Libya: Daniel Kasırgası’nda ölü sayısı 20 bine ulaşabilir

Sel, ölülerin kalıntılarının mezarlıklardan çıkmasına neden oldu ve hastaneler artık kurbanların cesetlerini barındıramaz hale geldi.

Trablus’taki kasırga kurbanları için Dibeybe’nin katılımıyla 12 Eylül’de gıyabi cenaze namazı kılındı (Ulusal Birlik Hükümeti)
Trablus’taki kasırga kurbanları için Dibeybe’nin katılımıyla 12 Eylül’de gıyabi cenaze namazı kılındı (Ulusal Birlik Hükümeti)
TT

Libya: Daniel Kasırgası’nda ölü sayısı 20 bine ulaşabilir

Trablus’taki kasırga kurbanları için Dibeybe’nin katılımıyla 12 Eylül’de gıyabi cenaze namazı kılındı (Ulusal Birlik Hükümeti)
Trablus’taki kasırga kurbanları için Dibeybe’nin katılımıyla 12 Eylül’de gıyabi cenaze namazı kılındı (Ulusal Birlik Hükümeti)

Libya’nın doğusundaki şehirleri kasıp kavuran Daniel Kasırgası mağdurlarına yönelik arama kurtarma faaliyetleri, yerel, Arap ve uluslararası arama kurtarma ekiplerinin katılımıyla üst üste üçüncü gününe girdi. Bölgede, insani ve maddi kayıplar sürekli artıyor.

Öte yandan Beyda Hastanesi Başhekimi Dr. Abdurrahim Mazik sel felaketi nedeniyle rakamların 20 bin kişinin öldüğünü gösterdiğine dikkati çekti.

Dr. Mazik selin mezarlardan cenaze kalıntılarının çıkmasına neden olduğuna dair kamuoyunu uyardı. Bu durum bir çevre felaketinin habercisi olurken, hastaneler artık kurbanların cenazelerini barındıramaz hale geliyor.

Halife Hafter liderliğindeki Libya Ulusal Ordusu (LUO) Sözcüsü Tümgeneral Ahmed el-Mismari, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada kurban sayısının 7 binden fazla ölüye ulaştığını belirterek, devam eden arama kurtarma çalışmalarına rağmen sayının hızla artabileceği uyarısında bulundu. Arap, uluslararası ve yerel ülkelerden etkilenen bölgelere yardım konvoylarının ve yerel desteğin gelmeye devam ettiğini vurgulayan Mismari, insani destek sağlamak ve ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olmak için etkilenen bölgelere ulaşma girişimlerinin başarılı olduğunu belirtti.

Anca Mismari, diğer taraftan birçok zorluğun da bulunduğunu da söylerken, “Bunların başında şehirleri ve köyleri birbirine bağlayan tüm yolların tahrip olması, böylece etkilenen bölgelere ulaşmanın zorlaşması geliyor. Bunlar da arama kurtarma faaliyetlerini yavaşlatıyor” dedi.

Öte yandan Muhammed el-Menfi, sorumluluğun felaketin oldukça büyük ve Libya’nın kapasitesini de aşması nedeniyle istisnasız tüm ülke ve kuruluşlardan uluslararası yardım talep edilmesini gerektirdiğini vurguladı. Menfi, etkilenenlere yardım sağlamak amacıyla mevcut imkanlardan yararlanmak için ülkenin doğusundaki tüm faaliyetlerle iletişimin devam ettiğine dikkat çekti.

Menfi, Ürdün Kralı 2. Abdullah ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile telefon görüşmesi gerçekleştirirken, iki ülkenin liderleri Menfi’ye kasırganın kurbanları için başsağlığı diledi. Aynı şekilde salı akşamı İçişleri Bakanı İbrahim Murad başkanlığındaki Cezayir heyetinden ‘Cezayir’in, uzman kurtarma ekipleri, gıda ve tıbbi malzeme, giysi ve çadırların temsil ettiği Cezayir ordusuna ait 8 uçaktan oluşan hava köprüsü aracılığıyla Libya’ya önemli insani yardım göndermeye başladığı’ bilgisi aldı. Murad, “Cezayir liderliğinin ve halkının, Libya halkıyla koşulsuz ve sınırsız dayanışmaya olan bağlılığını vurguladık” dedi.

Muhammed el-Menfi, geçen salı akşamı Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi’den de Daniel Kasırgası kurbanları için taziyelerini ileten bir telefon aldı. Görüşme sırasında Sisi, Mısır’ın mağdurlara acil insani ve gıda desteği sağlayarak tüm yeteneklerini mağdurların hizmetine sunacağı söylerken, iki lider bu zorlu sınavın Libya halkının birliği gibi siyasi liderleri de zorluklarla mücadelede birleştireceğine dair umutlarını dile getirdi.

Aynı şekilde İstikrar Hükümeti İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Tarık el-Haraz, mağdur sayısının 6 bini aştığını açıkladı. Haraz, sayının muhtemelen artacağını ve Derne’deki insani durumun komşu ülkeler ve dost ülkelerden uluslararası bir çağrıya ve desteğe ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Doğu Libya’yı yöneten İstikrar Hükümeti İçişleri Bakanlığı’nın Basın Sorumlusu Muhammed Ebu Lemuşe Libya Haber Ajansı’na Derne’deki ölü sayısının 5 bin 300’ü aştığını bildirirken, felaket nedeniyle binlerce kişinin kaybolduğuna dikkati çekti. Aynı şekilde Şahat Belediyesi Belediye Başkanı Hüseyin Mahmud da yaklaşık 600 evin yüzde 100 hasar gördüğünü ve sahiplerini, evlerini terk etmeye zorladığını doğruladı. Durumun kötü olduğuna işaret eden Ebu Lamuşa, “Tedbirler çözüm üretmekte yavaş kalıyor. Çok fazla vaat var ama sahada hiçbir şey yok” dedi.

Öte yandan Cebel Ahdar sahil belediyesi başkanı Farac Bou et-Tavile, Daniel Kasırgası nedeniyle beldeyi afet bölgesi ilan etti. Ayrıca cesetlerin denizden çıkarılması konusunda iki hükümetten de herhangi bir yardım almadıklarını doğruladı.

Ancak Batı Libya’yı yöneten Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe düzenlediği basın toplantısında ülkesinin neye ihtiyaç duyulduğunu belirlemek ve kurtarma çalışmalarında koordinasyonu sağlamak için uluslararası yardım tekliflerini değerlendirdiğini söyledi. Gıda yardımı, ilaç ve ambulans ihtiyacı olmadığını söyleyen Dibeybe, gerekli olanın, kurbanların aranmasına ve cesetlerin kurtarılmasına yardımcı olacak gelişmiş ekipmanların sağlanması olduğunu açıkladı.

Diğer taraftan LUO Enformasyon ve Seferberlik Dairesi, Cebel Ahdar şehirleri ve bölgelerini vuran Daniel Kasırgası’ndan etkilenen bölgelerdeki yardım ve kurtarma çalışmalarına katkıda bulunmak amacıyla ülkenin Batı ve Güneyindeki tüm bölgelerden Doğu’ya doğru yardım ve destek konvoylarının ulaşmaya devam ettiğini duyurdu.

LUO Basın Ofisi, Derne şehrinde kasırga nedeniyle oluşan hasarın boyutlarını gösteren videolar yayınlarken, askeri ve güvenlik birimleri ile kurtarma ekiplerinin de Derne şehrinin mahallelerindeki hasarlı bina ve evlerin içinde ve enkazlar altında mahsur kalan ve kayıp kişilere yönelik arama çalışmaları yürüttüğünü söyledi.

Öte yandan Dibeybe hükümeti, dost ülkelerden çok sayıda dayanışma ve taziye mesajı aldığını belirterek, birçok ülkeden yardım talepleriyle karşılaştığını söyledi. Herhangi bir yardım almaya başlamadan önce Libya’da gıda ve ilaç bulunduğunu belirten hükümet, ihtiyaç duyulanın ise kasırga ve su baskınlarıyla uğraşan uzman ekipler, kurtarma ve inceleme ekipleri olduğunu doğruladığını ifade etti. Aynı şekilde sözcü Muhammed Hammuda, dalış izinlerinin verilmesi için çalışmaların sürdüğünü açıklarken, koordinasyonun sağlanması ve her türlü destekten gerçek faydanın sağlanması için sürecin kademeli olarak gerçekleştiğini dile getirdi.

Birleşmiş Milletler (BM) Libya Destek Misyonu (UNSMIL) Başkanı Abdullah Bathiliy ise Daniel Kasırgası’nın Libya’nın doğusundaki yıkıcı etkilerinden duyduğu derin üzüntüyü dile getirerek, durumu felaket ve ihtiyaçların çok büyük olduğu göz önüne alındığında toplumun tüm kesimlerinden gelen kurtarma ekiplerinin çabalarına övgüde bulundu.



Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hizbullah: İsrail'in tehditleri bizi silahlarımızı bırakmaya zorlamayacak

 İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in geçtiğimiz perşembe günü Güney Lübnan'daki Cebel er-Reyhan'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım bugün yaptığı açıklamada, silahlarını teslim etmesi için ABD'nin sürekli baskısı altında olduğu bir dönemde İsrail'in tehditlerinin Hizbullah’ı ‘teslim olmaya’ ya da silah bırakmaya itmeyeceğini vurgularken, İsrail'in varlığını sürdürmesini ‘gerçek bir kriz’ olarak değerlendirdi.

Aşure günü münasebetiyle televizyonda yaptığı konuşmada Kasım şunları söyledi: “Bu tehdit bize teslim olmayı kabul ettirmiyor. Bize pozisyonlarınızı yumuşatın denmiyor ama saldırganlığa son verin deniyor... Bize silahlarımızı bırakmamız söylenmiyor.”

Kasım, ‘Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacaklarını’ vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre Kasım, “Koşullar zor ve karmaşık olsa da direniş ateşini yakmaya devam etme inancına sahibiz. Lübnan'da ve bölgede işgalin meşrulaştırılmasının bir parçası olmayacağız. Bir taviz ve aşağılama olan normalleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Biz emanetin bekçileriyiz, devam edeceğiz ve yüzleşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi tehdit etmek için çalışıyorlar ve bizden onlara yeni adımlar atılmazsa teslim olmamız gerektiğini söylüyorlar... Bu tehdit bizi teslim olmaya zorlamayacak. İsrail-ABD saldırganlığı, cinayetleri ve suçları durmalı. Sorun İsrail, direniş değil. Direniş çözümlerden biridir ve İsrail'in hayatta kalması gerçek bir krizdir.”

asdfrgt
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım (Reuters)

Kasım, “Önümüzde anlaşma ve 1701 sayılı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararının uygulanması olmak üzere iki aşama var. Bizim tutumumuz ilk aşamanın tamamlanması ve anlaşmanın uygulanmasının ardından kararı uygulamaya hazır olacağımız yönünde. Anlaşmaya varmak için esnekliğe sahibiz” dedi.

Kasım sözlerine şöyle devam etti: “ABD ve İsrail'in öldürmekle ya da teslim olmakla tehdit eden denklemiyle ilgilenmiyoruz. Biz haklarımıza bağlıyız. Şehit olmamız ya da galip gelmemiz gerekiyorsa biz varız. Bizim kabiliyetimizi, duygularımızı ve pozisyonlarımızı tartışmayın, biz sahanın adamıyız. Hizbullah adına her iki seçeneğe de hazır olduğumuzu beyan ediyorum. Barışa, ülkeyi inşa etmeye, ilerleme ve istikrar için iş birliğine hazırız. Çatışmaya ve savunmaya da hazırız; biz boyun eğmeyen, haklarımızdan ve onurumuzdan vazgeçmeyen bir halkız. Lübnan'da büyük bir hapishanede yaşamayı kabul etmiyoruz.”