Fas haber ajansı depremle ilgili yalan haber ve sahte fotoğraflara ilişkin açıklama yaptı

Fas'ın birçok şehrini vuran depremin ardından enkaz altında kalan bir araba (Fas Kanal 2)
Fas'ın birçok şehrini vuran depremin ardından enkaz altında kalan bir araba (Fas Kanal 2)
TT

Fas haber ajansı depremle ilgili yalan haber ve sahte fotoğraflara ilişkin açıklama yaptı

Fas'ın birçok şehrini vuran depremin ardından enkaz altında kalan bir araba (Fas Kanal 2)
Fas'ın birçok şehrini vuran depremin ardından enkaz altında kalan bir araba (Fas Kanal 2)

Fas resmi haber ajansı, merkez üssü Marakeş kentinin El-Huz bölgesi olan 7 büyüklüğündeki depremin ardından sosyal medyada dolaşan yalan haberlere ilişkin açıklama yaptı. Ajans, sosyal medyada Kazablanka kentinde bazı binaların çöküşünü gösteren video görüntülerinin harap durumdaki binaların yıkılmasıyla ilgili 26 Aralık 2022 Salı gününe ait eski görüntüler olduğunu bildirdi. Bu görüntülerde Kazablanka’nın Derb Moulay Cherif mahallesinde harap durumdaki bir evin yıkılma anı görülüyor.

Fas resmi haber ajansı hasar gören bazı liman tesisleri ve rıhtımlarda alabora olan bazı gemilerin fotoğraflarının da internette dolaştığını belirtti. Ajans bu fotoğrafların daha önce başka ülkelerde meydana gelen doğal afetlerle (Japonya Tohoku, Pasifik kıyısındaki deprem, 2011) ve yabancı liman tesisleriyle ilgili olduğunu kaydetti.

Ajans, yabancı bir medya kuruluşunun, "El-Huz depreminin kurbanları, tedavi odasında yer olmaması nedeniyle bir hastane merkezinin girişinde yerde yatıyor ve sıralarını bekliyorlar" şeklinde fotoğraflı paylaşımına yalanlama getirdi.

Marakeş Bölge Sağlık Müdürü Abdülhakim Medad, ajansa yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Marakeş'teki hastaneler tam kapasiteyle çalışıyor ve depremzedeleri kabul etmeye devam ediyor. Bu kurumlar henüz tam kapasitelerini tüketmediler ve daha fazla yaralı insanı kabul etme kapasitesine sahipler. Başta yerel yönetimler olmak üzere tüm paydaşlardan destek alıyoruz.”

Depremin ardından paniğe kapılan Faslılar, evlerinin yıkılması korkusuyla sokakta kalmayı tercih ediyor (AFP)
Depremin ardından paniğe kapılan Faslılar, evlerinin yıkılması korkusuyla sokakta kalmayı tercih ediyor (AFP)

Öte yandan ajans, El-Huz depremi sonrasında Marakeş şehrinin bazı mahallelerinde beton bariyerlerin olduğuna dair fotoğrafın ilk kez 6 Eylül'de, yani depremden iki gün önce yayımlandığına dikkat çekti.

Sosyal medyadaki birçok paylaşımda Seyyidi İbrahim Vahası (Marakeş bölgesindeki bir köy topluluğu) düzeyinde herhangi bir kurtarma veya yardım operasyonunun gerçekleştirilmediği iddia edildi. Ajans, bu iddialara cevap olarak yerel yetkililerin, ‘depremin meydana gelmesinden bu yana gerekli müdahalelerin yapıldığını’ ifade eden açıklamasını yayınladı. Kurtarma operasyonları devam ediyor ve bölgede bir dizi önlem devreye alındı.

Ajans ayrıca Rabat'ta bazı binaların çöküşünü gösteren fotoğraflara işaret etti. Ajansa göre Marakeş'te meydana gelen bina çökmelerine ilişkin fotoğraflar paylaşılıyor. Yerel yetkililer bu iddialara cevap olarak Fas Haber Ajansı'na, başkent Rabat’ta binalarda herhangi bir kısmi veya tam çökme kaydedilmediğine dair açıklama yaptı.



Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
TT

Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün akşam yaptığı açıklamada, partinin gücünden vazgeçmeyeceğini ve İsrail'in silahlarını teslim almayacağını belirtti. Kasım, Amerika'nın istediği yeni anlaşmanın, İsrail'in Lübnan'ın güneyinden kısmi çekilme karşılığında silahların teslim edilmesini talep etmekle başladığını ifade etti.

Kasım televizyonda yaptığı konuşmada, “(Hizbullah) Litani Nehri'nin güneyinde ateşkes anlaşmasını tamamen uyguladı ve Lübnan devleti elinden geldiğince orduyu konuşlandırdı” dedi ve “Bütün dünya İsrail'in 3 bin 800 ihlalde bulunduğunu söylüyor ve 8 aydır Siyonist saldırılar devam ediyor” diye vurguladı.

Kasım şöyle devam etti: “Biz, Lübnan devleti, (Hizbullah) ve tüm direnişçiler, anlaşmada üzerimize düşen her şeyi yerine getirdik, İsrail ise hiçbir şeyi yerine getirmedi.”

Ve şöyle sürdürdü: “İsrail'in saldırılarını durdurmayı başaramadık, ancak Lübnan devletinin bu varlıkla imzaladığı anlaşma sayesinde onu bir sınırda durdurmayı başardık. İsrail'in geri çekilmesi ve saldırılarını durdurması zorunlu hale geldi. Bu anlaşma devletin sorumluluğu ve yükümlülüğündedir.”

Ve ekledi: “Bugün Amerika yeni bir anlaşma ortaya koyuyor, yani 8 ay boyunca yaşanan tüm ihlaller yokmuş gibi, İsrail'i önceki tüm saldırılarından aklıyor. Bu saldırının tek gerekçesi (Hizbullah'ın) silahsızlandırılması, çünkü İsrail'i güvence altına almak istiyorlar.”

Kasım, ABD'nin yeni önerisinin “kısmi çekilme karşılığında silahsızlanma talebini” içerdiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın basında çıkan haberlerden aktardığına göre ABD, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'da işgal ettikleri mevzilerden çekilmesi ve geçen yıl İsrail tarafından tahrip edilen bölgelerin yeniden inşası için ayrılan fonların serbest bırakılması karşılığında, Hizbullah'ın silahlarını bırakmasını talep ediyor.

Biz, Hizbullah ve Emel Hareketi olarak, direnişe, çevresine ve tüm mezhepleriyle Lübnan'a yönelik varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz.

“Lübnan gerçek tehlikelerle karşı karşıya; güneyde İsrail, doğu sınırında (DEAŞ) araçları ve Lübnan'ı kontrol eden Amerikan zulmü” diyen Kasım “İsrail'in tehlikesi ve tehdidi ortadan kaldırıldıktan sonra savunma stratejisini tartışmaya hazırız, ancak bugün gücümüzden vazgeçmeyeceğiz ve savunma için tam hazırız” vurgusunda bulundu.