Gazze'deki Kedi Kafe... Yumuşak tüyler ağrıları giderir

Psikolojik rahatlama amaçlı evcil hayvanlarla oynayabileceğiniz küçük bir alan. "Baskıların ortasında mutluluğu arıyoruz."

Kafe sahibinin tek isteği Gazze halkının endişelerini hafifletmek (Meryem Ebu Dikka -Independent Arabia)
Kafe sahibinin tek isteği Gazze halkının endişelerini hafifletmek (Meryem Ebu Dikka -Independent Arabia)
TT

Gazze'deki Kedi Kafe... Yumuşak tüyler ağrıları giderir

Kafe sahibinin tek isteği Gazze halkının endişelerini hafifletmek (Meryem Ebu Dikka -Independent Arabia)
Kafe sahibinin tek isteği Gazze halkının endişelerini hafifletmek (Meryem Ebu Dikka -Independent Arabia)

İzzeddin Ebu Ayşe

Naima, kedisi Beyaz'ı o kadar çok seviyor ki, 10 yıldır yanında. Onunla oynuyor ve kedisi, refakatçi olarak tüm gezilerinde ona eşlik ediyor.

Evcil hayvanlara olan güçlü bağlılığı nedeniyle Gazze Şeridi'nde kediler için özel bir kafe açtı.

Naima, kedi besleme konusunda iyi ve onları insanlarla sosyalleşmeleri, hareketlerini ve seslerini anlamaları konusunda eğitme konusunda da yetenekli.

Hayatını bu hayvanlara bakmakla geçirdiğini ve evinde 10'dan fazla kedinin yaşadığını ifade eden Naima, "Bu evcil hayvanların neşe ve huzur kaynağı olduğunu, onlarla oynarken kişinin psikolojik baskıdan kurtulduğunu" belirtti.

Kedi severler için

Bu esasa dayanarak her cins ve şekilden kedinin yer aldığı, bu alandaki ilk kafe Gazze'de açıldı. Bu kafe heveslilerine, kedilerle okşama ve oynama fırsatı sağladı.

Kedi Kafe fikri, evcil hayvanların kapalı mekanlarda gözetim ve kontrol altında kiralanması üzerine kurulu ve Naima'nın da yaptığı bu.

Kafe, ziyaretçilerin oynayabileceği çok sayıda kedinin bulunduğu donanımlı bir salon sağladı.

Yanında ziyaretçiler için alkolsüz içeceklerin hazırlandığı küçük bir bar bulunmakta ve misafirler bir fincan kahve aldıktan sonra doğrudan kedi köşesine gidip tüylü hayvanlarla oynayabilir.

Naima, Arap ülkelerindeki ve uluslararası ülkelerdeki benzer deneyimlerden yola çıkarak Kedi Kafe fikrinden ilham aldı ve projesi Gazze'de bir ilk olma özelliğini taşıyor.

Ancak bu tür kafe 2015 yılından bu yana dünya ülkelerinde resmi olarak tanınmaya başlarken, dünyada buna benzer ilk kafe 1998 yılında Tayvan'da açıldı.

Naima'nın projesi evde kedi besleyemeyen kedi severlerin ilgisini çekiyor.

Naima, dost canlısı hayvanlarla uyumlu bir şekilde hazırlanmış bir mekanda onlara oynayabilecekleri bir alan sağlayarak, hayatın baskılarından uzak, mutlu anlar geçirmelerine olanak tanıyor.

Kullanışlı bir mekan

Naima, kedi köşesine kedilerin tırmanıp oynayabileceği yeşil suni çim parçalarıyla süslenmiş ahşap köprüler ve çocuklarla kedilerin birlikte kullanabilecekleri salıncaklar astı. Bunların parlak renkleri mekana neşeli bir hava katıyor.

Evcil hayvan aksesuarları kedilerin boyunlarına asıldı ve isimleri, kendilerine seslenilmesi için bir kolyeye takıldı.

Kedilerin her birine görünüşlerine göre farklı lakaplar verildi. Örneğin nokta gibi küçük olan bir kediye "Nokta" ismi verilirken, bir hastalığa yakalanan ve ölmek üzere olan bir kediye "anka kuşu" anlamına gelen "Phoenix" ismi verildi. Çünkü o, sanki dirilmiş gibi mucizevi bir şekilde ölümden kurtuldu.

Naima'nın ifadesine göre o, kediler için bir barınak kurup sokaklardan sokak kedilerini toplayıp oyun köşesine yerleştirmeyi düşünüyordu.

Ancak insanları rahatsız edebileceğinden korktuğu için bu fikri sakin, oyuncu, güvenli ve sağlıklı kedileri barındırmaya dönüştürdü.

Kafenin fikri, evcil hayvanların gözetim ve kontrol altında kiralanması üzerine kurulu (Meryem Ebu Dikka-Independent Arabia)
Kafenin fikri, evcil hayvanların gözetim ve kontrol altında kiralanması üzerine kurulu (Meryem Ebu Dikka-Independent Arabia)

Sıkı kontroller

Kedi Kafe'de ziyaretçilerin ayakkabılarının plastikle kaplanması da dahil olmak üzere oyun öncesi sıkı kontroller uygulanıyor.

Ayrıca halk sağlığının korunması amacıyla ziyaretçilerin kedileri kucaklamadan önce ellerini yıkaması da gerekiyor.

Bunun yanında mekanın sahibinin hayvanlarına hastalık bulaşmasından endişe etmesi nedeniyle dışarıdan kedi alınması da yasak.

Naima, ziyaretçileri izlediğini ve onlara kedilerle nasıl başa çıkılacağı ve bu hayvanları yakalamanın doğru yöntemleri konusunda sürekli talimatlar verdiğini belirtiyor.

Naima, yavru kedinin sağlığının korunması için özel bir veteriner hekim eşliğinde periyodik takipler yapılarak güvenlik ve sağlık standartlarına uyulduğunu da ifade etti.

Kedi Kafe'de oyun öncesi el yıkama da dahil olmak üzere sıkı kontroller uygulanıyor / Fotoğraf: Meryem Ebu Dikka-Independent Arabia
Kedi Kafe'de oyun öncesi el yıkama da dahil olmak üzere sıkı kontroller uygulanıyor (Meryem Ebu Dikka-Independent Arabia)

Naima'nın kedi kafesi modasını Gazze'ye taşıması kolay olmadı. Naima, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

Gazze'deki sosyal ve ekonomik koşullar nedeniyle proje fikri hem cesaret verici hem de korkutucuydu. Gazze zor şartlardan geçtiği için eleştiriden korkuyordum ama hayatın baskıları arasında neşeyi ve mutluluğu aramamız gerektiği için cesaretlendirildim.

Kendini deşarj etme

Naima'nın kafeyi açmasındaki asıl amacı kedilerin onun hobisi olması değildi.

Ancak arzuladığı tek şey insanların endişelerini hafifletmek ve onlara rahat bir alan sağlamaktı.

Naima, "Gazze'de her zaman baskı altındayız. Bu durum psikolojik gerginlik şeklinde içimizde birikir ve sağlık sorunlarına neden olur. Dolayısıyla Filistin toplumunda oldukça popüler olan kedilerle oynamanın keyif, eğlence ve psikolojik stresten arınma kaynağı olduğunu düşündüm. Suçlamaları ortadan kaldırmanın yanı sıra çocukları evcil hayvanların bakımıyla tanıştırmak ve onlara nezaket, yardımseverlik ve merhametle davranmayı öğretmek için çalışıyoruz" açıklamasında bulundu.

Kedi Kafe fikri Gazze halkını şaşırttığı için bu kafe büyük ilgi gördü.

Psikiyatri alanında uzman Behzad el Ahras şunları söyledi:

Burası, Gazze Şeridi'ndeki yıkıcı savaşlardan ve diğer zorluklardan muzdarip olanlar için bir sanatoryum olarak düşünülebilir, çünkü psikolojik deşarj için insanlarla konuşmaktan daha iyi bir fırsat sağlıyor.

Ahras, açıklamalarına şöyle devam etti:

Hayvanlarla etkileşimin insanlar üzerinde güçlü bir psikolojik etkisi var. Bu rahatlıkla görülebilir, eğer bir insan kedilerle oynuyorsa yüzünde bir gülümseme oluşacaktır. Bunu bitirdiğinde eve gider ve tatlı macerasını anlatır. Bu, hafızada sıkışıp kalan, acı ve sıkıntıları silen psikolojik deşarjın küçük bir kısmı.

Independent Arabia - Independent Türkçe



İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
TT

İsrail, Güney Lübnan’ı hedef aldı

Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)
Lübnan ve İsrail sınırındaki Ras el-Nakura bölgesinde bulunan bir Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü merkezi (AFP)

Lübnan’ın resmî haber ajansı Ulusal Haber Ajansı (NNA), bugün (Cuma) Güney Lübnan’daki Vezzani ve Mecidiye çevresinin İsrail topçuları tarafından hedef alındığını bildirdi.

Ajansa göre, İsrail’e ait bir insansız hava aracı Ras el-Nakura bölgesinde bir balıkçı teknesinin yakınına ses bombası bıraktı; olayda yaralanan olmadı. Aynı bölgede İsrail’e ait bir savaş botu da ülkenin kara sularına doğru makineli tüfekle ateş açtı.


İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
TT

İslami Cihad, son İsrailli esirin cesedinin teslim edilmediği iddiasını yalanladı

Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)
Bir İslami Cihad savaşçısı, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Nuseyrat'ta kaçırılanların cesetlerini arayan Mısırlı işçilerin ağır makinelerle kazı yapmasını izliyor (Arşiv - AP)

Filistinli kaynaklar, İsrail’in iki gündür öne sürdüğü, İslami Cihad Hareketi’nin Hamas ile iş birliği yapmayı reddettiği ve ateşkesin ikinci aşamasına geçilmeden önce elindeki son İsrailli esirin cesedini teslim etmediği yönündeki iddiaları yalanladı.

İsrail’in Maariv gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Hamas ile İslami Cihad arasında, Ran Gafeli isimli son esirin cesedinin teslim edilmemesi konusunda gerilim yaşandığı iddia edildi. İsrail, Gafeli’nin kaçırılmasında İslami Cihad mensuplarının doğrudan rol aldığını düşünüyor.

İslami Cihad’ın askeri kanadı Saraya el-Kudüs, günler önce yaptığı açıklamada tüm esirleri teslim ettiklerini ve ateşkes anlaşmasına tamamen uyduklarını belirtti. Hareketten Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Gafeli’nin cesedinin kendi ellerinde bulunmadığını, cesedin Hamas’ın kontrolünde olduğunu ifade etti. Kaynaklar, Hamas ile koordinasyonun “mükemmel seviyede” olduğunu ve İsrail basınında yer alan gerilim iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı.

dsvf
İslami Cihad savaşçıları ve Mısırlı işçiler, Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat'ın kuzeyinde İsrailli rehinelerin cesetlerini arıyor (Arşiv - AP)

Hamas kaynakları da Şarku’l Avsat’a, cesedin Gazze kentinin doğusundaki Şucaiyye ve Zeytun mahallelerinde 3 veya 4 farklı noktada bulunmuş olabileceği yönünde şüpheler olduğunu aktardı. Ancak bu noktalarda yürütülen aramalarda cesede ulaşılamadığı, esir alma ve gömülme süreçlerine dahil olan saha sorumluları ve militanların tamamının çeşitli saldırılarda öldüğü için kesin yer tespiti yapmanın zorlaştığı bildirildi. Kaynaklar ayrıca yoğun bombardıman ve bölgenin tamamen yıkılması nedeniyle tespit çalışmalarının daha da güçleştiğini belirtti.

Yediot Aharonot gazetesine göre İsrail, arabulucular aracılığıyla Hamas’a, cesedin yerinin belirlenmesine yardımcı olabilecek kişilere ilişkin bilgiler ve bölgenin olası konumunu gösteren uydu görüntüleri iletti. Hamas kaynakları, bu dosya ve diğer konularla ilgili arabulucularla temasın sürdüğünü söyledi.

Yeni videonun ortaya çıkardığı soru işaretleri

Bu gelişmeler, İsrailli esir ailelerinin yayımladığı görüntülerle eş zamanlı yaşandı. Videolarda, Ağustos 2024’te Refah’taki bir tünelde cesetleri bulunan altı esirin, tünelde birlikte yaşarken Hanuka’yı kutladıkları, 2024 yeni yılına girdikleri, konuşup saç tıraşı oldukları ve tünel içinde farklı noktalara hareket ettikleri görülüyor.

dfgh
Hamas militanları, 20 Şubat 2025'te Han Yunus'ta İsrailli rehinelerin cesetlerinin Kızılhaç'a teslimi sırasında tabutlardan birini taşıyor (DPA)

Görüntüler, İsrail ordusunun söz konusu altı kişinin tünele ulaşımdan iki gün önce Hamas tarafından öldürüldüğü yönündeki açıklamalarına dair soru işaretleri doğurdu. Hamas bu iddiayı reddederek, esirlerin bölgeyi hedef alan İsrail bombardımanında öldüğünü söyledi.

Maariv'den gazeteci Miki Levine, esirlerin “Nisan ayında anlaşma sağlanmış olsaydı hayatta olabileceklerini” belirten bir değerlendirme yayımladı. Levine, Başbakan Netanyahu ile bakanlar Smotrich ve Ben-Gvir’in “tam zafer” stratejisinde ısrar etmelerinin, Refah’a girilmesinin esirleri tehlikeye atacağı yönündeki uyarıları göz ardı ettiklerini yazdı.

İsrail devlet televizyonu da, esirlerin öldürülmesinden birkaç gün önce müzakerelerin tıkanma noktasına gelmesinin, Tel Aviv’in Filadelfi Koridoru’nun kontrolünü şart koşmasından kaynaklandığını; o aşamada anlaşma imzalansaydı altı esirden beşinin serbest bırakılacağını aktardı.

Hamas kaynakları ise Şarku’l Avsat’a, esirlerin topçu ve hava bombardımanında öldüğünü, saldırı sırasında bazı esir gardiyanlarının da yaşamını yitirdiğini teyit etti. Kaynaklar, savaş boyunca İsrail güçleri esirlere yaklaşırsa “tehlike durumunda esirin öldürülmesi” yönünde talimat bulunduğunu da belirtti.7Tünelin Refah’ın batısındaki Tel Sultan’da bulunduğu, İsrail ordusunun sonraki incelemelerinde esirlerin “bölgedeki yoğun askeri baskı nedeniyle hayatını kaybettiğini” kabul ettiği bildirildi.

Ekim 2024’te İsrail, Hamas’ın eski siyasi büro şefi Yahya es-Sinvar’ı, Tel Sultan’daki bir evde, yanında silahlı bir grupla bulunduğu sırada öldürmüştü. Kasım ayında Hamas kaynakları, Muhammed es-Sinvar’ın oğlu İbrahim’in de Refah’taki bir tünelde hava saldırısında öldüğünü açıklamıştı. DNA bulgularının, aynı tünelde Hamas mensuplarının bulunduğuna işaret ettiği belirtildi. Esirlerin, İbrahim es-Sinvar’ın öldüğü saldırıda hayatını kaybetmiş olabileceği değerlendiriliyor.

Hamas kaynakları, İsrailli esirlere ilişkin talimatların çok sıkı olduğunu ve hayatta kalmaları için tüm imkânların seferber edildiğini vurguladı.


Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.