Gazze’deki esir İsraillilerin aileleri uluslararası toplumdan yardım istiyor

Hamas'ın Gazze Şeridi'nde esir tuttuğu İsrailli mahkumların aileleri yardım istiyor

(Soldan sağa) Avira Mengistu'nun annesi ve kız kardeşi, Teğmen Hadar Goldin’in annesi, Başçavuş Oron Shaul'un erkek kardeşi, Hişam es-Seyyid'in babası ve annesi, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi önünde (AFP)
(Soldan sağa) Avira Mengistu'nun annesi ve kız kardeşi, Teğmen Hadar Goldin’in annesi, Başçavuş Oron Shaul'un erkek kardeşi, Hişam es-Seyyid'in babası ve annesi, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi önünde (AFP)
TT

Gazze’deki esir İsraillilerin aileleri uluslararası toplumdan yardım istiyor

(Soldan sağa) Avira Mengistu'nun annesi ve kız kardeşi, Teğmen Hadar Goldin’in annesi, Başçavuş Oron Shaul'un erkek kardeşi, Hişam es-Seyyid'in babası ve annesi, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi önünde (AFP)
(Soldan sağa) Avira Mengistu'nun annesi ve kız kardeşi, Teğmen Hadar Goldin’in annesi, Başçavuş Oron Shaul'un erkek kardeşi, Hişam es-Seyyid'in babası ve annesi, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi önünde (AFP)

Hamas tarafından Gazze Şeridi'nde esir tutulan İsrail askerlerinin   aileleri, onları Cenevre'de kabul eden Birleşmiş Milletler (BM) temsilcilerinin kendilerine yardımcı olacak bir tutum bildirme sözü verdiğini açıkladılar. Aileler kamuoyuna esirlerin serbest bırakılması için çaba gösterilmesi çağrısında bulundular.

İsrail'in yakalanırken öldürüldüğünü söylediği ancak ailesinin Gazze Şeridi’nde esir olduğunu düşündüğü subay Hadar Goldin’in annesi Leah Goldin, Cenevre'deki BM karargahındaki insan hakları yetkililerinin kendilerine yardımcı olacak bir tutum bildirme sözü verdiğini ve olayla ilgili bilgi verme ihtiyacı konusunda anlaştıklarını söyledi. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre Goldin “9 yıldır çocuklarımızın akıbetiyle ilgili ölümcül bir bulanıklığın ıstırabını çekiyoruz. Bu tür bilgiler, bizimle onlar arasında bir esir değişimi anlaşmasını kolaylaştıran bir güven oluşturabilir” dedi.

(foto altı) Hamas'ın askeri kanadı el-Kassam Tugayları üyeleri, Gazze'deki İsrailli tutukluların hücrelerinin önünde (Getty Images)
Hamas'ın askeri kanadı el-Kassam Tugayları üyeleri, Gazze'deki İsrailli tutukluların hücrelerinin önünde (Getty Images)

2014 yılında İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği askerî harekâtın son günlerinde Gazze'de esir alınan Hadar Goldin ve Oron Shaul adlı iki asker olmak üzere Gazze'de 4 İsrailli esir olduğu biliniyor. İsrail ordusu, bu iki ismin yakalandıklarında öldürüldüklerini açıkladı. ‘Hannibal’ yöntemine göre yani İsrail kurşunlarıyla öldürüldüklerini doğrulayanlar var. O isimlerin arasında Etiyopyalı Yahudi Avira Mengistu ve Negev Bedevisi Arap kökenli Hişam es-Seyyid adında iki sivil de bulunuyor. Her ikisi de psikolojik rahatsızlıklara sahip ve 2014 ve 2015 yıllarında kendi istekleriyle Gazze Şeridi'ne girdiler.

Binyamin Netanyahu, Naftali Benet ve Yair Lapid hükümetleri, karşılığında bin Filistinli esiri serbest bırakmanın bedelini ödemeyi reddettikleri için Hamas ile serbest bırakılmaları amacıyla bir anlaşmaya varmaktan kaçındılar. Tutsakların aileleri İsrail hükümetlerini esirleri kurtarmadığı için eleştiriyor ancak Netanyahu hükümeti, aileleri Hamas'a karşı seferber etmeye çalışıyor.

(foto altı) Avira Mengistu'nun annesi Agarnech Mengistu (solda) ve kız kardeşi Tsige Engedau Çarşamba günü Cenevre'deki Uluslararası Kızıl Haç Komitesi önünde (AFP)
Avira Mengistu'nun annesi Agarnech Mengistu (solda) ve kız kardeşi Tsige Engedau Çarşamba günü Cenevre'deki Uluslararası Kızıl Haç Komitesi önünde (AFP)

İsrail Dışişleri Bakanlığı geçtiğimiz Aralık ayında aileler için Papa Franciscus ile bir ziyaret tertip etmişti. Ayrıca oğullarının geri alınması amacıyla iki uluslararası örgütün yardımını talep etmek üzere BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Başkan Yardımcısı Gilles Carbonnier ile bir araya gelmek üzere Cenevre'ye bir ziyaret düzenlemişti.

Ailelere İsrail Dışişleri Bakanlığı Diaspora Departmanı Başkanı Shuli Davidovich eşlik etti ve ziyaretin amacının “esirlerin serbest bırakılması yolunda koşullarını hafifletmek için Hamas üzerinde uluslararası baskı oluşturmak” olduğunu söyledi.

(foto altı) El-Kassam Tugayları’nın Haziran 2022'de internet sitesinde Hişam es-Seyyid'in hayatta olduğunu kanıtlamak için yayınladığı klipten bir görüntü
El-Kassam Tugayları’nın Haziran 2022'de internet sitesinde Hişam es-Seyyid'in hayatta olduğunu kanıtlamak için yayınladığı klipten bir görüntü

ICRC, ‘görüşmelerin gizliliğine’ atıfta bulundu, ancak kayıp “İsrailliler veya Filistinlilerin ailelerinin ve akrabalarının akıbetini bilme hakları olduğunu” doğruladı. ICRC tarafından yapılan açıklamada “çatışma sırasında öldürülenlerin cesetlerinin kimliği belirlenmeli, onurlu bir şekilde muamele görmeli ve iade edilmelidir” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada ayrıca “ICRC’nin çatışmanın tüm taraflarından kayıp kişilerin akıbetini netleştirmeye çalıştığı” vurgulandı.

Hişam es-Seyyid'in ebeveynlerinin, Bedevi aşiretler aracılığıyla Hamas ile müzakereler düzenlemeye çalıştıktan sonra uluslararası toplumdan yardım istemek için ilk kez uluslararası bir faaliyete katılmaları dikkat çekici. Baba Şaban es-Seyyid, AFP'ye önceki çabaların başarısız olduğunu belirterek “BM'nin oğullarını 8 yıl sonra eve getirmeye yardım edeceğini umarak buraya son çare olarak geldik” dedi.



Suriye'nin güneyindeki silahlı gruplardan oluşan bir koalisyon silahlarını bırakmıyor

Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)
Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)
TT

Suriye'nin güneyindeki silahlı gruplardan oluşan bir koalisyon silahlarını bırakmıyor

Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)
Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)

AFP'ye konuşan bir sözcü, Suriye'nin güneyindeki silahlı gruplardan oluşan bir koalisyonun, yeni yetkililerin tüm silahlı oluşumları dağıtma kararına rağmen silahlarını bırakmadığını ve Savunma Bakanlığı çatısı altına girmeye hazır olduklarını ifade ettiğini söyledi.

Yeni yetkililer 25 Aralık'ta, ‘hayati kurumları korumak’ için Şam'a giren ve Ahmed el-Avde tarafından yönetilen Güney Operasyonları Odası'nın katılmadığı bir toplantıda, ‘tüm silahlı gruplarla’ onları dağıtma ve Savunma Bakanlığı çatısı altında birleştirme konusunda anlaşmaya vardıklarını duyurdu.

Şu anda Dera vilayetini kontrol eden Güney Operasyonları Odası’nın Sözcüsü Albay Nesim Ebu Ara, “Grupların dağıtılması fikrine inanmıyoruz. Silahlarımız, ağır ve tam teçhizatımız var. Bence Savunma Bakanlığı ile askeri bir organ olarak birleşmeliyiz” dedi.

2012 yılında Suriye ordusundan ayrılarak Güney Operasyonları Odası olarak bilinen koalisyonun yetkilisi olan Ebu Ara şunları söyledi: “Biz güney Suriye'de organize bir gücüz... Bu birimi yöneten firari subaylarımız var.”

grthy
Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetine bağlı Busra kentinde, Dera vilayetindeki grupların koalisyonu olan Güney Operasyonları Odası'nın komutanı Ahmed el-Avde, 5 Ocak 2025. (AFP)

Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif gruplar 27 Kasım'da Suriye'nin kuzeyinden gerçekleştirdikleri sürpriz saldırının ardından 8 Aralık'ta Şam'a girdi. Bu, Devlet Başkanı Beşşar Esed'in devrilmesine ve ailesinin yarım yüzyıldan fazla süren iktidarının sona ermesine yol açtı.

‘Kaos’

Suriye'deki olaylar, Mart 2011'in ortalarında yetkililer tarafından hızla bastırılan Esed karşıtı halk gösterileriyle başladı ve ülkeyi birden fazla etki alanına bölen yıkıcı bir çatışmaya dönüştü. Çatışmalar yarım milyondan fazla insanın ölümüne neden oldu.

Halk protestolarının beşiği olan Dera vilayeti, rejim güçlerinin Temmuz 2018'de kontrolü yeniden ele geçirmesinin ardından tüm muhalif savaşçıların ayrılmadığı tek bölgedir; zira Moskova'nın desteklediği bir uzlaşma anlaşması askeri operasyonlara son vermiş ve hafif silahlara sahip muhalif savaşçıların varlığını sürdürmesini sağlamıştır.

Eski muhalif gruplardan yerel savaşçılar ve rejimle anlaşan diğerleri 6 Aralık'ta Güney Operasyonları Odası’nı kurdu.

Ebu Ara, Esed'in kaçtığı 8 Aralık günü şafak vakti ‘Şam'a ilk girenlerin’ bu güçler olduğunu söyledi.

“Rejim ordusu kuzeyde çökerken, başkente girmek için gece geç saatlerde bir konvoy hazırladık” diyen Ebu Ara, güçlerinin ‘şafak vakti Şam'a girdiğini’ açıkladı.

FERGTH5Y6
Suriye'nin orta-batısındaki Humus kentinin ez-Zehra mahallesinde Suriye Geçici Hükümeti'ne bağlı savaşçılar, 4 Ocak 2025. (AFP)

AFP'ye konuşan görgü tanıkları, düğümlü sarıklarıyla tanınan Ahmed el-Avde'nin savaşçılarının o gün Merkez Bankası çevresinde konuşlandıklarını ve Emevi Meydanı da dahil olmak üzere birçok mahallede bulunduklarını bildirdi.

Ebu Husam olarak da bilinen Ebu Ara sözlerine şöyle devam etti: “Çok fazla kaos vardı ama kısa bir süre içinde hayati merkezleri korumayı başardık.”

Koruma sağlamak

Ebu Ara, Birleşmiş Milletler (BM) merkezini ve aralarında Mısır ve Ürdün'ün de bulunduğu birçok Arap ve Batı elçiliğini koruduklarını ifade etti. Ayrıca tüm ülkelerden birçok diplomatın toplandığı Four Seasons Otel'e kadar ‘diplomatlara eşlik ettiklerini’ söyledi.

Grup ayrıca rejimin eski Başbakanı Muhammed el-Celali'ye de ‘daha sonra Ahmed eş-Şera ile yapacağı görüşmeyi hazırlamak üzere’ aynı otele kadar eşlik etti.

Ebu Ara'ya göre Ahmed el-Avde'ye bağlı güçler HTŞ liderliğindeki kuzeyli savaşçıların gelişinin ardından ‘kaos ya da silahlı çatışma korkusuyla’ başkentten çekildi. Ebu Ara, “8 Aralık öğleden sonra Dera’ya geri döndük” dedi.

Şam'ın düşmesinden iki gün sonra el-Avde yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ile görüştü. Ancak 25 Aralık'ta eş-Şera'nın başkanlık ettiği ve Savunma Bakanlığı çatısı altında bir araya gelmeyi kabul eden muhalif grupların liderlerini bir araya getiren toplantıya katılmadı.