Fas: Marakeş-Safi depremi Tikht köyü haritadan sildi

Suudi Veliaht Prensi Muhammed, Fas Kralı ile görüştü: Mağdurlara yardım ulaştırmak üzere hava köprüsü kurulacak

Gönüllüler Fas’ın merkezindeki Amizmiz yakınlarındaki bir köyde binaların enkazı altında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor (AFP)
Gönüllüler Fas’ın merkezindeki Amizmiz yakınlarındaki bir köyde binaların enkazı altında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor (AFP)
TT

Fas: Marakeş-Safi depremi Tikht köyü haritadan sildi

Gönüllüler Fas’ın merkezindeki Amizmiz yakınlarındaki bir köyde binaların enkazı altında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor (AFP)
Gönüllüler Fas’ın merkezindeki Amizmiz yakınlarındaki bir köyde binaların enkazı altında hayatta kalanları ve cesetleri arıyor (AFP)

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ile Veliaht Prens ve Başbakan Muhammed bin Selman 8 Eylül’de 6,9 şiddetinde yaşanan Marakeş-Safi depreminden etkilenen depremzedelere çeşitli yardımları sağlamak üzere bir hava köprüsünün kurulması için Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi’ne (KSRelief) talimatlar verdi. Diğer yandan Fas İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, 2 bin 530’u defnedilmiş olmak üzere ölü sayısının 2 bin 862’ye ulaştığını, yaralı sayısının ise 2 bin 562 olduğunu açıkladı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Fas Kralı VI. Muhammed’i telefonla arayarak Suudi Arabistan’ın Fas devleti ve halkıyla dayanışma içinde olacağını ayrıca Suudi Arabistan’daki ilgili yetkililere, bu felaketin etkilerinin hafifletilmesi için gerekli yardım ve insani yardımın acilen sağlanması yönünde talimat verdiğini belirtti.

Merkez Kraliyet Mahkemesi Genel Danışmanı Dr. Abdullah Rabia “Sunulan yardım, Suudi Kralı ve Veliaht Prens’in, depremden etkilenen Fas halkının yanında yer alma, büyük can ve mal kayıplarına neden olan yıkıcı depremin etkilerini hafifletme konusundaki kararlılığından kaynaklanmaktadır” ifadelerini kullandı.

Fas hükümeti 10 Eylül pazar akşamı, ‘depremin etkilerini yönetmek için’ özel bir hesap oluşturulmasına ilişkin hazırlanan kararnameyi onayladı.

Sağlık görevlileri, gönüllüler ve Fas silahlı kuvvetleri mensupları, özellikle depremin merkez üssü olan Krallığın ortasındaki turistik şehir Marakeş’in güneyindeki El-Haouz eyaletinin köylerinde hayatta kalanları bulma ve enkaz altından ceset çıkarma çabalarına devam etti.

Adassil yakınlarındaki küçük Tikht köyünde, etraftaki her şeyin neredeyse tamamen yıkıldığı bu noktada bir minare ve bazı taş evler ayakta kaldı. Mahalle sakinlerinden 33 yaşındaki Muhsin Aksum “Burada hayat bitti. Köy öldü” ifadelerini kullandı.

8 Eylül 2023'te Fas'ın Marakeş-Safi bölgesini 6,9 şiddetinde bir deprem vurdu. Depremin merkez üssü Marakeş'in 71,8 km güneybatısında, Atlas Dağları'ndaki Ighil kasabası yakınlarındaydı.



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”