Suriye’de ekonomik kriz: Haseke halkı özerk yönetimi protesto ediyor

Haseke kırsalında halk, hizmetlerin iyileştirilmesi için protesto düzenledi

Haseke-El-Hol karayolu (Şarku’l Avsat)
Haseke-El-Hol karayolu (Şarku’l Avsat)
TT

Suriye’de ekonomik kriz: Haseke halkı özerk yönetimi protesto ediyor

Haseke-El-Hol karayolu (Şarku’l Avsat)
Haseke-El-Hol karayolu (Şarku’l Avsat)

Haseke şehrinin doğu kırsalında yaşayanlar, hizmetlerin iyileştirilmesi ve yakıt ve evsel gaz ödeneklerinin yapılması çağrısında bulunarak protestolar düzenlediler. Suriye’nin en büyük kampı olan El-Hol Kampı ile şehri doğu ve güney hatlarına bağlayan ana yolu dört saat boyunca trafiğe kapatan göstericiler, lastikleri ateşe verdiler ve iki gün boyunca sabah 06:00 ile 10:00 arasında yola taşlar yığdılar.

Protestolara katılanlar, bölgeyi yöneten Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi yetkililerine Suriye lirasının yabancı para birimleri karşısında ciddi değer kaybetmesi ve ABD doları karşısında 13 bin seviyesini aşmasının ardından gittikçe kötüleşen ekonomik duruma derhal müdahale etmeleri çağrısında bulundular.

Maruf köyünden protestolara katılan Abdulmecid (41) Şarku’l Avsat’a, protestolara katılanların sayısının 200’den fazla olduğunu söyledi.

Abdulmecid, yaklaşık 10 ay önce sorumlu taraflara teslim edildikten sonra kaybolan gaz tüplerinin geri verilmesini talep ettiklerini anlattı. Ayrıca “Red Şakra Konseyi’ne teslim edildikten sonra kaybolan aile kartlarının da insani yardım kuruluşlarından yardım alabilmeleri için verilmesini istediklerini” belirtti. Söz konusu protestolar, kötü hizmetlere, akaryakıt ve evsel gaz ödeneklerinin eksikliği nedeniyle bölge sakinleri tarafından organize edildi.

Fotoğraf altı: 1 Ağustos Salı günü yapılan protestolardan bir kare (Sosyal Medya)
1 Ağustos Salı günü yapılan protestolardan bir kare (Sosyal Medya)

Abdulmecid sorumlu taraflara teslim edildikten sonra binden fazla gaz tüpünün kaybolduğunu vurgulayarak “Defalarca kez talep etmemize rağmen hala tüplerimizi alamadık. Durumu daha da kötüleştiren şey, bu köylerin sakinlerinin 100’den fazla aile kartının yardım almak için Komün’e teslim edilmesinin ardından kaybolması oldu” dedi. Abdulmecid ekmek ve ısınma yakıtı ödeneklerinin eksikliğine ve bölge sakinlerinin halka ücretsiz temiz içme suyu dağıtılması için bir depo tahsis edilmesine yönelik taleplerine yanıt verilmediğine dikkat çekti. Haseke-El-Hol yolu, kentin en hayati yollarından biri. Zira insani yardım kuruluşları ve uluslararası kuruluşlar, çoğunluğu kadın ve çocuk olan 50 binden fazla kişinin bulunduğu El-Hol Kampı sakinlerine yardım sağlamak için burayı kullanıyor.

10 köy protestoda

Haseke’nin doğu ve güney kırsalından 10 köyün sakinleri protestolara katılarak bu hayati yolu kapattı. Bunlar arasında Maruf, Es-Salaliyye, Racman, El-Hamr, Dahr, Sarrin, Umm el-Lahm, Hırbetu’l-Haci, Tuneynir, El-Haşimiyye, Es-Suheyl ve Umm Şara köyleri bulunuyor. Protestocular yaşam koşullarının ve hizmetlerin iyileştirilmesini, un miktarının artırılmasını ve sübvansiyonlu ekmek ödeneklerinin artırılmasını talep ettiler.

Haseke kentinden medya mensubu aktivist Cindar Abdulkadir, Şarku’l Avsat ile yaptığı telefon görüşmesinde, halkın barışçıl bir duruş sergileyerek kayıp gaz tüpleri ve aile kartlarını talep ettiğini, yaşam ve hizmet koşullarının iyileştirilmesini istediklerini vurguladı. Abdulkadir “Geçtiğimiz salı ve çarşamba sabahı yapılan protestolar yaklaşık dört saat sürdü. Haseke Bölge Konseyi’nden sorunlarını çözme sözü aldıktan sonra protestoları sonlandırdılar” dedi.

Fotoğraf altı: Haseke’deki yaşamsal şartlara yönelik protestolardan bir kare (Facebook)
Haseke’deki yaşamsal şartlara yönelik protestolardan bir kare (Facebook)

Protestolara katılan Salaliyye köyü sakini Abud el-Mimari, bu köylerdeki ekmek ödeneklerinin aylardır yetersiz kaldığını belirtti. Katılımcıların sübvansiyonlu un ödeneklerinin artırılmasını ve bir paket sübvansiyonsuz ekmek (satış fiyatı 3 bin 500 lira) ile sübvansiyonlu ekmeğin (satış fiyatı 2 bin lira) fiyatının düşürülmesini talep ettiklerini belirtti. Mimari “Suriye lirası karşısında 1 doların 13 bin seviyesini aşmasının ardından, fiyatlarda görülen bu artış, yaşam koşullarında benzeri görülmemiş bir kötüleşmeye sahne olan insani durumu daha da beter hale getirdi. Bu bölgelerin uzun vadeli çözümlere ihtiyacı var” dedi.

24 Temmuz’da Haseke kırsalından gelen yüzlerce kadın Bölge Konseyi önünde gösteri düzenleyerek, evlerde kullanılan gaz tüplerinin çalınmasını protesto etmek için şehir merkezindeki ana yollardan birini kapatmıştı.

Yerel kaynaklar, gaz tüplerini teslim alan bir dizi sorumlu tarafın binlerce gaz tüpünü çalarak bunları yönetimin bölgelerinden kaçırdığını öne sürdüler. Köylerin sakinleri 20 Haziran’da benzer protestolar düzenleyerek kayıp tüpleri talep etmişlerdi.



Gazze Mahkemesi girişimi, BM Genel Kurulu'nu Gazze halkını korumak için müdahale etmeye çağırdı

Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)
Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)
TT

Gazze Mahkemesi girişimi, BM Genel Kurulu'nu Gazze halkını korumak için müdahale etmeye çağırdı

Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)
Gazze Şeridi semalarındaki İsrail F-15 uçağı (Reuters)

Gazze Şeridi'nde yaşananları araştırmak için kurulan Gazze Mahkemesi (Gaza Tribunal) girişimi dün, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nu Gazze Şeridi’ne acilen müdahale etmeye ve felakete uğramış bölge halkına yardım etmek için askeri koruma gücü göndermeye çağırdı.

Uluslararası akademisyenler, hukukçular ve hukuk uzmanlarından oluşan girişim, kamuoyunu harekete geçirmek ve hükümetlere ‘Gazze Şeridi'ndeki soykırımı sona erdirmek’ için baskı yapmak amacıyla 2024 yılında Londra'da kuruldu.

İstanbul'da düzenlenen basın toplantısında, Gazze Mahkemesi Başkanı ve eski BM Filistin Raportörü Richard Falk, mahkemenin hükümetlere ‘çok geç olmadan’ harekete geçmeleri çağrısında bulunduğunu bildirdi.

grthy7u
Gazze Mahkemesi Başkanı Richard Falk, Gazze Şeridi'ne destek etkinliği sırasında (Gazze Mahkemesi Facebook hesabı)

94 yaşındaki Amerikalı hukuk profesörü Falk, amacın ‘BM Genel Kurulu'nun Gazze Şeridi'ne insani yardım girişinin engellenmesini ve halkın sürekli olarak yok edilmesini sona erdirmek için önleyici bir silahlı müdahale düzenlemesini sağlamak’ olduğunu ifade etti.

İsrail, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail yerleşimlerine saldırmasından bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik şiddetli bir askeri saldırı yürütüyor. Yardım kuruluşları, bu saldırının Gazze Şeridi'nde ciddi bir insani krize yol açtığını belirtiyor.

Gazze Mahkemesi tarafından yapılan açıklamada, “Dünya çapındaki hükümetleri, şimdiye kadar Gazze Şeridi'ndeki soykırımı sona erdirme girişimlerini engelleyen BM Genel Kurulu'nu harekete geçirmek için acil adımlar atmaya çağırıyoruz” denildi.

İsrail, Gazze Şeridi'nde soykırım gerçekleştirdiğini veya insani yardım girişini engellediğini defalarca yalanladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, savaşı sona erdirme çağrılarının Hamas'ın konumunu ‘güçlendirdiğini’ söyledi.

Falk, bu adımın 1950 yılında BM Genel Kurulu tarafından kabul edilen ‘Barış için Birlik’ kararı veya daha yeni olan ‘Koruma Sorumluluğu’ ilkesi gibi siyasi araçlarla gerçekleştirilebileceğini belirtti.

İlk karar, BM Güvenlik Konseyi'nin uluslararası barış ve güvenliği korumada başarısız olduğu durumlarda BM Genel Kurulu'nun harekete geçmesini sağlıyor. Bu karar, Kore Savaşı'nın (1950-1953) ilk aşamalarında, Sovyetler Birliği'nin BM Güvenlik Konseyi'nde tekrar tekrar kullandığı veto hakkını aşmak için ABD'nin talebi üzerine kabul edildi.

Koruma Sorumluluğu ilkesi, 1994'te Ruanda'da yaşanan soykırım ve Bosna'daki Srebrenitsa katliamının tekrarlanmasını önlemek amacıyla 2005 yılında kabul edildi.

Filistinlilerin hakları alanında onlarca yıldır çalışan ve İsrail'e karşı tutumu nedeniyle defalarca eleştirilen Falk, “Şu anda ciddi ve kararlı bir adım atmazsak, insanları kurtarmak için çok geç kalmış olacağız” dedi.

Falk, Gazze Mahkemesi’nin bu davayı önümüzdeki ay New York'ta yapılacak BM Genel Kurulu gündemine dahil etmeyi umduğunu söyledi.

Uluslararası güçler, zulmü durdurmak için askeri müdahalenin haklı olup olmadığı konusunda bölünmüş durumda. Silahlı müdahaleyi reddedenler, bunun diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmek için bir bahane olduğunu düşünüyor.

Öte yandan Uluslararası Af Örgütü dün İsrail'i Gazze Şeridi halkını aç bırakmak için ‘kasıtlı bir politika’ izlemekle suçladı, ancak İsrail bu suçlamayı defalarca reddetti.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre, 2023 yılında Hamas'ın İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırı sonucunda çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi öldü.

Buna karşılık İsrail'in saldırısı, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde yönettiği ve BM tarafından güvenilir kabul edilen Sağlık Bakanlığı'nın rakamlarına göre, çoğu sivil olmak üzere 62 binden fazla kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı.