Kerkük'te "Hemorajik ateş" virüsü nedeniyle kurban satışları düştü

Fotoğraf: Ali Makram Ghareeb/AA
Fotoğraf: Ali Makram Ghareeb/AA
TT

Kerkük'te "Hemorajik ateş" virüsü nedeniyle kurban satışları düştü

Fotoğraf: Ali Makram Ghareeb/AA
Fotoğraf: Ali Makram Ghareeb/AA

Irak'ın Kerkük kentinde kısa süre önce "kanamalı" olarak bilinen "Hemorajik ateş" virüsü tespit edilmesi ve virüse yakalanan üç kişiden birinin ölmesi kurban satışlarını olumsuz etkiledi.

Kerkük'ün Tazehurmatu kasabası yakınındaki kurban pazarına gelen besiciler, kurbanlara talebin az olduğunu belirtiyor.

AA muhabirine konuşan besici Şükür Mecid, kentte kısa süre önce Hemorajik ateş virüsünün tespit edilmesinin kurban pazarını olumsuz etkilediğini söyledi.

Satışlarda geçen yıl ile bu yıl arasında büyük fark olduğunu aktaran Mecid, en az yüzde 40 düşüş olduğunu belirtti.

Mecid, satışa sundukları kurbanlar sağlık ekipleri tarafından ciddi şekilde kontrol edilmesine rağmen bunun taleplere olumlu yansımadığını dile getirdi.

Satıcılardan Muhammed Şefik de bayram öncesi ülkenin hemen hemen tüm kentlerinde fiyatlarda artış yaşanmasına rağmen taleplerin iyi olduğunu ancak Kerkük'te durumun aynı olmadığını aktardı.

Şefik, virüsün önüne geçilmesine rağmen kurbanlıkların satılmadığını kaydetti.

Irak'ın Kerkük kentinde, 10 Haziran'da "kanamalı" olarak bilinen Hemorajik ateş virüsü tespit edilen 3 kişiden biri ölmüştü.



UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki 50 çalışanımız İsrail hapishanelerinde kötü muameleye maruz kaldı

Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
TT

UNRWA: Gazze Şeridi'ndeki 50 çalışanımız İsrail hapishanelerinde kötü muameleye maruz kaldı

Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)
Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı’nda UNRWA tarafından işletilen bir klinikteki çalışan ilaç dağıtıyor. (AFP)

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bugün, 50'den fazla çalışanının Gazze Şeridi'nde İsrail ordusu tarafından alıkonuldukları sırada kötü muameleye maruz kaldıklarını ve canlı kalkan olarak kullanıldıklarını açıkladı.

UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Ekim 2023'te savaşın başlamasından bu yana, aralarında öğretmen, doktor ve işçilerin de bulunduğu 50'den fazla UNRWA personeli gözaltına alındı ve kötü muameleye maruz kaldı. En korkutucu ve insanlık dışı şekillerde muamele gördüler. Dövüldüklerini ve canlı kalkan olarak kullanıldıklarını bildirdiler” ifadelerini kullandı.

Lazzarini, paylaşımında, İsrail ordusu tarafından gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan bir personelin şu ifadesine yer verdi: “Yaşadığım kâbusun sona ermesi için ölmeyi diledim.”

Gözaltına alınanların ‘uykusuz bırakıldığını, aşağılandığını, ailelerine zarar vermekle tehdit edildiğini ve üzerlerine köpek salındığını’ belirten Lazzarini, “Birçoğu itirafta bulunmaya zorlandı ki bu her türlü standarda göre dehşet verici ve utanç verici bir durum” dedi.

İsrail ordusundan suçlamalara henüz bir yanıt gelmedi.

UNRWA, Filistinlilere insani yardım hizmeti sağlayan başlıca Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşu. Ancak İsrail Knesset'i, İsrail kurumlarının UNRWA ile iş yapmasını yasaklayan bir yasa çıkardı.

Bu yasa, kurumun en çok ihtiyaç duyduğu dönemde faaliyetlerini aksatıyor.

Knesset, UNRWA'nın Gazze Şeridi'ndeki Hamas mensuplarını koruduğu suçlamaları nedeniyle ajansın çalışmalarına karşı bu yasayı kabul etti. BM ve bazı bağışçı devletler, bir soruşturma komisyonunun asılsız olduğu sonucuna vardığı bu suçlamaları reddediyor.

Lazzarini'nin yorumları, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) dün İsrail'in savaştan harap olmuş Gazze Şeridi'ne insani yardım girişine tam bir abluka uygulamasından 50 günden fazla bir süre sonra Filistinlilere karşı insani yükümlülüklerine ilişkin bir haftalık oturumlara başlamasıyla geldi.

İsrail oturumlara katılmamasına rağmen, bunları meşruiyetini elinden almayı ve itibarını zedelemeyi amaçlayan ‘sistematik bir zulmün parçası’ olarak değerlendirdi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar dün yaptığı açıklamada, “Mahkemede olması gereken İsrail değil, BM ve UNRWA'dır” dedi.