Somali ordusu terörle mücadele operasyonunda 45 Şebab militanını etkisiz hale getirdi

Somali Başbakan Vekili Mogadişu'daki bombalı saldırıda yaralananları ziyaret ediyor (SONNA)
Somali Başbakan Vekili Mogadişu'daki bombalı saldırıda yaralananları ziyaret ediyor (SONNA)
TT

Somali ordusu terörle mücadele operasyonunda 45 Şebab militanını etkisiz hale getirdi

Somali Başbakan Vekili Mogadişu'daki bombalı saldırıda yaralananları ziyaret ediyor (SONNA)
Somali Başbakan Vekili Mogadişu'daki bombalı saldırıda yaralananları ziyaret ediyor (SONNA)

Somali Savunma Bakanlığı, 45 Eş Şebab militanının Bakul bölgesinde ordu güçleri tarafından gerçekleştirilen ayrı operasyonlarda öldürüldüğünü doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın Somali Haber Ajansı SONNA’dan aktardığına göre Somalili kaynaklar, “güvenlik ve istihbarat servisleri, başkent Mogadişu'nun Hodan ilçesindeki Jaalle Siyad Askeri Akademisi'ni hedef alan ve 25 askerin öldüğü 70’inin ise yaralandığı intihar saldırısı olayıyla ilgili olarak üç subayın gözaltına alındığını ortaya koydu. Geçtiğimiz Pazartesi (24 Temmnuz) günü eş Şebab mensubu bir intihar bombacısı patlayıcı yelek giyerek Savunma Bakanlığı’na bağlı askeri akademiyi hedef aldı.

Amerika'nın Sesi (VOANews) radyosu, askeri kaynakların “üç subay yalnızca şüpheli ve (intihar bombacısının) üsse nasıl ulaşabildiği konusunda sorgulanacaklarını” sözlerini aktardı.

Kaynaklara göre, “subaylardan biri intihar bombacısının Somali ordusunun bir üyesi olmadığı konusunda ısrar etti ancak bir diğer subay ise intihar bombacısının üsteki askerler arasındaki bilgi eksikliğinden faydalanmış olabileceğini öne sürdü.

Somalili yetkililer bu konuda resmi bir yorum yapmadı, ancak Halk Meclisi Sözcüsü Şeyh Adan Madobe, “hainler” olarak tanımladığı kişilerin bombalamayı kolaylaştırmış olabileceğinden şüphelendiğini söyledi. Madobe, güvenlik yetkililerine "olayı hızlı bir şekilde soruşturma ve eyleminden dolayı cezalandırılabilmesi için tesislerin sağlanmasına katkıda bulunan herkesi adalete teslim etme" talimatı verdi.

Somali Başbakanı Hamza Abdi Barre, hali hazırda ziyaret ettiği Tanzanya’da ikamet eden Somali halkıyla yaptığı görüşmede, intihar saldırısını şiddetle kınadı. Maslahatgüzar Salih Ahmed Jameh, bakanlar ve Halk Meclisi ve Senato üyeleriyle birlikte olayın gerçekleştiği yerde incelemelerde bulundu.

Avrupa Birliği (AB), Mogadişu'daki Jaalle Siyad Askeri Tesisi’ne düzenlenen terör saldırısını şiddetle kınadı. AB yaptığı açıklamada, “14 Ekim Tugayı başta olmak üzere, Somali'nin cesur askerleri dayanışma içinde olduklarını” belirterek, “barış ve istikrara bağlı kalacağını” vurguladı. Somali'deki Afrika Birliği Geçiş Misyonu (ATMIS) saldırıyı kınayarak, terörist eş Şebab Hareketi’nin ülke genelinde artan saldırılarının uluslararası toplumun Somali'de istikrarı sağlama çabalarını caydırmayacağını bildirdi. ATMIS, terörle mücadele taahhüdünü ve Somali'nin güvenliğini sağlamak için federal hükümetle yakın çalışmaya devam ettiğini aktardı.

Bunanla birlikte Somali polisi, Mogadişu Havaalanı çevresinde yer alan Afrika Birliği barış güçlerine ait bir üssün yakınında düzenlenen iki bombalı saldırıda en az 13 kişinin öldüğünü açıkladı. Eş Şebab terör örgütü olayı üstlendi. Somali hükümeti, 2004 yılının başlarında kurulan ve ülke içindeki çok sayıda bombalı saldırının sorumluluğunu üstlenen Eş Şebab'a karşı yıllardır savaş yürütüyor.



HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

HRW: İsrail’in İran’daki Evin Hapishanesi’ne saldırısı savaş suçudur

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail'in İran'daki Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıyı savaş suçu saydı.

HRW'nin uydu görüntüleri, video kayıtları ve tanık ifadelerine dayanarak yaptığı araştırmaya göre İsrail ordusunun 23 Haziran'da düzenlediği saldırıda cezaevindeki ziyaret salonları, koğuşlar, mutfaklar, sağlık kliniği ve idari ofisler hasar aldı.

İncelemede, yaklaşık 80 mahkumun hayatını kaybettiği hapishanede "askeri hedef tespit edilemediği" belirtildi.

Raporda, saldırının cezaevine ziyaret saatinde gerçekleştirildiğine dikkat çekildi. HRW'nin Ortadoğu direktör yardımcısı Michael Page şu değerlendirmeleri yaptı:

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırılarda, savaş hukuk ihlal edildi ve açık bir savaş suçu işlendi. Belirgin bir askeri hedef olmaksızın yapılan saldırılarda çok sayıda sivili öldü ve yaralandı. İsrail'in saldırısı, çoğu haksız yere tutuklanan muhalif ve aktivistlerden oluşan Evin Hapishanesi'ndeki mahkumların zaten risk altındaki yaşamlarını daha da tehlikeye attı.

Evin'e düzenlenen saldırı, İsrail ve İran arasında 12 gün süren çatışmalar sırasında gerçekleşmişti. ABD merkezli İran'daki İnsan Hakları Aktivistleri'ne (HRAI) göre İsrail'in İran'a saldırılarında 1190 kişi ölürken, 4 bin 475 kişi de yaralandı.

HRAI ayrıca İran güvenlik güçlerinin 12 günlük savaş boyunca 1596 kişiyi tutukladığı bilgisini de paylaştı.

HRW, saldırının ardından kadın mahkumların Karçak Hapishanesi'ne, erkeklerinse Büyük Tahran Merkezi Cezaevi'ne transfer edildiğini aktardı. Hak örgütü, sözkonusu hapishanelerde mahkumların çok kötü koşullarda tutulduğunu, transfer sürecinde şiddet gördüklerini savundu. Bazı mahkumların daha sonra Evin'e tekrar geri gönderildiği fakat bazılarından haber alınamadığı ifade edildi.

İsrail'in 13 Haziran'daki saldırısıyla başlayan çatışmalarda İran vakit kaybetmeden misilleme yapmıştı. ABD de devreye girerek İran'daki İsfahan, Fordo ve Natanz tesislerine 22 Haziran'da hava saldırısı düzenlemiş, operasyonda 14 "sığınak delici" GBU-57 bombası kullanılmıştı.

İran, ABD'nin saldırısına cevap olarak 23 Haziran'da Amerikan ordusunun Katar'daki El-Udeyd Hava Üssü'ne saldırmıştı. Operasyonda Tahran'ın önceden Washington'a haber verdiği ve hiçbir can kaybı yaşanmadığı aktarılmıştı.

Washington operasyonun ardından 24 Haziran'da taraflar arasında ateşkes sağlandığını duyurmuştu.

"Gazze'de yardım silah olarak kullanılmamalı"

Diğer yandan İsrail ordusu, Gazze'ye yönelik saldırı ve ablukayı sürdürüyor. Aralarında Oxfam ve Sınır Tanımayan Doktorlar'ın (MSF) da bulunduğu 100'den fazla yardım örgütü, Tel Aviv yönetimine gönderdikleri ortak mektupta bölgede yaşanan kıtlığın sonlandırılmasını istedi.

Yardım grupları, Gazze'de faaliyet göstermelerinin İsrail hükümeti tarafından engellendiğini belirtiyor. Amerika Yakındoğu Mülteci Yardımı'nın (Anera) CEO'su Sean Carroll, "Gazze'ye gönderilmeye hazır 7 milyon dolar değerinde hayat kurtarıcı yardım malzemesi var. Sadece birkaç kilometre ötedeki Aşdod'da bloke edilmiş durumda" dedi.

Tel Aviv yönetimi, yardım kuruluşlarının faaliyetlerini kısıtlayan düzenlemeleri martta yürürlüğe koymuştu.

Independent Türkçe, BBC, Guardian