Irak’ta Terörle Mücadele Birimi tarafından yürütülen operasyonlarda aranan 5 kişi tutuklandı

 Irak'ın kuzeyindeki Hatra bölgesinde Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) kuruluşunun dokuzuncu yıl dönümü kutlamaları geçen hafta düzenlendi. (AFP)
Irak'ın kuzeyindeki Hatra bölgesinde Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) kuruluşunun dokuzuncu yıl dönümü kutlamaları geçen hafta düzenlendi. (AFP)
TT

Irak’ta Terörle Mücadele Birimi tarafından yürütülen operasyonlarda aranan 5 kişi tutuklandı

 Irak'ın kuzeyindeki Hatra bölgesinde Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) kuruluşunun dokuzuncu yıl dönümü kutlamaları geçen hafta düzenlendi. (AFP)
Irak'ın kuzeyindeki Hatra bölgesinde Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) kuruluşunun dokuzuncu yıl dönümü kutlamaları geçen hafta düzenlendi. (AFP)

Irak Silahlı Kuvvetler Başkomutanlığı Sözcüsü Tümgeneral Yahya Resul, ‘on binlerce teröristin barındığı’ el-Hol Kampı’nın Irak açısından halen saatli bomba olarak görüldüğü bir dönemde, üç vilayette aranan beş kişinin tutuklandığını duyurdu.

Tümgeneral Resul yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Silahlı Kuvvetler Başkomutanı Muhammed Şiya es-Sudani'nin direktifleri doğrultusunda ve Terörle Mücadele Birimi Başkanı Korgeneral Abdulvahhab es-Saadi liderliğinde Kerkük vilayetinde aranan bir kişinin tutuklanmasıyla sonuçlanan operasyonu yürüten birlikler, yurdun çeşitli yerlerinde bir dizi baskın gerçekleştirdi. Süleymaniye Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Alayı’nın iş birliği ve koordinasyonunda gerçekleştirilen iki ayrı operasyonda Süleymaniye vilayetinde aranan iki kişinin yanı sıra Anbar vilayetinde de iki terörist tutuklandı.”

Söz konusu adım, Terörle Mücadele Teşkilatı, Askeri İstihbarat Müdürlüğü ve genellikle DEAŞ liderlerinin hareketlerini takip etmek amacıyla bazı komşu ülkelerdeki istihbarat servisleriyle koordinasyonu sağlayan Irak Ulusal İstihbarat Servisi gibi kurumların destek verdiği Irak ordusu tarafından yürütülen askeri operasyonlar çerçevesinde atıldı.

Irak Başbakanı'nın güvenlik danışmanı Halid el-Yakubi, “Irak'taki terör gruplarının kuşatıldığını” belirtti. Yakubi, “Bu gruplar orada veya burada fırsat kolluyorlar ama sonuç olarak hareket alanları güvenlik güçlerinin bu konuyla baş edebilmesi için çok zayıfladı” dedi.

El-Yakubi sözlerini şöyle sürdürdü:

Suriye topraklarından sızan teröristlerin kaynaklarından biri olan el-Hol Kampı’nın Irak sınırına yakın olması nedeniyle durum oldukça karmaşık. Bu kamp, ​​özellikle sadece Irak ile ilgili olmadığı için saatli bomba olarak görülüyor.

Kampın Irak topraklarının dışında yer aldığına, dünyadaki tüm milletlerden insanların bulunduğuna ve uluslararası koalisyon güçleri tarafından korunduğuna dikkat çeken el-Yakubi sözlerine şöyle devam etti:

“Uluslararası toplumun müdahalesi olmadan bu dosyanın kapatılması sadece Irak için değil, bölge ve tüm dünya için ciddi bir tehdit olmaya devam edecek. Hükümet iddialı bir planla yola çıktı ve güvenlik dosyası altı vilayete teslim edildi. Önümüzdeki günlerde bu dosyanın tamamlanmasında hızlanmaya tanık olacağız.”

Irak şehirleri içindeki güvenlik dosyasının Savunma Bakanlığı'ndan İçişleri Bakanlığı'na devrinin de yıllar içindeki siyasi farklılıklar nedeniyle bekleyen dosyalardan biri olması dikkat çekiyor. Sünnilerin kaygısı, geçen yılın sonlarında mevcut hükümetin kurulmasına kadar, ister tüm teçhizatıyla ordunun şehirlerdeki mevcudiyeti, ister halk kitlesi güçleriyle olsun, devam etti. Sünni güçler, ‘siyasi anlaşma belgesi’ olarak adlandırılan belgede yer alan koşullar karşılığında, geniş bir ittifak olan Devlet İdaresi Koalisyonu aracılığıyla kendilerini desteklemek için bir ortak haline geldi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Irak Başbakanı Şiya es Sudani, yaklaşık iki hafta önce resmi bir törenle hükümetinin Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) için şehirlerin dışında kamplar, karargahlar ve üsler kurma niyetini açıkladı. Sudani, Haşdi Şabi’nin Haziran 2014'te Irak'ta kuruluşunun dokuzuncu yıldönümü münasebetiyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:

“Haşdi Şabi, devletin ve hükümetin gelecekteki tehlikelerle yüzleşmek için bel bağladığı en önemli güvenlik oluşumlarından biri haline geldi. Bugün Irak sokağında güvence halinin vazgeçilmez bir parçası haline gelen bu halk oluşumundan vazgeçmek ya da güvenlik düzeyinde onu terk etmek mümkün değil.”



Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
TT

Reuters: Suriye’de Aleviler silah zoruyla tahliye ediliyor

HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)
HTŞ öncülüğündeki isyancılar, Suriye'yi ele geçirirken Esad'ın posterlerini parçalamıştı (AFP)

Suriye'de Aleviler, silah zoruyla evlerinden çıkarıldığını söylüyor.

Reuters'ın haberinde, Heyetu Tahriru'ş Şam'ın (HTŞ) aralıkta yönetimi ele geçirmesinden bu yana yüzlerce Alevinin, güvenlik güçleri tarafından Şam'daki evlerinden zorla çıkarıldığı savunuluyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla konuşan iki hükümet yetkilisi, Şam'da çoğunluğu Alevi olmak üzere binlerce kişinin evlerinden atıldığını belirtiyor.

Yetkililer, bu kişilerin çoğunun kamudaki görevleri dolayısıyla devlet tarafından tahsis edilen konutlarda oturduğunu, artık çalışmadıkları için buralarda kalma haklarını kaybettiğini söylüyor.

Şam'ın bir banliyösünde yaşayan ve adının gizli tutulmasını isteyen Alevi bir belediye başkanı, martta 2 bin aileden 250'sinin tahliye edildiğini belirtiyor.

Belediye başkanı, Beşar Esad'ın devrilmesinin ardından HTŞ tarafından kurulan Genel Güvenlik Servisi'nden (GSS) bir yetkiliyle yaptığı görüşmeyi de anlatıyor. Telefon görüşmesinde, GSS yetkilisinin belediye başkanından bir aile için boş ev bulmasını talep ettiği, kiralık daire olmadığı yanıtını alınca da ona Alevilerden birini evden çıkarmasını söylediği savunuluyor.

Üç üst düzey GSS yetkilisi, Esad rejimiyle bağlantılı olduğu düşünülen kişilere ait mülkleri yönetmek için iki komite kurulduğunu belirtiyor. Komitelerden birinin el koyma işlemlerini, diğerininse şikayetleri değerlendirmeyi üstlendiği aktarılıyor. 

Haberde, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara'nın, tahliyelerden ne ölçüde haberdar olduğuna ya da komiteleri denetleyip denetlemediğine ilişkin net bilgi bulunmadığı yazılıyor.

Şam'ın Alevi mahallelerinden Dahyet el-Esad'da yaşayan 4 çocuk annesi Üm Hüseyin, ocak ayında evine gelen maskeli ve silahlı iki kişinin GSS mensubu olduğunu söylediğini ve mülkü boşaltmaları için kendilerine sadece iki dakika süre tanındığını öne sürüyor.

"Bu evde 22 yıldır yaşıyoruz, tüm birikimimizi buraya yatırdık. Başka yerde kiraya çıkamayız" diyen Hüseyin, ertesi gün dükkanlarına da aynı kişilerce el konduğunu savunuyor.

Alevi Suriyelilerden Refa Mahmud da 20 Şubat'ta 7 silahlı kişinin evine gelerek, 15 yıl önce satın aldıkları mülkü boşaltmamaları halinde kendisini ve ailesini öldürmekle tehdit ettiğini ileri sürüyor.

Reuters, düzenlenen baskınlarda Alevi vatandaşların herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın zorla evlerinden çıkarıldığını yazıyor.

Suriye'de Alevi nüfusunun yoğun olduğu Lazkiye ve Tartus'ta martta çatışmalar yaşanmıştı. Birleşik Krallık merkezli Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü (SOHR), yaklaşık 1600 kişinin Şam destekli milisler tarafından öldürüldüğünü öne sürmüştü. Bunlardan 600'den fazlasının sivillerden oluştuğu aktarılmıştı. Şara, iddiaları reddederek saldırıları Esad rejimi destekçilerinin düzenlediğini ileri sürmüş, olayla ilgili inceleme başlatıldığını ve tüm sorumluların cezalandırılacağını duyurmuştu.

Independent Türkçe, Reuters, Guardian