BM’den Suriye’ye yardım götürmek için sınır kapılarının önemine vurgu

BM’den Suriye’ye yardım götürmek için sınır kapılarının önemine vurgu
TT

BM’den Suriye’ye yardım götürmek için sınır kapılarının önemine vurgu

BM’den Suriye’ye yardım götürmek için sınır kapılarının önemine vurgu

Birleşmiş Milletler (BM) dün, Suriye’nin kuzeybatısındaki muhaliflerin elinde bulunan bölgelerde yaşayanlara insani yardım sağlamak için Türkiye ile Suriye arasında geçişlerin açık kalma süresinin uzatılması çağrısında bulundu. Ayrıca bölgenin şubat ayındaki depremden bu yana çok fazla risk altında olduğunu vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre BM İnsani Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, Şam’dan döndükten kısa bir süre sonra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) şunları aktardı:

“Suriye halkı bugün, sandığımızdan daha fazla acı çekiyor. Çektikleri acılar her yıl artıyor. Suriyelilerin en az yüzde 90’ı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu zorluklar, BM ve insani yardım ortaklarımızın Suriye’deki en muhtaç nüfusa yardım etmek için sınırlı araçlara sahip olduğu bir zamanda ortaya çıktı.”

Griffiths açıklamasında ayrıca yetersiz finansman ve erişim sorunlarına dikkat çekti.

BMGK ocak ayında, Esed rejiminin kontrolündeki alanlardan geçmeden, aşırılık yanlısı ve muhalif grupların kontrolündeki bölgelere Bab el-Hava Sınır Kapısı’ndan yardım aktarma mekanizmasını altı ay uzattı.

2014 yılında kurulan mekanizma dört geçişi içeriyordu. Ancak Pekin ve Moskova’nın uzun yıllar süren baskısından sonra, yalnızca Bab el-Hava Sınır Kapısı faaliyette kaldı.

Görev süresi 10 Temmuz’da sona eren Griffiths konuya dair şunları söyledi:

“Genel Sekreter (Antonio Guterres), 12 aylık bir süre için yenilenmesi gerektiğini ve insani yardımın kuzeybatıya ulaştırılmasını kolaylaştırmak için diğer tüm geçişleri içermesi gerektiğini açıkça belirtti.”

Ancak Güvenlik Konseyi içindeki müzakereler karmaşık görünüyor.

Rusya Büyükelçisi Vasily Nebenzia dün yaptığı açıklamada, ikiyüzlü batı propaganda makinesinin harekete geçtiğini belirterek şunları söyledi:

“Bu sınır ötesi mekanizması olmadan milyonlarca Suriyelinin açlıktan ve soğuktan öleceği bir kez daha söylendi. Suriye’nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etse bile uzatmaktan başka çaresi yok.”

BM’nin bir yardım konvoyu geçen hafta kuzeybatıdaki bölgelere, ocak ayından bu yana ilk kez Şam’ın kontrolündeki bölgelerden girdi.

Griffiths, bu teslimat yönteminin sınır ötesi mekanizmanın gerekli hacmini karşılayamayacağını vurguladı.

Esed depremden sonra, mayıs ayında üç ay daha uzatılan üç aylık bir süre için Türkiye ile iki sınır kapısının daha açılmasına izin verdi.

Bu hafta Şam’da Esed ile bir araya gelen BM yetkilisi, “Bir daha uzatılmayacağına inanmak için hiçbir nedenim yok” dedi.



Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
TT

Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi başkanlığındaki Kürt heyeti arasında, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın da katıldığı görüşme Şam'da başladı.

Görüşme, eş-Şera ve Abdi'nin 10 Mart'ta ABD himayesinde imzaladıkları ve ‘sınır kapıları, havaalanı, petrol ve doğalgaz sahaları dahil olmak üzere Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin idaresine dahil edilmesini’ öngören bir dizi maddeden oluşan anlaşmadan dört ay sonra gerçekleşti.

Ancak Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi daha sonra anayasal deklarasyon ve çeşitliliği yansıtmadığını söylediği bir hükümetin kurulması nedeniyle Suriye yönetimini eleştirdi. Geçtiğimiz ay Kürt güçleri ‘demokratik ve adem-i merkeziyetçi’ bir devlet talep etmiş, Şam da buna yanıt olarak ülkede ‘bölücü bir gerçeklik dayatma girişimlerini’ reddettiğini açıklamıştı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre  adının açıklanmasını istemeyen bir Kürt kaynak, “SDG liderinin başkanlığındaki bir Kürt heyeti bugün DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) temsilcilerinin eşliğinde Şam'a gitti ve şu anda Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile görüşüyor. Görüşmede ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Toplantının gündemi hakkında bilgi sahibi olan kaynak, ‘görüşmelerde dört ana dosyanın ele alındığını, bunların Suriye devletinin yapısı, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Şam hükümeti arasındaki ilişki, ekonomi ve askeri güç olduğunu’ söyledi.

Çatışmaların patlak vermesinden önce onlarca yıl ötekileştirme ve dışlanmaya maruz kalan Kürtler, yeni yönetimin karar alma mekanizmasını merkezileştirme ve kilit unsurları geçiş sürecinin yönetiminden dışlama girişimini eleştiriyor.

Abdi, mayıs sonunda bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Şam ile vardığımız mutabakata bağlıyız ve şu anda uygulama komiteleri aracılığıyla bu anlaşmayı hayata geçirmek için çalışıyoruz” dedi. Abdi ayrıca, tüm bileşenlerin tam haklarla yaşadığı ve hiç kimsenin dışlanmadığı adem-i merkeziyetçi bir Suriye’ye olan bağlılığını vurguladı.

Eş-Şera'nın Şam'a gelişinden kısa bir süre sonra tüm silahlı askeri grupları dağıtacağını açıklamasına rağmen, ABD destekli Kürtler, 2019'da son kalesinden çıkarılana kadar DEAŞ'la mücadelede etkili olduğunu kanıtlayan organize askeri güçlerini korumakta ısrar ediyor.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Şam'ın ihtiyaç duyduğu büyük petrol ve doğalgaz sahaları da dahil olmak üzere kuzey ve doğu Suriye'nin büyük bölümünü kontrol ediyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani daha önce Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile imzalanan anlaşmanın şartlarının uygulanmasının ‘ertelenmesinin’ ülkedeki ‘kaosu uzatacağı’ uyarısında bulunmuştu.