Tunus’ta 12 banka yöneticisine yurtdışına çıkış yasağı

Tunus, ‘mali ihlaller’ nedeniyle 12 banka yetkilisinin yurt dışına seyahatini yasakladı

Seyahat yasağı, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından yolsuzlukla mücadele için başlatılan kapsamlı bir gözaltı dalgası kapsamında geldi. (DPA)
Seyahat yasağı, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından yolsuzlukla mücadele için başlatılan kapsamlı bir gözaltı dalgası kapsamında geldi. (DPA)
TT

Tunus’ta 12 banka yöneticisine yurtdışına çıkış yasağı

Seyahat yasağı, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından yolsuzlukla mücadele için başlatılan kapsamlı bir gözaltı dalgası kapsamında geldi. (DPA)
Seyahat yasağı, Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından yolsuzlukla mücadele için başlatılan kapsamlı bir gözaltı dalgası kapsamında geldi. (DPA)

Tunus Cumhuriyeti Başsavcılığı’nın Mali Yargısı bir kamu bankası olan Konut Bankası’nın eski ve mevcut 12 çalışanın, mali ihlallerde bulunmak ve Tunuslu bir iş insanına bir kamu bankasından teminatsız kredi vermekle suçlandıkları gerekçesiyle seyahatlerinin yasaklanmasına karar verdi. Söz konusu kişilerin, yasal prosedürlere, finansal teminatlara ve kredi alırken belirlenen faiz oranlarına uymadan işlem yaptığından şüpheleniliyor.

Aynı adli birimler daha önce, yağ konservesi sektörde faaliyet gösteren bir iş adamı olan, etkilenen bankanın başkanı ve genel müdürü Ahmed Recibe’nin soruşturmalar tamamlanıncaya kadar tutuklu olarak yargılanması için karar çıkarmıştı.

Recibe, Kasım 2013’ten Mayıs 2019’a kadar uzanan bir süre boyunca Konut Bankası Genel Müdürü olarak görev yaptı. Bu dönem, bankanın kendi fon eksikliğini gidermek için 110 milyon Tunus dinarı kapitalizasyonu ile dikkat çekti.

Ancak, bankanın göstergeleri, 2017 yılından bu yana özellikle toplam bütçe ve net banka çıktısı düzeyinde dikkate değer bir düşüşe tanık olurken, yeterli mali teminat bulunmaması nedeniyle geri alınamayan borçlarda görülmemiş bir artışı kaydetti.

Konut Bankası’nın faaliyetlerine yönelik ilk soruşturmalar 2016 yılına dayanıyordu. Zira kamu kurumlarının mali yönetim alanında yasal prosedürlere ne ölçüde saygı gösterdiğini inceleyen Tunus Sayıştayı raporunda, bankanın kurum ve kişilerin borçlarının önemli bir bölümünü geri alamadığına değinilerek, bunun nedeninin, ödenmemiş borçların ödenmemesi durumunda zararı tazmin edecek yeterli mali teminatın olmaması olduğu belirtildi.

Şarku’l Avsat’a bilgi veren aynı kaynaklar, Konut Bankası’nın 2015-2019 döneminde 237 kurumun toplam 114,5 milyon dinar borçtan, 37 kurum için kayıtlı olan sadece 15,5 milyon Tunus dinarı tutarındaki borcunu tahsil edebildiğini belirtti. Ayrıca banka, mali politikalarına kara para aklama risklerine ilişkin prosedürleri dahil etmedi ve bu da, risklerle başa çıkmak için net bir strateji ve etkili kurallar geliştirilip kontrol altına alamamasına neden oldu.

Konu ile ilgili detayları bilen kaynaklar, gerekli teminatlar sağlanmadan büyük miktarda mali kredi alan çok sayıda iş adamının tutuklanmasının arkasında bu dosyanın yer alacağını söyledi.

Geçtiğimiz aylarda, Tunus kapsamlı bir gözaltı dalgasına tanık oldu. Gözaltılar, yolsuzlukla mücadele etmek ve ülkeyi yozlaşmış insanlardan arındırmak amacıyla Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından başlatıldı. Ancak muhalifleri bunu ‘siyasi hesaplaşmaya yönelik bir kampanya’ olarak nitelendirdi.



HTŞ, Halep’e doğru ilerliyor… Suriye ordusu Rusya'nın yardımıyla durdurmaya çalışıyor

TT

HTŞ, Halep’e doğru ilerliyor… Suriye ordusu Rusya'nın yardımıyla durdurmaya çalışıyor

HTŞ, Halep’e doğru ilerliyor… Suriye ordusu Rusya'nın yardımıyla durdurmaya çalışıyor

Heyetu Tahriru'ş Şam'ın (HTŞ) Halep'te Suriye ordusuna karşı yürüttüğü Saldırganlığı Caydırma Operasyonu (Rad'ul Udvan)  Suriye ve Rusya'nın HTŞ ve İdlib'deki silahlı muhalif gruplara yönelik bombardımanı eşliğinde dün (Perşembe) ikinci gününe girdi. Türkiye ise gelişmeleri takip ettiğini ve bölgedeki güçlerinin güvenliğini sağlamak için tüm önlemleri aldığını açıkladı.

HTŞ ve Fethu'l Mubin Operasyon Odası’na bağlı güçler, ülkenin kuzeybatısındaki Halep vilayetinde Suriye ordusunun kontrolünde bulunan 10 kasaba ve köyün kontrolünü ele geçirdi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) tarafından yayınlanan ilk bilançoya göre 80 HTŞ mensubu, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'na bağlı 19 savaşçı ve aralarında farklı rütbelerden 4 subayın da bulunduğu 54 Suriye askeri öldü.

HTŞ ilerliyor

HTŞ dün rejim güçleriyle girdiği şiddetli çatışmaların ardından İdlib'in doğusunda Şabur, Dadih ve Keferbatih olmak üzere üç stratejik köyü, Halep'in batı kırsalında ise Keferbasin ve Arnaz köylerini ele geçirdi. HTŞ’nin bu çatışmalar sırasında 8 askeri esir alınırken, diğer iki askeri de Halep'in batı kırsalında esir alındı.

zxscdvf
HTŞ tarafından Halep ekseninde gerçekleştirilen bombardıman (AFP)

Şarku’l Avsat’ın SOHR’dan aktardığına göre Rus savaş uçakları hava saldırılarını yoğunlaştırarak Sermin kasabası çevresini hedef alan dört hava saldırısı, Mecdelya kasabası çevresini hedef alan dört hava saldırısı ve İdlib'in doğu kırsalındaki Neyrab kasabasının dış mahallelerine birkaç hava saldırısı düzenledi.

Suriye ordusu ve muhalif gruplardan kaynaklar, Rusya ve Suriye hava kuvvetlerinin HTŞ'nin Şubat 2020'de İdlib'e düzenlediği ve aynı yıl 5 Mart'ta imzalanan Türk-Rus anlaşmasıyla durdurulan saldırıdan bu yana en büyük saldırıyı püskürtmek için Suriye'nin kuzeybatısında Türkiye sınırına yakın muhaliflerin kontrolündeki bölgeleri bombaladığını bildirdi.

Söz konusu anlaşma kapsamında Türkiye, muhaliflerin saldırısı nedeniyle topraklarına yeni bir Suriyeli mülteci dalgasını önlemeyi amaçlayan ‘Bahar Kalkanı’ adlı askeri operasyonu durdurdu.

AFP'ye konuşan askeri bir kaynak HTŞ ve muhalif savaşçıların Halep kentinin dış mahallelerine yaklaşık 10 kilometre mesafede, İran destekli Hizbullah'ın güçlü olduğu Şii kasabaları Nubl ve ez-Zehra'ya birkaç kilometre mesafede ilerlediğini ve Halep'in doğusunda İran yanlısı grupların üslendiği Neyrab havaalanına saldırdığını söyledi.

thyjukı
Halep köylerinden iki genç adam, HTŞ ve Suriye ordusu arasındaki karşılıklı bombardımanı uzaktan izliyor. (AFP)

HTŞ, Türkiye'nin daha önce uyarıda bulunduğu operasyonun, son haftalarda İdlib'in güneyindeki bölgelerde Rusya ve Suriye hava kuvvetleri tarafından sivillere yönelik saldırıların artmasına bir yanıt olduğunu ve muhalif gruplarla cephe hattına yakın bölgelere yığınak yapan Suriye ordusunun saldırılarını beklediğini söyledi.

Şam'ın Türkiye sınırına yakın, 3 milyondan fazla insanın yaşadığı ve 2011'den bu yana iç savaştan kaçan milyonlarca insanın kamplarda barındığı İdlib'de muhaliflerin elindeki son bölgeyi de ele geçirme çabası çerçevesinde muhaliflerin elindeki köylere insansız hava araçlarıyla (İHA) düzenlenen saldırılarda yılbaşından bu yana çoğu sivil 80'den fazla kişi hayatını kaybetti.

Suriye ordusu karşılık veriyor

Suriye ordusu çarşamba günü şafak vakti aniden başlatılan Saldırganlığı Caydırma Operasyonu’ndan bu yana ilk kez dün bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Silahlı kuvvetlerimiz halen devam etmekte olan terör saldırısına karşı koymuş, Rusya ve dost kuvvetlerle iş birliği içinde, bölgeyi geri almak ve durumu eski haline getirmek için saldırgan terör örgütlerine teçhizat ve can bakımından ağır kayıplar verdirmiştir” denildi.

jukı
Suriye ordusu topçuları HTŞ saldırılarına karşılık veriyor. (Suriye medyası)

Şam, HTŞ'ye (eski adıyla Nusra Cephesi) atıfta bulunarak El Kaide'den ilham alan militanlara karşı savaş yürüttüğünü söylüyor ve sivilleri ayrım gözetmeksizin hedef aldığını reddediyor.

HTŞ ve daha az etkili muhalif gruplar, İdlib ve çevresinin yaklaşık yarısının yanı sıra Rusya ve Türkiye arasında varılan ve ‘Putin-Erdoğan bölgesi’ olarak adlandırılan anlaşma kapsamında çatışmasızlık bölgesi ilan edilen komşu iller Halep, Lazkiye ve Hama'daki komşu bölgeleri de kontrol ediyor.

Türkiye gelişmeleri takip ediyor

Türkiye Savunma Bakanlığı'ndan resmi bir kaynağa göre, Suriye'nin kuzeyindeki Halep kırsalı bu çatışmalardan önce aylardır sessizdi. Bölge zaman zaman çeşitli tarafların karşılıklı bombardımanına ve Suriye ve Rus güçlerinin baskınlarına sahne oluyor, ancak Rusya-Türkiye arasındaki ateşkes anlaşması halen büyük ölçüde bozulmadı.

Basın brifinginde konuşan kaynak, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki muhalif grupların son hareketlerini yakından takip ettiğini ve buradaki Türk güçlerinin güvenliğini sağlamak için tüm önlemleri aldığını söyledi.

xcs
Saldırganlığı Caydırma Operasyonu’na katılan HTŞ mensupları (AFP)

Türkiye salı ve çarşamba günleri, Halep'teki Fırat Kalkanı harekât bölgesindeki güçlerine ve İdlib'deki askeri noktalarına büyük takviyeler gönderdi.

Öte yandan, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait İHA’nın Rakka vilayetinin kuzeyindeki Ayn İsa kırsalında yer alan ed-Debs köyünde bir motosikleti vurması sonucu bir Suriye Demokratik Güçleri (SDG) militanı öldü.

Türk güçleri ve müttefik Suriyeli gruplar, Halep'in doğusundaki Münbiç kırsalında SDG'ye bağlı Münbiç Askeri Konseyi'nin kontrolündeki et-Tuhar, el-Cat, Arap Hasan, Cebel Sayyad ve Um Calud köylerini ağır toplarla bombaladı. Bombardımanda bir sivil yaralandı.