Ağustos 2012'de Suriye yönetiminden ayrılarak muhaliflerin safına katılan Hicab, Al Jazeera televizyon kanalının "Diğer Taraf" programına konuk olarak, Suriye'deki ayaklanma sürecini değerlendirdi.
Hicab, Birleşmiş Milletlerin (BM) muhaliflerden, Şam yönetimi lehine tavizler vermesini istemesi nedeniyle Suriye Yüksek Müzakere Komitesi'ndeki genel koordinatörlük görevinden istifa ettiğini belirtti.
Şam yönetiminin rehabilite edilip edilmeyeceğine ilişkin soruya Hicab, "Bu rejim katil. Geçerliliğini ve meşruiyetini kaybeden rejimi, rehabilite etmek mümkün değil" yanıtını verdi.
Hicab, "Beşşar Esed var olduğu müddetçe çözüm olamaz. Suriye'de istikrar sağlanmaz" ifadelerini kullandı.
Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle Moskova yönetiminin Suriye'de askeri varlığını azaltmak durumunda kaldığını dile getiren Hicab, diğer yandan İsrail'in İran destekli terörist grupları hedef almasının, Suriye sahasının değişikliklere gebe olduğunu ortaya koyduğu değerlendirmesini yaptı.
"Bombardıman talimatları Beşşar Esed'in bilgisi dahilindeydi"
2012'de Başbakan olduktan birkaç gün sonra ülkenin doğusundaki Deyrizor ilinin bombalandığını da hatırlatan Hicab, "Bu bombardımandan Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı'nın bilgisi yoktu. O dönemde talimatlar saraydan sahadaki komutanlara verilirdi. Bombardıman talimatları, Beşşar Esed'in bilgisi dahilindeydi" diye konuştu.
Hicab, Temmuz 2012'de Esed'in eniştesi Asef Şevket'in öldüğü "Kriz Hücresi" patlamasında Şam yönetiminin büyük rol oynadığını belirterek, "Mahir (kardeşi) ve Beşşar, en fazla eniştelerinin ihanetinden korkuyorlardı. Patlamanın en büyük hedefi eniştelerini tasfiye etmekti" ifadelerini kullandı.
Şam'da Kriz Hücresi patlaması
Başkent Şam'da 18 Temmuz 2012'de Milli Güvenlik Teşkilatı binasında büyük bir patlama meydana gelmişti. Patlamada, Suriye ayaklanmalarını kontrol altına almak amacıyla kurulan Kriz Hücresi toplantısı hedef alınmıştı
Olayda, Asef Şevket, dönemin Savunma Bakanı Davut Racha, Kriz Hücresi Başkanı Hasan Türkümani, Milli Güvenlik Teşkilat Başkanı Hişam Bahtiyar hayatını kaybetmişti.
Patlama sonrası Suriye ordusundaki subayların ayrılmaları hız kazanırken, Şam yönetimi kontrolü dışına çıkan yerleşimler de şiddetli bombardıman altında kalmıştı.