Sudan’da İçişleri Bakanlığına vekaleten Korgeneral Halid Hassan Muhyiddin getirildi

Egemenlik Konseyi Başkanı  Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
TT

Sudan’da İçişleri Bakanlığına vekaleten Korgeneral Halid Hassan Muhyiddin getirildi

Egemenlik Konseyi Başkanı  Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında 15 Nisan’dan bu yana şiddetli çatışmaların yaşandığı Sudan’da İçişleri Bakanlığına Korgeneral Halid Hassan Muhyiddin vekaleten getirildi.

Sudan’daki geçici Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Abdulfettah el-Burhan, yayımladığı kararname ile 15 Mayıs 2023’te görevden aldığı İçişleri Bakan vekili ve aynı zamanda Emniyet Genel Müdürü olan Korgeneral Anan Hamid Muhammed Ömer’in yerine Korgeneral Halid Hassan Muhyiddin’i vekaleten atadı.

- Sudan'da ordu ile HDK arasındaki çatışmalar

Sudan ordusu, bir zamanlar desteklediği ancak bağımsız ve paralel bir ordu gibi davranması nedeniyle tehdit olarak gördüğü HDK'nin, 2 yıl içinde tamamen orduya entegrasyonunu istemişti.

HDK'nin ise sivil hükümetin ardından yaklaşık 10 yıla yayılan bir süreçte bunu kabul edebileceğini açıklamasıyla başlayan söz savaşı ve gerginlik, 15 Nisan sabahı taraflar arasında, Hartum ve çeşitli şehirlerde silahlı çatışmaya dönüşmüştü.

Başkent Hartum ve çevresiyle özellikle batıdaki kentlerde hala süren şiddetli çatışmalarda çoğu sivil 3 binden fazla kişi hayatını kaybetti, on binlerce kişi yaralandı.

Birleşmiş Milletler, Sudan'da 100 günü aşkın süredir devam eden çatışmalar nedeniyle yaklaşık 4 milyon kişinin yerinden olduğunu bildirdi.



Gazze savaşının ekonomik ve sosyal yansımalarıyla yüzleşmek için Arap ‘acil durum’ planı

Riyad'da düzenlenen son Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi'ne katılan liderlerin toplu fotoğrafı (SPA)
Riyad'da düzenlenen son Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi'ne katılan liderlerin toplu fotoğrafı (SPA)
TT

Gazze savaşının ekonomik ve sosyal yansımalarıyla yüzleşmek için Arap ‘acil durum’ planı

Riyad'da düzenlenen son Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi'ne katılan liderlerin toplu fotoğrafı (SPA)
Riyad'da düzenlenen son Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi'ne katılan liderlerin toplu fotoğrafı (SPA)

Arap Birliği'nin zirve düzeyindeki 33’üncü olağan oturumunun ilk hazırlık toplantıları bugün (Cumartesi) Bahreyn'in başkenti Manama'da, Gazze savaşının yansımalarını ele alacak Arap ‘acil durum’ planının tartışılmasıyla başlayacak. Hazırlık toplantıları, önümüzdeki Perşembe günü yapılacak zirve toplantısının gündemini belirlemek amacıyla dört gün boyunca devam edecek.

Bahreyn ister olağan ister acil Arap zirveleri düzeyinde olsun, ilk kez bu tür bir toplantıya ev sahipliği yapıyor. Bahreyn Kralı Hamad bin İsa el-Halife, Manama'nın bu toplantıya ev sahipliği yapma isteğini geçen yıl Suudi Arabistan'da düzenlenen Cidde Zirvesi sırasında açıklamıştı.

Arap Birliği Konseyi bugün, aralarında aralık ayı sonunda Filistin Devleti daimî delegasyonunun memorandumuna dayanılarak gündeme alınan ‘İsrail'in Filistin'e yönelik saldırısının ekonomik ve sosyal yansımalarıyla başa çıkmak için acil müdahale planının’ da bulunduğu çeşitli maddeleri görüşmek üzere üst düzey yetkililer düzeyinde bir toplantı düzenleyecek.

Konsey’in gündeminde ayrıca, Arap Birliği Genel Sekreteri'nin ortak Arap kalkınma çalışmalarına ilişkin raporu, serbest ticaret anlaşmasında kaydedilen ilerleme, Gençlik, Barış ve Güvenlik için Arap Stratejisi, teknoloji ve inovasyon alanında Arap iş birliği ve Suudi Arabistan'ın sağlık sektöründeki başarılı deneyiminin gözden geçirilmesi de yer alıyor.

Konsey'in yarın (Pazar) üye ülkelerin maliye bakanlarının katılımıyla bakanlar düzeyinde bir toplantı gerçekleştirmesi planlanırken, Arap Birliği daimî delegeleri de pazartesi günü bir hazırlık toplantısı düzenleyerek, Arap liderlerine sunulmak üzere salı günü Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi tarafından kabul edilecek olan zirve gündeminin siyasi maddelerini onaylayacak.

Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı ve Arap ve Ulusal Güvenlik İşleri Başkanı Halil ez-Zevadi Manama'da yaptığı basın açıklamasında, “Koşullar, Arap ülkeleri arasında mevcut zorluklarla ve bunların Arap, bölgesel ve uluslararası olmak üzere birçok düzeyde yarattığı yansımalarla yüzleşmenin yolları üzerine toplantı ve istişarelerin yoğunlaştırılmasını gerektiriyor” dedi. Zevadi, ‘İran ve Türkiye ile ilişkilerin yanı sıra, başta Filistin meselesi ve Gazze savaşının yansımaları olmak üzere bölgesel konuları görüşmek üzere çalışan bakanlık komiteleri olduğunu’ açıkladı.

azze Şeridi'ndeki İsrail askerleri (Reuters)

Gazze Şeridi'ndeki İsrail askerleri (Reuters)

“Manama Zirvesi gündemi, Filistin meselesindeki gelişmeler ve İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığı ve soykırımı gibi çetrefilli ve zor dosyalarla yüklü olacak” ifadesini kullanan Zevadi, “Manama Zirvesi'nin Filistin'in özgürlük sesini dünyaya duyurmak için bir fırsat olacağını” umduğunu belirtti. Zevadi, “Gazze savaşı, uluslararası toplumun gözleri önünde cereyan eden bu insanlık dışı trajediyi durdurmak için Arap düzeyinde sağlam ve güçlü bir duruş gerektiren büyük bir meydan okumadır. İsrail savaşını durdurmayı amaçlayan ortak bir tutum sergilemek ve ABD başta olmak üzere büyük ülkelere acılara son vermeleri, savaşı durdurmaları ve sivillere yeterli insani yardım ulaştırmaları için baskı yapmak üzere etkili bir hareket olması önemlidir” ifadelerini kullandı.

Filistinli eski bakan ve İsrail ile Oslo müzakere ekibinin üyesi olan Hasan Usfur ise Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, “acil durum planının ekonomik ve yardım desteği içereceğini, ancak Gazze'nin siyasi desteğe ve ABD başta olmak üzere büyük ülkelerin pozisyonlarını etkileyecek bir Arap kararına ihtiyacı olduğunu” vurguladı.

Ekim ayında Gazze Şeridi'nde savaşın patlak vermesinden bu yana Arap Birliği, Gazze Şeridi'ndeki durumu görüşmek üzere delegeler ve dışişleri bakanları düzeyinde birçok toplantı gerçekleştirdi.

Riyad'da 11 Kasım'da düzenlenen Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi'nde, ‘Suudi Arabistan, Ürdün, Mısır, Katar, Türkiye, Endonezya, Nijerya ve Filistin dışişleri bakanları ile Arap Birliği ve İİT genel sekreterlerinin, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı durdurmak üzere uluslararası bir eylem geliştirmek için tüm üye devletler adına derhal harekete geçmeleri ve kabul edilen uluslararası referans şartlarına uygun olarak, kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak üzere ciddi ve gerçek bir siyasi süreç başlatılması için baskı yapmaları’ kararı alındı.

 İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'a düzenlediği hava saldırıları sonucu yükselen dumanlar (AFP)

İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'a düzenlediği hava saldırıları sonucu yükselen dumanlar (AFP)

Zevadi, “Gazze Şeridi'ndeki durum, 2002 yılında Beyrut'taki Arap Birliği Zirvesi'nde başlatılan ve Arap-İsrail çatışmasını kesin olarak sona erdirmeyi amaçlayan yedi maddelik Arap Barış Girişimi kapsamında iki devletli bir çözüm için çaba sarf edilmesini gerektiriyor. Araplar, başkenti Kudüs olan Filistin devletinin uluslararası alanda resmen tanınmasını sağlamak amacıyla Manama'dan Birleşmiş Milletler (BM) koridorlarında siyasi, diplomatik ve hukuki bir mücadele yürütmeye hazırlanıyor” ifadelerini kullandı.

ABD geçtiğimiz ay, Filistin'e BM'de tam üyelik verilmesini öngören Cezayir destekli bir karar tasarısını veto etmişti. BM Güvenlik Konseyi oturumunda Filistin'e tam üyelik verilmesi yönünde oy kullanan ülke sayısı 12 olurken, İngiltere ve İsviçre çekimser kaldı. ABD ise tasarıya veto etti.

Usfur, Manama Zirvesi’ni, ‘başta Washington olmak üzere küresel karar alıcıları etkileyecek kararlar almaya’ çağırdı. “Arap ülkeleri büyük bir ekonomik güçtür ve İsrail ya da Batı mallarını boykot etmek için resmi bir karar alırlarsa, bunun dünya ülkeleri üzerinde büyük bir etkisi olacaktır” diyen Usfur, ‘halkın yaptığı boykotun yeterli olmadığını’ belirtti.

Kudüs Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Dr. Cihad el-Harazin, Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, “Tüm gözler, özellikle Gazze Şeridi'ndeki savaşın ekonomik, sosyal ve siyasi yansımalarıyla birlikte Filistin meselesinin öncelikli olduğu Manama Zirvesi’ni dört gözle bekliyor. Bu da ortak bir Arap tutumu ve bölgedeki tüm ülkelere yayılan ve Rusya-Ukrayna savaşından zarar gören ekonomik durumu daha da kötüleştiren yansımalarla yüzleşebilecek bir karar gerektiriyor” şeklinde konuştu. Harazin, Arap liderlere “tarım ve sanayi sektörü ile Araplar arası ticareti geliştirecek mekanizmalar geliştirmenin yanı sıra, söz konusu ekonomik yansımalar ve artan fiyatlarla yüzleşmek için acil bir plan geliştirmeleri” çağrısında bulundu.

Aynı bağlamda Zevadi, “Arap halklarının isteklerini ve bölge ülkelerinin çıkarlarını yerine getirmek için istenen sonuçları elde etmek amacıyla, Bahreyn'in zirveye ev sahipliği yapmak üzere gerçekleştirdiği hazırlıklara” dikkat çekti. Zevadi, “Bahreyn, karmaşık siyasi koşullar altında tarihinde ilk kez zirveye ev sahipliği yapmak üzere tarihi bir gün yaşıyor” dedi.

33’üncü Zirve, ‘Arap dayanışmasının güçlendirilmesine katkıda bulunacak ve bölgede barış, güvenlik ve istikrarın tesis edilmesine yönelik çabaları destekleyecek yapıcı kararların alınmasını’ gerektiren koşullar ile güvenlik sorunları çerçevesinde uluslararası bir ivme kazanıyor.

Zirvenin logosunda Bahreyn Krallığı'nın amblemi olan altın kraliyet tacı ile Arap Birliği'nin logosu bir araya getirilmiş ve altında ‘Bahreyn Zirvesi’ ibaresi yer alıyor. Zirveye ev sahipliği yapacak Manama sokakları, Arap ülkelerinin pankart ve bayraklarıyla donatıldı. Arap Birliği Genel Sekreterliği heyeti, zirve hazırlıkları kapsamında perşembe günü Manama'ya geldi. Son dönemde Arap Birliği Genel Sekreterliği ile Bahreyn arasında zirveye hazırlık amacıyla çeşitli toplantılar gerçekleştirilmiş ve bu toplantılar sırasında Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Husam Zeki başkanlığında zirveye hazırlık amacıyla genel bir komite oluşturulmuştu.


İsrail ordusu Gazze'nin kuzeyindeki çatışmalarda en az 4 askerin öldüğünü açıkladı

 İsrail ordusunun 99'uncu Tümenin Gazze Şehri'nin Zeytun bölgesinde (AFP)
İsrail ordusunun 99'uncu Tümenin Gazze Şehri'nin Zeytun bölgesinde (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze'nin kuzeyindeki çatışmalarda en az 4 askerin öldüğünü açıkladı

 İsrail ordusunun 99'uncu Tümenin Gazze Şehri'nin Zeytun bölgesinde (AFP)
İsrail ordusunun 99'uncu Tümenin Gazze Şehri'nin Zeytun bölgesinde (AFP)

Alman Haber Ajsansı’nın (DPA) haberine göre İsrail ordusu dün (Cuma) Gazze Şeridi'nin kuzeyinde devam eden çatışmalarda en az dört İsrail askerinin öldürüldüğünü açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Radyosu’ndan aktardığına göre ölenlerin hepsi çavuş rütbesinde ve "Nahal Tugayı'nın 931. Taburuna mensup.

Radyo, aynı olayda taburdan iki savaşçının, 401. Tugay'a bağlı 9. Tabur'dan ise altı kişinin olmak üzere toplam sekiz kişinin ağır yaralandığını bildirdi.

İsrail radyosu olayın tam zamanı hakkında daha fazla ayrıntı vermedi.


Kuveyt Emiri, Ulusal Meclis’i feshetti ve anayasayı askıya aldı

Kuveyt Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, dün (Cuma) akşam Kuveyt televizyonunda yayınlanan konuşmasında (Şarku’l Avsat)
Kuveyt Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, dün (Cuma) akşam Kuveyt televizyonunda yayınlanan konuşmasında (Şarku’l Avsat)
TT

Kuveyt Emiri, Ulusal Meclis’i feshetti ve anayasayı askıya aldı

Kuveyt Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, dün (Cuma) akşam Kuveyt televizyonunda yayınlanan konuşmasında (Şarku’l Avsat)
Kuveyt Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, dün (Cuma) akşam Kuveyt televizyonunda yayınlanan konuşmasında (Şarku’l Avsat)

Kuveyt Emiri Şeyh Meşal el-Ahmed el-Cabir es-Sabah, yeni hükümet kurma girişimlerinin tıkanması üzerine dün akşam (Cuma), Ulusal Meclis’i feshetme ve anayasanın bazı maddelerini dört yıldan fazla olmamak üzere askıya alma talimatı verdi.

Şeyh Meşal dün Kuveyt televizyonu üzerinden yayınlanan konuşmasında, “Düşüşü durdurmak ve çöküş aşamasına gelinmesini önlemek için ‘Ulusal Meclis’i feshetme ve anayasanın bazı maddelerini dört yılı aşmayacak bir süre için askıya alma’ emrini verdik. Bu süre zarfında demokratik sürecin tüm yönleri incelenecek, çalışma ve incelemenin sonuçları uygun gördüğümüz önlemleri almamız için bize sunulacak” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Kuveyt televizyonundan aktardığına göre Kuveyt Emiri, “Ülke, geçtiğimiz dönemde her düzeyde yansımaları olan zor zamanlardan geçti. Bu süreçte anayasal gerçeklere aykırı davranış ve eylemler gördük. Tahammül edilemeyecek zorluklar ve engellerle karşılaştık” şeklinde konuştu.

Şeyh Meşal, “Ülkenin çıkarlarına zarar verenler var. Bazı milletvekilleri, Emir'in temel yetkilerine müdahale edecek kadar ileri gitti ve Veliaht Prens seçimine dahi müdahale etmek istedi” diyerek bunun kabul edilemeyeceğini ve hoş görülemeyeceğini vurguladı. Şeyh Meşal, “Ulusal Meclis'teki anayasaya aykırı ve kabul edilemez uygulamalara son vereceğiz” ifadelerini kullandı.

“Ülkenin önceki yıllarda yaşadığı sağlıksız atmosfer; güvenlik, ekonomi ve yargı kurumları da dahil olmak üzere çoğu devlet kurumuna ulaşan yolsuzluğun yayılmasını teşvik etti” değerlendirmesinde bulunan Şeyh Meşal, “hiç kimsenin yasaların üstünde olmadığını ve kamu parasından yararlanan her kim olursa olsun, makamı ya da mevkisi ne olursa olsun cezasını çekeceğini” vurguladı.

Kuveyt televizyonu, Ulusal Meclis'in yetkilerinin Emir ve Bakanlar Kurulu tarafından üstlenileceğini bildirdi.


Irak UNAMI’nin misyonuna yeni bir sayfa açıyor

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, (AP)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, (AP)
TT

Irak UNAMI’nin misyonuna yeni bir sayfa açıyor

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, (AP)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, (AP)

Irak hükümeti, Birleşmiş Milletler Irak Yardım Misyonu’nun (UNAMI), görevinin bitiş tarihi olarak Ocak 2025'i belirledi ve "artık siyasi rolüne ihtiyacı olmadığını" belirtti.

Irak Başbakanı Muhammed Şi'a es-Sudani dün (Cuma) BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e Irak'taki durumu değerlendirmek üzere "gayri resmi taraflarla iletişim kuran" uluslararası ekibe itirazları içeren bir mektup gönderdi.

Sudani, Irak'ın daha önce UNAMI'nin görev süresinin azaltılmasını talep ettiğini, ancak Güvenlik Konseyi'nin "UNAMI'nin devam etmesi gerektiğini göstermek için Stratejik İnceleme Grubu'nu kurduğunu" hatırlattı.

Sudani’nin mektubunda, "Ekibin istişareleri Irak hükümetiyle sınırlı kalmamış, 2003 yılında UNAMI kurulduğunda hiçbir rolü olmayan tarafları da kapsamıştır" ifadeleri kullanıldı.

Irak Başbakanı, "Irak'ta siyasi bir misyonun varlığına dair gerekçeler artık mevcut değil" dedi. Guterres, misyonun görev süresinin 31 Ocak 2025'ten önce sona erdirilmesi ve geri kalan dönemdeki rolünün "kalkınma, iklim ve ekonomik reform" ile sınırlı olması çağrısında bulundu.

Özel bir siyasi misyon olan UNAMI, merhum Devlet Başkanı Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesinin ardından Irak Hükümeti'nin talebi üzerine BM Güvenlik Konseyi'nin 1500 sayılı kararı uyarınca 2003 yılında kurulmuştur.


İsrail Refah'ta ‘kırmızı çizgiyi’ geçmeyecek

İsrail Refah'ta ‘kırmızı çizgiyi’ geçmeyecek
TT

İsrail Refah'ta ‘kırmızı çizgiyi’ geçmeyecek

İsrail Refah'ta ‘kırmızı çizgiyi’ geçmeyecek

İsrail güvenlik kabinesi, müzakerecilere ateşkes konusunda bir anlaşmaya varma çabalarını sürdürme talimatı vermesine rağmen, ordunun Refah'taki operasyonunun ‘ölçülü bir şekilde genişletilmesini’ onayladı.

Axios'un dün (cuma) ismi açıklanmayan iki kaynağa dayandırdığı haberine göre söz konusu genişleme, ABD Başkanı Joe Biden'ın belirlediği ‘kırmızı çizgiyi’ aşmayacak. Üçüncü bir kaynak ise operasyonun genişlemesinin İsrail'e bazı askeri yardımları askıya almış olan Biden'ın belirlediği çizginin aşılması olarak görülebileceğini söyledi.

Bu arada İsrail tankları Refah'ın doğu ve batı yarısını ayıran ana yolun kontrolünü ele geçirerek, şehrin doğu yakasındaki ‘kırmızı bölgeyi’ tamamen kuşattı.

Öte yandan Hamas'a yakın Filistinli bir kaynak Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların bir ‘yıpratma savaşına’ dönüşebileceğini ima ederek, bunun “mümkün ve doğal olduğunu, çünkü direnişin bırakın Refah'ı, işgalin işgal edip yıktığı bölgelerde bile kendini yeniden konumlandırdığını ve bugün için kendini iyi hazırladığını” söyledi.

BM'de Filistin oylaması

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda ise 193 ülkeden 143'ünün oyuyla Filistin'e uluslararası örgütlerde yeni ‘haklar ve ayrıcalıklar’ tanıyan bir kararı ezici bir çoğunlukla kabul etti. Karar, BM Güvenlik Konseyi'ne Filistin'in küresel forumlarda 194’üncü devlet olması talebini yeniden gözden geçirme çağrısında bulunuyor.

Bu hamle ‘sembolik’ olmakla birlikte hem İsrail'i hem de ABD'yi kızdırdı. BM Genel Kurulu'nun 193 üyesinden sadece dokuzu itiraz ederken 25 ülke çekimser kaldı.


İsrail'in Gazze Şeridi'nin merkezini bombalaması sonucu 20 kişi öldü

İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampına saldırısının ardından hayatta kalanları arayan Filistinliler (Arşiv- DPA)
İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampına saldırısının ardından hayatta kalanları arayan Filistinliler (Arşiv- DPA)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'nin merkezini bombalaması sonucu 20 kişi öldü

İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampına saldırısının ardından hayatta kalanları arayan Filistinliler (Arşiv- DPA)
İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampına saldırısının ardından hayatta kalanları arayan Filistinliler (Arşiv- DPA)

Filistin Enformasyon Merkezi (PIC) bugün (Cumartesi) İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesimlerini hedef alan bombardımanında 20 kişinin öldüğünü bildirdi.

Merkez, Telegram hesabından yaptığı açıklamada ölenlerin cesetlerinin El Aksa Şehitleri Hastanesine nakledildiğini belirtti ancak daha fazla ayrıntı vermed.

Filistin Haber Ajansı (WAFA) daha önce, İsrail'in, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na düzenlediği bombardımanda bir gazeteci, eşi ve oğlunun öldüğünü, birçok kişinin de yaralandığını bildirmişti.

WAFA, kimliği Baha Ukaşe olarak açıklanan gazetecinin Cibaliye’deki evlerini hedef alan bombardıman sırasında eşi ve oğluyla birlikte öldürüldüğünü belirtti.

Filistin Ajansı'nın kaynaklara dayandırdığı haberine göre İsrail'in Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Ez-Zevayide kasabasında bir evi bombalaması sonucu en az 10 kişi hayatını kaybetti.


BAE, Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nin yönetimine "katılımına" ilişkin açıklamalarını kınadı

BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed (WAM)
BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed (WAM)
TT

BAE, Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nin yönetimine "katılımına" ilişkin açıklamalarını kınadı

BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed (WAM)
BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed (WAM)

Emirlik Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed, "X" internet sitesinde yaptığı açıklamada, BAE'nin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nde sivil yönetime katılma çağrısına ilişkin açıklamalarını kınadığını belirtti.

Açıklamada Netanyahu'nun "bu adımı atmak için herhangi bir hukuki dayanağının olmadığı" ifade edildi.


Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki Metulla'da İsrail askerlerini hedef aldığını duyurdu

srail'in Demir Kubbe sistemi Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
srail'in Demir Kubbe sistemi Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
TT

Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki Metulla'da İsrail askerlerini hedef aldığını duyurdu

srail'in Demir Kubbe sistemi Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)
srail'in Demir Kubbe sistemi Lübnan'dan fırlatılan füzeleri engelliyor (AFP)

Hizbullah, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada savaşçılarının binayı "doğrudan vurmayı" başardığını ve operasyonun "Gazze Şeridi'ndeki kararlı Filistin halkına destek için ve İsrail'in başta Tayr Harfa olmak üzere güneydeki köylere yönelik saldırılarına yanıt olarak" düzenlendiğini belirtti.

Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA) daha önce, İsrail'e ait bir insansız hava aracının Lübnan'ın güneyindeki Tayr Harfa kasabasına düzenlediği baskında iki kişinin öldüğünü bildirmişti.

Kasabanın iletim istasyonlarından birinde bakım çalışması yürüten MTC Touch çalışanlarından oluşan bir ekibi "doğrudan hedef alan" bombardımanda birkaç kişinin de yaralandığı belirtildi.

Geçtiğimiz 7 Ekim’de İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşı başlamasıyla birlikte, bir yanda İsrail ordusu ile diğer yanda Hizbullah grubu ve Lübnan'daki silahlı Filistinli gruplar arasındaki sınır boyunca neredeyse her gün bombardımanlar yaşanıyor.


Yunanistan işgücü sıkıntısı nedeniyle Mısırlı tarım işçilerini işe alacak

Mısır'ın Kalyubiye vilayetindeki bir pirinç tarlasında çalışan tarım işçileri (arşiv-Reuters)
Mısır'ın Kalyubiye vilayetindeki bir pirinç tarlasında çalışan tarım işçileri (arşiv-Reuters)
TT

Yunanistan işgücü sıkıntısı nedeniyle Mısırlı tarım işçilerini işe alacak

Mısır'ın Kalyubiye vilayetindeki bir pirinç tarlasında çalışan tarım işçileri (arşiv-Reuters)
Mısır'ın Kalyubiye vilayetindeki bir pirinç tarlasında çalışan tarım işçileri (arşiv-Reuters)

Yunanistan Göç ve İltica Bakanlığı'ndan bugün (Cuma) yapılan açıklamaya göre Atina, iki ülke arasında işgücü açığını gidermek amacıyla yapılan bir anlaşma çerçevesinde, bu yaz tarım işlerinde çalışmak üzere Mısırlı işçi alımına başlayacak.

On yıl süren ekonomik sıkıntıların ardından Yunanistan ekonomisinin bu yıl yüzde 3 civarında büyüyerek euro bölgesi ortalaması olan yüzde 0,8'in oldukça üzerinde bir büyüme kaydetmesi bekleniyor.

Ancak ekonomik kriz sırasında yaşanan işgücü göçü, azalan nüfus ve katı göç kuralları, Yunanistan'ın tarım, turizm, inşaat ve diğer sektörlerdeki işlerde çalışacak on binlerce işçi bulmakta zorlanmasına neden oldu.

Yunanistan, Mısır ile 2022 yılında imzalanan bir anlaşma kapsamında yaklaşık 5 bin mevsimlik tarım işçisi alacak.

Yunanistan Göç ve İltica Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, iki ülkenin ‘karşılıklı yarar sağlayan’ anlaşmayı, inşaat ve turizm sektörlerini de kapsayacak şekilde genişletmeyi görüştüğü belirtildi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre, göç konusu Avrupa'da uzun zamandır bölücü bir mesele olsa da, plan, ihtiyaç duyulan işgücünü bulmak isteyen işveren gruplarından geniş destek gördü.

Yunanistan Göç ve İltica Bakanı Dimitris Kairidis bu hafta Kahire'de Mısır Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Şehate ile bir araya geldi. Kairidis ikili görüşmede, iki ülkenin bölgedeki yasadışı göç dalgalarıyla mücadele etmek için iş birliğini güçlendirmesi gerektiğini vurguladı.

Mısırlı yetkililer, ülkelerinin 2016'dan bu yana göçmenlerin kuzey kıyılarından Akdeniz üzerinden Avrupa'ya doğru yola çıkmasını önlemesinin takdiri hak ettiğini belirtti.

Avrupa Birliği (AB) bu yıl, Kuzey Afrika'dan gelen göçmen sayısını azaltmak amacıyla Mısır için milyarlarca euroluk bir finansman paketi açıkladı ve ilişkileri stratejik ortaklığa yükseltti.


Birleşmiş Milletler: Refah'ta 100 binden fazla kişi yerinden edildi

Yerlerinden edilen Filistinliler. Refah, Gazze Şeridi, 9 Mayıs 2024. (AFP)
Yerlerinden edilen Filistinliler. Refah, Gazze Şeridi, 9 Mayıs 2024. (AFP)
TT

Birleşmiş Milletler: Refah'ta 100 binden fazla kişi yerinden edildi

Yerlerinden edilen Filistinliler. Refah, Gazze Şeridi, 9 Mayıs 2024. (AFP)
Yerlerinden edilen Filistinliler. Refah, Gazze Şeridi, 9 Mayıs 2024. (AFP)

Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri bugün (Cuma) yaptıkları açıklamada, İsrail ordusunun saldırı tehdidi altındaki Refah kentinden şu ana kadar yaklaşık 110 bin kişinin kuşatma altındaki Gazze Şeridi'nin diğer bölgelerine göç ettiğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) Gazze Bölge Ofisi Başkanı Georgios Petropoulos, “Her gün yaklaşık 30 bin kişi şehirden göç ediyor” dedi. Petropoulos, İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlamasından bu yana “bu insanların çoğunun beş ya da altı kez yerlerinden edildiğini” belirtti.