SOHR: Deyr-i Zor’daki çatışmalarda 25 kişi öldü, 42 kişi yaralandı

SDG unsurları 4 Eylül’de Suriye’nin doğusundaki Deyr-i Zor kırsalında (AP)
SDG unsurları 4 Eylül’de Suriye’nin doğusundaki Deyr-i Zor kırsalında (AP)
TT

SOHR: Deyr-i Zor’daki çatışmalarda 25 kişi öldü, 42 kişi yaralandı

SDG unsurları 4 Eylül’de Suriye’nin doğusundaki Deyr-i Zor kırsalında (AP)
SDG unsurları 4 Eylül’de Suriye’nin doğusundaki Deyr-i Zor kırsalında (AP)

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Deyr-i Zor kırsalında yerel militanlarla, Suriye rejimine bağlı gruplar arasında çıkan çatışmalarda 25 kişinin öldüğünü, 42 kişinin de yaralandığını duyurdu.

SOHR tarafından bugün yapılan açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG), Fırat Nehri’nin batı yakasındaki Mayadin’in karşısında bulunan Diban kasabasının kontrolünü yeniden ele geçirmesinin ardından Deyr-i Zor kırsalındaki köy ve kasabalarda sükunet geri geldiği ifade edildi.

Açıklamada, SDG’ye bağlı askeri güçlerin, Deyr-i Zor kırsalındaki Diban ve Tayyana’da dün yerel militanların askeri tesis ve kontrol noktalarına yönelik saldırılarına ve ardından patlak veren çatışmalara sahne olan bölgelere konuşlandırıldığı bilgisi de verildi.

SOHR tarafından dün yapılan açıklamada ise, SDG güçlerinin, militanların karargahlarına yönelik saldırıları sonrasında sivilleri korumak amacıyla ihtiyati tedbir olarak Deyr-i Zor’un doğu kırsalındaki bölgelerde sokağa çıkma yasağı uyguladığı ifade edildi.

Yerel silahlı kişilerin Tayyana kasabasındaki SDG karargahına saldırdığı ve SDG güçleri arasında ölüm ve yaralanmalara ilişkin bilgiler geldiğini aktaran SOHR, ayrıca SDG ile yerel militanlar arasında çıkan çatışmalarda serseri bir kurşun sonucu sivil bir kadının hayatını kaybettiğini de bildirdi.



BM müfettişleri Suriye'de delil toplamaya başlamak için izin istiyor

Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)
Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)
TT

BM müfettişleri Suriye'de delil toplamaya başlamak için izin istiyor

Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)
Şam yakınlarındaki Sednaya hapishanesinin havadan çekilmiş fotoğrafı (AFP)

Birleşmiş Milletler Suriye müfettişlerinin başkanı, dün, ülkede işlenen zulümlere ilişkin kanıt toplamak için yeni yetkililerden saha çalışmasına başlamak için izin istediğini açıkladı.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan çıkan Uluslararası, Tarafsız ve Bağımsız Mekanizma'nın başkanı Robert Botti, Aralık 2016'da şu ana kadar uzaktan yürütülen soruşturmaların ardından “yüzlerce gözaltı merkezinin belgelendiğini (...) her güvenlik merkezinde, “Her üssün, her hapishanenin kendine ait gözaltı yeri ya da toplu mezarı olduğunu” belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre teşkilata, "İşlenen suçların tam boyutunu öğrenmemiz uzun zaman alacak" ifadesinde bulundu.

Merkezi Cenevre'de bulunan Uluslararası, Tarafsız ve Bağımsız Mekanizma, 2011 yılında savaşın başlangıcından bu yana Suriye'de işlenen uluslararası hukuka göre en ciddi suçlardan sorumlu olanların soruşturulmasına ve kovuşturulmasına yardımcı olmaktan sorumludur.

Şam, geçmişte bu BM müfettişlerinin Suriye'ye gitmesine izin vermemişti.

Robert Botti, ekibinin yeni yetkililerden "misyonumuzu uygulamaya yönelik bir çerçeveyi müzakere etmek üzere Suriye'ye gitmek için izin istediğini" söyledi.

Kanada Başsavcısı ve Hukuk Görevlisi, "Verimli bir toplantı yaptık ve resmi olarak geri dönüp çalışmaya başlayabilmemizi talep ettik ve onların yanıtını bekliyoruz" dedi.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre, eski Suriye hükümetinin hapishanelerinde 2011 yılından bu yana 100 binden fazla insan öldürüldü.

Beşşar Esed rejiminin 8 Aralık'ta devrilmesinin ardından hapishane kapılarının açılmasından bu yana, suçlara ilişkin belge ve diğer deliller konusunda endişeler ortaya çıktı.

Botti, Suriye'de "kovuşturmamız gereken kişileri mahkûm etmek için yeterli kanıt bulunduğunu" ancak bunu sürdürmenin "tüm aktörler arasında çok fazla koordinasyon gerektirdiğini" söyledi.

Uluslararası, Tarafsız ve Bağımsız Mekanizma tarafından uzaktan toplanan deliller, son yıllarda başta Belçika, Fransa, İsveç ve Slovakya olmak üzere 16 yargı bölgesinde yürütülen yaklaşık 230 soruşturmada kullanıldı.