Abdulmelik el-Husi, Husiler içindeki çatışmayı kontrol altına almak için harekete geçti

Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, milislerin kanatları arasında hız kazanan çatışmaları kontrol altına almaya çalışıyor. (Husi medyası)
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, milislerin kanatları arasında hız kazanan çatışmaları kontrol altına almaya çalışıyor. (Husi medyası)
TT

Abdulmelik el-Husi, Husiler içindeki çatışmayı kontrol altına almak için harekete geçti

Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, milislerin kanatları arasında hız kazanan çatışmaları kontrol altına almaya çalışıyor. (Husi medyası)
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, milislerin kanatları arasında hız kazanan çatışmaları kontrol altına almaya çalışıyor. (Husi medyası)

Yemen'deki darbeci milislerin lideri Abdulmelik el-Husi, Sana'daki milis kanatlarının liderleri arasında fon mücadelesi ve karşılıklı yolsuzluk suçlamalarının arka planında artan anlaşmazlıkları kontrol altına almak için harekete geçti. Bu anlaşmazlıklar, Husi yönetimine karşı büyüyen halk öfkesi ve yedi yıl önce kesilen maaşlarının ödenmesini talep eden öğretmenlerin grevinin devam etmesiyle aynı zamana denk geldi.

Şarku'l Avsat'a konuşan Sana'daki bilgi sahibi kaynaklara göre milis lideri Abdulmelik el-Husi, sözde Temsilciler Meclisi üyelerini kalıcı toplanma yeri olan Saada vilayetine çağırdı.

Kaynaklara göre toplantı, darbeci milislerin kontrolündeki meclisin hükümetteki Maliye ve Eğitim bakanlarını, öğretmen maaşlarının sürekli kesilmesi ve öğretmen destek fonunun milisler tarafından uygulamaya konulan paralel mezhepsel eğitim sistemi lehine yönlendirilmesi nedeniyle sorgulama girişiminin ardından geldi.

Kaynaklar, kontrolleri altındaki bölgelerdeki Yönetim Konseyi Dairesi Müdürü Ahmed Hamid'in desteklediği Maliye Bakanı'nın sözde Parlamento'ya katılmayı defalarca reddettiğini bildirdi. Ayrıca Hamid'in toplanan tüm parayı kontrol ettiği, onun talimatı dışında dağıtılmadığı ve bunun da milis lideri Muhammed Ali el-Husi'nin kuzeni olan diğer kanadın komutanını kızdırdığı kaydedildi.

hr
Husilerin lideri Muhammed Ali el-Husi'nin kuzeni, darbe yönetim kuruluna başkanlık etmeye hakkı olduğunu savundu. (EPA)

Kaynaklara göre Temsilciler Meclisi üyeleri, Hamid'in öğretmen maaşlarına ilişkin talepleri yanıtlamak için toplantıya katılmayı reddetmesinin zemininde, Hamid'i ikna etmekte iki hafta başarısız kaldıktan sonra ona olan güvenoyunu geri çekmeyi teklif etti. Bu nedenle milis lideri, bir grup üye dışında onları Saada'ya çağırdı.

Değişim vaatleri

Kaynaklara göre, her türlü adımında İran’dan ilham alan ve her şeyi kontrol etmesine rağmen kendisini ‘devrimin lideri’ olarak tanıtan milis lideri, kontrolleri altındaki bölgelerdeki halkın içinde bulunduğu vahim durumu kabul etti. Ayrıca yetkililerinin performansındaki yetersizlikleri ve yolsuzlukları da kabullendi. Söz konusu sorunları bizzat ele alacağını, her yerde radikal olarak nitelendirdiği değişiklikleri yapacağını söyledi.

Hiç kimse tarafından tanınmayan darbe hükümetinin kurulmasından bu yana geçen sekiz yıl boyunca bu hükümet, Temsilciler Meclisi başkanlığının suç ortaklığıyla ve milislerdeki en yüksek otoritenin desteğiyle yıllık bütçe taslakları veya kesin hesaplar sunmadı. Zira 2016 yılı sonundan bu yana başta öğretmenler olmak üzere çalışanların maaşlarında sürekli kesinti yapılmasının hesabı sorulmaması için halkın gelir ve giderlerden haberdar olmasını istemiyordu.

erb
Husiler, Temsilciler Meclisi’ni mezhep yasası için bir araca dönüştürdü. (Husi medyası)

Bu müdahale, yaygın halk desteğinin ortasında devam eden öğretmen grevinin dördüncü haftasına girmesi ve darbe otoritesinin toplayıp üst düzey yetkililere harcadığı para miktarının ifşa edilmesiyle aynı zamana denk geldi. Temsilciler Meclisi ve Şura Meclisi üyeleri, Husi liderleri ve savaşçıları, öğretmenleri ve çalışanların büyük çoğunluğunu maaşlarından mahrum ediyor.

Parkların satışı

Sana'da arazi sektöründe çalışan kaynaklar, yetkilileri ve kendisine bağlı tüccarlar arasında Başkanlık Külliyesi duvarlarını ticari mağazalara dönüştürmelerine izin veren sözleşmelerinin akdedilmesini tamamladıktan sonra Husi milislerinin Yemen başkentindeki en büyük iki parkı satma sürecinde olduğunu ortaya çıkardı.

Lider Muhammed Ali el-Husi tarafından denetlenen Devlet Arazi Otoritesi'nin faaliyetlerine aşina olan iki kaynak, Başkanlık Külliyesi’nin bitişiğindeki meşhur yetmiş park için milis yandaşlarından başka bir grupla yeni sözleşmeler yapılma sürecinde olunduğunu ve buna göre bölgenin sahibi olacaklarını belirttiler. Eski Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur el-Hadi'nin halka açık bir parka dönüştürme kararı aldığı Birinci Zırhlı Tümen'in eski bir kampı olan 21 Mart Parkı’nın da başka bir gruba verileceğini aktardılar.

rth
Husi lideri, maaş taleplerinin gruba karşı bir halk ayaklanmasına dönüşmesinden korkuyor. (Reuters)

Husi milis liderlerinin desteklediği unsurlar, başkentin güneyindeki Huziz bölgesinde satın alınan Genel Elektrik Şirketi'ne ait araziyi özel mülk olduğunu belirten sahte belgeler düzenledikten sonra sattı.

Elektrik sektöründeki işçiler, Genel Elektrik Şirketi yönetimine haber verildiğini ancak cevap verilmediğini belirtirken, milis güçlerinin istihbarat görevlileri ihbarcıları hapisle tehdit etti.

Milislerin kontrolündeki bölgelerde Öğretmenler Sendikası öncülüğünde düzenlenen grev ise Muhammed Ali el-Husi ve Ahmed Hamid liderliğindeki milislerin çatışan iki kanatta karışıklığa yol açtı.



İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
TT

İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)

İsrail, sahada gerilimin arttığı ya da Filistin Yönetimi'nin çeşitli siyasi kazanımlar elde etmeye çalıştığı dönemlerde yıllardır sürdürdüğü bir politikanın parçası olarak Filistinli yetkililerin iç ve dış hareketlerini kısıtlamaya geri döndü.

Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail bu yaklaşımını yoğunlaştırdı. İsrail makamları dün Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Batı Şeria'daki Ramallah ve Nablus vilayetlerinde bir dizi kasaba ve köyü ziyaret etmesini engelledi.

Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonu’nun Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “İsrail işgal yetkilileri, önceden uyarıda bulunmaksızın, Başbakan Muhammed Mustafa'nın Nablus vilayetindeki Duma ve Kusra kasabalarını, Ramallah vilayetindeki Berka ve Deyr Dibvan kasabalarını ziyaret etmesini engelledi” denildi.

Paylaşımın devamında, “Bu keyfi adım, işgal makamları tarafından Filistin hükümetine karşı alınan bir dizi ırkçı tedbirin devamı niteliğinde olup, hükümet ile Filistin vatandaşları arasındaki güveni sarsmaya yönelik umutsuz bir girişimdir” ifadesi yer aldı.

Abbas'ın seyahatinin engellenmesi

Geçtiğimiz günlerde İsrail, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Suriye'ye yapacağı ziyarete hazırlık amacıyla Ürdün'e gitmesini de engellemeye çalıştı. Ancak yoğun çabaların ve çeşitli tarafların temaslarının ardından Abbas, İsrail'in oyalamasının ardından Ürdün'e karayoluyla gitmek zorunda kaldı.

y6jukı
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)

Filistin Yönetimi bu konuda resmi bir açıklama yapmadı. Bazı yetkililer son dakikaya kadar ve birden fazla kez Abbas'ın hava yoluyla seyahat edeceğini teyit etmeye çalıştı, ancak sonunda yıllardır nadiren gerçekleşen bir şey olarak Abbas karayoluyla gitti.

İsrail'in bu kısıtlamasının, Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye'yi ziyaret etme ve İsrail'in halen ‘terörist’ olarak tanımladığı ve ülkesinin topraklarına saldırdığı Suriyeli mevkidaşı Ahmed eş-Şera ile görüşme niyetinden mi yoksa Filistin'in ‘iki devletli çözüm’ çerçevesinde bir Filistin devletinin uluslararası alanda tanınması için başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkeleriyle ve Suudi Arabistan'la koordinasyon içinde hareket etmesinden mi kaynaklandığı bilinmiyor.

Elbette bu tutum İsrail hükümetini ve Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu kızdırdı ve Fransa'nın çabalarına ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarına saldıran açıklamalar yapmasına neden oldu.

Sessiz kalmak

Filistin hükümeti Mustafa'nın Batı Şeria'daki bazı kasabaları ziyaret etmesinin engellenmesi konusunda sessiz kalırken, Filistin Devlet Başkanlığı da Suriye ziyareti öncesinde Başkan Abbas'a karşı İsrail tarafından yapılan girişimler konusunda sessiz kaldı.

dfrgthy
İsrail askerleri askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarında (İsrail ordusu)

İsrail'de hiçbir resmi kurum İsrail'in attığı bu adımlar hakkında yorum yapmazken, bazı medya kuruluşları Netanyahu hükümetinden resmi bir yorum almaksızın Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye ziyaretini engelleme girişimlerini haber yaptı.

Gözlemciler, Filistinli yetkililerin hareketlerine getirilen bu kısıtlamanın, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria şehirlerine uyguladığı siyasi ve fiziki kuşatma çerçevesinde gerçekleştiğini düşünüyor.

Geçtiğimiz birkaç ay içinde Batı Şeria bir dizi yoğun askeri operasyona maruz kaldı. İsrail ordusu gece gündüz baskınlar düzenliyor, daha fazla kontrol noktası kuruyor, bölge sakinlerine yaptırımlar uyguluyor ve bir bölgeden diğerine veya bir vilayetten diğerine hareketlerini kısıtlıyor. İsrail polisi çeşitli yollarda konuşlanmış durumda ve Filistinlilere hiç de azımsanmayacak miktarlarda trafik cezaları uyguluyor.

Batı Şeria'nın coğrafi yapısının değiştirilmesi

İsrail askeri operasyonları üç aydır ağırlıklı olarak Cenin Mülteci Kampı’nda, aynı süre zarfında Tulkerim Mülteci Kampı’nda ve yaklaşık 70 gündür Tulkerim vilayetindeki Nur Şems Mülteci Kampı’nda yoğunlaştı. Bu operasyonlar, ‘silahlı terörizmin yuvası’ olarak tanımlanan bu kampların coğrafi yapısını değiştirmeye yönelik olarak evleri buldozerle yıkmayı ve yeni yollar inşa etmeyi içeriyor.

Söz konusu operasyonlar, yaklaşık 18 aydır acımasız bir savaşa maruz kalan Gazze Şeridi'nde yaşananların bir tekrarı olarak on binlerce Filistinlinin bu kamplardan göç etmesine neden oldu. Diğer vilayetlerdeki köyler, kasabalar ve kamplar da her gün daha fazla yerleşim karakolu kuran, yerleşim yolları inşa eden, Filistinli çiftçilere ait ekipmanlara el koyan ve onlara saldırarak aralarında çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan yerleşimcilerin saldırılarına maruz kalıyor.

DFRGTYH
Batı Şeria'nın El Halil kentinde Yahudi yerleşimine bakan bir tepede yürüyen Filistinli adam, 3 Nisan 2025. (AFP)

İsrailli yerleşimciler dün sabah Nablus'un doğusundaki Beyt Decen köyünde bir elektrik hattını uzatmak için çalışırken Filistinlilerin ekipmanlarına ve üç kamyona el koydu. Başka bir grup yerleşimci de Ürdün Vadisi'nin kuzeyinde mahsulleri sulamak için kullanılan su pompalarını çaldı.

Filistinlilere göre yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen bu saldırıların çoğu İsrail ordusunun koruması altında gerçekleştiriliyor. Bu durum, Tel Aviv'de yerleşimi ve yerleşimcileri teşvik eden Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir gibi aşırılık yanlısı bakanların yer aldığı aşırı sağcı hükümet altında bu tür saldırıları meşrulaştırarak İsrail'de açık ve net bir yaklaşım değişikliğine işaret ediyor.