ABD’li diplomatlar: Sudan bir çöküş senaryosuyla karşı karşıya

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili Al-Monitor'a savaşın Sudanlıların arzularına ihanet olduğunu söyledi.

Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çatışmaların başlamasından önceki görüşmelerinden birinde (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çatışmaların başlamasından önceki görüşmelerinden birinde (AFP)
TT

ABD’li diplomatlar: Sudan bir çöküş senaryosuyla karşı karşıya

Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çatışmaların başlamasından önceki görüşmelerinden birinde (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çatışmaların başlamasından önceki görüşmelerinden birinde (AFP)

Şarku'l Avsat'ın görüştüğü ABD’li diplomatlar, ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında çatışmaların devam etmesi halinde Sudan'da devletin çökeceği senaryosu konusunda uyarıda bulundu.

ABD’nin eski Sudan Özel Temsilcisi Donald Booth, iki taraf arasında 4 aydır devam eden çatışmaların “ülkede bir felakete” yol açtığını belirtti.

Şarku'l Avsat'a verdiği röportajda, savaşı hızlı bir şekilde durdurmanın önemini vurgulayan Booth şu ifadeleri kullandı:

Savaşın durdurulması, Sudan halkını içinde bulundukları eziyetten kurtarmak için şart. Ancak ne silahlı kuvvetler ne de HDK, çatışmayı bırakıp birbirleriyle ve acı çeken Sudan halkının temsilcileriyle ülkede barışın nasıl sağlanacağı konusunda konuşmaya istekli görünmüyor. Savaş devam ederse Sudan yoksulluk ve ulusal birlik tehdidiyle dolu kasvetli bir gelecekle karşı karşıya kalacak.

ABD'nin Sudan Özel Temsilciliği eski müdürü Cameron Hudson ise Sudan’da Libya'ya benzer bir senaryonun yaşanacağı ve çatışmanın genişleyeceği konusunda uyarıda bulundu.

Hudson, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte şunları söyledi:

Mücadelelerin devam etmesi ve herhangi bir tarafın kapsamlı bir zafer elde edememesi, ülkenin bu yolda devamına yol açacak ve bu da Libya'ya benzer bir devlet çöküşü senaryosu yaratacak. Böyle bir durumda tüm bölgede ihracatta istikrarsızlık yaşanacak, krizin kıyılara yayılarak Kızıldeniz'e ulaşması riski de ortaya çıkacak.

Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan'ın Mısır ziyareti ve başka ülkelere gitme ihtimaliyle Hartum'daki ABD Büyükelçiliği eski Maslahatgüzarı Alberto Fernandez, çatışmanın çözümünde Suudi Arabistan'ın rolünün son derece önemli olduğuna dikkat çekti.

Fernandez, Şarku'l Avsat'a şunları söyledi:

Suudi Arabistan'ın her iki taraf nezdinde de güvenilirliği var ve Cidde Görüşmeleri’nin eninde sonunda devam etmesini bekliyorum. Ancak bundan önce her iki tarafın da savaş alanında askeri zafer elde etme çabalarında son bir adım atmasını bekliyorum. Ne yazık ki cinayetler bitmedi.

Ayrıca ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin Hartum Büyükelçisi John Godfrey'in, Sudan'da iki tarafa da çatışmayı durdurma çağrısı yaptığı son açıklamalara gelen eleştirileri de reddetti.

İsmini vermek istemeyen bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada “Ordu ve HDK tarafından uygulanan şiddet, Sudan halkının sivil bir hükümetin kurulması ve demokrasiye geçiş süreci yönündeki açık taleplerine ihanettir. Sudan halkı, savaşçıların kışlalarına dönmelerini ve iktidarı ele geçirme çabalarında ortalığı kasıp kavurmamalarını istiyor” ifadelerini kullandı.

Yetkili sözlerine şöyle devam etti:

Sudan'ın siyasi geleceği Sudan halkına aittir. Ordunun iktidardan çekilmesi ve milleti dış tehditlere karşı savunmaya odaklanması gerekir.



Tunus mahkemesi, cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal'e 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi

Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
TT

Tunus mahkemesi, cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal'e 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi

Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)
Tunuslu işadamı, eski milletvekili ve cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal (videodan alınan ekran görüntüsü)

Tunus cumhurbaşkanı adayı el-Ayaşi Zemal’in avukatı, Cendube Mahkemesi’nin dün (Çarşamba) Zemal'i bir yıl sekiz ay hapis cezasına çarptırdığını ve bunun muhalefetin Cumhurbaşkanı Kays Said'in yeniden seçilmesini amaçlayan adil olmayan seçimlere ilişkin korkularını güçlendiren son hamle olduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre, 6 Ekim'de yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde, Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun bu ay üç önemli adayı diskalifiye etmesinin ardından tansiyon yükseldi. Bu hareket bir eleştiri seline yol açtı.

Binlerce Tunuslu geçen hafta muhalefetin ve sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla sokaklara dökülerek Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nun muhalifleri ve adayları baskı altına almamasını talep etti.

Seçim Kurulu sadece Said, Zuheyr el-Mağzavi ve el-Ayaşi Zemal'in adaylıklarını onaylayarak seçim anlaşmazlıklarını karara bağlayan en yüksek yargı organı olan İdare Mahkemesi'nin kararına meydan okudu.

Dün alınan kararı yorumlayan Zemal'in avukatı Abdussettar el-Mesudi Reuters'e şunları söyledi: “Karar siyasi amaçlıdır; adil değildir. Zemal’in cumhurbaşkanlığı yarışındaki şansını baltalamayı ve onu Tunuslulara dürüst olmayan biri olarak göstermeyi amaçlamaktadır.”

Zemal iki hafta önce ‘belge uydurmak ve halk desteğini tahrif etmek’ suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

Said'in muhalifleri, üyelerini kendisinin atadığı Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’nu rekabeti bastırmak ve adayları sindirmek suretiyle yeniden seçilmesini sağlamak için kullandığını söylüyor.

Said ise hainlerle, paralı askerlerle, yolsuzluk yapanlarla savaştığını ve diktatör olmayacağını söyleyerek suçlamaları reddediyor.

Özgür Anayasa Partisi lideri Abir Musi kamu güvenliğine zarar vermek suçlamasıyla geçen yıldan bu yana hapiste. Önde gelen siyasetçi Lutfi el-Merahi de 2019 seçimlerinde hile yapmak suçlamasıyla bu yıl hapse atıldı.

Her iki isim de seçimlere katılma niyetlerini açıklamış, ancak hapsedilmiş ve adaylıklarını sunmaları engellenmişti.

Geçtiğimiz ay bir başka mahkeme de cumhurbaşkanlığı seçimlerine aday olan dört siyasetçiyi hapis cezasına çarptırdı ve ömür boyu adaylıktan menetti.

Said 2019 yılında demokratik yollarla seçildi. Ancak zamanla iktidar üzerindeki kontrolünü sıkılaştırdı ve 2021 yılında muhalefetin ‘darbe’ olarak nitelendirdiği bir kararname yayınladı. Söz konusu kararnameyle Said yasama yetkisini kendisine devrederek ülkeyi yönetmeye başladı.