Mısır’da bazı partiler Sisi'nin yeni dönem adaylığını desteklemek için harekete geçti

Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sisi'nin adaylığını destekleyen pankartlar (Özgür Mısırlılar Partisi)
Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sisi'nin adaylığını destekleyen pankartlar (Özgür Mısırlılar Partisi)
TT

Mısır’da bazı partiler Sisi'nin yeni dönem adaylığını desteklemek için harekete geçti

Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sisi'nin adaylığını destekleyen pankartlar (Özgür Mısırlılar Partisi)
Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sisi'nin adaylığını destekleyen pankartlar (Özgür Mısırlılar Partisi)

Mısırlı partiler, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin yeni dönem adaylığını desteklemek için çalışmalarını yoğunlaştırırken, Ulusal Seçim Kurumu, sivil toplum kuruluşlarının yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerini takip etme taleplerini kabul edeceğini duyurdu.

Vatanın Koruyucuları Partisi, liderlerini ve üyelerini, ‘Cumhurbaşkanı Sisi'nin başarılarını Mısırlılara sunmaya’ çağırdı. Parti’nin genel sekreteri ve meclisteki Savunma ve Ulusal Güvenlik Komitesi Müsteşarı Tarık Nasır dün düzenlenen basın toplantısında, partinin valilik ve köylerdeki merkezi sekretaryaların, Sisi'nin yeni dönemi için seçilmesini desteklemeleri konusunda kolektif ve kurumsal olarak hareket etmelerine vurgu yapan bir toplantı gerçekleştirdiğini söyledi.

Mısır Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu elinde bulunduran Ulusun Geleceği, Vatan Koruyucuları, Özgür Mısırlılar Partisi, Ulusal Gelecek Partisi başta olmak üzere pek çok parti Sisi'nin yeni dönem adaylığına desteğini açıkladı.

Ulusal Gelecek Partisi Genel Başkanı Yardımcısı Hüsam el Huli, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, partinin mevcut hamlelerinin, daha fazla partiye ve tanınmış şahsiyete Cumhurbaşkanı Sisi'nin yeni dönem adaylığını destekleme çağrısı yapmayı amaçladığını söyledi. Huli’ye göre, seçimlerin zamanlamasının duyurulması ve yasaya uygun olarak resmi propaganda kampanyasının başlatılmasının ardından kitleler arasında saha çalışmaları başlayacak.

Mısır Anayasası’nın 241’inci maddesi mevcut cumhurbaşkanının görev süresinin, Nisan 2018’de cumhurbaşkanının ilan edildiği tarihten itibaren altı yılın dolmasıyla sona erdiğini ve bir sonraki sefere yeniden seçilebileceğini içeriyor. Anayasanın 140’ıncı maddesi (2019’da değiştirildi) ise cumhurbaşkanını seçme işlemlerinin, cumhurbaşkanlığı sürecinin bitiminden en az yüz 20 gün önce başladığını ve sonuçların, cumhurbaşkanlığı görevinin bitiminden en az 30 gün önce ilan edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Mısır cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olabilecek isimler arasında Vefd Partisi Genel Başkanı Abdussanad Yamame ve Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Hazem Ömer’in yanı sıra eski milletvekili Ahmed Tantavi de yer alıyor.

Mısırlı partiler son zamanlarda Sisi'nin adaylığını desteklemek için medya kampanyalarını yoğunlaştırdı. Liberal Sosyalist Parti lideri Tarık Derviş, Mısır’ın son zamanlarda sağlıktan eğitime, ekonomiden vatandaşların yaşam standartlarını iyileştirecek diğer unsurlara kadar her alanda bir değişime tanık olduğunu, tüm bu nedenlerin yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Sisi'yi ilk destekleyen olmalarını sağladığını aktardı. Demokratik Halk Partisi Genel Başkanı Halid Fuad ise, "Projelerin ve başarıların tamamlanması için önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde desteğimiz Cumhurbaşkanı Sisi'ye” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Mısır Ulusal Seçim Kurumu ise önceki akşam yaptığı açıklamada, ‘cumhurbaşkanlığı seçimlerini izleme koşullarını yerine getiren sivil toplum kuruluşlarının tüm taleplerinin ve medyanın seçimleri haber yapma taleplerini kabul ettiğini’ duyurdu.

Mısır Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Müsteşar Velid Hamza daha önce, kurulun cumhurbaşkanlığı seçimlerinin zamanlamasını duyurmak adına yakın bir zamanda basın toplantısı düzenleyeceğini aktardı.



Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.