Siyasetçilerin ülkelerine olan sadakatini sorgulayan Patrik Rai: ‘Lübnan hasta’

Maruni Patriği Beşara er-Rai ve Lübnan Adalet Bakanı Henry Khoury (NNA)
Maruni Patriği Beşara er-Rai ve Lübnan Adalet Bakanı Henry Khoury (NNA)
TT

Siyasetçilerin ülkelerine olan sadakatini sorgulayan Patrik Rai: ‘Lübnan hasta’

Maruni Patriği Beşara er-Rai ve Lübnan Adalet Bakanı Henry Khoury (NNA)
Maruni Patriği Beşara er-Rai ve Lübnan Adalet Bakanı Henry Khoury (NNA)

Maruni Patriği Beşara er-Rai, Lübnan’daki politikacıların ülkelerine olan sadakatini sorgulayarak onları kendi çıkarlarına bağlı olmakla suçladı.

Rai ‘Yarın Lübnan İçin Yeni Bir Vizyon, Merkezi Olmayan ve Tarafsız Bir Sivil Devlet’ başlıklı ‘kimlik ve egemenlik buluşması’ etkinliği sırasında yaptığı konuşmada, Lübnanlı politikacıların kendi çıkarlarına bağlı oldukları için diyalogdan kaçtıklarını ifade ederken, Lübnan için uluslararası bir konferans çağrısında bulundu. Rai, yetkililerin diyalogdan kaçtığını, çünkü her birinin kendi çıkarları olduğunu düşünerek politikacıların ülkeye olan sadakatiyle ilgili şüphelerini dile getirdi. “Olduğumuz gibi kalırsak Lübnan için kurtuluş olmaz” diyen Rai, Lübnan’ın hasta olduğunu ve yetkililerin hastalığı tedavi etmek veya nedenini bulmak istemediğini de sözlerine ekledi.

Rai, yetkililerin, sistemi ve anayasayı yok ederek bir devleti ve bir halkı yok etme hakkına sahip olmadığını vurgulayarak, bunun siyasi bir yıkım olacağını belirtti.

Etkinliğe katılan Şeyh el-Akl’ın Dürzi mezhebi temsilcisi Şeyh Sami Abdulhalık ise, Lübnanlıların mezhep ve parti yararına değil vatan yararına çalışması gerektiğini söyledi. Başpiskopos Semir Mazlum ise devleti miras için öldürenlerin varlığından üzüntü duyduğunu dile getirdi.



Lübnan sınırı yakınlarındaki güvenlik operasyonu sırasında kaçırılan iki Suriye güvenlik gücü mensubu ‘serbest bırakıldı’

Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Lübnan sınırı yakınlarındaki güvenlik operasyonu sırasında kaçırılan iki Suriye güvenlik gücü mensubu ‘serbest bırakıldı’

Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Suriye devlet medyası dün akşam, Lübnan sınırındaki bir köyde kaçakçılıkla mücadele operasyonu sırasında kaçırılan ve bir dizi ‘aranan adamla’ çatışan iki Suriye güvenlik gücü mensubunun ‘serbest bırakıldığını’ bildirdi.

Suriye resmi haber ajansı SANA’nın devlet kurumlarından edindiği bilgiye göre, ‘Sınır Güvenlik Birimi, Suriye-Lübnan sınırında silah ve mal kaçakçılığı yapan bir grup aranan adam tarafından kaçırılan iki unsuru serbest bırakmayı başardı.’

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre, ‘Suriye-Lübnan sınırını kontrol altına almaya yönelik devam eden çabaların bir parçası olarak Sınır Güvenlik Birimi, silah ve mal kaçakçılığına yönelik çıkışları kapatmak amacıyla sınır köyü Havik'te kapsamlı bir operasyon başlattı.’

AFP'nin bildirdiğine göre, ‘Sınır Güvenlik Birimi güçleri ile aranan bazı şahıslar arasında çatışmalar yaşandı ve bu çatışmalar güvenlik güçlerinin iki üyesinin görevlerini yerine getirirken kaçırılmasıyla sonuçlandı. Yasa dışı kaçakçılık operasyonlarına karışan bir dizi aranan kişi gözaltına alındı. Çok miktarda silah ve kaçak mal ele geçirildi.’

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in 8 Aralık'ta Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif grupların koalisyonunun saldırısıyla devrilmesinin ardından yeni yetkililer ‘eski rejimin kalıntılarını etkisiz hale getirmek’ amacıyla bir dizi güvenlik operasyonu yürüttü.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) geçtiğimiz ay Humus'un batı kırsalında yürütülen güvenlik operasyonları sırasında altı kişinin öldürüldüğünü bildirmişti.

SOHR, dünkü güvenlik operasyonunun ‘militanları, kaçakçıları, aranan uyuşturucu satıcılarını ve Hizbullah'a yakın kişileri kovmayı’ amaçladığını kaydetti.

Suriye güçlerinin ‘tanklar, zırhlı araçlar, insansız hava araçları (İHA) ve ağır silahlar kullandığını, mermilerin sivil bölgelere düştüğünü’ söyledi.

Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA), Havik köyündeki çatışmalar sonucunda ‘Suriye ile sınır kasabası el-Kasr'ın eteklerine bir roket düştüğünü’ bildirdi.

Lübnan ve Suriye, özellikle ülkenin kuzeydoğusunda büyük ölçüde sınırlandırılmamış 330 kilometre uzunluğunda bir sınırı paylaşıyor ve bu da sınırı kaçakçıların, balıkçıların ve hatta mültecilerin sızması için kolay bir alan haline getiriyor.

Hizbullah, çatışmanın iki yılını doldurduğu 2013'ten bu yana Suriye ordusunu desteklemek için açıkça savaşmaya başladı. Şii nüfusun çoğunlukta olduğu ve bazılarında Lübnanlıların da yaşadığı köylerin yer aldığı Humus kırsalındaki Lübnan sınır bölgeleri, gerek savaşçıların nakli gerekse silah depolarının kurulması açısından Hizbullah için önemli bir lojistik merkez oldu.

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım aralık ayında Esed'in devrilmesinden sonra örgütün artık Suriye üzerinden askeri malzeme alamayacağını kabul etti.

Ocak ayında Şam'da bir araya gelen Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati, iki ülke arasında on yıllardır süren belirsiz ilişkilerin ardından karşılıklı saygı ve ulusal egemenliğe dayalı ilişkiler kurma isteklerini yinelediler.

Her iki ülkenin yetkilileri, Lübnan'daki Suriyeli mültecilerin varlığı, kara ve deniz sınırlarının belirlenmesi ve Suriye hapishanelerindeki Lübnanlı kayıp şahıslar meselesi de dahil olmak üzere çözüm bekleyen konuları çözüme kavuşturmayı umuyor.