Libya’dan kaçakçılıkla mücadele için ortak güç talebi

Libya, insan ve uyuşturucu kaçakçılarının peşine düşecek ortak bir güç kurulmasını talep ediyor

Libya’da ele geçirilen uyuşturucu maddeler (Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerle Mücadele Kurumu)
Libya’da ele geçirilen uyuşturucu maddeler (Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerle Mücadele Kurumu)
TT

Libya’dan kaçakçılıkla mücadele için ortak güç talebi

Libya’da ele geçirilen uyuşturucu maddeler (Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerle Mücadele Kurumu)
Libya’da ele geçirilen uyuşturucu maddeler (Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerle Mücadele Kurumu)

Libya’da ülkenin batısı ve doğusunda bölünmüş olan yetkililer zaman zaman, ülke genelinde uyuşturucu ve insan kaçakçılarının hedef alındığını ve suçlular hakkında yasal işlem başlatıldığını duyuruyor. Uzmanlar ve analistler, çabaların ‘ortak bir güçte’ birleştirilmesi ve sıkıntı çeken Libua için uluslararası ortaklardan ‘daha geniş destek’ sağlanması gerektiğini söylüyor.

Libyalılar son olarak, Abdulhamid ed-Dibeybe liderliğindeki Trablus merkezli Ulusal Birlik Hükümeti’nin (UBH) ‘batı kıyısı bölgesinde akaryakıt kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı ve insan kaçakçılığı çetelerinin sığınaklarına yönelik isabetli hava operasyonlarının yapıldığına’ yönelik açıklamasına tanık oldu. Daha önce, doğu Libya’daki yetkililer uyuşturucu tacirlerinin tutuklandığını ve haklarında yasal işlemlerin başlandığını duyurmuştu.

Eski Libya Savunma Bakanı Muhammed el-Bargasi’ye göre, uzmanlar, bu suçların yayılmasını Libya’da hukukun üstünlüğünün yokluğuna ve bunun da çeteleri ve hızlı servet peşinde koşanları ‘yargının işlevinin olmaması nedeniyle hesap verebilirlik veya gözetim olmadan’ istediklerini yapmaya teşvik etmesine bağlıyor. Bargasi Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada “Bingazi’de Şubat ayı başlarında gösterilen çabalara, sınırda ise içişleri unsurları ve sınır muhafızlarının kaçakçılık çetelerine yönelik baskınlarına rağmen uyuşturucu kaçakçılığı ve ticareti devam ediyor” ifadelerini kullandı.

Fotoğraf altı: Batı Libya’da yetkililer tarafından yakalanan düzensiz göçmenler (Geçici Ulusal Birlik Hükümeti’nin İçişleri Bakanlığı)
Batı Libya’da yetkililer tarafından yakalanan düzensiz göçmenler (Geçici Ulusal Birlik Hükümeti’nin İçişleri Bakanlığı)

Devam eden takip

Aynı bağlamda, Libya’nın batısında, özellikle Zaviye şehrinde kaçakçılık çetelerinden akaryakıt kaçakçıları ile uyuşturucu ve insan kaçakçılarına yönelik takip operasyonlarının, kaçakçıların sığınaklarına karşı insansız hava araçları ile baskı yapmaya kadar vardığına dikkat çekti. Eski Libya askeri yetkilisi, bu suçların ‘caydırıcı yasaların etkinleştirilmemesi ve ülkedeki güvenlik servislerinin zayıflığı nedeniyle devam edeceğini’ belirtiyor. Bu konunun ‘Sınır Muhafızlarını temsil eden ve İtalya ve ABD gibi uluslararası ortaklar tarafından desteklenen Doğu ile Batı arasında ortak bir güç kurulmasını’ gerektirdiğini düşünüyor.

Bargasi, Libya’daki yerel makamlara sınırlarda radar gözetleme sistemi sağlanması ve sınırların yakınında kaçak mal ve insan kaçakçılığı yapanları takip etmek ve tutuklamak için keşif helikopterlerinin ve silahlı helikopterlerin havalandırılması için kullanılacak havalimanlarının kurulması için uluslararası destekçilere çağrıda bulundu.

Uzun vadeli operasyon

Libyalı analist İbrahim Belkasım, Ulusal Birlik Hükümeti tarafından yakın zamanda yapıların, Beni Velid’in orta bölgesinden batı kıyısına kadar her türden suçla mücadele için başlatılan kampanyanın uzun vadeli bir operasyonun parçası olduğunu söylüyor. Belkasım, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, söz konusu operasyonun ‘çeşitli taraflar arasında yüksek koordinasyon sağlanarak, güneybatı Libya’daki eş-Şuveyri’ya kadar alanda bulunan hedeflerine büyük ölçüde ulaştığını’ sözlerine ekledi.

Libyalı analist, takip sürecinin başkent Trablus’a en yakın bölgelere odaklanma yönünde ilerlediğini, bu operasyonun takibe devam etmeyi, cezasızlık durumuna sona erdirmeyi, ulusal yargı tarafından aranan suçlular hakkında yargı işlemlerinin tamamlanmasını ve her türlü kaçakçılık, insan kaçakçılığı ve yasa dışı ticaretin sığınaklarını vurmayı amaçladığını belirtti. Ayrıca güvenlik operasyonunun Libya’nın sosyal ve siyasi düzeyde ulusal koordinasyonu ile Libya’nın uluslararası ortaklarıyla birlikte yürütüldüğünü de bildirdi.

Belkasım “Hedef listesi burada bitmiyor” diyerek, Batı Libya yetkilileri hakkında “Ordu Batı Libya’da ortak bir bilinçle bulunmadığından, vatandaşların ordunun Batı Libya’daki rolünün önemi konusundaki düşüncesini değiştirmeye’ çalıştığını da vurguladı.

Fotoğraf altı: İçişleri Bakanlığı güçleri tarafından Libya’nın batısında bir miktar ‘XTC’ türü uyuşturucu bulundu (İçişleri Bakanlığı)
İçişleri Bakanlığı güçleri tarafından Libya’nın batısında bir miktar ‘XTC’ türü uyuşturucu bulundu (İçişleri Bakanlığı)

Askeri hamle

Daha detaylı olarak, bunun askeri bir kampanya olduğunu açıklayarak “Bunun bir kısmı propaganda ve diğer kısmı oy hakkı olmayan kategorilerden biri olduğu için ulusal ve uluslararası partilerin ileriki bir aşamada seçimleri güvence altına alma dosyasını devretmenin yanı sıra son çatışmalar ve ordunun rolünün önde çıkmaması nedeniyle vatandaşların orduya yönelik düşen güven düzeyinin artırılması için çaba sarf ettikleri ordunun rolünü tanımlıyor” ifadelerini kullandı.

Uluslararası ortaklarla koordinasyon hakkında, ‘Libya’dan Avrupa’ya yasa dışı göç dalgalarında önemli bir düşüşe yol açacak uzun süreli bir operasyon kapsamında kaçakçılık ve insan kaçakçılığının kıskacının daraltılması ayrıca kaçakçılık noktalarının ortadan kaldırılması’ amacıyla Dibeybe hükümeti ile Avrupa Birliği arasındaki koordinasyon derecesini ‘çok yüksek’ olduğunu belirtti. Bu bağlamda, İtalya’nın Libya’ya kıyı bölgelerini düzensiz göçten korumak ve izlemek için gemiler sağlamasına dikkat çekildi.

Asil ve vatansever bir hedef

Hükümetin kaçakçılık çetelerine karşı koyma planlarına ilişkin değerlendirmesinde, Belkasım, yönetimin şu anda yaptığının ‘asil ve vatansever’ bir hedef olduğuna yönelik inancını dile getirdi bununla birlikte ‘Libya içindeki bazı küçük toplulukların, özellikle güvenlik dosyasında özel muameleye ihtiyaç duyduğunu’ belirtti. Ayrıca “Güvenliğin bir kısmı, güvenlik rolünü tamamlayan sosyal planların yanı sıra, bir tür sosyal istihbarat gerektiren sivil barış yoluyla güvenliğin nasıl yönetileceği ve suç kontrolünün nasıl yönetileceği ile ilgili” ifadelerini kullandı.

Güvenlik dosyasına yönelik hükümet politikalarının ‘şimdiye kadar kapsamlı bir vizyona sahip olmaları sebebiyle daha fazla geliştirilmesi gerektiğini ve güvenlik dosyasını geleneksel biçimlerde mücadele edilmesi gereken bir suç olarak ele almaya devam edildiğini’ de sözlerine ekledi.

Belkasım bu konuyu yönetme sürecini ‘son derece karmaşık’ olarak tanımlarken, Libya içinde iş birliği ve ortak eylem ve İtalya üzerinden Avrupa’ya geçiş ülkesi olarak Libya’ya giden bazı göç yolları ve alanları hakkında bilgi sağlama aracılığıyla, güvenlik ve askeri yetkililere yardımcı olan Avrupalılarla ortaklığın geliştirilmesi için çağrıda bulundu.

Aynı zamanda, Libya’nın bu bağlamda, Batı Afrika’dan gelen bazı insan kaçakçıları ve insan tacirlerini uluslararası düzeyde tutuklamak açısından ‘Libya güvenlik kurumları tarafından elde edilen büyük bir başarısını’ vurguladı. 



Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’a konuşan iki kaynak, Hamas’ın Gazze Şeridi'nde yeni bir ateşkes için girişimde bulunmaya çalıştığını ve ateşkes önerisini ABD Başkanı Donald Trump yönetimine iletmek için Türkiye'den destek talep ettiğini söyledi.

Kimliklerinin gizli kalması koşuluyla ayrı ayrı konuşan iki kaynak, Hamas yönetiminin, Hamas Hareketi tarafından önerilen ‘kapsamlı anlaşma’ ya da diğer adıyla ‘paket anlaşmasının’ Türkiye ile ABD arasındaki ’iyi ilişkilerden’ dolayı Türk yetkililer tarafından Trump yönetimine iletilebileceğine inandığını söyledi.

Hamas'ın önerisi, üzerinde mutabık kalınan sayıda Filistinli mahkûmun salıverilmesi karşılığında tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını, savaşın durdurulmasını ve İsrail'in Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinden çekilmesini öngörüyor.

Hamas Liderlik Konseyi Başkanı Muhammed Derviş başkanlığındaki heyet, pazar günü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştü. Derviş, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile de bir araya gelerek savaşın durdurulmasıyla ilgili görüşün yanı sıra, Filistin'in iç durumuna ve diğer konulara değindi.

Kaynaklardan biri Hamas'ın Türkiye'nin desteğini istemesiyle ilgili tutumunu, Hamas'ın tüm İsrailli rehineleri teslim etmesi halinde savaşın durmasını garanti edeceğini söyleyen ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in açıklamalarına dayandırdığını, ancak İsrail'in bu girişimi reddettiğini açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetindeki bazı bakanlar tarafından yapılan açıklamalar da bu tutumu teyit ediyor.

Kaynaklardan diğeri ise şunları söyledi:

“Türkiye'deki görüşmeler, Türk yetkililere, Hamas’ın vizyonunu Washington'a iletmek için mevcut ABD yönetimiyle olan iyi ilişkilerini kullanmaları gerektiği mesajını vermeyi amaçlıyordu.”

İki kaynak da ABD'nin bu öneriyi kabul etmesi için İsrail'e baskı yapılmasında daha büyük bir rol oynaması amacıyla, arabulucu Katar da dahil olmak üzere Donald Trump yönetimindeki yetkililere mesajın iletilmesi için şimdiye kadar başka araçların da kullanıldığı konusunda hemfikir.

Kaynakların aktardıklarına göre Hamas, Gazze'deki savaş devam ederken gerçekleşmesini istediği anlaşılan Trump'ın bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde bir anlaşmaya varılması için ABD’nin tutumuna güveniyor. Kaynaklardan biri Trump'ın İran ile nükleer programı konusunda geçici de olsa bir çözüme ulaşmayı istediğini söyledi.

Hamas’tan kaynakların birkaç gün önce Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre Hamas’ın vizyonu ‘bölgesel ve uluslararası garantilerle beş yıl sürecek uzun bir ateşkese’ hazır ve açık olmasına dayanıyor.

Hamas, herhangi bir ateşkes anlaşmasının İsrail güçlerinin Gazze'den çekilmesini ve belirli bir insani protokol uyarınca insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişini de kapsamasını istiyor. Hamas ayrıca Arap, Müslüman ve Avrupa ülkelerinin desteğini alan Mısır'ın önerisi doğrultusunda, Gazze'yi tam yetki ile yönetecek, bağımsız ve fraksiyona bağlı olmayan kişilerden oluşan bir Filistin komitesinin kurulmasını kabul ettiğini de açıkladı.