Sudan Genelkurmay binası etrafındaki çatışmaların yoğunlaştığı Hartum'da alevler yükseliyor

Hızlı Destek Kuvvetleri orduya yönelik saldırılarını yoğunlaştırırken alevler başkent Hartum’da ünlü yapıları yok ediyor

Sudan'ın en büyük petrol şirketi olan Nil Şirketi binası, dün (pazar) ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda yandı. (AFP)
Sudan'ın en büyük petrol şirketi olan Nil Şirketi binası, dün (pazar) ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda yandı. (AFP)
TT

Sudan Genelkurmay binası etrafındaki çatışmaların yoğunlaştığı Hartum'da alevler yükseliyor

Sudan'ın en büyük petrol şirketi olan Nil Şirketi binası, dün (pazar) ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda yandı. (AFP)
Sudan'ın en büyük petrol şirketi olan Nil Şirketi binası, dün (pazar) ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda yandı. (AFP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Hartum'un merkezinde bulunan Sudan Genelkurmay Başkanlığı merkez karargâhına saldırdı. Görgü tanıklarının ifadesine göre, başkentin kalbindeki birçok binadan alevler yükseldi.

Başkent sakinleri, “Her türlü ağır silahın kullanıldığı ordu karargâhı çevresinde şiddetli çatışmaların yaşandığını” söyledi. Genel Komutanlık karargâhı civarındaki çatışmalar, iki hafta süren göreceli sakinliğin ardından cumartesi günü yeniden başladı. Söz konusu çatışmalar, Hartum'un merkezinde ünlü simge yapılar da dahil olmak üzere çok sayıda binanın ateşe verilmesine yol açtı.

AFP tarafından doğrulanan sosyal medya platformlarındaki videolar, alevlerin ünlü binaları, özellikle de ülkenin en büyük petrol şirketi olan Nil Şirketi'nin genel merkezini ve ofislerini barındıran kuleyi yaktığını gösteriyor. Bina, cam cepheleri ve piramit tasarımıyla başkentin en önemli simge yapılarından biridir. Videolarda Sudan başkentinin gökyüzünü kalın siyah duman bulutlarının kapladığı görülüyor. Sosyal medyada dolaşan fotoğraflarda Hartum'un merkezindeki birçok binanın camlarının kırıldığı ve kurşunların duvarlara girdiği göze çarpıyor.

(foto altı) Sudan'da askeri araç kullanan savaşçılar (AFP)
Sudan'da askeri araç kullanan savaşçılar (AFP)

7 bin 500 ölü

Sudan'da Genelkurmay Başkanı Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki ordu ile Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) liderliğindeki HDK arasında 15 Nisan'da başlayan çatışmalarda yaklaşık 7 bin 500 kişi öldürüldü. Gerçek rakamların çok daha yüksek olması muhtemel. Yaklaşık 5 milyon kişi ise evlerini terk ederek ülkenin başka bölgelerine veya Mısır ve Çad başta olmak üzere komşu ülkelere göç etmek zorunda kaldı.

Hava bombardımanına, ağır top atışlarına ve yerleşim bölgelerindeki sokak çatışmalarına tanık olan Hartum'dan yaklaşık 2,8 milyon kişi kaçtı.

Hartum'un güneyinde bulunan Mayo mahallesindeki tanıklar, “Yakınlardaki HDK mevzilerine ağır top atışlarının sesini duyduklarını” bildirdi. Birleşmiş Milletler'in (BM) raporuna göre geçen hafta Mayo mahallesindeki bir pazarı hedef alan bombalı saldırıda en az 51 kişi hayatını kaybetti.

Bölge sakinlerinin bildirdiğine göre, başkentin 350 kilometre batısındaki Kordofan eyaletinde ordu ve HDK dün (pazar) karşılıklı topçu ateşi açtı. Savaşın başlangıcından bu yana en yoğun çatışmalar, HDK ve müttefik milislerin etnik temelde saldırılar düzenlediği Hartum ve Darfur bölgesinde yaşandı. Bu durum, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni (UCM) olası savaş suçlarına ilişkin yeni bir soruşturma başlatmaya yöneltti. BM raporlarına göre, bu yüzyılın başında Darfur bölgesi 300 bin kişinin ölümüne ve 2,5 milyondan fazla Sudanlının yerinden edilmesine yol açan kanlı bir çatışmaya sahne oldu.

(foto altı) Hartum'un güneyinde bulunan Mayo mahallesindeki Hızlı Destek Kuvvetleri, Haziran 2019. (AP)
Hartum'un güneyinde bulunan Mayo mahallesindeki Hızlı Destek Kuvvetleri, Haziran 2019. (AP)

Yabancı paralı askerlerin varlığına ilişkin suçlamalar

Milli Ümmet Partisi Genel Başkanı Mübarek el-Fadıl ise Hartum'daki çatışmayı körüklemek için Libya, Çad ve Orta Afrika'dan milislerin ve silahların ülkeye girdiğini söyledi. El-Fadıl, Londra merkezli Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) verdiği röportajda Port Sudan'daki bir hazırlık komitesinin bu ayın sonunda sivil siyaset yoluna dönüş için bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varmak üzere çeşitli siyasi ve sivil sektörleri bir araya getirecek birleştirici bir toplantıya hazırlandığını ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın AWP’den aktardığına göre Fadıl, ülkedeki savaşı müzakere yoluyla durdurmanın mümkün olmadığını söyledi. Milli Ümmet Partisi'nin önceliğinin çatışmayı bitirmek olduğunu vurgulayan el-Fadıl, “Bu savaşı iki yol dışında durdurmanın yolu yok. Ya HDK yenilir ve teslim olur. Ya da sahadaki savaş ağalarıyla arabulucular aracılığıyla pazarlık yapılır ve silahlarını bırakmaları karşılığında kendilerine para verilir. Ancak HDK ile müzakere yoluyla savaşı durdurmanın bir yolu yok” ifadelerini kullandı.

(foto altı) Kuzey Sudan'ın Mısır yakınlarındaki sınır kasabası Vadi Halfa'da, çatışmalar nedeniyle yerinden edilenler için sığınağa dönüştürülen okulda yemek hazırlayan gönüllüler. (AFP)
Kuzey Sudan'ın Mısır yakınlarındaki sınır kasabası Vadi Halfa'da, çatışmalar nedeniyle yerinden edilenler için sığınağa dönüştürülen okulda yemek hazırlayan gönüllüler. (AFP)

Siyasi kuluçka merkezi olmayan bir hükümet

Sudan'ın tüm eyaletlerinde durumun normal olduğunu ve hayatın olağan seyrinde devam ettiğini, Hartum'da dahi Omdurman'ın kuzeyindeki bölgelerin güvenli olduğunu ve çok sayıda vatandaşın bu bölgelere sığındığını belirten el-Fadıl şu ifadeleri kullandı: “Çözümlerden biri, başkentte kalan HDK gruplarının ve bazı kesimlerin affa tabi tutulması ve daha sonra iyi durumda olanların orduya entegre edilmesidir. Teslim olmaları halinde ülkelerine sınır dışı edilebilecek yabancılar da var. Silahlı kuvvetler yerleşim yerlerinden ve kamu tesislerinden hızla destek almayı başarabilirse savaş sona erecek.”

Yeni hükümetin kurulmasına ilişkin açıklamalarda bulunan el-Fadıl şunları söyledi: “Siyasi kuluçka merkezi olmadan hükümet kurmak mümkün değil. Ordu tek başına hükümet kuramaz, çünkü bu onu yaptırımlara maruz bırakacaktır. Artık Port Sudan'da Sudan halkını, sivil toplumu, siyasi güçleri ve halkın tüm kesimlerini bir araya getirecek, ulusal safları birleştirecek bir foruma hazırlanan hazırlık komitemiz var. Bu ayın sonunda sivil siyasete dönüşe yönelik bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varacağız.”

Forumun aynı zamanda “Ulusal Birlik Hükümeti kurmanın temelleri’ konusunda da anlaşmayı amaçladığını belirten el-Fadıl, “Daha sonra bu forumdan bir heyet, program ve hükümetin kuruluş esasları üzerinde mutabakata varıldıktan sonra, hükümetin kurulmasının esasları konusunda silahlı kuvvetlerin liderleriyle istişarede bulunacak” dedi.



Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.


HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
TT

HDK, Güney Kordofan'daki BM karargahına saldırdı: Altı Bangladeşli asker öldürüldü

Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)
Sudan'ın kuzeyindeki bir beldede devriye gezen HDK üyeleri (Arşiv - AP)

Sudan’da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine insansız hava aracı (İHA) ile düzenlediği bir saldırıyla şehirdeki Birleşmiş Milletler (BM) karargahını hedef aldı. Saldırıda en az altı Bangladeşli asker öldürüldü. Öte yandan şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

BM Abyei Geçici Güvenlik Misyonu (UNISFA) tarafından yapılan açıklamada, Kadugli'deki BM merkezine düzenlenen İHA’lı saldırıda ‘altı askerin öldürüldüğü ve altı askerin yaralandığı’ duyuruldu. UNISFA tüm kurbanların Bangladeşli olduğunu ekledi.

Öte yandan Bangladeş Başbakanı Muhammed Yunus, yaptığı açıklamada olaydan dolayı ‘derin üzüntüsünü’ dile getirdi.

BM Genel Sekreteri António Guterres ise Sudan'daki UNISFA askerlerine yönelik saldırıların ‘haksız ve savaş suçu niteliğinde’ olduğunu vurguladı.

Guterres, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı paylaşımda, UNISFA askerlerini hedef alanlardan hesap sorulması çağrısında bulundu.

Sudan Egemenlik Konseyi saldırıyı kınadı

Öte yandan Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi.

Konsey tarafından yapılan açıklamada, ‘korunan bir BM tesisini hedef almanın, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanış ve suç teşkil eden bir davranış olduğu, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe saydığı’ vurgulandı.

sd
Sudan ordusu komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Saldırıdan HDK’yı sorumlu tutan konsey, BM ile uluslararası topluma BM tesislerinin korunması için ‘kararlı tutumlar ve caydırıcı önlemler almaları’ çağrısında bulundu.

HDK dün, kuşatma altındaki Güney Kordofan eyaletinin yönetim şehri Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenleyerek BM karargahını hedef aldı ve en az altı sivili öldürdü. Bunun üzerine şehirdeki bazı insani yardım kuruluşları ve BM ajansları, kötüleşen güvenlik durumu nedeniyle personelini tahliye etmeye başladı.

Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi, saldırıyı ‘uluslararası insani hukukun ciddi bir ihlali ve açık bir ihlali’ olarak nitelendirdi. Konsey tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Korunan bir BM tesisini hedef almak, organize terörizme eşdeğer tehlikeli bir tırmanma ve suç teşkil eden bir davranış olup, uluslararası hukuku kasıtlı olarak hiçe sayma ve insani yardım ve uluslararası misyonların çalışmalarını doğrudan tehdit etme anlamına gelir.”

dfrgt
BM Genel Sekreteri António Guterres (Reuters)

HDK, bu saldırıyı, BM Genel Sekreteri António Guterres’in HDK’yı ‘kötü güçler’ olarak nitelendirdiği, HDK’nın ise BM'yi ‘çifte standart’ uygulamakla suçladığı açıklamasından iki sonra gerçekleşti.

Birçok kaynak, HDK'nın Kadugli şehrine İHA’lı saldırı düzenlediğini bildirdi. Şehirde dumanlar yükseldiği görüldü. Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan bir sağlık kaynağı, BM karargahına düzenlenen İHA’lı saldırıda en az altı sivilin öldüğünü söyledi.

Bölge sakinleri kaçıyor

Sudan merkezli bir haber sitesi, HDK'ya bağlı Sudan Kurucu İttifakı’nın (Te’sis) perşembe günü Kadugli sakinlerine askeri çatışma ve operasyon bölgelerini terk etmeleri çağrısında bulunduğunu aktardı. Haberde, bu çağrının bölge sakinleri tarafından geniş çapta dikkate alındığı, bu göç dalgasının savaşın patlak vermesinden bu yana en büyük dalga olduğu ve bölgeden kaçanların çoğunluğunun kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olduğu belirtildi.

Al Sudania News sitesi, Sudan Kurucu İttifakı liderinin yaptığı açıklamada, ittifakın ‘sivilleri korumaya ve Kadugli'den gönüllü tahliyeleri kolaylaştırmaya tam olarak kararlı olduğunu’ söylediğini aktardı.

İttifak lideri, ‘tüm vatandaşlara hayatlarını korumak için çatışmalardan uzak durmaları çağrısını’ yineledi.

Bu gelişmeler yaşanırken Güney Kordofan eyaletinde askeri çatışmalar daha fazla bölgeye yayılıyor ve bunların sivillerin insani durumuna etkisi konusunda endişeler artıyor.

Sudan Ordusu, Güney Kordofan eyaletindeki Kadugli, Dilling ve Abu Jubayhah olmak üzere son üç şehri kontrol ediyor.

Sudan Kurucu İttifakı, geçtiğimiz temmuz ayında, Muhammed Hasan et-Taişi liderliğinde paralel bir hükümetin kurulduğunu açıklayan HDK'nın da dahil olduğu bir siyasi ittifak.

Hartum'da kitlesel gösteriler düzenlendi

Öte yandan dün binlerce Sudanlı, başkent Hartum ve ülkenin diğer şehirlerinde kitlesel gösteriler düzenleyerek, HDK'ya karşı savaşan orduyu destekledi. HDK ise, ülkedeki savaşı sona erdirmek için gösterdiği çabaları boşa çıkarmak amacıyla uluslararası toplumun önünde vatandaşları istismar etmemesi konusunda uyarıda bulundu.

Yürüyüşler, Sudan ordusu ile birlikte savaşan silahlı gruplar ve İslamcı hareketlerle koordineli olarak Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi’nin çağrısı üzerine düzenlendi.

efrgt
Cumartesi günü Port Sudan'da ordu yanlısı yürüyüş (AFP)

Seferberlik ve Halk Direnişi Yüksek Komitesi lideri Korgenereal Beşir Mekki el-Bahi, geçtğimiz ay, Kordofan’ın tüm cephelerinde orduyu desteklemek için genel seferberlik ilan edildiğini ve bazı eyaletlerde eğitim kamplarının açıldığını duyurdu.

Bahi, komite tarafından yayınlanan açıklamasında şunları söyledi:

“Bu yaygın halk ayaklanması, Sudan halkının gerçek iradesini yansıtıyor ve ulusal devlet kurumlarının üzerinde hiçbir meşruiyet olmadığını teyit ediyor.”

Şarku’l Avsat, aralarında Hartum, Port Sudan, Medeni, Dongola, Sennar ve Halfa’nın bulunduğu, Sudan ordusunun kontrolündeki eyaletlerin başkentlerinde düzenlenen yürüyüşleri yerinde takip etti.

HDK'nın yaygın ihlallerine tanık olan El Cezire eyaletinin merkezindeki onlarca belde ve küçük köyde de dayanışma gösterileri düzenlendi.

Protestocular, Sudan ordusuna destek çağrısı yapan pankartlar açarken ‘Tek ordu, tek halk’ sloganları attı. Bazı protestocular ise HDK'nın terör örgütü olarak sınıflandırılması çağrısında bulunan sloganlar attı.

Öte yandan başta Sivil Demokratik Devrimci Güçler İttifakı (Sumud) olmak üzere savaş karşıtı güçler, ‘Barışa ve demokrasiye evet. Savaşa, askeri yönetime hayır’ sloganıyla sosyal medyada yaygın olarak paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlattı.