Wennesland’dan Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetlerinin derhal durdurulması çağrısı

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Wennesland, güvenlik durumunun çok ‘hızlı ve yoğun bir şekilde’ kötüleştiğine dikkati çekerek ‘toplu eylem’ çağrısında bulundu.

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, dün BMGK’da brifing verdi (Wennesland’ın Twitter hesabı)
BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, dün BMGK’da brifing verdi (Wennesland’ın Twitter hesabı)
TT

Wennesland’dan Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetlerinin derhal durdurulması çağrısı

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, dün BMGK’da brifing verdi (Wennesland’ın Twitter hesabı)
BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, dün BMGK’da brifing verdi (Wennesland’ın Twitter hesabı)

Birleşmiş Milletler (BM) Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, şu an İsrail işgali altındaki Batı Şeria'daki güvenlik durumunun çok ‘hızlı ve yoğun bir şekilde’ kötüleştiğine dikkati çekerek, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki tüm yerleşim faaliyetlerini ‘derhal’ durdurması ve ‘toplu eylem’ çağrısında bulundu.

Wennesland, BM Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerine ‘Filistin sorunu da dahil olmak üzere Ortadoğu'daki durum’ başlığı altında BMGK’nın 2016 tarihli ve 2334 sayılı kararının uygulanmasına ilişkin 26’ncı raporu hakkında bir brifing verdi. Yaklaşık iki hafta önce yazılı olarak sunulan raporda “İşgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde ve orta kesimlerinde İsrail ve Filistin tarafında kayıplara yol açan şiddette endişe verici bir artışa tanık olduk” denildi.

24 Haziran'da Batı Şeria'daki Ümmü Safa köyüne yerleşimcilerin düzenlediği saldırının ardından karşı tarafa taş atan bir Filistinli (Reuters)
24 Haziran'da Batı Şeria'daki Ümmü Safa köyüne yerleşimcilerin düzenlediği saldırının ardından karşı tarafa taş atan bir Filistinli (Reuters)

Raporda, ‘Filistinlilerin roket ve patlayıcılarla düzenlediği saldırılara karşı İsrail’in daha fazla gelişmiş silahlar kullanmasından ötürü’ hava saldırılarının, çatışmaların, saldırıların ve Batı Şeria’da ‘alarm verici’ derecede artan şiddet olaylarının devam edeceği uyarısında bulunuldu.

Wennesland, ‘şiddetin durdurması için acilen belirleyici adım atılmazsa, durumun çok daha fazla kötüleşebileceğini’ vurguladı. BM yetkilisi, şiddetin ‘yasadışı yerleşim birimleriyle ilgili son derece rahatsız edici gelişmeler nedeniyle zaten kırılgan olan dinamiklerin değişmesinin yanı sıra İsrail ile Filistin Yönetimi arasındaki ilişkilerde de endişe verici bir bozulmanın yaşanmasıyla’ ortaya çıktığına dikkati çekti.

dfer
Cenin Mülteci Kampı’na düzenlenen saldırının ardından 19 Haziran’da İsrail ordusuna ait askeri araçlar ve İsrailli askerler bölgede devriye gezerken (Reuters)

Wennesland, İsrail'in Cenin Mülteci Kampı’ndaki askeri operasyonunu ve İsrail güçleri ile İslami Cihad ve Hamas hareketleri arasındaki çatışmaları anlatırken işgal altındaki Filistin topraklarında meydana gelen birçok olaya ve çatışmaya değindi.

Bu gelişmelere verilen karışık tepkilere dikkati çeken Wennesland, ‘bazıları şiddeti görmezden gelirken bazılarının ise duydukları büyük endişeyi dile getirdiklerini’ belirtti. Bu tepkiler arasında İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in yasadışı bir ileri karakola yaptığı ziyaret sırasında, yerleşimcileri işgal altında yasadışı olan ek karakollar kurmak için olası tüm tepeleri işgal etme çağrısı da yer aldı.

weg
Itamar Ben-Gvir, 20 Haziran'da Batı Şeria'daki Eli yerleşim birimini ziyaret ederken (Reuters)

Bununla yetinmeyip İsrail ordusunun Filistin kentlerindeki baskınlarını, öldürme ve ev yıkımlarını artırma çağrısı yapan Ben-Gvir, “İsrail topraklarına yerleşmek zorundayız ve aynı zamanda askeri bir kampanya başlatmamız, binaları havaya uçurmamız, teröristleri öldürmemiz gerekiyor. Bir değil, iki değil, onlarca, yüzlerce, gerekirse binlercesini” şeklinde konuştu.

Wennesland, buna karşın Hamas ve İslami Cihad'ın da aralarında olduğu Filistinli gruplar, İsrailli sivillere yönelik Haziran saldırısının 20. yıl dönümünü kutladığını bildirdi.

Yerleşim birimlerinin genişlemesi

Wennesland, İsrail hükümetinin ‘İsrail yerleşim planlarının ilerlemesini hızlandıracak’ ‘önemli değişiklikleri’ onayladığı 18 Haziran da dahil olmak üzere, yerleşim birimlerinin genişletilmesiyle ilgili ‘rahatsız edici gelişmeler olduğunu’ ifade etti. Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Genel Sekreteri Hüseyin eş-Şeyh, söz konusu değişikliklerin onaylanmasının ardından ‘Filistin Yönetiminin uzun süredir beklenen Karma Ekonomik Komite toplantısına katılmayacağı’ açıklamasında bulunduğunu hatırlatan Wennesland, benzer şekilde Fas’ın da bu yaz bakanlar düzeyinde düzenlenmesi planlanan 2. Necef Forumu’nu ertelediğini de sözlerine ekledi.

İşgal altındaki topraklarda artan şiddet döngüsünden ‘büyük endişe duyduğunu’ ifade eden Wennesland, sivillere yönelik her türlü şiddet eylemini kınayarak güvenlik durumunun kötüleşmesini körükleyen ve çatışmanın barışçıl çözümünü baltalayan terör eylemleri de dahil olmak üzere Filistin köylerine sistematik olarak saldıran ve bazen İsrail güvenlik güçlerinin desteğiyle toplulukları terörize eden, çoğu silahlı olan yerleşimcilerin şiddetinin ‘alarm verici’ derecede arttığını vurguladı.

gfrth
İsrail buldozerleri Filistinli Nassar el-Hüseyni'nin Doğu Kudüs'teki evini yıktı, 17 Mayıs (EPA)

Doğu Kudüs de dahil olmak üzere yerleşim yerlerinin sürekli genişlemesinin şiddeti körüklediği ve Filistinlilerin topraklarına ve kaynaklarına erişimini engellediği konusunda uyaran BM yetkilisi, bu genişlemenin ‘işgal altındaki Batı Şeria'nın coğrafyasını yeniden şekillendirdiğini ve gelecekteki Filistin devletinin bekasını tehdit ettiğini’ söyledi. İsrail yerleşim birimlerinin ‘BM kararları ve uluslararası yasaların açıkça bir ihlali olduğunu’ hatırlatan Wennesland, İsrail hükümetine, ‘uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları kapsamındaki yükümlülüklerine uygun olarak, Filistinlilere ait mülkleri yıkmayı bırakması, Filistinlilerin olası yerinden edilmelerini ve tahliyelerini önlemesi ve tüm yerleşim birimi inşasını derhal durdurması’ çağrısında bulundu.

Güvenlik durumundaki kötüleşmenin ‘son derece tehlikeli’ olduğunu vurgulayan BM yetkilisi, ‘Batı Şeria'daki olayların Gazze Şeridi'ne kadar uzanabileceğini’ belirterek BM’nin göreceli sakinliğin yeniden sağlanmasına ve mevcut kötü gidişatın değiştirilmesine yardımcı olmak için tüm taraflarla iletişim halinde olduğunu söyledi. Wennesland, ‘şiddetin durması için acilen toplu eylem’ çağrısında bulundu.



Avustralya'da Filistinlileri desteklemek için kitlesel gösteriler düzenlendi

Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
TT

Avustralya'da Filistinlileri desteklemek için kitlesel gösteriler düzenlendi

Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)
Sidney'de düzenlenen ‘Filistin için Ulusal Yürüyüş’ eyleminde bazı göstericiler pankartlar taşıdı. (Reuters)

Merkez sol hükümetin Filistin devletini tanıma niyetini açıklamasının ardından İsrail ile Avustralya arasında gergin ilişkiler yaşanırken, bugün binlerce Avustralyalı Filistinlileri desteklemek için düzenlenen mitinglere katıldı.

Filistin Eylem Grubu, Avustralya genelinde 40'tan fazla eylem düzenlendiğini ve Sidney, Brisbane ve Melbourne gibi eyalet başkentlerindeki yürüyüşlere büyük kalabalıkların katıldığını belirtti.

Söz konusu gösteriler, bu ayın başlarında Sidney Liman Köprüsü’nde on binlerce kişinin katıldığı yürüyüşün ardından gerçekleşti. Bu yürüyüş, Kanberra'nın Gazze Şeridi'ndeki savaşa ilişkin tutumunda bir dönüm noktası olarak görüldü.

fdve
Sidney'deki göstericiler (Reuters)

Filistin Eylem Grubu, Brisbane'de yaklaşık 50 bin kişi olmak üzere, toplam 350 bin kişinin yürüyüşlere katıldığını duyurdu, ancak polis buradaki sayının yaklaşık 10 bin olduğunu bildirdi. Polis, Sidney ve Melbourne'daki kalabalığın sayısına ilişkin tahminlerde bulunmadı.

ı8o9p0
Avustralya genelinde 40'tan fazla gösteri düzenlendi ve Sidney, Brisbane ve Melbourne gibi eyalet başkentlerindeki yürüyüşlere büyük kalabalıklar katıldı. (Reuters)

Sidney'de yürüyüşü düzenleyen Josh Lees, Avustralyalıların ‘Gazze Şeridi'ndeki soykırıma son verilmesini ve hükümetin İsrail'e yaptırım uygulamasını talep etmek için’ şehrin meydanlarına akın ettiğini söyledi. ‘Özgür Filistin’ sloganları atan katılımcıların birçoğu Filistin bayrakları taşıdı.

yuı8
Sidney'de düzenlenen yürüyüşte Filistin bayrağı taşıyan bir kız (EPA)

Öte yandan, ülkenin Yahudi topluluğunun çatı örgütü olan Avustralya Yahudileri Yürütme Konseyi Eş Başkanı Alex Ryvchin, Sky News'e verdiği demeçte, yürüyüşlerin ‘güvenli olmayan bir ortam yarattığını ve yapılmaması gerektiğini’ ifade etti.

 

o90p
Sidney'de Gazze'ye destek yürüyüşü sırasında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu aleyhine açılan bir poster (AFP)

Protestolar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun geçen hafta, Avustralya hükümetinin bu ay Filistin devletini tanıma niyetini açıklaması üzerine Avustralyalı mevkidaşı Anthony Albanese'ye yönelik sert söylemlerinin şiddetini artırmasının ardından patlak verdi.

dcfgthy
Yaklaşık 350 bin kişi yürüyüşlere katıldı, bunlardan 50 bini Brisbane'deydi. (AFP)

Avustralya ile İsrail arasındaki diplomatik ilişkiler, İşçi Partisi liderliğindeki Albanese hükümetinin Fransa, Birleşik Krallık ve Kanada'nın benzer adımlarının ardından Filistin devletini tanıyacağını açıklaması sonrası gerginleşti.

dfgthy
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları 60 binden fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. (AFP)

Avustralya, bu tanıma kararının Filistin Yönetimi'nden aldığı taahhütlere bağlı olduğunu, bu taahhütler arasında Hamas'ın gelecekteki herhangi bir devlette yer almayacağına dair taahhüdün de bulunduğunu belirtti.

fo90p
Gazze Şeridi'ndeki savaş sırasında öldürülen gazetecilerin posterleri, Sidney'de düzenlenen bir yürüyüşte (AFP)

Avustralya bu kararı 11 Ağustos'ta, on binlerce kişinin Sidney Liman Köprüsü’nde Gazze Şeridi'ne yardım ve barış çağrısında bulunduğu yürüyüşün ardından açıkladı. İsrail, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırının ardından yaklaşık iki yıldır Gazze Şeridi’ne yönelik askerî harekât yürütüyor.

Filistinli yetkililer, İsrail saldırıları sonucunda Gazze Şeridi'nde 60 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor ve insani yardım kuruluşları gıda kıtlığı nedeniyle yaygın açlık tehlikesi olduğu konusunda uyarıda bulunuyor.


SDG: Halk Meclisi seçimleri ‘formalite’ niteliğinde olup Suriye halkının iradesini yansıtmamaktadır

Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
TT

SDG: Halk Meclisi seçimleri ‘formalite’ niteliğinde olup Suriye halkının iradesini yansıtmamaktadır

Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)
Afrin'deki bir polis karakolunda Suriye hükümetine bağlı İç Güvenlik Güçleri'ne katılmak için kayıt sırasına giren Kürt gençler (AP)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) kontrolü altındaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY) bugün yaptığı açıklamada, önümüzdeki ay yapılması planlanan Halk Meclisi seçimlerinin ‘demokratik olmadığını ve Suriye halkının iradesini yansıtmadığını’ belirterek, bu seçimleri 50 yılı aşkın süredir devam eden ‘ötekileştirme ve dışlama’ politikasının bir devamı olarak değerlendirdi.

KDSÖY tarafından yapılan açıklamada, seçimlerin şu anda yapılmasının ‘Suriye halkının yaklaşık yarısını katılımdan mahrum bıraktığı’ belirtilerek, bunun ‘seçimlerin kapsamlı bir siyasi çözümün gerekliliklerini karşılamayan formalite icabı bir adımdan ibaret olduğunun kesin kanıtı’ olduğu ifade edildi.

Suriye Yüksek Seçim Komisyonu dün, güvenlik sorunları nedeniyle Suveyda, Rakka ve Haseke'de oy kullanmanın ertelendiğini duyurdu.

KDSÖY, Suriye'nin kuzey ve doğusunu ‘5 milyondan fazla Suriyelinin haklarını reddetme politikasını meşrulaştırmak için’ güvensiz olarak nitelendirmenin tamamen anlamsız olduğunu vurgulayarak, bu bölgelerin ‘Suriye'nin diğer bölgelerine kıyasla en güvenli bölgeler’ olduğunu belirtti.

hy
Bedevi savaşçıların Suveyda'ya ilerlemesini engelleyen İç Güvenlik Güçleri’nin kontrol noktasında ellerini kaldıran Bedevi savaşçılar (Reuters)

KDSÖY, ‘tek taraflı bir zihniyetle dayatılan her türlü önlem veya kararı reddettiğini’ ve bu yaklaşımla alınan kararların ‘Suriye'nin kuzey ve doğu bölgeleri için bağlayıcı olmayacağını’ kaydetti.

KDSÖY, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler’e (BM), Suriye'deki siyasi çözümle ilgili BM'nin 2254 sayılı kararına aykırı olduğunu düşünerek bu seçimleri tanımamaları çağrısında bulundu.

BM Güvenlik Konseyi, 2015 yılında Suriye'ye ilişkin 2254 sayılı kararı yayınladı. Bu karar, mezhepçi olmayan bir hükümetin kurulması ve yeni bir anayasanın hazırlanması da dahil olmak üzere siyasi bir çözüm için bir yol haritasının oluşturulmasını içeriyor.

KDSÖY’nin askeri kanadı olan Suriye Demokratik Güçleri (SDG), 14 yıllık iç savaşın ve geçen yılın sonlarında Beşşar Esed'in devrilmesinin ardından Suriye'yi birleştirmek için yapılan çabaların bir parçası olarak, geçtiğimiz mart ayında Suriye hükümeti ile devlet kurumlarına katılmak üzere bir anlaşma imzaladı.

Söz konusu anlaşma, SDG ve KDSÖY’nin Şam hükümetiyle yeniden bütünleşmesinin önünü açmayı amaçlıyor.


Yemen hükümetinin aldığı önlemler Husi savaş ekonomisini sarsıyor

Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
TT

Yemen hükümetinin aldığı önlemler Husi savaş ekonomisini sarsıyor

Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)
Yemen para biriminin toparlanması hükümete olan güveni yeniden sağladı, bunun da hizmetleri iyileştirmesi ve emtia fiyatlarını düşürmesi bekleniyor (AFP)

Yemenli araştırmacılar ve ekonomistler, Yemen riyalinin toparlanması ve parasal dengenin yeniden sağlanmasının ardından hükümetin son dönemde aldığı tedbirlerin Husi savaş ekonomisi üzerinde somut baskı oluşturmada başarılı olduğunu vurguladı.

Şarku'l Avsat'a konuşan araştırmacılar, hükümetin ithalatı düzenleyen ve döviz spekülasyonunu yasaklayan tedbir ve kararlarının, Aden'deki Merkez Bankası'na inisiyatifi geri kazandırdığını ve hükümet kontrolündeki bölgelerle Husi kontrolündeki bölgeler arasındaki parasal uçurumun kapanmasına katkıda bulunduğunu, dolayısıyla grubun döviz kurlarını kontrol etme kabiliyetini ortadan kaldırdığını değerlendiriyor.

Uzmanlara göre, bu önlemler Husileri karşı önlemler almaya yöneltti; bunların en dikkat çekeni, kendi kontrolleri altındaki bölgelerdeki banka ve şirketlerin, hükümet kontrolünde bulunan bölgelerdeki ticari kuruluşlarla işlem yapmasını engellemek ve ek vergiler ve haraçlar koymak oldu. Grubun, mal akışını engellemek ve işletme faaliyetlerini durdurmak gibi halkın acılarını daha da artıracak popülist politikalara başvurması bekleniyor.