Libyalılar, Derne'deki selde ailelerini kaybeden çocukları sahipleniyor

Derne şehrinde yaşanan sel sonrası birçok çocuk ailesiz kaldı. (Reuters)
Derne şehrinde yaşanan sel sonrası birçok çocuk ailesiz kaldı. (Reuters)
TT

Libyalılar, Derne'deki selde ailelerini kaybeden çocukları sahipleniyor

Derne şehrinde yaşanan sel sonrası birçok çocuk ailesiz kaldı. (Reuters)
Derne şehrinde yaşanan sel sonrası birçok çocuk ailesiz kaldı. (Reuters)

Libya'nın doğusunda selin vurduğu şehirlerde ailelerini kaybeden çocukların perişan hali, şehir dışındaki, özellikle ülkenin batısındaki vatandaşları bu çocukları sahiplenmeye ve maddi destek vermeye yöneltti.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'nun (UNICEF) bildirdiğine göre, yaklaşık 300 bin çocuk Daniel kasırgasından etkilendi. UNICEF, etkilenen bölgelerdeki çocuklara destek sağlamak ve ailelere yardım etmek için acilen 6,5 milyon dolara ihtiyaç duyuyor.

Trablus sakini Nizar Muhammed el-Halavi, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, Derne'deki yetim çocuklardan birine bakmayı teklif ettiğini belirterek tek kızına gösterdiği ilginin aynısını göstereceğinin sözünü verdi.

Derne’de sel sonrası yetim kalanlardan bir çocuğa sponsor olmak istediğini ifade eden Libyalı Ümmü Mehdi şunları söyledi:

“Ülkemiz ve Derne halkı için bu çocuklara sahip çıkmak yapabileceğimiz en basit şeylerden biri. Bir dereceye kadar maddi ve sosyal istikrara sahip olmam, bu çocuğun yetiştirilmesi için uygun bir ortam sağlayacak.”

Şarku’l Avsat’a konuşan Libya Temsilciler Meclisi üyesi Rabia Bu Ras da bu yöndeki taleplerin Libyalıların yapılarının ve kültürlerinin doğal bir parçası olduğunu belirterek şunla açıklamada bulundu:

 “Mağdurların yakınları bu yetimlerin terk edilmesini kabul etmeyebilir. Zira Libya toplumunda aile bağlarını sürdürmek önce gelir. Çocuğun tüm ailesini kaybettiği, herhangi bir akrabasının bulunmadığı doğrulansa dahi, himaye süreci basit bir şekilde gerçekleşmeyebilir. Bu çocukların bakımını üstlenen Sosyal Meseleler Bakanlığı himaye sürecini düzenleyen koşulları belirliyor, onlarla ilgilenilmesini ve korunmalarını sağlıyor.”

Fotoğraf Altı: Daniel kasırgası Derne’de büyük bir yıkıma yol açtı. (AFP)
Daniel kasırgası Derne’de büyük bir yıkıma yol açtı. (AFP)

UNICEF'in açıklamasına göre, ebeveynlerini kaybeden veya ailelerinden ayrılan çocuklar şiddet görme ve sömürülme gibi tehlikelere karşı daha savunmasız hale geliyor.

Derne’deki yardım komiteleri gönüllülerinden Ebubekir el-Mansuri, Şarku'l Avsat'a şu açıklamada bulundu:

“Akıbeti henüz belli olmayan çocukların sayısı 300 civarında. Bu çocuklar barınma için belirlenen iki okula dağıtıldı. Şehrin hayatta kalan sakinlerinin çoğu, kayıp çocukları veya akrabalarını aramak için iki okulu ziyaret ediyor. Ayrıca mahsur kalan insanlar için sığınma evlerine dönüştürülen diğer okullara da sık sık gidiyorlar.”

Libyalı sivil aktivist Nasır Ammar ise Libyalıların Derne kurbanlarına duyduğu büyük sempatinin bu talepleri beraberinde getirdiğini belirtiyor. Şarku’l Avsat’a konuşan Ammar, Facebook platformu aracılığıyla ve telefon üzerinden bine yakın sponsorluk talebinin geldiğini, bu taleplerin sürdüğünü kaydetti.

Maddi gücün yanı sıra bu çocuklara istikrarlı bir yaşam sağlamak için kefil talebinde bulunanların sosyal statüsünün incelenmesi, davranışlarının değerlendirilmesi gerektiğine değinen Ammar, Sosyal Meseleler Bakanlığının sponsorluk kararı almadan önce birçok sosyal araştırma yürüttüğünü vurguladı.

Genel Halk Komitesi'nin Libya'daki yetimlere sponsorluğu düzenleme yönünde aldığı karar; bu çocukların ebeveynlerinden birinin veya her ikisinin bulunmaması veya akrabalarının bulunmamasını şart koşuyor. Çocukları sahiplenen ailenin manevi ilkelere bağlı evli bir çift olması, ailenin ekonomik koşullarının himaye olunan çocuğun gerekli ihtiyaçlarının karşılanmasına imkan sağlaması şartı aranıyor.



Sudan'da Hayat Kurtarma ve Barış için Müttefikler Grubu’ndan “insani ateşkes” çağrısı

Darfur’daki bir mülteci kampındaki izolasyon merkezinde tedavi gören kolera hastaları (AFP)
Darfur’daki bir mülteci kampındaki izolasyon merkezinde tedavi gören kolera hastaları (AFP)
TT

Sudan'da Hayat Kurtarma ve Barış için Müttefikler Grubu’ndan “insani ateşkes” çağrısı

Darfur’daki bir mülteci kampındaki izolasyon merkezinde tedavi gören kolera hastaları (AFP)
Darfur’daki bir mülteci kampındaki izolasyon merkezinde tedavi gören kolera hastaları (AFP)

“Sudan'da Hayat Kurtarma ve Barış için Müttefikler Grubu” dün Sudan’da savaşan tarafları ‘Cidde Taahhütleri’ne uymaya ve insani yardım için zaman zaman ateşkes ilan edilmesine izin vererek, çatışma bölgelerine hayat kurtaran yardımların ulaşmasını ve sivillerin tehlikeden uzaklaşmasını sağlamaya çağırdı.

Suudi Arabistan, ABD, İsviçre, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Afrika Birliği (AfB) ve Birleşmiş Milletler'den (BM) oluşan grup, Sudan'daki insani durumun her geçen gün daha da kötüleşmesinden duydukları derin endişeyi dile getirdi. Bu durum, ciddi yetersiz beslenme ve kıtlık çeken insan sayısının artması ve ihtiyaç sahiplerine ulaşmayı engelleyen birçok engel nedeniyle, başlıca bölgelerde insani durumla müdahaleyi geciktiriyor veya engelliyor.

Grup tarafından yapılan ortak açıklamada, bu savaşta en büyük bedeli sivillerin ödediği vurgulandı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Sudan'daki durumun kötüleşmesi ve insani ihtiyaçların kritik seviyelere ulaşmasıyla birlikte, çatışmanın tarafları sivilleri korumak ve insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlamak için acil önlemler almalıdır. Uluslararası insani hukuk ve 2023 mayısında imzalanan Sudan'daki sivilleri korumayı taahhüt eden Cidde Deklarasyonu'na göre yardımların onlara ulaşmasını kolaylaştırmak zorundalar.”

Grup, savaşan taraflara insani faaliyetleri engelleyen ve önleyen tüm bürokratik engelleri kaldırmaları, ana ikmal yollarını konvoylar ve insani yardım çalışanları için açık tutmaları, ateşkes dönemleri ilan etmeleri,  gerektiğinde başka düzenlemeler yapmaları, Adri Sınır Kapısı’nın uzun soluklu olarak açılması, Darfur ve Kordofan'a giden temas hatları üzerindeki ana yolların öngörülen ve sürdürülebilir kullanımı konusunda anlaşmalar yapılması ile Güney Sudan'dan ilave sınır kapıları açılması çağrısında bulundu.

Ayrıca, insani yardım kuruluşlarının Sudan'ın her yerinde ihtiyaç sahibi tüm sivillere güvenli bir şekilde yardım sunabilmeleri ve diğer tarafların kontrolündeki bölgelerde yardım çalışmaları yaptıkları takdirde misilleme korkusu yaşamadan çalışabilmelerinin garanti altına alınması, sivillerin yardım ve hizmetlere güvenli bir şekilde erişebilmelerinin sağlanması, BM’nin ülke genelinde, özellikle Darfur ve Kordofan'da insani ihtiyaçların acil olduğu bölgelerde sürdürülebilir bir insani varlık göstermesine izin verilmesi ve bunun kolaylaştırılması talep edildi.

Sudan'ın tamamında iletişim hizmetlerine yeniden erişimin sağlanması ve başta enerji, su ve sağlık altyapısı olmak üzere hayati öneme sahip sivil altyapının korunması çağrısı yapılan açıklamada, bazı bölgelerde, özellikle Kuzey Darfur ve Kordofan'da, insani yardım aktörlerinin yardım çalışmaları yapabilmesi için durumu yatıştırmaya yönelik önlemlerin acilen alınması gerektiği belirtildi.

Grup, insani yardım çalışanları, onların merkezleri ve mülkleri dahil olmak üzere sivillerin korunması yükümlülüğünün yanı sıra insani yardımların ihtiyaç sahiplerine hızlı ve engelsiz bir şekilde ulaştırılması ve bunun kolaylaştırılması gibi ilkeleriyle uluslararası insani hukuka tam olarak saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.