Libya’daki kasırga kurbanlarının sayısı konusunda BM ve yerel yönetimlere ait veriler farklılık gösteriyor

Libya Ambulans ve Acil Servis ekibi denizdeki cesetleri çıkarma sürecini sürdürüyor.
Libya Ambulans ve Acil Servis ekibi denizdeki cesetleri çıkarma sürecini sürdürüyor.
TT

Libya’daki kasırga kurbanlarının sayısı konusunda BM ve yerel yönetimlere ait veriler farklılık gösteriyor

Libya Ambulans ve Acil Servis ekibi denizdeki cesetleri çıkarma sürecini sürdürüyor.
Libya Ambulans ve Acil Servis ekibi denizdeki cesetleri çıkarma sürecini sürdürüyor.

Libya’nın doğusunda, özellikle de Derne şehrinde büyük yıkıma neden olan Daniel Kasırgası nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısına ilişkin Birleşmiş Milletler (BM) ve yerel yönetimlere ait veriler farklılık gösteriyor.

Hükümet 3 bine yakın kişinin öldüğünü duyururken, Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) kasırgada en az 11 bin 300 kişinin öldüğünü, 10 bin 100 kişinin ise kayıp olduğunu bildirdi.

Libya Kızılayı Sözcüsü Tevfik Şükri dün (Pazar) yaptığı açıklamada, Derne şehrini vuran sağanak yağmurlarda ölü sayısının 11 bin 300’e ulaştığına dair haberleri yalanladı.

Şükri açıklamasında, “Bu rakamları biz açıklamadık. Bu, özellikle kayıp kişilerin aileleri açısından durumu karıştırıyor” dedi.

Akdeniz’de 2 bin cesedin sel nedeniyle sürüklendiği yönünde Libya Kızılayı’na atfedilen açıklamaları da yalanlayan Şükri, “Bu istatistik tarafımızdan yayınlanmamıştır ve bizi temsil etmemektedir” diye ekledi.

Öte yandan, Suudi Arabistan, Libya’da selden etkilenenlere yönelik yardımları Bingazi şehrine göndermeye devam ediyor.

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman, selden etkilenenlere gıda ve barınma yardımı sağlanması için Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi’ne (KSRelief) talimat verdi.

Başkent Riyad’daki Kral Halid Uluslararası Havalimanı’ndan kalkan ve selden etkilenenlere dağıtılmak üzere 40 ton gıda yardımı taşıyan ikinci uçak, dün öğlen saatlerinde Bingazi’deki Benina Uluslararası Havalimanı’na ulaştı.

KSRelief’ten uzman bir ekibin gözetiminde, Libya Kızılayı ile koordineli olarak dağıtılmak üzere 90 ton gıda ve barınma yardımını taşıyan ilk Suudi uçağı Benina Uluslararası Havalimanı’na ulaşmıştı.

Diğer yandan Mısır dün, Mistral helikopter gemisinin selden etkilenenlere destek sağlamak, yerel ve uluslararası yardım çalışmalarına katılmak ve Daniel Kasırgası’ndan etkilenenleri desteklemek için sahra hastanesi olarak çalışmak üzere Libya’nın doğusundaki Tobruk limanına ulaştığını duyurdu. 



Erdoğan imzayı attı! 52 yıllık tarihi anlaşma sonlandırıldı

Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
TT

Erdoğan imzayı attı! 52 yıllık tarihi anlaşma sonlandırıldı

Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)
Akdeniz'deki Ceyhan limanında petrol tankları (Arşiv- Reuters)

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Ağustos 1973'te imzalanan ve iki ülke arasındaki en önemli ekonomik anlaşmalardan biri olan Irak-Türkiye petrol anlaşmasını feshetti.

Türk cumhurbaşkanlığı kararı dün resmi gazetede yayınlandı ve anlaşma ile buna ek tüm protokol ve mutabakat metinlerinin 27 Temmuz 2026 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmasına karar verildi.

Basra Üniversitesi Ekonomi Profesörü Nebil El-Marsumi, Türkiye'nin kararının, "19 Eylül 2010'da değiştirilen anlaşmanın 11. maddesine" dayandığını değerlendiriyor. Bu madde, tarafların anlaşmanın sona ermesinden bir yıl önce diğer tarafa yazılı bildirimde bulunarak 15 yıllık anlaşmayı feshedebilmelerine olanak tanıyor. El-Marsumi, iptal kararını, "Türkiye'nin Basra'dan Ceyhan limanına petrol ve doğalgaz taşımak için yeni boru hatları kurma isteğine" bağladı.

Ülkenin güneyindeki petrol sahalarından ihraç edilen hacme kıyasla boru hattından ihraç edilen petrol miktarı az olsa da Irak-Türkiye boru hattı, Irak petrolünün küresel pazarlara ihraç edilmesi için stratejik bir arter teşkil etmektedir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre özellikle son yıllarda bu konuda yaşanan gerginlikler, Bağdat ve Erbil arasındaki hukuki anlaşmazlıklar ve Ankara'nın Irak hükümetinin itirazlarına rağmen Kürdistan Bölgesi'nden petrol ihraç etmek için boru hattını kullanması göz önüne alındığında, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde kilit bir eksen oldu. Boru hattı, son yirmi yılda çok sayıda sabotaj ve saldırı eylemine maruz kaldı. Irak'ın Türkiye'ye karşı açtığı tahkim davasını kazanmasının ardından yaklaşık iki yıl önce kapatılmıştı.