Suriye İnsan Hakları Gözlemevi: Derne'deki selde 112 Suriyeli hayatını kaybettihttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/4555416-suriye-i%CC%87nsan-haklar%C4%B1-g%C3%B6zlemevi-dernedeki-selde-112-suriyeli-hayat%C4%B1n%C4%B1-kaybetti
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi: Derne'deki selde 112 Suriyeli hayatını kaybetti
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre, Libya'nın doğusundaki Derne kentini vuran sel felaketinde tüm aile fertlerini kaybedenlerinde olduğu 112 Suriyeli hayatını kaybetti. Yüzlerce kişi ise hâlâ kayıp.
Libya, çok sayıda Suriyelinin de aralarında olduğu çeşitli ülkelerden gelen, kötü ve aşırı kalabalık teknelerle Avrupa'ya doğru yola çıkan göçmenlerin ana başlangıç noktası.
SOHR Müdürü Rami Abdurrahman, Derne'yi vuran sel felaketinde hayatta kalan birilerini bulma şansının azaldığı bir dönemde şu ana kadar Suriye’den 112 kişinin öldüğünü ve yüzden fazla kayıp kişinin tespit edildiğini bildirdi. Sel felaketinde toplamda 3 bin 300 kişi hayatını kaybederken binlerce kişi hala kayıp.
Derneli Halid Ali (37) yaşadığı sıkıntıları şu ifadelerle kullandı: “Kardeşlerimin iki çocuğu Hani Abdulhamid Ali ve Mahmud Faysal Ali'yi, eşlerini ve altı çocuklarını kaybettim. Çocukların en küçüğü henüz altı aylıktı.”
Üç yıl önce, Lübnan'daki ekonomik çöküşün başlamasıyla birlikte, Hani ve Mahmud adlı iki genç ile Halid'in de aralarında bulunduğu diğer aile üyeleri, geçim kaynağı arayışıyla Libya'ya taşındı. Aile üyeleri, Suriye'de 2011'den bu yana devam eden çatışmaların yarattığı zorlu yaşam koşullarından kaçmak için Libya’ya sığınmışlardı.
Ailenin geri kalanıyla birlikte inşaat alanında çalışan Halid, "Krizden krize kaçtık. Ama bu böyle. Bu bizim nasibimiz” dedi.
Şam'da Kalaci ve El-Hatib aileleri sekiz kişinin taziyelerini kabul etti. Bunlar baba Muhammed Kalaci, eşi Rana el-Hatib ve altı çocukları.
Muhammed'in kardeşi İbrahim Kalaci (46) şunları söyledi: "Selden 3 saat önce onlarla temas halindeydik, bize yağmurun şiddetli olduğunu söylediler ve ardından iletişim tamamen kesildi." İbrahim, açıklamalarına şöyle devam etti: "Daha sonra doktorlardan birinden kardeşimin ve eşinin öldüğünü öğrendik ama ailenin geri kalanından hiçbir iz yoktu. Sürgünde yaşadılar ve sürgünde öldüler.”
İbrahim, 2000 yılında Libya'ya taşınan ve bir araba tamirhanesinde çalışan kardeşi Muhammed ölürken, diğer kardeşi Şadi'nin bir caminin minaresine tutunduktan sonra mucizevi bir şekilde hayatta kaldığını ve insanların ona her taraftan çarptığını söyledi.
İbrahim, "Hayatta kalan kardeşim bugün orada. Elinde kimliğini kanıtlayacak herhangi bir belge yok, geçmişi, bugünü ve geleceği yok" İfadelerini kullandı.
Sisi'nin Rusya'daki gündeminin başında Gazze savaşı ve ikili iş birliğinin derinleştirilmesi varhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5141110-sisinin-rusyadaki-g%C3%BCndeminin-ba%C5%9F%C4%B1nda-gazze-sava%C5%9F%C4%B1-ve-ikili-i%C5%9F-birli%C4%9Finin
Sisi'nin Rusya'daki gündeminin başında Gazze savaşı ve ikili iş birliğinin derinleştirilmesi var
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi'nin Moskova ziyaretinde Mısır ve Rusya arasındaki ikili iş birliğinin derinleştirilmesinin yanı sıra Gazze savaşındaki son gelişmeler ele alınacak. Sisi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in davetiyle Zafer Günü'nün 80’inci yıldönümü kutlamalarına katılmak üzere dün Rusya'nın başkentine geldi.
Şarku’l Avsat’ın Mısır resmi haber ajansı MENA’dan aktardığına göre Sisi bu akşam Rus mevkidaşı ile bir araya gelecek. Zafer Günü'nün 80’inci yıldönümü münasebetiyle bugün Moskova'daki Kızıl Meydan'da askeri bir geçit töreni düzenlenecek ve ardından devlet başkanları Alexander Bahçesi'ndeki Meçhul Asker Anıtı'na gidecek... Sisi ve diğer devlet başkanları anıta çiçek bırakacak, ardından toplu fotoğraf çektirecek.
Mısır'ın Rusya Büyükelçisi Nezih en-Necari, Sisi'nin Zafer Günü'ne katılma davetinin Rus mevkidaşının kendisine duyduğu yakın ilişki ve sevgiyi yansıttığını söyledi. Mısır Nil televizyon kanalına verdiği demeçte en-Necari, Sisi'nin Moskova ziyaretinin ikili ilişkiler ile uluslararası ve bölgesel arenadaki durum, özellikle de Gazze Şeridi'ndeki durum, devam eden İsrail saldırganlığı ve kendi kaderini belirlemek ve kendi devletine sahip olma hakkını elde etmek isteyen Filistin halkı üzerindeki baskılar hakkında istişarelerde bulunmak için bir fırsat olacağını belirtti.
“Mısır her zaman Filistin davasının ilk savunma hattında yer almıştır” diyen en-Necari, Cumhurbaşkanı Sisi'nin bu konuda büyük çaba sarf ettiğini söyledi. Rusya'nın uluslararası arenada önemli bir role sahip olduğunu ve Filistin davasına yönelik tarihi bir rolü olduğunu kaydeden en-Necari, İsrail'in acımasız saldırganlığını durdurmak için neler yapılabileceği konusunda iki cumhurbaşkanı arasında koordinasyon ve istişare gerektiğini vurguladı.
15 Ocak'ta Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına varıldığı ve İsrail ile Hamas arasında Mısır, Katar ve ABD'nin arabuluculuğunda üç aşamada uygulanmak üzere esir ve mahkûm değişimi yapılacağı açıklanmış ve anlaşma 19 Ocak'ta yürürlüğe girmişti. İlk aşama, anlaşmanın başlamasından 42 gün sonra ateşkesi istikrara kavuşturacak bir anlaşmaya varılamadan sona erdi.
Mısır, ateşkesin istikrara kavuşturulması, esir ve mahkûmların serbest bırakılması ve insani yardım malzemelerinin Gazze Şeridi'ne girişi de dâhil olmak üzere anlaşmanın üç aşamasının uygulanmasını sağlamak için çabalarını sürdürüyor.
Yerlerinden edilmiş Gazzeli kadın ve çocuklar, eşyalarıyla birlikte bir kamyonetin arkasında seyahat ediyorlar. (AFP)
Rusya'nın Kahire Büyükelçiliği, Sisi'nin Zafer Günü kutlamalarına katılmak üzere Moskova'ya gelişini memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı. Büyükelçilik dün yaptığı açıklamada, Rusya'nın ‘Cumhurbaşkanı Sisi'yi eski ve değerli bir dost olarak’ karşıladığını belirtti. Büyükelçilik, 9 Mayıs Zafer Günü yıldönümü kutlamalarının ve bugün yapılması planlanan zirve düzeyindeki görüşmelerin, iki halk arasındaki derin karşılıklı sempati ve iki lider arasındaki güçlü ve yakın ilişkilere dayanan Rus-Mısır ortaklığına yeni bir ivme kazandıracağına inandığını kaydetti.
Mısır'ın Rusya Büyükelçisi en-Necari, Rusya ve Mısır devlet başkanları arasındaki görüşmelerde Sudan, Libya ve Suriye'deki durumların ele alınacağını, Mısır'ın bölgenin istikrarında tarihi bir rolü olduğunu ve bölgesel ortamın mümkün olduğunca istikrarlı hale getirilmesiyle ve kardeş Arap halklarının barış ve istikrar içinde yaşamasıyla ilgilendiğini ifade etti.
Mısır Cumhurbaşkanlığı'na bağlı Devlet Enformasyon Servisi’ne göre, Mısır-Rusya ilişkileri Cumhurbaşkanı Sisi döneminde yeni ve güçlü bir ivme kazanmış ve istikrarsızlıkla karakterize edilen mevcut uluslararası koşullar ışığında daha belirgin hale gelmiştir. Ayrıca Mısır'ın Rusya ile ilişkileri, Mısır-Rusya yakınlaşmasında önemli bir rol oynayan uluslararası düzeydeki siyasi koşullarla bağlantılıdır.
Mısır ile Rusya arasındaki ekonomik ilişkiler önemli büyüme kaydediyor. (Fotoğraf: Abdulfettah Ferec)
Mısır ve Rusya arasındaki mevcut projelerle ilgili olarak en-Necari, iki devlet başkanının bu projelerin gerekli hız ve doğrulukla tamamlanması için siyasi irade yoluyla büyük bir itici güç oluşturduğunu ve bunun aralarında bir istişare konusu olduğunu belirterek, “Moskova, Mısır'daki Rus sanayi bölgesine büyük önem veriyor” dedi.
En-Necari, Mısır'ın BRICS grubuna üyeliğinin ticaret ve yatırım alanındaki ekonomik rolünün bir teyidi olduğunu ve gelecekte Mısır'a çok şey kazandıracağını vurguladı. Öyle ki BRICS, Mısır devletine, küresel ekonomiye ve dolayısıyla üye ülkelerin ekonomilerine daha fazla istikrar getirmek için izlenebilecek politikalar konusunda istişarede bulunma ve ticaret, yatırım ve teknoloji alışverişi alanlarında iş birliğini geliştirme imkânı veriyor.
Mısır ve Rusya arasındaki ekonomik ilişkiler, iki ülke arasındaki ticari alışverişin yeni bir rekor seviyeye ulaşarak 2024 yılında 8 milyar dolara ulaşması nedeniyle önemli bir büyümeye tanıklık ediyor (Mısır bankalarında 1 ABD doları 50,6 cüneyh).