Lübnan İlerici Sosyalist Partisi, muhalefetten daha yumuşak pozisyon benimsiyor

Teymur Canbolat, Mukhtara'da destekçilerini kabul etti (Lübnan Ulusal Haber Ajansı)
Teymur Canbolat, Mukhtara'da destekçilerini kabul etti (Lübnan Ulusal Haber Ajansı)
TT

Lübnan İlerici Sosyalist Partisi, muhalefetten daha yumuşak pozisyon benimsiyor

Teymur Canbolat, Mukhtara'da destekçilerini kabul etti (Lübnan Ulusal Haber Ajansı)
Teymur Canbolat, Mukhtara'da destekçilerini kabul etti (Lübnan Ulusal Haber Ajansı)

Lübnan’daki (Dürzi) İlerici Sosyalist Partisi (İSP) başta Maruni Hristiyanların partileri Lübnan Kuvvetleri Partisi (LKP) ve Ketaib Partisi olmak üzere muhalefet güçleriyle eski Bakan Cihad Azur'un Cumhurbaşkanı adaylığı için görüştü. Ancak ne var ki Temsilciler Meclisi ve Bakanlar Kurulu'nun diyalog ve eylem çalışmaları başta olmak üzere birçok dosyada iki tarafın farklı vizyonları ve yaklaşımları muhalefetin bundan sonraki aşamadaki planlarını tehdit ediyor.

Bu hafta, başta LKP ve Ketaib milletvekilleri olmak üzere 31 milletvekili ve bir dizi bağımsız milletvekili, "İlerici Demokratik Diyalog" ilan eden siyasi sözleşme imzaladı. Milletvekilleri bu buluşmanın "olması gereken yerde kurumsal yolun içinde ve dışında barışçıl" olacağını söylediler. Elbette İSP milletvekilleri bu sözleşmeyi imzalamadıkları için haliyle parti de bu sözleşmenin içeriğini tam olarak desteklemiyor. Bu güçlerin konumlarını zayıflatmakla tehdit eden şeyleri de desteklemiyor. Bu durum, İSP Milletvekili Teymour Canbolat tarafından Cumartesi günü ifade edildi. Canbolat, “Siyasi, başkanlık, mali ve sosyal sonuçları olan krizlerin ışığında mevcut engelleyici ortamda devam etmenin, diyalog için siyasi ufku kapatmanın, yasama oturumlarını boykot etmenin ve bu kadar çok engel yaratmanın” sonuçlarına karşı uyarıda bulundu.

Şuf ilçesinin Mukhtara kasabasındaki halk buluşmaları sırasında açıklamalarda bulunan Canbolat, “Vatan pahasına siyasi hesaplaşmaları ve bir dizi çöküşü durdurmaya ve iç krizimizin doğru yönetilmesi konusunda fikir birliğine ihtiyacımız var" dedi.

Demokratik Buluşma Bloğu Milletvekili Hadi Ebu el-Hasan, bazı dosyalarda kendileriyle diğer muhalif güçler arasında farklı yaklaşımlar olduğunu inkar etmiyor. Hasan, “Ülkeyi büyük tehlikelere sürüklediği için siyasi ve anayasal diyalog çerçevesinden sapmayı kabul etmiyoruz. Bunun aksini söyleyen varsa Lübnan'ın doğasını ve mevcut dengeleri bilmiyor ve ders almak için geçmişi ve tarihi yeniden okuması gerekebilir. 1975'te anlaşamadık ve kanlı bir çatışmaya ve Lübnan'ı yerle bir eden bir iç savaşa girdik ve bunun sonucunda 150 bin kişi şehit düştü. Ondan sonra Taif'te diyaloğa gittik ve sonunda bir anlaşmaya vardık.”

Şarku’l Avsat'a açıklamalarda bulunan Ebu’l-Hasan, “Parlamento seçimleri sırasında ve sonrasında bazı ulusal güçlerle bağımsız ulusal karar alma sürecini yeniden tesis etme ve reform gibi konularda görüşme yapılması, diğer konularda görüşülmeyeceği anlamına gelmez. Bu görüşmelerin muhalefetin zayıflamasına yol açacağına inanmıyoruz. Çünkü en başta muhalefet ve iktidar kavramlarının yeniden ele alınması gerekiyor.”

Hasan sözlerini şöyle sürdürdü: “Mutabakata dayalı bir ulusal kişilik üzerinde anlaşmaya varmak için bir araya gelme ve koşulsuz diyalog mantığından yanayız. Bu çerçevelerin dışındaki herhangi bir teklif ise ülkeyi yıkıma sürükler ve bizi bilinmezliğe götürür. Lübnan'da, ülke maceralara müsamaha göstermediği için, kazanan ve mağlup olanın kuralına dayalı bir denklem yoktur. Sadece ılımlılık, mezhep ve reform postülaları temelinde fikir birliği bizi kurtarabilir. Art arda gelen çöküşlerin ışığında, ek sorunlar değil, çözümler aramamız gerekiyor.”

Öte yandan, LKP Milletvekili Dr. Gade Eyyub konuya ilişkin açıklamasında, “Her siyasi partinin kendine has çalışma tarzı ve yöntemi vardır. Bu, o partinin anayasal hakkıdır. Bu tartışma konusu değildir. Bizim için önemli olan tek şey, biz ve İSP'nin çıkarlar bütünü üzerinde anlaşması ve bu da oluyor” ifadelerine yer verdi.

Eyyub, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Michel Moawad'ın desteğiyle İSP ile fiilen görüştük. Bu görüşme sonucunda Cihad Azur ve diğer dosyalar ve meselelerde destek aldık. Ancak her bloğun veya partinin bir üslubu vardır. Ayrıcalık üsluptadır. Ancak hedefi ele alırsak, o zaman öz ve içerik açısından Lübnan'ın vizyonu, Lübnan'ın egemenliği, devletin önceliği, devlet projesi veya cumhurbaşkanlığı için gerekli şartların doğası konusunda net bir diyalog olabilir. Temsilciler Meclisi ile ilgili diğer konulara gelince, farklı bir yaklaşımı var ve biz bunu anlıyoruz ve daha fazla diyalog üzerinde çalışıyoruz. 31 milletvekilinden oluşan bu ekibin bir cumhurbaşkanı çıkaramayacağı açık ama Hizbullah ve müttefikleri de bir cumhurbaşkanı çıkaramıyor. Bu nedenle önemli olan, bu grubun son açıklamasıyla diyaloğun tavanını yükseltebilecek birleşik ve uyumlu bir güç oluşmasıdır. Kompakt muhalefet bloğu, ortak bir ulusal alan talep ediyor, ancak isteksiz bir adayın Baabda Sarayı'na geçişini kolaylaştırmama yönündeki kararı net. Aksi durum işleri mevcut trajik durumda tutacaktır. Bu muhalefet, geçen yıl boyunca muhalefet adayının yolunu kapatmayı, diyaloğu ve Fransız girişimini bastırmayı başarmıştı.

 



Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan: Hükümet savaşı sona erdirmeye yönelik tüm çabalara açık

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)
TT

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Burhan: Hükümet savaşı sona erdirmeye yönelik tüm çabalara açık

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan (Reuters)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, dün yaptığı açıklamada hükümetin HDK ile ordu arasında yaşanan ‘yıkıcı savaşı sona erdirmeyi amaçlayan tüm yapıcı çabalara açık’ olduğunu söyledi.

Reuters'ın haberine göre Orgeneral Burhan, ABD Başkanı Joe Biden'ın çatışan taraflara müzakerelere yeniden başlamaları için yaptığı çağrıya verdiği yanıtta “Halkımızın acılarını hafifletecek ve Sudan'ı güvenlik, istikrar, hukukun üstünlüğü ve demokratik güç devri yoluna sokacak barışçıl bir çözüm aramak için tüm uluslararası ortaklarla birlikte çalışmaya hazırız” ifadelerini kullandı.

Başkan Biden dün çatışan tarafları, 2023 nisanından bu yana devam eden ve on binlerce insanın ölümüne ve ülkenin kıtlığın eşiğine gelmesine neden olan savaşı sona erdirmek üzere müzakerelere yeniden başlamaya çağırdı. Biden, Sudan’ın batısındaki Darfur’da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında şiddetli çatışmaların yeniden başlamasından günler sonra yaptığı açıklamada, “Sudanlıların çektiği acıların sorumluluğunu taşıyan çatışan tarafları (Sudan ordusu ve HDK) güçlerini geri çekmeye, insani yardımların ulaştırılmasını kolaylaştırmaya ve bu savaşı sona erdirmek için müzakerelere yeniden katılmaya çağırıyorum” dedi.

Cumartesi günü, HDK'nın ülkenin güneybatısındaki el-Faşir’in kontrolünü ele geçirmek için saldırı başlatmasıyla şehirde şiddetli çatışmalar yeniden başladı.

El-Faşir, geçtiğimiz mayıs ayından bu yana kuşatma altına almış olmasına rağmen HDK’nın ele geçiremediği Darfur eyaletinin beş şehrinden sadece biri.

Biden yaptığı açıklamada kuşatmanın son zamanlarda ‘yoğunlaştırılmış bir saldırıya’ dönüşmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre Biden, savaşın başlamasından bu yana sivillere yönelik zulümlere atıfta bulundu.

Darfur Valisi Minni Minawi, geçtiğimiz hafta ordunun HDK tarafından el-Faşir'e yapılan ‘büyük bir saldırıyı’ püskürttüğünü ve HDK'nın ilerleyerek kentteki askeri mevzileri ele geçirdiğini açıkladı. Sudan, geçtiğimiz yıl nisan ayından bu yana Orgeneral Abdulfettah el-Burhan komutasındaki ordu ile eski yardımcısı Orgeneral Muhammed Hamdan Dagalu liderliğindeki HDK arasında devam eden bir savaşa sahne oluyor.

ABD Başkanı, salı günü yaptığı açıklamada, Sudan’daki savaşın ‘dünyanın en kötü insani krizlerinden birini’ yarattığı uyarısında bulunarak yaklaşık ‘10 milyon insanın’ yerinden edildiğini söyledi.

ABD, 14 Ağustos'ta Sudan’a insani yardımların ulaştırılmasının kolaylaştırılması ve ateşkesin sağlanması için İsviçre'de müzakereler başlattı.

Müzakereler, başladıktan yaklaşık on gün sonra ateşkes konusunda bir anlaşma sağlanamadan sona erdi. Ancak çatışan taraflar iki önemli koridor üzerinden güvenli ve hiçbir engelleme olmadan insani yardımların ulaştırılmasını sağlamayı taahhüt etti.

ABD'nin Sudanlı sivillere iki yıl içinde toplam 1,6 milyar dolarlık yardımda bulunduğunu hatırlatan Biden, “Açıkça söylemeliyim ki ABD, özgürlük, barış ve adaleti hak eden Sudan halkına olan bağlılığından vazgeçmeyecek. Çatışmanın tüm taraflarına şiddete son vermeleri çağrısında bulunuyoruz” ifadelerini kullandı. ABD Başkanı, her iki tarafın da Sudan'ın tüm bölgelerine insani yardımların herhangi bir engelleme olmadan ulaştırılmasına derhal izin vermesi gerektiğinin altını çizdi.