Nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşi’ye bir davadan daha tutuklama kararı

Nahda Hareketi Başkanı Gannuşi (EPA)
Nahda Hareketi Başkanı Gannuşi (EPA)
TT

Nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşi’ye bir davadan daha tutuklama kararı

Nahda Hareketi Başkanı Gannuşi (EPA)
Nahda Hareketi Başkanı Gannuşi (EPA)

Eski Tunus Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşi'nin, "gizli örgüt" soruşturması kapsamında tutuklu yargılanmasına karar verildi.

Başkent Tunus’ta yer alan Aryana Asliye Mahkemesi, iki ayı aşkın süredir tutuklu yargılanan Gannuşi hakkında "gizli örgüt" soruşturması kapsamında yeni bir karar verdi.

Mahkeme, Nahda Hareketi ile ilgili iktidar ortağı olduğu döneme ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında Raşid el-Gannuşi'nin tutuklu yargılanmasına hükmetti.

Geçen yıl Mayıs ayında, Nahda Hareketi tarafından oluşturulduğu iddia edilen “gizli örgüt” aracılığıyla, “devlet görevlisi olmayan sivil kişilere devlet sırrını ifşa etmek, devlet görevlisi olarak şahsen veya başkaları aracılığıyla hediye kabul etmek, başkaları adına hak ve imtiyazlar talep etmek" gibi suçlamalarla Gannuşi ve beraberindeki 33 kişi için yurtdışı çıkış yasağı konulmuştu.

Gannuşi 17 Nisan’dan bu yana cezaevinde

Gannuşi, bir toplantıdaki sözleri nedeniyle "halkı iç savaşa yönlendirmek" suçlamasıyla 17 Nisan'da evine baskın yapılarak gözaltına alınmasının ardından, ulusal ve uluslararası arenadaki tepkilere rağmen, 48 saatlik polis sorgusunun ardından tutuklanmıştı.

Mornagiyye Cezaevi'ne gönderilen Gannuşi, bu sürede birkaç kez rahatsızlanmıştı.

Hakkında açılan davaların "siyasi" olduğunu ve "mesnetsiz suçlamalara maruz kaldığını" savunan Gannuşi ise duruşmalara çıkmayı reddediyor.

Raşid Gannuşi, Şubat 2022’de bir cenaze töreninde yaptığı konuşmada, "emniyet güçlerine hakaret ettiği" gerekçesiyle 15 Mayıs’ta verilen bir yıl hapis cezası ve 1000 dinar (330 dolar) para cezasına itiraz yolu açık olmasına rağmen duruşmalara katılmayı reddettiği için itirazda bulunmamıştı.

Nahda lideri, avukatları aracılığıyla kamuoyuna yaptığı açıklamada, "Yargılanmamda adil koşullar sağlanmadığı sürece duruşmalara çıkmayı kesinlikle reddediyorum. Tek adam rejiminin dikte ettiği mahkemeye çıkmayı kabul etmiyorum." demişti.



Hamas: İnsani yardımların siyasi şantaj aracı haline getirilmesini reddediyoruz

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'ne uygulanan İsrail ablukası nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanıyor. (DPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'ne uygulanan İsrail ablukası nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanıyor. (DPA)
TT

Hamas: İnsani yardımların siyasi şantaj aracı haline getirilmesini reddediyoruz

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'ne uygulanan İsrail ablukası nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanıyor. (DPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'ne uygulanan İsrail ablukası nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanıyor. (DPA)

Hamas bugün yaptığı açıklamada, insani yardımların siyasi bir şantaj aracına dönüştürülmesini reddettiğini belirterek, “Önerilen mekanizma uluslararası hukukun ihlali ve İsrail’in Cenevre Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerinin reddedilmesi anlamına gelmektedir” dedi.

Hamas'ın açıklaması, Gazze Şeridi'nde faaliyet gösteren bir dizi uluslararası kuruluş tarafından yapılan açıklamaya ve işgalcilerin yardım dağıtma planlarına ilişkin iddialarının ardından Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri tarafından yapılan açıklamalara yanıt olarak geldi.

Günün erken saatlerinde AFP'ye konuşan İsrailli bir yetkili, Güvenlik Kabinesi'nin abluka altındaki Gazze Şeridi'nde ‘insani yardım dağıtma olasılığını’ onayladığını söyledi. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Güvenlik Kabinesi, Gazze Şeridi'nde ‘yeterince gıda bulunduğunu’ iddia etti.

Yetkili, “Hamas'ın Gazze Şeridi’ne giren malzemeleri kontrol etmesini önlemek için gerekirse insani yardım dağıtılabileceği konusunda kabine büyük çoğunlukla mutabık kaldı” dedi. Yetkiliye göre, tartışmalar sırasında ‘Gazze Şeridi'nde şu anda yeterli gıda olduğu’ dile getirildi.

sdfgrthy
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir hayır kuruluşu tarafından hazırlanan yemekleri almak için toplanan Filistinliler (Reuters)

Hamas bugün yaptığı basın açıklamasında, ‘işgalin teşvik ettiği şeyin uluslararası baskıyı hafifletmek için bir aldatma girişiminden başka bir şey olmadığını’ vurguladı. Açıklamada, “BM ve uluslararası örgütler, başta tarafsızlık, bağımsızlık, insanlık ve yansızlık olmak üzere temel insani ilkelere saygı göstermeyen her türlü düzenlemeyi reddetmektedir. Yardımları yönetme ve dağıtma yetkisine sahip tek tarafın işgal ya da onun temsilcileri değil, yetkili uluslararası kurumlar ve devlet kurumları olduğunu yineliyoruz” denildi.

Hamas, uluslararası toplumu işgalin sahte söylemlerine aldanmamaya, BM gözetiminde ve her türlü askeri ya da siyasi müdahaleden uzak bir şekilde kuşatmayı tamamen kırmak ve gıda ve tıbbi yardım akışı için sınır kapılarını açmak üzere derhal harekete geçmeye çağırdı.

Hamas tarafından yapılan açıklamada, “İşgalin yardım girişini engellemeye ve insani yardım dağıtım sistemini bozmaya devam etmesi, kıtlık yaratma niyetini açıkça ortaya koymakta ve Gazze Şeridi'nde giderek kötüleşen insani felaketten tamamen kendisini sorumlu tutmaktadır” ifadesi yer aldı.

Dünya Gıda Programı (WFP) geçtiğimiz ayın sonlarında sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle Gazze Şeridi'ndeki gıda stoklarının tükendiğini duyurdu.

WFP tarafından yapılan açıklamada, “Gazze Şeridi'ndeki iki milyon insan hayatta kalabilmek için gıda yardımına bağımlı durumda. Durum bir kırılma noktasına ulaştı” denildi.

Ocak ayında Hamas ile varılan ateşkes anlaşmasının çökmesinin ardından 18 Mart'ta şiddetli askerî harekâtına yeniden başlayan İsrail, geçtiğimiz ayın başında Gazze Şeridi'ne yardım girişini durdurdu.