Sudan’da askeri bölgeler konusundaki çatışmalar sürüyor

Hartum’un güneyindeki bölgelerde dumanlar yükseliyor (AP)
Hartum’un güneyindeki bölgelerde dumanlar yükseliyor (AP)
TT

Sudan’da askeri bölgeler konusundaki çatışmalar sürüyor

Hartum’un güneyindeki bölgelerde dumanlar yükseliyor (AP)
Hartum’un güneyindeki bölgelerde dumanlar yükseliyor (AP)

Sudan’da savaşan ordu ve Hızlı Destek Kuvvetleri arasında başkent Hartum’un güneyinde Zırhlı Kolordu Komutanlığı, savunma sanayilerine yönelik Yermuk kompleksi ve ana gaz deposunu içeren stratejik askeri bölgede patlak veren şiddetli çatışmalar devam ediyor.

Ordu, tüm askeri kompleksi kontrol ettiğini iddia eden Hızlı Destek Kuvvetleri’ni bölgeden çıkarabilmek için büyük askeri takviyeler gönderdi.

Sudan ordusu, dün Hartum’un en önemli askeri bölgelerinden biri üzerindeki kuşatmayı kaldırmak için hava saldırıları başlattı.

Hızlı Destek Kuvvetleri ise, ordunun kompleksin kurtarıldığına dair açıklamasını yalanlamak için Facebook sayfalarında, hala Yermuk kompleksinin karargahında bulunduklarını gösteren videolar paylaştı.

Yermuk kompleksi, ağır ve hafif silahlar, askeri araçlar, tanklar ve toplar üreten bir dizi tesisi içeriyor. Ayrıca inşaat, petrol ve demiryolu sektörleri için yedek parça tedarik ediyor.

Yermuk silah fabrikası, 2012 yılında İran’dan Filistin Hamas Hareketi ve Lübnan Hizbullahı’na kaçırılan silahlar içerdiği iddiasıyla İsrail tarafından hedef alındı. İsrail, kompleksin içindeki konteynerleri hava saldırısıyla vurdu.

Son çatışmalar nedeniyle, Hartum ve eyaletlerin geniş bölgelerine yerli gaz sağlayan ana gaz deposunda çıkan yangın hala devam ediyor.

Ordu, yangınları 200 metre uzaklıktaki yerleşim yerlerine sıçrama korkusuyla söndürmeye çalışmasına rağmen başarılı olamadı.

İki taraf arasındaki çatışmalar, Hızlı Destek Kuvvetleri’nin bir haftadan fazla süren birkaç girişiminden sonra Omdurman şehrinin en kuzeyine de taşındı.



Hamas: Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in ‘askeri baskısı’ ile ilgisi yok

ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
TT

Hamas: Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in ‘askeri baskısı’ ile ilgisi yok

ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)

Hamas bugün yaptığı açıklamada ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in askeri baskısının bir sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan temasların bir ‘meyvesi’ olduğunu bildirdi.

Hamas'tan yapılan açıklamada, “Edan Alexander'ın geri dönüşü, Siyonist saldırganlığın ya da askeri baskı yanılsamasının bir sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan ciddi temasların ve arabulucuların çabalarının bir meyvesidir” denildi.

Hamas dün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Körfez turu öncesinde Gazze Şeridi'nde tutulan Edan Alexander'ı serbest bıraktı. 21 yaşındaki Alexander, 19 aydan uzun bir süredir Gazze Şeridi'nde tutuluyordu ve ABD vatandaşlığına sahip yaşayan son esirdi.

Hamas tarafından yapılan açıklamada, Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail Başbakanı’nın söylediğinin aksine İsrail'in askeri baskısının değil, Washington'la yapılan ‘ciddi temasların’ bir sonucu olduğu belirtildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Alexander'ın dönüşünü ‘sıcak’ bir şekilde karşıladı ve ‘İsrail hükümetinin yaşayan ya da ölü tüm esirleri ve kayıp kişileri geri getirmeye kararlı olduğunu’ vurguladı. Netanyahu, Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail devletinin askeri baskısı ve Trump'ın ‘siyasi baskısı’ sonucunda gerçekleştiği değerlendirmesinde bulundu.

İsrail ordusu, 7 Ekim saldırısı sırasında kaçırılan 251 esirden 57'sinin halen Gazze Şeridi'nde tutulduğunu, bunlardan 34'ünün öldüğünü açıkladı. Ayrıca Hamas, 2014 yılından bu yana bir İsrail askerinin cesedini elinde tutuyor.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre savaşın başlamasından bu yana Gazze Şeridi'nde çoğu sivil olmak üzere en az 52 bin 862 Filistinli hayatını kaybetti. Bunların 2 bin 749'u yaklaşık iki ay süren kırılgan bir ateşkesin ardından İsrail'in 18 Mart'ta saldırılarına yeniden başlamasından sonra yaşamını yitirdi.