailelerin toplumsal uyum içinde yaşamaya karar verme hakkına sahip oldukları argümanını öne sürüyor.

Bugün Netanyahu'nun komitesine sunulan yeni yasa, yasanın 400 aile yerine bin aileden oluşan kasabaları ilgilendirdiğine dikkat çekiyor. Aynı zamanda, demografik veya güvenlik düzeyde sıkıntıların yaşandığı iddiasıyla, hükümetin arazi fiyatlarıyla ilgili mali destek sağlamasını gerektiren bir hükümet kararının hazırlanmasını da sağlıyor.

Foto: Ahmed et-Tibi (soldan ikinci), diğer Arap siyasetçilerle birlikte 31 Mayıs'ta İsrail’deki Arap toplumunda yaşanan şiddete karşı nöbet tutuyor (AFP)
Ahmed et-Tibi (soldan ikinci), diğer Arap siyasetçilerle birlikte 31 Mayıs'ta İsrail’deki Arap toplumunda yaşanan şiddete karşı nöbet tutuyor (AFP)

Knesset’te Değişim için Arap Listesi başkanı Ahmed et-Tıybi, yasanın Arapların 900 Yahudi beldesinde yaşamasını engellemeyi amaçladığını söylüyor. Bunun mevcut yüzlerce ırkçı yasayı birleştiren tek bir ırkçı yasa olduğunu belirten Tıybi, “İsrail hükümetinde Araplara karşı ırkçılığın sınırı yok” vurgusunda bulunuyor.

Yahudi kasabalarında yaşamak için taşınan Arapların bunu ırkçı İsrail politikası nedeniyle yaptığını belirten Tibi, zirâ kendi kasabalarında baskıya maruz kaldıklarını, arazilerine el konduğunu, toplumlarındaki şiddet ile mücadeleyi ihmal eden ve hizmet düzeyini düşük tutan ayrımcı bir bütçe politikasına maruz kaldıklarını bildirdi.

Aynı zamanda, “Hem yaşadığımız yerleri kalkındırmak ve ihtiyaçlarımıza cevap vermek istemiyorlar, hem de çocuklarımızın yaşayacak başka yerler aramasına engel oluyorlar” vurgusunda bulundu.

İsrail devleti kurulduğundan bu yana İsrail hükümetleri, her beş yılda bir Celile'yi Yahudileştirmek için projeler önerdi. Bu amaçla ciddi büyüklükte bütçeler ayrıldı, ordudan terhis edilen askerlere destek adı altında Yahudilere önemli avantajlar sağlandı.

FOTO: 1976'da Celile'deki arazilere el konmasına karşı yürütülen protestolar sırasında 6 Arap'ın öldürülmesinin yıldönümünde, Mart 2008’de (Getty Images)
1976'da Celile'deki arazilere el konmasına karşı yürütülen protestolar sırasında 6 Arap'ın öldürülmesinin yıldönümünde, Mart 2008’de (Getty Images)

Ancak bu projeler sürekli olarak başarısızlıkla sonuçlanıyor; zirâ Yahudiler ülkenin daha gelişmiş olan merkez bölgelerinden ayrılmaya hevesli değil. Celile'deki nüfusun yaklaşık yüzde 55’inin Arap nüfusu olduğu biliniyor. Batı Şeria'daki Yahudi yerleşiminin yoğunlaştırılması için çaba sarf edilmesi ve diğer bölgeler yerine buradaki yerleşimi teşvik etmek için buraya birçok hibe, teşvik ve avantaj sunulması başarısızlığın ilk nedenini temsil ediyor.

Emek Yezrael (Marj Ibn Amer) ve Misgav (Al-Batuf) bölge meclisleri, kendi nüfuz alanları içinde bulunan 18 kasabadaki çocuk sayısının azalması nedeniyle birçok anaokulunun kapatıldığını duyurmuştu.



Libya'daki ‘Rus nüfuzu’ ABD Özel Temsilcisi’nin güney ziyaretini gölgede bıraktı

ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
TT

Libya'daki ‘Rus nüfuzu’ ABD Özel Temsilcisi’nin güney ziyaretini gölgede bıraktı

ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)
ABD Libya Büyükelçiliği heyetinin Sebha'yı ziyaretinden (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)

Libya'daki ‘Rus nüfuzu’, Libyalı analistlerin ABD Özel Temsilcisi Richard Norland'ın Libya'nın güneyine yaptığı benzeri görülmemiş ziyaretin sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerini gölgede bıraktı.

Norland'ın bu hafta başında güneydeki Sebha kentinde Mareşal Halife Hafter'in oğlu Saddam Hafter ile yaptığı görüşmelerin ayrıntıları yeterince açıklanmadı. Ancak gözlemciler Norland'ın Sebha'ya yaptığı ziyaretin ‘sembolik’ olduğunu bildirdi. Derne Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Yusuf el-Farisi, söz konusu ziyaretin ‘önceki güvensizlik dalgalarının ardından istikrarlı güvenlik koşulları ışığında bir ABD yetkilisinin güney kentine yaptığı ilk ziyaret’ olduğunu belirtti.

cdvfg
ABD'nin Libya Özel Temsilcisi Richard Norland, Sebha ziyareti sırasında gerçekleşen görüşmede konuşurken (ABD Libya Büyükelçiliği’nin X hesabı)

Johns Hopkins Üniversitesi Dış Politika Enstitüsü üyesi Hafız el-Guveyl'e göre, Libya'ya yönelik on yıllık stratejik planın ve Rus nüfuzunu sınırlama girişimlerinin gölgeleri, ABD Özel Temsilcisi’nin Güney Libya ziyaretinde de kendisini gösterdi. El-Guveyl'e göre Rusya'nın Libya'nın güneyindeki nüfuzunu arttırması, ABD'nin kırılgan bölgelere yönelik stratejisinden ve Norland'ın ziyaretinden daha uzak değil. Bu noktada, geçtiğimiz mart ayından bu yana Rus askeri kargo uçaklarının ülkenin güneyinde yer alan Brak eş-Şati Üssü’ne yönelik birden fazla hava ikmalinden söz eden sızıntıların ortaya çıktığını da belirtmek gerekir.

Xujık8
Libya Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe ile CIA Direktörü William Burns arasında Trablus'ta daha önce yapılan bir görüşmeden (UBH)

İki yıldan kısa bir süre önce Biden yönetimi, ‘Çatışmayı Önlemek ve İstikrarı Teşvik Etmek için ABD Stratejisi - Libya için On Yıllık Stratejik Plan’ olarak bilinen planı başlattı. Bu plan, diğer hususların yanı sıra, Libya'nın tarihsel olarak marjinalleştirilmiş güneyini ulusal yapılara entegre etmeyi, daha geniş bir birleşmeye yol açmayı ve güney sınırını güvence altına almayı amaçlıyor.

Norland, Hafter'le görüştükten sonra Libya'nın güneyinin istikrara kavuşturulması, Libya'nın egemenliğinin korunması ve bölünmelerin aşılmasında oynadığı hayati rol hakkında genel bir konuşma yapmakla yetindi. Trablus Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü olan Dr. Ahmed el-Atraş'a göre söz konusu ziyaret Moskova'nın nüfuz mücadelesi ve Rusya'nın bölgedeki genişlemesini keşfetme bağlamının ötesine geçemeyebilir.

Diğer yandan Norland’ın Libya'nın güvenlik kurumlarını birleştirme çabalarını ülkenin dört bir yanından Libyalı askeri liderlerle ilişki kurarak desteklemekten bahsetmesi de dikkat çekiyor. El-Atraş Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu ziyaretin gerçekleri gizlemek için yapıldığını belirtti. El-Atraş’a göre bu ziyaret öncelikle Moskova'yı hedef alıyor ve ülkenin batısından sorumlu İçişleri Bakanı İmad et-Trablusi ile Saddam arasında daha önce yapılan ve tek taraflı bir eylem olan görüşmeye dayanan vizyonları önemsizleştiriyor.

 sc
Rusya Savunma Bakanı Yardımcısı ve Rus hükümetinden üst düzey bir heyetin daha önce Bingazi'ye yaptığı ziyaretten (Şarku’l Avsat)

Öte yandan bir grup analist, Çin'in Libya'daki faaliyetlerinin genişlemesine ilişkin ABD'nin güçlü endişelerinden bahsetti. Siyasi analist İzzeddin Akil'e göre güney Libya, Çin İpek Yolu'nun kesilmesinde önemli bir istasyon olabilir ve aynı zamanda Afrika'da Çinlileri rahatsız etmek ve onlara karşı koymak için bir üs olarak kullanılabilir.

Akil, Washington yönetiminin Trablus Büyükelçisi olarak atanması planlanan Amerikalı diplomat Jennifer Gavito'nun brifinginde Çin hakkında söylenenleri esas aldı.

Gavito geçtiğimiz haziran ayında Senato Dış İlişkiler Komitesi önünde yaptığı açıklamada, Çin'le bağlantılı şirketlerin Libya'da bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe gösterdikleri derin başarılar konusunda uyarıda bulundu.

Infra Global Partners Vakfı danışmanı Jonathan Bass, Pekin'in Mareşal Halife Hafter'e verdiği desteğe işaret ederek, Çin'in daha önce eski Libya Başbakanı Fethi Başağa döneminde çok cazip koşullarla ülkenin güneyinde Libya altını çıkarma hakkını elde ettiğini söyledi.

Sahel bölgesinin son iki yılda Fransa'ya sadık bazı yerleşik rejimlerin devrilmesine tanık olması ve Rusya'nın yeni rejimlerin müttefiki olarak bölgeye müdahil olması da dikkat çekiyor.

Norland'ın Sebha'yı ziyaretinden bir gün sonra Rusya'nın Libya Büyükelçisi Aydar Aganin'in Rus askeri kamyonu Ural'ın direksiyonuna geçmesi ve Ural’ın Libya pazarına girişini kutlaması da önemli bir noktaydı.