Google, Filistin Teknik Platformu’nu hayata geçirdi

Google’dan eğitime destek için Filistinli 3 bin 500 öğrencinin becerilerini geliştirmeye yönelik 10 milyon dolarlık proje.

Google, Filistin'de dijital becerileri geliştirmek ve iş olanakları sağlamak için 10 milyon dolar ayırma sözü verdi. (Google)
Google, Filistin'de dijital becerileri geliştirmek ve iş olanakları sağlamak için 10 milyon dolar ayırma sözü verdi. (Google)
TT

Google, Filistin Teknik Platformu’nu hayata geçirdi

Google, Filistin'de dijital becerileri geliştirmek ve iş olanakları sağlamak için 10 milyon dolar ayırma sözü verdi. (Google)
Google, Filistin'de dijital becerileri geliştirmek ve iş olanakları sağlamak için 10 milyon dolar ayırma sözü verdi. (Google)

Google dün, Filistin’in teknoloji sektörüne verdiği destek çerçevesinde Filistinli mezunların, uygulama geliştiricilerin ve teknoloji girişimcilerinin teknoloji alanındaki becerilerini geliştirmelerine ve iş bulmalarına yardımcı olmak amacıyla Filistin Teknoloji Platformu programını duyurdu. Google'a göre 2022 martında duyurduğu ve Filistin'de teknoloji alanındaki yetenekleri geliştirmek ve iş olanakları oluşturmak için 10 milyon dolar ayırma sözü verdiği girişimin parçası olan programa 2023 yılında yaklaşık 650 öğrenci kaydoldu ve bunların neredeyse yarısı kadındı.

Üçlü iş birliği

Udacity ile yapılan iş birliğiyle geliştirilen Filistin Teknoloji Platformu, yetenek geliştirmeyi amaçlayan çevrimiçi bir eğitim programı. Bunun yanı sıra gençlere başarılı olmalarını sağlayacak araçları sağlamaya çalışan sivil toplum kuruluşu SPARK da projede yer alıyor. Google, Udacity ve SPARK, 2026 yılına kadar Batı Şeria, Gazze ve Doğu Kudüs'teki 3 bin 500 Filistinlinin şartlarını iyileştirmeyi hedefliyorlar. Google, bu girişimin yerel üniversiteler ve derneklerle yürütülen kapsamlı araştırmaların bir sonucu olduğunu açıkladı.

Şarku’l Avsat, Google’ın, programın duyurusu için yaptığı sanal toplantıya katıldı. Toplantıda Google’ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ürün Pazarlama Direktörü Najib Jarrar, Şarku’l Avsat tarafından programa katılanların nasıl seçileceğine ilişkin bir soruya verdiği yanıtta, bilgisayar programcılığı, bilgisayar mühendisliği ya da benzer bölümlerde okuyan ve bu bölümlerin üçüncü ya da dördüncü sınıfındaki öğrencilerle yeni mezunların özellikle dikkate alındıklarını söyledi. Programda bazı temel giriş derslerin olduğunu belirten Jarrar, ancak başta yapay zeka (AI) ile ilgili olanlar olmak üzere bazı derslerin katılımcıların konulara daha fazla aşina olmalarını gerektiğini, bu yüzden öğrencilerin gerekli temel ve teknik bilgiye ihtiyacı olduğunu vurguladı.

Fotoğraf Altı: Üç yıllık program boyunca dört kez iş fuarı düzenlenecek. (Google)
Üç yıllık program boyunca dört kez iş fuarı düzenlenecek. (Google)

Programın sac ayakları

Program kapsamında 16 hafta boyunca katılımcıların yeteneklerinin geliştirilmesine yatırım yapılırken, prgramın öne çıkan öğeleri arasında yetenek geliştirme, mentorluk ve istihdam olanakları yer alıyor. Programda ayrıca web tasarımı, yapay zeka mühendisliği ve veri analizi gibi ileri nanoteknoloji alanlarla ilgili dersler de bulunuyor. Sosyal beceri kursları, CV yazma, iş görüşmesine hazırlanma ve hızlı terfi alma gibi çeşitli konuları kapsayan program bu açıdan da büyük önem taşıyor.

Programa katılmak

Spark'ın Filistin Direktörü Dina Almasaeid, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, öğrencilerin kurslara ve derslere yüz yüze ya da internet üzerinden katılabileceğini söyledi. Ancak Almasaeid, başta Gazze Şeridi olmak üzere Filistin topraklarında internet imkanlarının sınırlı olmasının yaratabileceği zorluklara dikkat çekerek şunları söyledi:

“Udacity programları, onları kolay, esnek ve herhangi bir zamanda herhangi bir yerde kullanabilecek şekilde tasarlanıyor. İlgililer bu zorluğu ve iletişim konusunda ortaya çıkabilecek teknik sorunların farkındalar.”

Almasaeid, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Katılımcıların ödevlerini bitirmek ve gerekli internet hizmetlerini almak için ofislerine gidebilecekleri Filistin’deki yerel ortaklarla yapılan iş birliği teknik imkanlara ulaşılmasını sağlıyor.”

Fotoğraf Altı: Google, Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs'ten programdan yararlanan Filistinli sayısını 2026 yılına kadar 3 bin 500’e çıkarmayı hedefliyor. (Google)
Google, Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs'ten programdan yararlanan Filistinli sayısını 2026 yılına kadar 3 bin 500’e çıkarmayı hedefliyor. (Google)

İstihdam ve eğitim fırsatları

En iyi performans gösteren öğrenciler yerel ve bölgesel şirketlerde iş bulma ya da staj yapma fırsatı yakalayacaklar. SPARK, yerel ortaklarıyla birlikte üç yıllık program dönemi boyunca işverenleri ve çalışan adaylarını bir araya getirecek dört iş fuarı düzenleyecek.

Google’ın Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ürün Pazarlama Direktörü Jarrar, Google’ın Filistin'deki üniversite mezunlarını, uygulama geliştiricilerini ve teknoloji girişimcilerini, uygun işler bulmaları ya da alanlarında ilerleyebilmeleri için yeteneklerini geliştirerek desteklemeye kararlı olduğunu söyledi.

Udacity'den Kai Rumelt, 3 bin 500 mezunun yeteneklerini geliştirmek için tasarlanan bu programla Filistinli gençlerin hayat şartlarını iyileştirme konusunda kararlı olduklarını kaydetti.

Diğer yandan Dünya Bankası’nın verilerine göre dünyada okuma yazma bilmeyenlere en az Filistinliler arasında rastlanıyor. Filistinli teknoloji girişimcilerinin yaklaşık yüzde 85'i üniversite mezunu ve bunların yaklaşık yüzde 27'si yüksek lisans mezunu. Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi’ndeki bilişim teknolojileri (BT) fakültelerinden erkek ve kadın bin 500 kişi mezun oldu.

Portland Trust'a göre teknoloji sektörü son on yılda Filistin ekonomisine gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 5-7'si oranında yani 543,5 milyon dolar katkı sağladı. USAID'e göre Filistinli BT mezunlarının yüzde 50'si ise halen işsiz.



Irak toplumu ve siyasiler, güvenlik heyetinin Şam ziyareti konusunda ikiye bölündü

Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera, Irak İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri ile görüştü. (AFP)
Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera, Irak İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri ile görüştü. (AFP)
TT

Irak toplumu ve siyasiler, güvenlik heyetinin Şam ziyareti konusunda ikiye bölündü

Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera, Irak İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri ile görüştü. (AFP)
Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera, Irak İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri ile görüştü. (AFP)

Irak'tan üst düzey bir heyetin ani gibi görünen ancak beklenen Şam ziyareti, Irak'ta keskin bir bölünmeye neden oldu. Irak İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri başkanlığındaki heyetin, Suriye'yi ziyaret etmek ve yeni yönetimle görüşmek üzere iki gayriresmi heyetten önce Şam'a gittiği Iraklı çevrelerde konuşuluyordu.

Ebu Muhammed el-Culani olarak da bilinen Ahmed eş-Şera'nın Irak'taki faaliyetleri ve yıllar boyunca terör eylemleri gerçekleştiren köktendinci örgütlere katılımı konusunda Irak'ta toplumsal ve siyasi açıdan keskin bir bölünme söz konusu.

İdeolojik önyargılar nedeniyle siyasi ve toplumsal bölünmenin iç içe geçtiği Irak'ta kamuoyu, Suriye'deki yeni hükümete hoşgörüyle yaklaşan ‘Sünniler’ ve eş-Şera'nın cihatçı geçmişi göz önüne alındığında bunu yaklaşan bir tehlike olarak gören ‘Şiiler’ olmak üzere iki görüş arasında bölünmüş durumda.

Daha önce eş-Şera, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani'ye bir mesaj göndererek muhaliflerle yeni bir sayfa açması çağrısında bulunmuş ve Heyetu Tahriru’ş-Şam'ın (HTŞ) Irak'ta hiçbir emelinin olmadığını belirtmişti.

Başkent Şam'ın el-Culani'nin eline geçmesinden yaklaşık iki gün önce Irak parlamentosunda Suriye'deki gelişmelerle ilgili görüşlerini açıklayan Sudani, HTŞ liderinin kendisine gönderdiği mesajı görmezden geldi.

Sudani'nin sözcüleri, Sudani’nin Askeri Sözcüsü Tümgeneral Yahya Resul tarafından dile getirilen ve Irak'ın bir ‘teröristle’ iletişim kurmayacağını söyleyen keskin askeri görüş ile Sudani'nin siyasi danışmanlarından biri tarafından dile getirilen ve Irak'ın ‘anlaşmaya varmak için bir ülke beklediğini’ söyleyen daha ılımlı siyasi görüş arasında bölündü.

Ancak olayların hızlı gelişimi beklemeye yer bırakmadı. Irak hem siyasi hem de güvenlik açısından harekete geçti. Güvenlik açısından, DEAŞ'ın Suriye'den girerek Irak topraklarının üçte birini işgal ettiği 2014 senaryosunun tekrarlanmasını önlemek için sınırlarını güçlendirmeye çalıştı. Siyasi açıdan ise Sudani, Suudi Arabistan ve Ürdün'e ziyaretlerde bulundu ve Arap Temas Grubu'nun Doha konferansına katıldı.

Gitmeli miyiz yoksa beklemeli miyiz?

Arap ve yabancı heyetlerin Suriye'ye akın etmeye başladığı bir dönemde, Suriye'deki durumla en çok ilgilenen komşu Irak, Şam'a heyet göndermedi. Ancak Şam, tüm belirtilere göre ve belki de diğer tüm heyetlerden daha fazla Irak heyetini bekliyordu. Yarı doğrulanmış bilgiler, Iraklı yetkililerin eş-Şera ile gizli görüşmeler yaptığını gösteriyor. Ancak bu isimlerin bizzat Sudani tarafından mı gönderildiği, yoksa bu isimlerden bazılarının Suriye denklemindeki mevcut güçlü taraf olan Türklerle ilişkileri neticesinde mi nabız tutmaya gönüllü oldukları bilinmiyor. Sudani ve siyasi ekibi, Irak siyasi ve toplumsal kamuoyundaki gelişmeleri, zorlukları ve bölünmeleri takip ediyor. Dolayısıyla erkenden bir heyet gönderilmesi, Sudani'nin Irak içindeki toplumsal bölünmeyi daha da derinleştirmek istemediği bir tür aciliyet olarak görünüyor. Üst düzey Irak heyetinin ziyareti, bir yandan beklenti ve bekleyiş, diğer yandan da Suriye'deki yeni duruma ilişkin pozisyon belirleme arasında gidip geldi.

Güvenlik mi siyasi mi?

Ahmed Eş-Şera'nın Irak heyetine liderlik eden İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri'yi karşılama şekli dikkat çekiciydi. Gerek eş-Şera'nın ofisinden ayrılıp eş-Şatri'yi sarayın kapısında karşılaması, gerekse eş-Şatri'nin protokol açısından eş-Şera'nın muadili olmamasına rağmen Irak bayrağının Suriye bayrağının yanına koyulması bakımından karşılama protokolü ihlal ediliyor gibi görünüyordu. Şarku'l Avsat'ın aldığı bilgiye göre tüm bunlar Suriye'nin Iraklı yetkili ile ilgilenme derecesini yansıtıyor. Zira kendisi istihbarat servisinin başkanı ve Sudani’den eş-Şera'ya taşıdığı mesaja göre rolünün ötesinde konuşmuş olabilir.

Iraklılar karşılama şekli ve üslubundan memnun olduklarını ifade etseler de sonuçta kendilerini yine bölünmüş buldular. Eş-Şatri, eş-Şera'nın elini sıkmak için elini uzatırken, eş-Şera sadece el sıkışmakla kalmayıp eş-Şatri ile kafa tokuşturdu. Eş-Şera'nın eş-Şatri'yle kafa tokuşturmak için eğildiği sırada sırtında ceketinin altında susturucu takılmış bir tabanca taşıdığı kare tartışmalara yeniden kapı araladı. Eş-Şera'nın silahlı örgütlerdeki geçmişi göz önüne alındığında onun doğasının değişmeyeceğine inananlar olduğu gibi, bunu ne zamanında ne de uygun olan olumsuz bir mesaj olarak görenler de var. Iraklılar arasındaki bir diğer bölünme ise bazılarının heyetin sadece güvenlik amaçlı olduğunu söylemesi, diğerlerinin ise bunu siyasi olarak görmesi. Şam ve Bağdat arasındaki sorunun çözümüne bir adım daha yaklaşılana kadar Irak'taki tartışma bir süre daha devam edecek.

ABD baskısı                                                                                                                                                           

Sünni ve Kürt liderler, Irak heyetinin Şam ziyareti konusunda sessiz kaldı. Şiiler, Koordinasyon Çerçevesi güçleri içinde bile sessiz destekçiler ile ziyareti açıkça reddedenler arasında bölündü. Hadi el-Amiri'nin Bedir Örgütü ve Nuri el-Maliki'nin Kanun Devleti Koalisyonu liderleri tarafından dün yapılan açıklamalara göre ziyaret ABD baskısı altında gerçekleşti.

Muhammed Mehdi el-Beyati dün yaptığı açıklamada, eş-Şera'yı ‘terörist’ olarak niteleyerek, “Irak heyetinin eş-Şera ile görüşmesi, ABD'nin yeni bir oldubittiyi dayatmak amacıyla eş-Şera'nın sayfasını aklama ve Irak ve bölgede işlediği suçlardan kendisini temize çıkarma baskısı bağlamında gerçekleşiyor” dedi.

“Suçluları ve eski hükümlüleri halklara dayatma politikası ABD stratejisinde yeni bir şey değil; daha ziyade suç geçmişlerine uygun olarak kişilikleri destekleme konusundaki sürekli çabasını yansıtan eski ve sürekli bir yaklaşımı temsil ediyor” diyen el-Beyati, ‘ABD'nin ve onunla iş birliği yapan hükümetlerin karanlık siciline eklenen yeni bir leke’ olarak nitelendirdiği görüşmeyi eleştirdi.

Kanun Devleti Koalisyonu liderlerinden İsam el-Kureyti, Irak hükümetinin Şam'a resmi bir heyet gönderdiğini ve ABD baskısı altında yeni Suriye yönetimiyle görüştüğünü söyledi.