Sudan’da ordu, HDK’nın Hartum'daki mevzilerine hava saldırısı düzenledi

Dün sabah saatlerinde Hartum’da şiddetli patlama duyuldu. (Reuters)
Dün sabah saatlerinde Hartum’da şiddetli patlama duyuldu. (Reuters)
TT

Sudan’da ordu, HDK’nın Hartum'daki mevzilerine hava saldırısı düzenledi

Dün sabah saatlerinde Hartum’da şiddetli patlama duyuldu. (Reuters)
Dün sabah saatlerinde Hartum’da şiddetli patlama duyuldu. (Reuters)

Sudan ordusu, dün Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) Hartum'un güneyindeki ve doğusundaki mevzilerine hava saldırıları düzenledi. Haber ajanslarına açıklamalarda bulunan görgü tanıkları, dün sabah saatlerinde HDK’nın er-Riyaziyye şehri yakınlarındaki askeri mevzilerini yoğun bir şekilde bombaladığını ve Hartum'un güneyinde ve doğusunda hava saldırıları düzenlendiğini aktardılar.

Hartum'un doğusunda ikamet eden Rami Mahmud, dün sabah başlayıp öğle saatlerine kadar bölgede büyük patlama sesleri duyulduğunu söyledi. Mahmud, bombalanan noktalardan dumanlar yükseldiğini de sözlerine ekledi.

HDK, Hartum'un kontrolünü ele geçirmeye çalışırken ordu, Nil'in her iki yakasındaki Omdurman, Bahri ve Hartum şehirlerini birbirine bağlayan köprülerdeki ikmal yollarını kesmeye çalışıyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Nil Nehri'nin Hartum ve Bahri'den ayırdığı Omdurman'da salı akşamı yoğun topçu bombardımanlarının ardından çarşamba sabahı göreceli bir sakinlik hakim oldu.

Hartum Valisi Ahmed Osman Hamza salı günü polise, çarşamba gününden itibaren ordunun kontrolündeki Omdurman'nın kuzeyinde yer alan Karari mevkiinde çalışmalarını yürütme talimatı verdi.

Sosyal medya yayınlanan görüntülerde Sudan ordusu ile HDK arasında 15 Nisan'da çatışmanın patlak vermesinden bu yana ordunun yanında savaşan Merkez Yedek Polis dışında görünmeyen güvenlik güçlerinin çarşamba günü Karari'de konuşlandırıldığını gösterdi.

Çıkış

Diğer yandan Uluslararası Göç Örgütü (IOM) salı günü, çatışma nedeniyle yerinden edilenlerin sayısının üç milyonu aştığını, bunların 2,4 milyonunun Sudan içinde yerinden edildiğini ve 730 binden fazlasının komşu ülkelere kaçtığını açıkladı.

En fazla sayı, ordu ile HDK arasındaki çatışmanın yoğun olduğu başkent Hartum'dan ve etnik temelli şiddetin patlak verdiği Darfur bölgesinden yerinden edilenlerde gözlemlendi.

Ülkedeki siviller zorlu yaşam koşullarından şikayetçi. Elektrik, su, haberleşme ve internet hizmetlerinin uzun saatler boyunca kesilmesi, çok sayıda hastanenin hizmet dışı kalması sonucu Hartum ve ülkenin diğer bölgelerindeki yerleşim yerleri askeri savaş alanına dönüştü.

Ordu ve HDK, Suudi Arabistan ve ABD'nin arabuluculuğunda birkaç kez geçici ateşkes anlaşmasına vardılarsa da Cidde'de gerçekleştirilen müzakereler, geçtiğimiz ay ordu ve HDK’nın birbirlerini ateşkesi ihlal etmekle suçlamalarının ardından askıya alındı.

Sudan'daki siyasi süreç sözcüsü Halid Ömer Yusuf, Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'da bulunan siyasi, sivil ve askeri önde gelen isimlerden oluşan heyetin, Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Başkanı Musa Feki ve AfB’nin Sudan dosyası sorumlusu Mohamed Al-Hacen Lebatt ile bir araya geldiğini söyledi.

Yusuf, dün Facebook sayfasından yaptığı açıklamada, toplantıda Sudan'daki duruma ilişkin gelişmelerin ele alındığını ve Sudanlı heyetin sivillere yönelik ihlallere değindiğini belirtti.

Hükümetlerarası Kalkınma Otoritesi’nin (IGAD) Addis Ababa’daki toplantısında, Sudan ordusu heyetinin Kenya'nın İGAD başkanlığını üstlenmesine karşı çıkarak toplantıya katılmaması sonucu önemli bir ilerleme kaydedilemedi.

Diğer taraftan Mısır, bugün Sudan’daki krizi sona erdirmenin yollarını ele almak üzere Sudan'ın komşu ülkelerinin katılacağı bir konferansa ev sahipliği yapacak.

 



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”