Mısır: Vefd Partisi’nde Cumhurbaşkanlığı adaylığı için mücadele kızışıyor

Attığı bir tweet nedeniyle Munir Fahri'ye soruşturma açıldı.

Vefd Partisi parlamento organı üyelerinin Haziran ayı ortasında parti genel başkanıyla yaptığı toplantıdan bir kare (Vefd Partisi)
Vefd Partisi parlamento organı üyelerinin Haziran ayı ortasında parti genel başkanıyla yaptığı toplantıdan bir kare (Vefd Partisi)
TT

Mısır: Vefd Partisi’nde Cumhurbaşkanlığı adaylığı için mücadele kızışıyor

Vefd Partisi parlamento organı üyelerinin Haziran ayı ortasında parti genel başkanıyla yaptığı toplantıdan bir kare (Vefd Partisi)
Vefd Partisi parlamento organı üyelerinin Haziran ayı ortasında parti genel başkanıyla yaptığı toplantıdan bir kare (Vefd Partisi)

Mısır'daki Vefd Partisi içinde yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimleri için adayın kim olacağı konusundaki anlaşmazlık, parti içinde çatışan gruplar tarafından bir mücadele alanına dönüştü. Her bir grup sonraki seçeneklerini incelerken, delegeler, partinin cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılımının kaderi hakkında bekleyen soruların bir listesiyle birlikte mevcut sahnenin sonucunu bekliyor.

Vefd Partisi Genel Başkanı Abdussened Yemame, parti üyesi eski Ticaret ve Sanayi Bakanı Munir Fahri Abdunnur'u, Twitter hesabı üzerinden attığı bir tweet ile ilgili partinin soruşturma komitesine sevk etti. Yemame’nin konuyla ilgili açıklama metnine göre, söz konusu tweet Vefd Partisi’ne ve Genel Başkanı’na yönelik ağır bir ihlal ve suç teşkil ediyordu.

Eski bakan tarafından atılan tweette, “Bir kişiyi cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Sisi'ye karşı yarışmaya teşvik eden güvenlik servisinin büyük bir hata yaptığını düşünüyorum. Çünkü bu, Mısır'ı ve yüksek cumhurbaşkanlığı konumunun önemini küçümseyen bir hareket. Ayrıca o kişi, yerel ve uluslararası kamuoyunu siyasi çoğulculuğa ikna edemeyecektir” ifadeleri yer aldı.

Vefd Partisi Genel Başkanı, dün (Pazartesi) Abdunnur'un tweeti hakkında yorumda bulunduğu bir bildiri yayınladı. Bildiride şu ifadelere yer verildi:

“Beni güvenlik servisinin adayı olmakla itham ediyor. Bu aslında beni aday olmamaya ikna etmek için bir baskı kurma girişimi. İşin özü şu ki, hiçbir güvenlik aygıtının adaylığımla ilgisi yok. Devlet Vefd Partisi’nin bir pozisyona zorla aday olması için baskı yapamaz. Herkesi ve bizzat Sayın Munir Fahri Abdunnur’u temin ederim ki, devletle koordinasyon olsaydı -ki bu gerçekten olmadı- cumhurbaşkanlığı seçimlerine tereddütsüz katılırdım. Ülkem için yabancı örgütler veya oluşumlarla koordinasyon içinde olmak benim için bir onurdur. Her şeyden önce Sayın Abdunnur’u aklını başına toplamaya, Vefd Partisi’nin ve ülkesinin çıkarlarını her türlü kişisel hevesin önüne koymaya davet ediyorum.”

Mısır'da cumhurbaşkanlığı seçimleri için adaylık kapısının en geç önümüzdeki 3 Aralık'ta açılması bekleniyor. Vefd Partisi'nin Mısır Temsilciler Meclisi'nde cumhurbaşkanlığı için potansiyel bir aday önerebilecek 39 milletvekili bulunuyor. Mısır Anayasası’nın 142’nci maddesine göre ‘adayın Temsilciler Meclisi'nin en az 20 üyesi tarafından veya her birinden en az bin destekçi olmak üzere en az 15 vilayette oy kullanma hakkına sahip en az 25 bin vatandaş tarafından desteklenmesi’ gerekiyor.

Vefd Partisi’nde süren iç mücadelede yaşanan bu son gelişme, Mısır Anayasası’nın Hazırlanmasından Sorumlu Komite Başkanı ve Arap Birliği eski Genel Sekreteri Amr Musa'nın Parti Genel Başkanı Abdussened Yemame'nin parti bayrağı altında yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olacağını açıklamasından birkaç gün sonra geldi. Musa, Twitter hesabı üzerinden attığı bir tweette ‘Vefd Partisi listelerini görmezden gelmenin, partinin ve adayın siyasi söyleminin güvenilirliğine meydan okuduğunu’ ifade etti.

Musa, “Yönetmeliğe uymamak adaylığı gayri meşrulaştırıyor. Bu durumda parti parasının seçim kampanyasında kullanılması hem adaya hem de buna izin veren kurumlara yönelik ‘kamu parasını gasp etme suçu’ noktasında sorun teşkil ediyor” dedi.

Vefd Partisi, cumhurbaşkanlığı seçimleri adaylık dosyasını görüşmek üzere üst kurulunda dün (Pazartesi) yapılması planlanan toplantıyı da ‘süresiz’ olarak ertelediğini duyurdu. Partinin bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olma biletini kazanma mücadelesinde kendisini Yemame'nin rakibi olarak tanıtan Yüksek Komite üyesi Fuad Bedravi, parti başkanının birkaç gün önce il komitelerini yeniden kurma kararını eleştirdi.

Bedravi, yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Vefd Partisi’ni temsil edecek birden fazla aday varken il komitelerinin değiştirilmesi seçim sürecine zarar vererek aksaklığa neden olur” dedi.

Vefd Partisi lideri, il komitelerini feshetme kararının ‘partinin yüksek komitesinin il komitelerinin tüm oluşumlarını 3 Aralık 2023 tarihinde başlayıp 9 Aralık 2023 tarihinde sona ermek üzere altı aylık bir süre için genişletme kararıyla çeliştiğini’ ifade etti.

“Parti Genel Başkanı’nın kararı, geçersizliğini tasdik eden yüksek kurul kararını iptal ediyor. Ne parti liderinin ne de yürütme organının yüksek kurulun kararını iptal etme yetkisi yoktur. Yüksek organın kararları, delegasyon organının kararı dışında iptal edilemez. Partinin kimliğinin değiştirilmesine, komitelerin yenilenmesine ve üyeliği kısa sürede tescillenenlere yönelik her türlü karara karşı düzenleyici ve yargısal itiraz hakkımı burada tescilliyorum” ifadelerini kullanan Bedravi, bu amaçla ‘hukuk mücadelesi’ yürüteceğini vurguladı.

Vefd Partisi Sözcüsü Yasir el-Hudeybi, Şarku'l Avsat'a yaptığı kısa açıklamada, cumhurbaşkanlığı seçimleri için adaylık dosyasını görüşmek üzere Yüksek Komisyon'un bir toplantı düzenleme talebinin ‘süresiz olarak ertelendiğini ve şu anda toplantı olmayacağını’ söyledi.

Bedravi, Şarku’l Avsat’ın partinin üst organının diğer üyeleriyle üzerinde çalıştığı belirli prosedürler olup olmadığıyla ilgili sorusunu yanıtlayarak, “İletişim ve istişare sürüyor” dedi.



Hafter, Yunan şirketlerini Libya'nın ‘yeniden inşasına’ katkıda bulunmaya çağırdı

Hafter pazar akşamı Bingazi'de Yunanistan Dışişleri Bakanı ile görüştü (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)
Hafter pazar akşamı Bingazi'de Yunanistan Dışişleri Bakanı ile görüştü (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)
TT

Hafter, Yunan şirketlerini Libya'nın ‘yeniden inşasına’ katkıda bulunmaya çağırdı

Hafter pazar akşamı Bingazi'de Yunanistan Dışişleri Bakanı ile görüştü (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)
Hafter pazar akşamı Bingazi'de Yunanistan Dışişleri Bakanı ile görüştü (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)

Yunanistan, Libya Temsilciler Meclisi'nin (TM) Türkiye ile Libya arasında imzalanan tartışmalı Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası'nı onaylamasının beklendiği bu günlerde Libya ile deniz sınırlarının belirlenmesi konusunda tırmanan anlaşmazlıkları yatıştırmaya çalıştı. Atina, Dışişleri Bakanı Georgios Gerapetritis'in Bingazi ve Trablus'ta yaptığı görüşmelerle Libya’daki siyasi ve ekonomik varlığını güçlendirmeyi amaçlarken Türkiye ile imzalanan mutabakat muhtırasının onaylanmasına dair yapılacak oylama öncesinde ülkenin önde gelen aktörlerinin tutumlarını etkilemeye çalışıyor.

hyjuıo
Yunanistan Dışişleri Bakanı Georgios Gerapetritis pazar akşamı Hafter ile bir araya geldi (Libya Ulusal Ordusu Genel Komutanlığı)

Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı Mareşal Halife Hafter, Yunanistan’ın inşaat ve altyapı alanlarında uzman şirketlerini, Libya'nın çeşitli şehirlerinde ve bölgelerinde yürütülen kalkınma projelerine katılmaya çağırdı.

Pazar akşamı ülkenin doğusundaki Bingazi şehrinde Yunan Bakan Gerapetritis ile yaptığı görüşmede, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinliğini ve bu ilişkilerin güçlendirilmesinin önemini vurgulayan Hafter, ortak çıkarları gözeterek, özellikle ekonomik, ticari ve kültürel alanlarda işbirliğini destekleme ve güçlendirme yollarını araştırdıklarını belirtti.

Öte yandan bugün Trablus'a giderek Başkanlık Konseyi ve geçici Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) yetkilileriyle görüşecek olan Yunanistan Dışişleri Bakanı, Hafter ile düzensiz göç ve deniz yetki alanları konularının yanı sıra ikili iş birliğini de görüştüğünü söyledi.

Bakanlığın resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada “Libya ile bizi ortak kökler ve tarih birleştiriyor, ayrıca uluslararası hukuka bağlılığımız ve Akdeniz'in halkları için barış ve refah dolu bir bölge olması konusundaki taahhüdümüz de bizi birbirimize bağlıyor” ifadeleri yer aldı.

gtyu7ı8
TM'nin önceki oturumundan bir kare (TM Başkanlığı)

Bu çerçevede Libya ile olan ‘sakin ilişkilerini’ sürdürme taahhüdünde bulunan Gerapetritis, yakın gelecekte bu ilişkilerin ilerlemesi için somut sonuçlar elde edilmesini umduğunu belirtti.

Deniz yetki alanlarının belirlenmesi

Yunanistan Dışişleri Bakanı'nın Libya’ya yaptığı ziyaret, Yunanistan'ın, Libya'nın münhasır ekonomik bölgesinin bir parçası olan Girit adasının güneyindeki ihtilaflı deniz bölgelerinde petrol ve gaz arama ruhsatları vermesine yanıt olarak Akile Salih başkanlığındaki TM'nin Libya ile Türkiye arasındaki deniz sınırlarının belirlenmesi anlaşmasını onaylamak üzere planlanan resmi oturumdan önce gerçekleşti.

Hafter ve TM tarafından desteklenen Usame Hammad liderliğindeki İstikrar Hükümeti Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan makamlarının bu bölgelerde sondaj ihalesi açtığını duyurması üzerine geçtiğimiz pazar günü Bingazi'deki Yunanistan Konsolosu Agapios Kalognomis'i çağırarak sözlü protestosunu iletmişti.

Abdulhamid ed-Dibeybe başkanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti’nin (UBH) Dışişleri Bakanlığı da Yunanistan'ın bu hamlesini ‘Libya'nın egemenlik haklarının açık bir ihlali’ olarak değerlendirdi. Bakanlık, önceden yasal bir mutabakat sağlanmadan bu bölgelerdeki herhangi bir keşif ya da arama çalışmasına itiraz ettiğini belirterek ‘yapıcı diyalog ve müzakere yolunun adil ve hakkaniyetli çözümlere ulaşmak için tek seçenek’ olduğunu vurguladı.

Yunan yetkililer geçtiğimiz günlerde, ihtilaflı bölgede petrol ve doğalgaz arama ve sondaj çalışmaları yapmak üzere uluslararası şirketlerle sözleşme imzalamayı planladıklarını açıklamışlardı.

Libya ile Yunanistan arasındaki deniz yetki alanlarının belirlenmesi konusundaki anlaşmazlıklar 2004 yılına kadar uzanıyor. O yıl iki ülke arasında sınırların belirlenmesi için müzakereler başlamış, ancak Girit adasının güneyinde büyük doğalgaz rezervleri keşfedilince müzakereler başarısızlıkla sonuçlanmıştı.

Anlaşmazlıklar, 2019 yılı sonlarında UBH Başbakanı Abdulhamid ed-Dibeybe’nin Türkiye ile Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına izin veren yeni anlaşmalar imzalamasıyla daha da derinleşti. Ankara, bu anlaşmaları önemli deniz bölgelerindeki haklarını genişletme çabaları kapsamında imzaladı.

Askeri düzey

Askeri düzeyde ise LUO Savaş Enformasyon Birimi, askeri birliklerinin güney sınırında, bölgedeki güvenlik operasyonları kapsamında Çadlı muhaliflerin silahlı bir grubunu hedef alan ve ‘başarılı bir askeri operasyon’ olarak nitelendirdiği bir operasyon gerçekleştirdiğini duyurdu.

LUO Savaş Enformasyon Birimi, operasyonun söz konusu silahlı gruba büyük kayıplar verdirdiğini ve grup üyelerinden bazılarının esir aldığını belirtirken kara ve hava keşif birimlerinin ‘grubun geri kalanını takip etmeye devam ettiğini ve bölgedeki şüpheli hareketleri izlediğini’ kaydetti.

LUO Savaş Enformasyon Birimi, LUO’nun güney sınırlarını güvence altına alma görevini sürdürme ve ülkenin güvenliğini tehdit eden her türlü tehdide ve kaçakçılar, sınır ötesi suç çeteleri ve ülkenin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne zarar vermeyi amaçlayan herkese kararlılıkla karşı koyacağını vurguladı.

LUO Savaş Enformasyon Birimi ayrıca güney sınırında güvenliği sağlama, sınırları koruma, kaçakçılıkla mücadele ve şüpheli hareketleri izleme gibi saha görevlerini yürüten kara kuvvetleri birimlerinin çöl devriyelerinin yaygınlaştırılmasına ilişkin bir video yayınladı.

Bir diğer gelişmede LUO Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Halid Hafter dün Mısır Askeri Akademisi'nin askeri komuta eğitimlerini bitiren subayları kabul ederken, akademik ve askeri eğitimine devam etmenin yanı sıra ‘yeterlilik ve disipline sahip, performans ve hazırlık düzeyini etkin bir şekilde yükseltebilecek lider kadrolar oluşturmanın’ önemini vurguladı.