Mısır: Ulusal Diyalog tavsiyelerini şekillendirmek için “mini oturumlara” başlıyor

Mısır Ulusal Diyalog oturumlarından biri (Diyalog’un Facebook sayfası)
Mısır Ulusal Diyalog oturumlarından biri (Diyalog’un Facebook sayfası)
TT

Mısır: Ulusal Diyalog tavsiyelerini şekillendirmek için “mini oturumlara” başlıyor

Mısır Ulusal Diyalog oturumlarından biri (Diyalog’un Facebook sayfası)
Mısır Ulusal Diyalog oturumlarından biri (Diyalog’un Facebook sayfası)

Mısır’da 3 Mayıs’ta başlayan Ulusal Diyalog görüşmelerinin tavsiyelerini Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’ye sunmak için bu hafta ‘mini oturumlar’ başlatılacak. “Ulusal Diyalog” oturumlarına “Sivil Hareket” tarafından temsil edilen muhalefet partileri ve diğer güçler de dahil olmak üzere çeşitli toplumsal ve siyasi güçlerden geniş bir katılım gerçekleşiyor.

Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti üyesi Amr Haşim Rabi, “Diyalog oturumlarının önerilerinin -tavsiyelerinin- şekillendirileceği oturumlar, 6 Ekim Şehri’ndeki Ulusal Eğitim Akademisi merkezinde düzenlenecek ve her oturumda -medyanın katılımı olmadan- süreçle ilgili 15 ilgili katılımcı bulunacak. Ulusal Diyalog’un genel oturumları ise Nasr Şehri (Kahire’nin doğusunda) banliyösünde etkinliklere tanık olan konferans salonunda medyanın geniş bir katılımıyla gerçekleştirilecektir" açıklamasında bulundu.

Şarku’l Avsat’a konuşan Rabi, yaklaşmakta olan Ulusal Diyalog oturumlarındaki tartışma konularıyla ilgili olarak, bunların “henüz belirlenmediğini” ve “tavsiyeleri şekillendirme sürecinin fazla zaman almayacağını” umduğunu söyledi.

Konuların belirlenmesi

Mütevelli Heyeti üyesi Ahmed eş-Şerkavi ise Şarku’l Avsat’a, önümüzdeki genel kurul oturumlarında görüşülecek dosyaların belirlenme sürecinin “eksenlerin raportörleri ile yapılacak koordinasyona bağlı olacağını” açıkladı.

Öte yandan Ulusal Diyalog resmi sayfasında, her yıl 15 Temmuz’da kutlanan Dünya Gençlik Becerileri Günü münasebetiyle bir kutlama mesajı paylaşıldı. Dün yayınlanan mesajda, “Ulusal diyalog oturumlarının başlamasından beri gençleri güçlendirme, yeterlilik ve eğitim programlarını genişletme hedefi doğrultusunda, gençlerle ilgili meselelerin tartışılması masasındaki en önemli konular arasında yer aldı. Dünya Gençlik Becerileri Günü’nde, herhangi bir ulusu inşa etmenin ve geleceğe taşımanın hakiki ve doğru göstergesi olarak gençleri desteklemeye devam edeceğimizi teyit ediyoruz” ifadeleri yer aldı.

Mısırlılar, Ulusal Diyalog’un sonuçlarını dört gözle bekliyor. Mütevelli Heyeti üyesi Talat Abdulkavi, tartışma oturumlarında üzerinde uzlaşma sağlanan birçok konuya dikkat çekerek, bunlar arasında “mal vesayeti ile ilgili yasaların düzenlenmesi, ayrımcılığı önleme komisyonu kurulması, sivil iş kanunu, seçim sistemi düzenlemeleri ve yerel seçim yasası” konularının olduğunu söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan Abdulkavi, “50’den fazla genel oturum toplantısının ardından yapılan son Mütevelli Heyet toplantısında Ulusal Diyalog çabaları değerlendirildi ve bir sonraki aşama için yol haritası çıkarıldı” dedi.

Oturumların değerlendirmesi

Ulusal Diyalog Mütevelli Heyeti üyesi Kemal Zayid, “Mütevelli Heyeti üyeleri, geçen dönemdeki çabaların sonuçlarını değerlendirmek üzere 12 Temmuz’daki son toplantılarına katıldılar” dedi. Şarku’l Avsat’a konuşan Zayid, “bu değerlendirmenin, bir sonraki aşamada çalışma mekanizmalarının geliştirilmesi lehine, izlenen herhangi bir gözleme karşı tedbirli olmayı amaçladığını” açıkladı. Zayid “Komiteler, Cumhurbaşkanı Sisi’ye sunmaya hazırlık olarak Mütevelli Heyeti’ne sunulacak teklif ve tavsiyeleri hazırlamak için toplanacak” dedi. Zayid, diyalog faaliyetlerinin sonuna kadar, muhataplarla görüşülen konuların genel tartışmaları ile eş zamanlı olarak, teklif ve tavsiye oluşturma sürecinin “kapalı toplantılarda” devam edeceğini kaydetti.

Ulusal Diyalog’un tavsiye oluşturmaktan sorumlu komitelerinin öncelikleri hakkında konuşan Zayid, bu komitelerin, genel diyalog komitelerinin sonuçlarından hareketle, verileri sıkı bir çerçeve içinde şekillendirmek ve düzenlemek üzere “üzerinde mutabakat sağlanan” konularla işe koyulacağını belirtti. Bunun ardından oluşturulacak tavsiyelerin, “yürütmeyle ilgili ise” bir karar çıkartılmak üzere Cumhurbaşkanı’na; ancak “belirli yasama prosedürleriyle ilgili ise parlamento meclislerine havale edileceğini” kaydetti.



Barrack, Lübnan'ın ilerlemesini engellemek için İran'ın “veto hakkını” reddetti

ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)
ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)
TT

Barrack, Lübnan'ın ilerlemesini engellemek için İran'ın “veto hakkını” reddetti

ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)
ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack pazartesi günü Beyrut'u ziyaret ederek yetkililerle görüştü (AFP)

Lübnanlı siyasi kaynaklar, ABD’li Özel Temsilcisi Tom Barrack’ın başkanlık sarayları arasında yaptığı gezilerde ‘Lübnan'da diğer mezheplerle birlikte istikrar faktörü ve siyasi hayattaki rolleri göz ardı edilemez olan’ Şiileri hedef almayacakları veya tehdit etmeyecekleri konusunda güvence vermesine dikkati çektiler. Şiileri rahatlatan en önemli gelişme, Barrack’ın Meclis Başkanı Nebih Berri ile yaptığı görüşmede, özelde Hizbullah'ın ve genel olarak Şiilerin, silahların ‘sadece devletin elinde olması’ konusunda çıkarları olduğunu belirtmesiydi. Bu durum ABD’nin İran'a yönelik tutumuyla ilk kez ortaya çıkarken Barrack, Washington'ın komşularıyla daha sakin bir ilişki kurmak istediğini söyledi.

Barrack'ın Şiilere yönelik açık tutumu ve onları kucaklamak ve endişelerini gidermek istemesine rağmen, siyasi kaynaklar onun Şiilere açılma konusundaki ısrarının ve onlar aracılığıyla Hizbullah'a yönelmesine neden olan nedenleri sorguluyor. Kaynaklara göre Lübnan’da silahların devletin elinde toplanması kararını uygulamada başlıca ortak olmak için iş birliği yapma arzusunun ağır bastığı sakin bir tutum sergileyen Barrack, Berri'ye, Washington ile Tahran arasındaki diyalogun uzun süredir devam ettiğini, ancak ‘Tahran'ın buna hakkı olmadığını’ söyledi.

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Barrack’ın Tahran’ın Lübnan'ı krizlerinden çıkarmaya yönelik çabalarını baltalayarak veya Lübnan'ın kabul ettiği ABD tarafından sunulan öneriye ve İsrail'in desteğini almak için tüm çabalara itiraz ederek bunu engellemeye hakkı olmadığını söylediğini belirttiler.

Barrack’ın ilk kez Hizbullah'a açıldığını ve Berri’ye açıldığı gibi Hizbullah’la da gerçekçi bir şekilde ilişki kurduğunu belirten kaynaklar, Barrack'ın Cumhurbaşkanı General Joseph Avn ve ‘ABD belgesinin’ kabul edilmesinde rol oynayan Başbakan Nevvaf Selam'ın rolünü övdüğünü söyledi. Washington, Lübnan'ı krizden çıkarmak için Meclis Başkanı Berri’nin özel rolüne güveniyor ve onunla iş birliği yaparak ve siyasi koşulları olgunlaştırarak silahların devletle sınırlandırılması kararını uygulamaya koymak için uygun ortamı yaratmaya çalışıyor.

Kaynaklar, “Ateşkesi tek ve İsrail'in benzer adımlar atmasıyla eşzamanlı olarak uygulamanın mümkün olmamasından dolayı Berri’ye İsrail'i ateşkes yapmaya, ihlallerine ve saldırılarına son vermeye ve geri çekilmeye zorlama hakkını veren Barrack tarafından açıklanan Washington'ın açılımına İran ve elbette Hizbullah, nasıl tepki verecek?” diye sordu.

Kaynaklara göre Barrack, Beyrut'tan direkt olarak Tel Aviv'e gittiği ziyaretinde, İsrail hükümetini Lübnan'ın 1701 sayılı BMGK kararı uyarınca devletin tüm topraklarında otoritesini tesis etmek için silahların devletle sınırlandırılmasına yönelik mutabakata olumlu yaklaşması gerektiği konusunda ikna etmeye çalıştığını Lübnanlı yetkililere iletti.

dfrg
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack ve beraberindeki heyeti cumhurbaşkanlığı sarayında kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Kaynaklar, Berri'nin üst düzey siyasi yardımcısı Ali Hassan Halil’in Hizbullah liderleriyle iletişime geçmesi için görevlendirdiğini ve Barrack ile yaptığı görüşmede ortaya çıkan olumlu havayı sürdürmek için Hizbullah'ın görüşlerini öğrenmek istediğini açıkladı. Kaynaklar, Barrack’ın silahların sayımının tamamlanması için belirlenen takvime esnek bir yaklaşım sergilediğini, ancak Şii İkilisi (Emel Hareketi ve Hizbullah) tarafından, Lübnan'a ihlallerin durdurulması ve İsrail'in uluslararası sınırlara çekilmesi konusunda garantiler verilmesi şartıyla kabul edildiğini belirtti. Barrack, kararın aşamalı olarak uygulanmaya başlaması için İsrail hükümetinin onayını almaya çalışıyor. Bu yüzden ilk aşamaya başlanması, uygulamanın engelsiz bir şekilde tamamlanmasının önünü açacak.

cdfgthy
Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack'ı kabul etti (EPA)

Kaynaklara göre Barrack, İran ile diyalog kurmaktan çekinmediklerini, diyalogun halen devam ettiğini, çünkü İran'ın Lübnan'da göz ardı edemeyecekleri bir varlığı olduğunu söyledi. Barrack, ABD Başkanı Donald Trump'ın ‘başkanlık görevinin ilk yılının sonunda, Lübnan da dahil olmak üzere birçok bölgede devam eden savaşları sona erdirmeyi hedeflediğini, ancak ABD-İran diyaloğunun henüz başlangıç aşamasında olduğunu kabul ettiğini’ vurguladı. Barrack'ın şu an İsrail, İran ve Hizbullah'ın ABD'nin önerisine vereceği tepkiyi beklediğini belirten kaynaklar, Lübnan ordusunun muhtemelen iç barışı korumak ve Hizbullah ile çatışmaya girmemek amacıyla silahları sınırlandırma planını tamamladıktan sonra Beyrut'a geri döneceğini söyledi. Kaynaklar ayrıca Barrack’ın Lübnan Silahlı Kuvvetler Komutanı Tuğgeneral Rodolph Haykal tarafından bu konuda bilgilendirildiğini eklediler.

Barrack'ın Lübnan’ı ziyaretinin, Bakanlar Kurulu'nun Genelkurmay Başkanlığı’nın hazırladığı planı görüşmeye hazır olmasıyla aynı zamana denk gelebileceğini belirten kaynaklar, “İsrail, Lübnan ile kararı uygulamaya yönelik adımları paylaşmaya hazır olarak silahların devletle sınırlandırılmasını kolaylaştırmaya öncülük edecek mi? Silahların devletle sınırlandırılmasını öngören Bakanlar Kurulu bildirisine bağlı kalan ve hükümete güvenini veren Hizbullah'ın tutumu ne olacak? Barrack'ın İsrail'den silahlarını elinde tutmak için bahanelerini ortadan kaldıracak ve silahların tekelini reddeden tutumunu, istikrarı köylerine güvenli bir şekilde dönmek için bir koşul olarak gören Şiiler arasındaki genel duyarlılık karşısında haklı gösterecek garantiler alması durumunda, Bakanlar Kurulu'nun taahhüdünü engellemeyi göze alacak mı, yoksa destekleyici bir tutum sergileyecek mi?” diye sordular.

sfrgty
Başbakan Nevvaf Selam, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack ve beraberindeki heyeti kabul etti (AP)

Peki Hizbullah buna yanıt verecek mi? İran'ın tutumu ne olacak? İran, müttefiki Hizbullah'a, talep ettiği garantiler sağlanırsa silahlarını teslim etmesini ve böylece uzlaşmaya katılmasını tavsiye edecek mi yoksa Barrack'ın dediği gibi, Washington ile diyaloğunu sürdürürken şartlarını iyileştirmek için Lübnan kartını elinde tutmak amacıyla direnişe öncülük etmesini mi isteyecek?

Bakanlar Kurulu'nun toplantılarına 2 Eylül'de yeniden başlaması beklenirken Lübnan muhtemelen İsrail, İran ve Hizbullah'ın silahların devletle sınırlandırılması kararını uygulama taahhüdüne ilişkin tutumlarının netleşmesini beklemek zorunda kalacak. Cumhurbaşkanı Avn'ın bu taahhüdünden geri dönmeyeceğini ve hükümetin, ABD’nin İsrail tarafından feshedilemeyecek garantiler vermesi şartıyla bu kararı uygulamaya devam edeceğini teyit etmesi çerçevesinde hükümet bu taahhüdü temel alarak hareket edebilecek.